Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/46 E. 2022/841 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/46
KARAR NO : 2022/841
DAVA : İtirazın iptali
DAVA TARİHİ : 17/01/2022
KARAR TARİHİ : 09/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilinden haksız kesintiler yaptığını, bu kesintinin iadesi için Antalya … İcra müdürlüğünün … esas sayılı ve … esas sayılı dosyaları ile ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş faizler ile birlikte takip başlattıklarını, haksız itiraz edildiğini beyan ederek; itirazın iptali talebinde bulunmuştur,
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davanın haksız olduğunu, alınan masrafın yasaya uygun olduğunu beyan etmiştir.
Dava, haksız yapıldığı iddia edilen kesintiler için yapılan icra takiplerine yapılan itirazın iptali talebinden ibarettir.
Mahkememizce deliller toplanmış ve bilirkişi raporu aldırılmıştır.
… tarihli bilirkişi raporunda özetle; yapılan kesintinin makul olduğu , ancak bir kredinin kullanılmadığı, hukuki takdirin mahkemede olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
İtirazların değerlendirilmesi amacıyla bilirkişiden ek rapor aldırılmıştır ve … tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; yapılan kesintilerin makul ve teamüllere uygun olduğu belirtilmiştir.
Davalı tacirdir ve TTK gereği; Tacir olan veya olmayan bir kişiye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, uygun bir ücret isteyebilir. Ayrıca, tacir, verdiği avanslar ve yaptığı giderler için, ödeme tarihinden itibaren faize hak kazanır.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi kök ve ek raporlarının, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi kök ve ek raporları göz önüne alındığında, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/ Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacının yatırdığı harçların mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; … (TL)’ nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; … (TL) vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili Sn. Av. … ve davalı vekili Sn. Av. …’ın yüzüne karşı verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.09/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır