Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/528 E. 2022/729 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/528 Esas
KARAR NO : 2022/729
DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 10/01/2020
KARAR TARİHİ : 13/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde, davalı tarafça, davacı aleyhine Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ilamsız takip takip yoluyla takip başlatıldığını, yapılan takip nedeniyle davacı tarafın borcu bulunmadığından borca itiraz edilmiş ve takibin durduğunu, takibe itiraz nedeniyle davalı tarafın, Antalya … İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında itirazın kaldırılması davası açtığını, sınırlı inceleme yetkisine sahip icra hukuk mahkemesi tarafından itirazın kaldırılması ile icra inkar tazminatı ödemesine dair karar kurulduğunu, itirazın kaldırılması davasının davacı aleyhine sonuçlanması nedeniyle işbu dava İİK 69/4 maddesi uyarınca menfi tespit yoluyla borçtan kurtulma davası olarak görülmesi gerektiğini, ilamsız takip başlatan davalı tarafın işbu dava kapsamında asıl borç ilişkisini, asıl borç ilişkisinden kaynaklanan alacağını doğuran taahhüdünü yerine getirdiğini ispat etmesi yükümlülüğü bulunduğunu, takibin dayanağı belge nedeniyle vekil edenimin asıl borç ilişkisinde davalı tarafa borcu bulunmadığını, davalı tarafın, ticari taksi satım vaadi ile işbu takip dayanağı bonoyu elde etmiş ise de davacı tarafa bir ticari taksi satımı yapmadığını, davacı ile davalı arasında ticari taksi satımı dışında asıl borç ilişkisi doğuracak bir ilişki de olmadığını ve davacı tarafın borcu bulunmadığını, davalı tarafın dayandığı ilamsız takipte asıl borç ilişkisini ve alacaklı olduğunu İİK kanunu düzenlemesi uyarınca ispat etmesi zorunlu olduğunu, bu sebeplerle mahkemece tedbir istemimizin yasal düzenleme kapsamında kabulü ile teminatın yatırılması halinde icra takibinin durdurulmasına karar verilmesini davanın kabulü ile; davacının Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında alacaklıya borçlu bulunmadığının tespitine, takibin davacı yönünden iptaline, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
DELİLLER : Antalya … İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ve Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :
Eldeki dava takibe konu senet nedeniyle borçlu olunmadığına ilişkin menfi tespit davasının özel bir çeşidi olan borçtan kurtulma davasıdır.
Mahkememizin … Esas … sayılı kararı istinaf edilmiş ve Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin … gün, … Esas … Karar sayılı ilamı ile “dava … tanzim, … vadeli …TL bonoya dayalı başlatılan takibe dayalı açılan menfi tespit davasıdır. Davalının aynı bonoya dayalı olarak Antalya …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında başlattığı kambiyo senetlerine mahsus takipten sonra davacı tarafından menfi tespit davası açılmış,dava devam ederken kambiyo senetlerine mahsus takip icra mahkemesince iptal edilmiştir. Dairemizin kaldırma kararından sonra Antalya …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esasına kaydedilen menfi tespit davasında karar verilmiş, karar bu dosyada verilen karar tarihinde kesinleşmemiştir.Antalya …Ticaret Mahkemesinde devam eden dosyanın konusu ile davanın konusu aynı senet olup, yeni bir takip başlatılması menfi tespit davasının konusunu değiştirmemektedir. Ayrıca davacının davasını başka türlü isimlendirmesi de davanın senede dayalı açılan menfi tespit davası olduğu gerçeğini değiştirmemektedir. İlk Derecece Mahkemesinin de bu gerekçelerle davayı derdestlik dava şartı yokluğundan reddetmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.” denilerek davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş ve dosya Yargıtay’a gönderilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih, … Esas … Karar sayılı ilamı ile,
“Taraflar arasındaki Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı menfi tespit davası ile işbu mahkemedeki davanın tarafları ve her iki davanın hukuki sebepleri aynı olmakla beraber talep sonucu (dava konusu) farklıdır. Şöyle ki; Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı menfi tespit davası, Antalya … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus yapılan takipte davacının takibe dayanak bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitine yönelik olup, işbu davadaki talep ise Antalya …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından başlatılan ilamsız icra takibi nedeniyle taraflar arasındaki temel ilişki nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebine ilişkindir. Bu nedenle her iki davanın talep sonucu farklı olduğundan mahkemece işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle reddedilmesi bozmayı gerektirmiştir” şeklinde karar verilerek, dava dosyası mahkememize gönderilmiş ve yukarıdaki esasa kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce yapılan incelemede davamıza konu senetle Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasına konu senedin aynı senet olduğu ve Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin devam eden dosyasında Antalya B.A.M … Esas … Karar sayılı kararı doğrultusunda temel borç ilişkisi yönünden de inceleme yapıldığı anlaşılmıştır.
Davalı taraf bu senedi öncelikle Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü takibe koymuştur. Antalya … İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında bu takibin iptaline karar verilmiş ve hükmün … tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Davalı taraf bunun üzerine aynı senedi Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ilamsız takibe koymuş , yapılan takip nedeniyle davacı tarafın borcu bulunmadığından borca itiraz edilmiş, takibe itiraz nedeniyle davalı tarafın, Antalya … İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında itirazın kaldırılması davası açmış, sınırlı inceleme yetkisine sahip icra hukuk mahkemesi tarafından itirazın kaldırılması ile icra inkar tazminatı ödemesine dair karar kurulmuş, itirazın kaldırılması davasının davacı aleyhine sonuçlanması nedeniyle işbu dava İİK 69/4 maddesi uyarınca menfi tespit yoluyla borçtan kurtulma davası olarak mahkememize açılmıştır.
Derdestlik; 6100 sayılı HMK’nin 114/I-ı. maddesinde dava şartı olarak düzenlenmiştir. Dava şartı olan derdestlik nedeni ile davanın reddi için üç koşulun birlikte bulunması gerekmektedir. Bunlar; 1-Davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olması, 2-Birinci davanın görülmekte olması, 3-Daha önce açılmış ve görülmekte olan dava ile ikinci davanın aynı olması koşuludur. Bu dava ile görülmekte olan başka bir davanın aynı dava olduğunu söyleyebilmek için ise, maddi anlamda kesin hüküm gibi her iki davanın taraflarının, konusunun ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir. Dava sebebinden maksat da (hukuki sebepler değil) davanın dayanağını teşkil eden vakıalardır (Kuru, Baki; Hukuk Muhakemeleri Usulü, C. IV, 6. Baskı, İstanbul 2001, s. 4217 vd.; Kuru, Baki/ Arslan, Ramazan/ Yılmaz, Ejder; Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı 25. Baskı, Ankara 2014, s. 290 vd.; Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarih …E. …K. sayılı kararı).
Aynı konuda, aynı taraflar arasında aynı dava sebebine dayanarak daha önce bir dava açılmış ve bu dava görülmekle (derdest) ise, aynı konunun (uyuşmazlığın) aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanarak yeni bir dava onusu yapılması mümkün değildir( olumsuz dava şartı). Çünkü, aynı konuda iki dava açılmasında davacının hukuken korunmaya değer bir yararı yoktur. Başka bir deyişle, açılmış ve görülmekte olan bir davanın davacısı, hukuki korunma sürecini başlatmıştır. Artık onun aynı davayı yeniden açmasında hukuken korunmaya değer bir yararı yoktur. Bundan başka, ayrı ayrı görülen davalar mahkemelerin iş yükünü artırır ve çelişik kararların verilmesi olasılığını ortaya çıkarır. Bu durumun adalet açısından sakıncalı olduğu açıktır. ( Arslan, Ramazan/ Yılmaz, Ejder/ Taşpınar , Sema/ Hanağası, Emel ; Medeni Usul Hukuku Ders Kitabı 6. Baskı, Ankara 2020, s. 319.)
Tüm dosya kapsamı yukarıdaki açıklamalar ve tespitler ışığında değerlendirildiğinde ; her ne kadar Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih, … Esas … Karar sayılı ilamında her iki davanın talep sonucunun farklı olduğu … ATM nin dosyasında bono nedeniyle borçlu olunmadığının tespitinin, mahkememizin dosyasında ise temel ilişki nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istendiği için derdestlik oluşmadığına kanaat getirilmiş ise de eldeki dosya ile Antalya …Ticaret Mahkemesinde devam eden dosyanın konusunun aynı senet ve temel borç ilişkisi olduğu, yeni bir takip başlatılmasının menfi tespit davasının konusunu değiştirmediği açıktır.
Önemle belirtmek gerekir ki Antalya …Ticaret Mahkemesinin ilk verdiği karardan sonra yapılan istinaf incelemesinde Antalya B.A.M … Esas … Karar sayılı ilamında temel borç ilişkisinin de araştırılarak yargılama yapılması gerektiği gerekçesiyle dosyanın Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği görülmüştür. Bu durumda Yargıtay … Hukuk Dairesinin bozma ilamında belirtilen gerekçeler geçerliliğini yitirmiş bulunmaktadır. Zira bu halde Antalya …Ticaret Mahkemesinin devam eden dosyasında da temel borç ilişkisi davanın konusu olmuştur. Yani her iki mahkemenin dava konusu şu durumda aynı senet ve aynı temel borç ilişkisidir.
Bunun yanında eğer mahkememizce derdestlik dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmez ise hem mahkememizin dava dosyasında hem de devam eden Antalya …Ticaret Mahkemesinin dosyasında aynı bono ve aynı temel borç ilişkisi yönünden ayrı ayrı yargılama yapılacak ve ayrı ayrı hüküm kurulacağından bu durumun da mahkemeler arasında çelişik kararların verilmesine sebebiyet verebileceği ve adalet açısından sakıncalı bir durum ortaya çıkabileceği nazara alınmalıdır.
Açıklanan tüm bu sebeplerle eldeki dosya ile Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … … K. Sayılı dosyasının taraflarının, konusunun ve dava sebeplerinin aynı olduğu gerekçesiyle davanın derdestlik dava şartı noksanlığından usulden reddine ilişkin mahkememizin … E. … K. Sayılı kararında direnilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Yargıtay … Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı bozma ilamına direnilmesine,
2-Davacının davasının derdestlik dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken … TL harçtan peşin alınan … TL nin mahsubu ile fazladan alınan … TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına.
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na sunulmak üzere mahkememize verilecek dilekçe ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır