Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/310
KARAR NO : 2023/125
DAVA : Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 09/04/2022
KARAR TARİHİ : 24/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle; … tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında …’nın yönetim kurulu asil üyeliğine, …’ında Denetleme Kurulu asil üyeliğine 3 yıllığına seçildiklerini, davacıların denetleme kurulu asil üyesi ve yönetim kurulu asil üyesi olarak, eski yönetim kuruluna ait faaliyetler için alınan kararlar yönünden kooperatif karar defterlerinde yapılan incelemeler sonucunda eski yönetim kurulunca kooperatif arazisinin imarı için bir firmaya 49.000,00 TL para ödendiğini, fakat bugüne kadar imar çalışmasının yapılmadığını, ayrıca bu ödeme için bir belge alınmadığını, ilgili muhasebe servisinden ödemeler ile ilgili belgenin davacılara verilmediği, 49.000,00 TL’nin ödendiği tarihte doların … TL olduğu, bugün ise 14.65 TL olduğu ve doların bugünkü değeri ile bu ödemenin … TL olduğu, söz konusu hususla ilgili suç duyurusunda bulunulması gerektiğine ilişkin rapor hazırlanmış, ayrıca eski yönetimden de bilgi istenmiş, eski yönetim tarafından bilgi verilmemiştir. Söz konusu rapor bütün üyelere bildirildiğini, bu denetim raporu karşısında eski yönetim kurulu üyelerinden … ile …’un Kooperatifler Yasası ve ana sözleşmeye aykırı olarak 3 kişilik yönetim kurulunda yönetim kurulu asil üyesi …’nın toplantıya katılması için haber vermeden onun yokluğunda 2 kişi ile toplantı yaparak Kooperatifler Yasası ile ana sözleşmeye aykırı olarak genel kurul kararı aldıklarını, kooperatifler yasasında ve ana sözleşmede yönetim kurulunun yarıdan bir fazla üye ile toplanıp karar alacağının belirtildiğini, bu nedenle alınan bu karar ve yapılan genel kurulun yok hükmünde olduğunu, ayrıca genel kurul kararının denetleme kurulu olarak davacı …’a bildirilmediğini, bu nedenle genel kurula denetleme kurulu başkanı olarak denetleme raporu alamadığını, yasa ve ana sözleşmeye aykırı olarak yapılan genel kurulda yeni yönetim kurulu seçildiğini, 4 yıllığına seçilen yeni yönetim kurulunda Kooperatifler Yasası ve ana sözleşmeye aykırı olarak 3 kişilik yönetim kurulunda 3 kişilik yedek üye seçilmediğini, ana sözleşmenin 42. maddesine aykırı olarak bu olağan genel kurul toplantısının yok hükmünde olduğunu beyanla Kooperatifler Yasası ve ana sözleşme hükümlerine aykırı olarak yapılan ve yok hükmünde olan … tarihli genel kurul toplantısının ve bu toplantıda alınan genel kurul kararlarının ve yeni yönetim kurulu hakkındaki alınan kararların iptal edilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflara usulüne uygun meşruhatlı davetiyeler tebliğ edilmiş ve taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı kooperatife müzekkere yazılarak, kooperatif ana sözleşmesi, hazirun cetveli, genel kurul toplantı ve müzakere defteri ve ticaret sicil tasdiknamesi celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Antalya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne yazılarak, kooperatif ana sözleşmesi, hazirun cetveli, genel kurul toplantı ve müzakere defteri ve ticaret sicil tasdiknamesi celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce yargılama sırasında; … tarihli oturum 3 nolu ara karar gereğince iptali istenen … tarihli genel kurul kararına çağrı, yapılan genel kurul ve genel kurulda alınan kararların kooperatifler Kanununa aykırı olup olmadığı hususunda rapor tanzimi için kooperatif işlemlerinden anlayan 1 mali müşavir ile ticaret mevzuatında uzman nitelikli hesap bilirkişisine tevdi edilmiş, Prof. Dr. … ve … tarafından mahkememize sunulan … tarihli raporda özetle; “… Davalı kooperatifin … tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının ve alınan kararların, genel kurulu toplantıya çağırmaya yetkili olan 3 kişilik yönetim kurulunun ana sözleşmeye aykırı olarak 2 kişi ile toplanıp aldığı karar, yok hükmünde sayılması halinde geçersiz karar uyarınca toplanan genel kurul toplantısının da yok hükmünde sayılabileceği, ancak 1163 sayılı Kooperatifler Kanununda hüküm bulunmayan hallerde 98. Maddesinin yaptığı atıf nedeniyle devreye TTK anonim şirketlere ilişkin hükümler gireceği ve TTK m. 390/1 hükmüne göre de salt çoğunlukla toplanması yeterli sayılacağından ana sözleşmeye aykırı bile olsa kanuna uygun kabul edilecek olursa, … tarihli genel kurul toplantısının usulüne uygun olarak yapıldığının kabul edilebileceği,
3. 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 65/VI maddesi uyarınca genel kurul toplantısında denetim kurulu raporunun okunması gerektiğinden şayet imzalı denetim kurulu raporu yok ve genel kurulda okunmamışsa genel kurul toplantısında alınan finansal tablolara, yönetim kuruluna ve ibralara ilişkin kararların butlan şeklinde geçersiz sayılabileceği, ancak tutanakta okunduğu belirtilmekle birlikte dosyada yer almadığı,
4. 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 53. Maddesi genel kurul kararlarının iptalini özel TTK hükümlerine uygun şekilde düzenlediği ve bu maddeye göre, … tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısına davete ilişkin yönetim kurulunun kararının geçerli kabul edildiği ihtimalde, davetin usulüne uygun olduğu, yetkisiz kişilerin katılmadığı ve aksini ispatlayıcı bir durum görülmediğinden çağrı usulü bakımından geçerli olduğu,
5. Yönetim kurulunun kurul halinde çalışması gerekliliğinin, denetim kurulu üyelerinin toplantılara katılması ve genel kurul öncesi bilgilendirilmesinin, 3 yıllığına yeni seçilmiş bir durumun bulunduğu ortamda, denetim kurulu üyesinin mali yönden bir durum hakkındaki tüm üyelere bildirim yapması akabinde, gündeme seçim maddesinin konulmasının gerekliliğinin nedensellik bağı olarak görülüp aksinin davalı tarafça ortaya konulamaması nedeniyle davacıların yokluğunda alınan genel kurul kararlarının 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 53 maddesinde iptal nedenleri arasında iyi niyete aykırılık yönünden iptal edilebileceği” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE; Dava, kooperatif genel kurul kararının ve bu karara dayanak olan yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğu, bu mümkün değil ise genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanununda yönetim kurulu ve genel kurul kararlarının yokluğuna ilişkin düzenleme bulunmamaktadır.
1163 sayılı Kooperatifler Kanununu 98. Maddesinde de; “Bu kanunda aksine açıklama olmıyan hususlarda Türk Ticaret Kanunundaki Anonim şirketlere ait hükümler uygulanır.” düzenlemesi mevcuttur.
Bu sebeple uygulanması gereken Kanunun yönetim kurulu kararları bakımından 6102 sayılı TTK 391, genel kurul kararları bakımından da TTK 445. Maddeleridir.
Davacılar tarafından yönetim kurulunun toplantı nisabının ana sözleşme gereği yarıdan bir fazla olması gerektiği ve 3 kişilik yönetim kurulunda da bunun anlamının 3 kişi ile toplanılıp karar vermesi gerektiğinden 2 kişi ile alınan yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğu savunulmuştur.
Davalı kooperatif ana sözleşmesi 27. Maddesinde; “Genel Kurul, Yönetim Kurulunca toplantıya çağrılır.” düzenlemesi mevcuttur.
Ana sözleşme 45. Maddesinde de; “Yönetim kurulu, başkanın bulunmadığı zamanda 2. Başkanın çağrısı ile toplanır. Toplantı en az ayda 1 defa ve en az yarıdan fazla üyenin katılmasıyla kararlar toplantıda bulunanların çoğunluğu ile verilir. Üyelerin eşitliği halinde gelecek toplantıya bırakılır…” düzenlemesi mevcuttur.
6102 sayılı TTK 390/1. maddesinde; ” Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğu ile alır. Bu kural yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılması hâlinde de uygulanır…” düzenlemesi mevcuttur.
6102 sayılı TTK 340. maddesinde; “Esas sözleşme, bu Kanunun anonim şirketlere ilişkin hükümlerinden ancak Kanunda buna açıkça izin verilmişse sapabilir. Diğer kanunların, öngörülmesine izin verdiği tamamlayıcı esas sözleşme hükümleri o kanuna özgülenmiş olarak hüküm doğururlar. …” düzenlemesi mevcuttur.
6103 sayılı “Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun” 22 inci maddesinde; “Anonim şirketler esas sözleşmelerini ve limited şirketler şirket sözleşmelerini, yürürlük tarihinden itibaren oniki ay içinde Türk Ticaret Kanunuyla uyumlu hâle getirirler. Bu süre içinde gerekli değişikliklerin yapılmaması hâlinde, esas sözleşmedeki ve şirket sözleşmesindeki düzenleme yerine Türk Ticaret Kanununun ilgili hükümleri uygulanır.” düzenlemesi mevcuttur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 16/12/2002 tarih, 8252/11723 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Yönetim kurulunun toplanma ve karar yeter sayısı ile ilgili ana sözleşmede hüküm varsa TTK’daki bu konudaki hüküm uygulanmaz…” şeklinde belirtilmiştir.
Dava konusu somut olayda, yürürlükteki 6102 sayılı TTK 390/1. maddesinde; yönetim kurulunun üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanıp kararlarını toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğu ile alacağı düzenlenmiş ise de, davalı kooperatifin ana sözleşmesinde yarıdan bir fazla üyenin katılmasıyla toplantının düzenleneceği belirtilmiş olup, esas sözleşmede ağırlaştırıcı hüküm bulunduğu görülmüştür.
Her ne kadar kooperatif ana sözleşmesi 6762 sayılı TTK döneminde hazırlanmış ve o dönem yürürlükte olan Kanun 330. Maddesi gereği toplantı nisabı yarıdan 1 fazla şeklinde düzenlenmiş ise de; 6103 sayılı “Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun” 22 inci maddesi gereği ana sözleşmenin ilgili maddesinin Türk Ticaret Kanunuyla uyumlu hâle getirilmediği, bu nedenle TTK hükümlerinin uygulanması gerektiği, 6102 sayılı TTK 390/1. Maddesinde, “Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde” şeklinde TTK’nin 340’ıncı maddesinde öngörülen sapabilme izninin verildiği, bu nedenle ana sözleşme hükümlerinde somut olayda ağırlaştırıcı hüküm olduğundan bu hükmün uygulanmasına kanunun cevaz verdiği, bu hali ile ana sözleşme hükümlerinin uygulanması gerektiği, dolayısıyla yönetim kurulunun genel kurula çağrıya ilişkin … tarihli toplantısında yönetim kurulu başkanı ve başkan yardımcısının imzasının bulunduğu, ancak davacı yönetim kurulu üyesi …’nın imzasının bulunmadığı, …’nın kooperatif yönetim kurulu toplantısına davete rağmen katılmadığını gösteren bilgi ve belgenin de bulunmadığı, yönetim kurulu üyesi çağrılmadan 19/09/2021 tarihli genel kurulda 3 yıllığına yeni seçilmiş bir yönetim ve denetim kurulu varken henüz üzerinden 5 ay geçtiği halde gündeme seçim maddesi konularak 2 kişi ile alınmış kararın şeklen toplantı nisabı olmadan alınan yönetim kurulu kararı niteliğinde olup yok hükmünde sayılması gerektiği kanaatine varılmıştır.(Usulüne uygun olmayan davet üzerine yapılan toplantıda alınan kararların yok sayılacağına ilişkin öğreti; MOROĞLU, Erdoğan; Anonim Ortaklıkta Genel Kurul Kararlarının Hükümsüzlüğü, İstanbul 2020, s.80-81, 110 vd ve s. 110 da anılan Yargıtay 11. HD’nin 26/01/2016 tarih, 2015/3129-804 sayılı kararı ve aynı dairenin 08/11/2018 tarih ve 2016/13709-6884 sayılı kararları/anılan kararlarda çağrı merasimine aykırılığın yaptırımının yoklukla malul olduğu belirtilmiştir; MOROĞLU, Erdoğan; Anonim Ortaklıkta Genel Kurulun Toplantıya Daveti Merasimine Aykırılığın Genel Kurul Kararına Etkisi ve Yargıtay Kararları, Makaleler, İstanbul 2010, s. 171-191)
Yok hükmünde kabul edilen dayanak … tarihli yönetim kurulu kararı ile yapılan … tarihli genel kurul kararınında dayanak yönetim kurulu kararının yok hükmünde olması nedeniyle geçerli olmadığı ve dolayısıyla yoklukla malul olduğunun kabulü gerekmiştir.
Açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜNE;
1-Buna göre; … tarihinde yapılan genel kurula dayanak yapılan … tarihli yönetim kurulu kararının ve … tarihli genel kurulda alınan kararların YOKLUKLA MALUL OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin olarak alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
4-Davacılar tarafından yapılan 172,90 TL ilk dava masrafı, 3.000,00 TL bilirkişi gideri, 206,00 TL tebligat, 48,75 TL müzekkere giderinden ibaret toplam 3.427,65 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
5-Taraflarca kullanılmayan gider avansının artan kısmının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın davacıya İADESİNE,
Dair; davacı asil …’ın yüzüne karşı, diğer davacı ile davacılar vekilinin ve davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/02/2023
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır