Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/323 E. 2023/602 K. 31.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/323
KARAR NO : 2023/602
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2022
KARAR TARİHİ : 31/10/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait … araçla … tarihinde … araçlar ile maddi hasarlı trafik kazası geçirdiğini, davacıya ait aracın … caddesi üzerinde giderken sağ şeride yanaşmış araçtaki rehberi indirmek amacıyla dörtlüleri yakarak davacıya ait aracın arkasında duran arkasında durakladığı, davalı … sevk ve idaresindeki … Plakalı araç … Plakalı araca arkadan çarparak onunda davacıya ait araca arkadan çarpmasına neden olduğunu ve davacıya ait aracında maddi hasar meydana geldiğini, bunun kaza tespit tutanağı ile sabit olduğunu, sigorta komisyonunca da …’in %100 kusurlu bulunduğunu, kaza sebebiyle davacıya ait aracın … tarihleri arasında serviste kaldığından çalışamadığını, davacının taşıma işi yaptığını, taşıma yapmadığı günlerde çalışamadığından kazanç kaybı sebebiyle zarara uğradığını, bu zararın kazada tam kusurlu olan davalı …’den tahsil edilmesi gerektiği, davalının … plakalı aracının … nolu zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacıya ait aracın kaza sebebiyle onarımının ….TL ye yapıldığını, bu onarım bedelinin davalının … A.Ş’ den karşılandığını, davacıya ait aracın piyasa değerinin yaklaşık ….-TL olduğunu, bu kaza nedeniyle değer kaybının mevcut olduğunu, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası genel şartları uyarınca sigortacı, sigortalısının 3. Kişilere vermiş olduğu maddi ve bedeni zararlara karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, buna göre davacıya ait araçta kaza neticesinde gerçekleşmiş değer kaybı da ekonomik yönden maddi bir zarar kalemi oluşturduğundan sigorta şirketi bu zararı tazmininden sigortalısı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. Bu sebeple araçtaki değer kaybından davalıların müştereken sorumlu oldukları, zararın tazmini için davalı … A.Ş’ ye … tarihinde başvurulduğu, davalıya … tarihinde talebin tebliğ edildiği, 15 günlük süre içinde herhangi bir cevap verilmediği, arabuluculuk aşamasında da bir anlaşma sağlanamadığı belirterek, davacının kaza sebebiyle doğan; yapılacak tahkikat sonucu belirlenecek değer esas olmak üzere 100,00 TL değer kaybı bedeli ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.00-TL kazanç kaybı bedeli alacağının kaza tarihi olan … tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi (avans faizi) ile … … yönünden alacağın tamamından sorumlu olarak, sigorta poliçesi yönünden ise değer kaybından sorumlu olarak, davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafa 30.520,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin başkaca sorumluluğu bulunmadığı, … plakalı araç müvekkil şirket tarafından Zorunlu Karayolu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili şirketin sorumluluğu teminat limitleri ve sigortalıların kusuruyla sınırlı olduğu, kabul anlamına gelmemek üzere bilirkişi raporunun tanzim edileceği güne kadar yasal faiz işletilmeli, yapılan ödeme güncellendikten sonra hesaplanacak tazminattan tenzil edilmesi gerektiğini, dava konusu olayda kusur dağılımı tespit edildikten sonra, değer kaybı tazminat talebinin netleştirilebilme raporu alınmasını talep talep ettiklerini, davacı tarafından talep edilen değer kaybına hakkında ise … tarihinde trafik poliçesi genel şartları değişmiş olup hukuken genel şartlarda belirtilen formülün uygulanması gerektiği, söz konusu araçta meydana gelen kaza sonrasında herhangi bir değer kaybı gelmeyeceğinin bariz olduğu, reel piyasa şartlarında bu modelde bir aracın kaza sonrasında değer kaybı yaşanmayacağı, kazadan önce piyasa fiyatı ne ise o fiyattan satılabileceğinin değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca aracın daha önce meydana gelen kazalarında hasar alıp almadığı tespit edilmeli değer kaybı zararına hükmedilmemesi gerektiği, kaza öncesi rayiç değer kaza sonrası rayiç değer arasındaki farkın tespitinin gerektiği, Davacı yana ait araç üzerinde kaza tarihi ile ihbar tarihi arasında mülkiyet değişikliği olup olmadığı tespitinin talep edildiği, araç üzerinde mülkiyet değişikliği olması halinde değer kaybı talebi teminat kapsamı dışında olup, müvekkil şirketin sorumluluğuna gidilmesinin mümkün olmayacağı, dava konusu somut olayda tazminat talep eden aracın, plastik ve fiber olan arka tampon, stop çerçeveleri ve arka kapak değişim ve boya işlemine tabi tutulduğunu, yine yapılan tramer sorusunda … tarihinde … no ile yine arka kısmından hasarlı olduğunun görüldüğünü, daha önceden aynı bölgesinden hasara maruz kalan ve mevcut kazada da sadece plastik ve fiber aksamı değişi işlemine tabi tutulan araçta herhangi bir değer kaybı olmayacağını belirterek, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesini talep edilmiştir.
Davalı …, usulüne uygun tebliğe rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle değer kaybı ve kazanç kaybını içerir maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davaya konu araç tescil, tramer kayıtları, hasar dosyası ve Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünün gelir/ kazanç durumları araştırılmasına ilişkin müzekkerelerimize verdikleri cevabi yazılar dosyamız arasına alınmıştır.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi … tarihli raporunda sonuç olarak;”Davalı sürücü …’in %100 oranında kusurlu olduğu, Sürücü … kusursuz olduğu, Sürücü … kusursuz olduğu, … plaka sayılı otobüste değer kaybının 6.000,00 TL olduğu” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Dava konusu Araçta kazanç kaybının oluşup olmadığı hususunda bir makine mühendisi ve bir mali müşavirden rapor alınmasına karar verilmiş ve bilirkişiler … tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak ;”davaya konu olan … plaka sayılı … marka … meydana gelen trafik kazası sebebiyle oluşan hasar tutarına bağlı olarak dava konusu otobüs aracın hasar yapımı süresinde mahrum kaldığı, kazanç kaybının (KDV DAHİL) 18.194-TL olduğu,” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili … tarihli dilekçesi ile davasını ıslah ederek harcını yatırmıştır.
Uyuşmazlık; … tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle tarafların kusur durumlarının belirlenmesi ile birlikte … plakalı araçta değer kaybının, bulunup bulunmadığı, varsa değer kaybı ile kazanç kaybının tespitine ilişkindir.
Türk Borçlar Kanunun 49.maddesinde, “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” yine aynı kanunun 50.maddesinde, “Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır” denilmektedir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı” aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla trafik tespit tutanağı, mahkememizce alınan kusur ve hasar raporları ile tüm deliler hep birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Davaya konu kaza, davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … plakalı araca arkadan vurmasıyla çarpmanın etkisi ile … sayılı aracın davacı … A.Ş. Adına kayıtlı dava konusu … plakalı araca da çarpmasıyla trafik kazası meydana gelmiş olup, hükme esas alınan ATK bilirkişi raporuna göre davalı sürücü …’in %100 oranında kusurlu … plakalı araç sürücüsü …’ın kusursuz olduğu anlaşılmıştır.
Zarar yönünden;
Değer Kaybı yönünden yapılan inceleme neticesinde; Yargıtay Kapatılan 17 Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre, davacının aracında oluşan değer kaybının, aracın marka ve modeli, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi, hasarının nitelik ve niceliği vs. gibi hususları gözetip, kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki hasarsız 2. el piyasa rayiç değeri ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark şeklinde hesaplanması gerekmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda değer kaybı 6.000,00-TL hesaplanmış ve davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kazanç Kaybı yönünden yapılan inceleme neticesinde; Gelir kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, tamir süreci boyunca elde edilmeyen gelirdir. ZMSS Genel Şartlarının A.3 maddesinde “Teminat Dışı Kalan Haller” başlığında (m) bendinde; dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat taleplerinin teminat dışı kaldığı açıkça belirtilmiştir. Kazanç kaybı, gerçek zarar dışında aracın hasarlanması nedeniyle uğranılan dolaylı bir zarar olması sebebiyle poliçe teminatına dahil değildir (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 13/11/2017 tarih 2016/13822E. 2017/10397K. sayılı kararında; “…aynı mahiyette Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 25/01/2016 tarih 2015/10017E. 2016/832K. sayılı kararı).
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda aracın onarım süresinin 11 gün olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır. İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Boğaziçi Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğünden kurumlar vergisi beyannamesi ile geçici vergi beyannameleri celp edilmiş, bilirkişinin dava konusu otobüsün günlük kira bedelinin tuik parasal güncelleme programı ile yapmış olduğu analiz sonucu 1.654,00 TL olduğu, ve aracın hasar yapımı süresinde mahrum kaldığı kazanç kaybının 18.194,00 TL olduğu bildirilmiş olmakla Davalının %100 kusuruna isabet eden 18.194,00 TL maddi tazminatın davalı …’den tahsiline karar verilmiştir.
Faiz başlangıcına yönelik
Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. Ancak, trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte trafik sigortasını yapan sigortacı bakımından temerrüdün bu tarihte oluştuğunun kabulü mümkün değildir. 2918 sayılı KTK’nın 99/I. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel şartları uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir.
Buna göre, yukarıda anlatılan ilke ve yasal düzenlemeler gereğince davalı … yönünden kaza tarihinden itibaren, sigorta şirketi yönünden ise öncesinde temerrüt gerçekleşmediğinden dava tarihinden itibaren faiz başlangıcının belirlenmesi gerekmiş, taraflar adına kayıtlı araçların ticari nitelikte oldukları anlaşıldığından avans faizi ile davalılardan tahsiline karar vermek gerekmiştir. Davalı … şirketi yönünden dava tarihinden önce … tarihinde dava konusu değer kaybı alacağı yönünden talepte bulunulmuş ise de, bu dilekçenin sigorta şirketine hangi tarihte teblğ edildiği posta gönderisinin üzerinde teslim tarihi bulunmadığından anlaşılamamış bu nedenle dava tarihinden itibaren temerrüdün oluştuğu kabul edilmiştir.
Davalı … şirketi vekili ıslah dilekçesine karpşı zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de, sigorta şirketi yönünden talep edilen değer kaybı tazminatı belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Belirsiz alacak davasında zamanaşımı tüm talep konusu için dava tarihinden itibaren kesildiği için davalı vekilinin zamanaşımı itirazınıın celse ara kararı ile reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan tüm gerekçelerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
a-Değer kaybı bedeli yönünden; 6.000,00 TL’nin davalı … yönünden olay tarihi olan …, davalı … şirketi yönünden dava tarihi … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b-Kazanç kaybı yönünden; 18.194,00 TL’nin davalı …’den olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 1.652,69-TL harçtan peşin alınan 490,46-TL (ıslah harcı ile birlikte) harcın mahsubu ile bakiye 1.162,23 TL’nin (sigorta şirketi yönünden 288,39TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacının yapmış olduğu bilirkişi ücreti posta ve müzekkere ücretinden ibaret 5.998,25 TL yargılama gideri 305,90 TL ilk dava gideri ve 409,90 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 6.714,05 TL’nin (sigorta şirketi yönünden 1.666,01 TL’sinden sorumlu olmak üzere) davalılardan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalılardan (sigorta şirketi yönünden 6.000,00-TL’sinden sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.600,00 TL’nin davalılardan (sigorta şirketi yönünden 397,02 TL’sinden sorumlu olmak üzere) tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere tarafların göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekili Av. …nin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/10/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza