Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/241 Esas
KARAR NO : 2023/284
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/03/2022
KARAR TARİHİ : 09/05/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … A.Ş.’nin dağıtım sistemine bağlantısı yapılmış olan ve … olan lisanssız güneş enerjisi üretim tesisi, Davacı tarafından kurulduğu ve işletildiği, sözkonusu tesisle ilgili olarak, Davacı ile Davalı arasında “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması” imzalandığı, tesisin işletildiği dönem boyunca haksız yere fazladan tahsil edilen sistem kullanım/dağıtım bedellerinin Davacı’ya iade edilmesini, Tüm üreticilerin dağıtım şirketinden aldığı hizmet tamamen aynı olduğu halde diğerlerine nazaran Davacıdan daha fazla sistem kullanım/dağıtım bedeli alınmasının herhangi bir teknik veya mali/finansal sebebinin olmadığı, bilim, sanat ve fen kurallarına göre objektif ve somut bir şekilde; Davacının diğer üreticilere nazaran dağıtım sistemi üzerinde ek maliyet oluşturduğu ve bu sebeple de fazladan sistem kullanım/dağıtım bedeli alındığının iddia edilemeyeceği,
Uyuşmazlık konusu sistem kullanım/dağıtım bedelinin, genel işlem koşulları çerçevesinde tekel niteliğinde hizmet sunan Davalı … şirketinin, Davacı karşısındaki üstün ve ayrıcalıklı konumundan faydalanarak tahsil ettiği ve aslında herhangi bir şekilde de sunulan hizmetin karşılığı olmayan bir bedel olduğu, bu sebeple de Davacıdan fazladan ve fahiş miktarda sistem kullanım/dağıtım bedeli alınması tamamıyla dürüstlük kuralına, rekabete ve tabii ki de hukuka açıkça aykırı olduğu,
Dağıtım hizmeti alan elektrik üreticilerinin arasında sistem kullanım/dağıtım bedelleri bakımından “üretici” ve “lisanssız üretici” şeklinde bir ayrım yapıldığı, bu konuda davacıdan 5,2874 kuruş sistem kullanım/dağıtım bedeli alınırken, diğer üreticilerden 2,7220 kuruş
alındığı, 2016 yılı sonuna kadar üreticiler arasında herhangi bir ayrım yapılmadığı, 1 Ocak 2017 itibariyle üreticiler arasında ayrım yapılarak lisanssız üreticilerden daha fazla sistem kullanım/dağıtım bedeli alınmaya başlanıldığı, Bunun sonucu olarak uyuşmazlık konusu sözleşmenin 4/A/1 maddesine göre Davacıdan alınan sistem kullanım/dağıtım bedelinin, Davalı şirketin onaylı “Üreticiler İçin Veriş Yönünde Tek Terimli Dağıtım Tarifesi”nde “Üretici” için belirlenen bedel üzerinden alınması
gerektiğinden bugüne kadar yersiz yere fazladan alınan sistem kullanım/dağıtım bedellerinin davacı’ya ferileriyle birlikte iadesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen … esas sayılı dosyada dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketinin dağıtım sistemine bağlantısı yapılmış olan ve bağlantı bilgisi tesisat numarası … olan lisanssız güneş enerjisi üretim tesisinin, davacı tarafından kurulduğunu ve işletildiğini, söz konusu tesisle ilgili olarak, davacı ile davalı arasında “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması” imzalandığını, bu sebeplerle, tesisin işletildiği dönem boyunca haksız yere fazladan tahsil edilen sistem kullanım dağıtım bedellerinin davacıya iadesi gerektiğini bu sebeplerle davanın kabulü ile, şimdilik 1.000,00 TL alacağın davalıda tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen … esas sayılı dosyada dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketinin dağıtım sistemine bağlantısı yapılmış olan ve bağlantı bilgisi tesisat numarası … olan lisanssız güneş enerjisi üretim tesisinin, davacı tarafından kurulduğunu ve işletildiğini, söz konusu tesisle ilgili olarak, davacı ile davalı arasında “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması” imzalandığını, bu sebeplerle, tesisin işletildiği dönem boyunca haksız yere fazladan tahsil edilen sistem kullanım dağıtım bedellerinin davacıya iadesi gerektiğini bu sebeplerle davanın kabulü ile, şimdilik 1.000,00 TL alacağın davalıda tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kurul tarafından onaylanan tarifeler Davalı dahil tüm gerçek ve tüzel kişiler için bağlayıcı olduğu,
Davacının Lisanssız Üretim Yönetmeliğinden faydalanarak dava konusu tesisat ile birlikte toplamda 7 adet üretim tesisi için Davalıya başvuruda bulunduğu, her bir tesis için anlaşma güçlerinin 920 kWe olduğu, ihtiyaç fazlası üretip sisteme verdiği enerji sebebiyle dolar kuru üzerinden hesaplama yapılarak ödeme aldığı, sadece tek tesis için almış olduğu ödemeye bakılır ise ihtiyacının üzerinde bir enerji üreterek ticari faaliyet gösterdiği, Lisanssız elektrik üretimi ile amaçlanan kendi ihtiyacı olan enerjinin karşılanması iken ihtiyaç
fazlası enerjinin görevli tedarik şirketlerince 10 yıl boyunca satın alınma zorunluluğu ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı lisanssız üretim tesisi kuran üreticilerin 10 yıl boyunca bu satıştan gelir elde edecek olmaları nedeniyle uygulamada ticari amaç güdülerek
lisanssız üretim tesisi kurulduğu, İhtiyaç fazlası enerjinin sisteme verilmesi nedeniyle dağıtım şebekesinde ekstra yük oluşturulduğu, asıl amacın dışına çıkılarak ihtiyacından fazla enerji üretimi yapan bu tesisler ürettikleri enerjiyi dağıtım sistemine verdiği, hem sistem üzerinde yük oluşturduğu hem de bundan gelir elde ettiği, tüm bu hususlar dikkate alınarak düzenleyici kurum (EPDK) tarafından ilgili mevzuatın vermiş olduğu yetki ile tarife farklılaştırılması yoluna gittiğinin değerlendirildiği, Lisanssız üreticilerin sitem üzerinde ek maliyet oluşturup oluşturmadığına ilişkin veriler Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’ndan istenmesi gerektiği, beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇEDava, dağıtım bedelinin istirdadı istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki dağıtım sistem kullanım anlaşması, davacı tarafından sisteme verilen dağıtım verileri, yapılan ödemelere ilişkin dekont ve faturalar celbedilmiştir.
Dosya Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi aracılığı ile bilirkişi incelemesine verilmiştir.
Bilirkişi Heyeti … tarihli raporunda sonuç olarak,” Bilirkişi Heyeti olarak, dosyada ibraz edilen belgelerin incelenmesi sonucunda, yukarıdaki kısımda ifade edilen tespit ve gerekçe doğrultusunda, takdiri elbette Sayın Mahkemeye ait olmak üzere;
a) Lisanslı bir üretim tesisi kurmak için öncelikli olarak 6446 sayılı Kanunun 6 ncı maddesine göre önlisans alarak, mevzuattan kaynaklanan izin, onay, ruhsat ve benzeri belgeleri edinebilmesi ve üretim tesisinin kurulacağı sahanın mülkiyet veya kullanım hakkını elde edebilmesinin sağlandığı, önlisans süresi içerisinde mevzuatta belirlenen tüm yükümlülüklerini yerine getiren tüzel kişiye ise EPDK tarafından 6446 sayılı Kanunun 4 üncü maddesine göre üretim faaliyetinde bulunmak üzere üretim lisansı Verildiği,
b) 6446 sayılı Kanunun 14 üncü maddesine göre, şirket kurma ve lisans alma yükümlülüklerinden muaf olarak gerek lisansın getirdiği yükümlülüklerden gerekse lisanslı üretim santralleri için tanımlanan yükümlülüklerden ve sorumluluklardan muaf/ olarak, tüketicilerin elektrik ihtiyaçlarının tüketim noktasına en yakın üretim tesislerinden karşılanması, arz güvenliğinin sağlanmasında küçük ölçekli üretim tesislerinin ülke ekonomisine kazandırılması ve etkin kullanımının sağlanması, elektrik şebekesinde meydana gelen kayıp miktarlarının düşürülmesi amacıyla, gerçek veya tüzel kişiler tarafından lisanssız olarak kurulu gücü azami bir megavatlık (1 MW) yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisi kurmak ve ihtiyacının üzerinde ürettiği elektrik enerjisinin sisteme verilmesi hâlinde elektrik enerjisi son kaynak tedarik şirketince, 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanunda kaynak türü bazında belirlenen fiyatlardan on yıl süreyle sisteme satabileceği,
c) Lisanslı veya lisanssız üretim tesisleri için belirlenen dağıtım tarifelerinin oluşmasında dağıtım – şirketlerinin teklif yetkisinin olduğu, herhangi bir takdir yetkisinin bulunmadığı,
d) Dağıtım bedeli tarifesi, 4628 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 5 inci maddesinin (e) fıkrası, bu Kanun doğrultusunda 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 17 nci maddesi ve yine bu doğrultuda oluşturulan ikincil mevzuat çerçevesinde belirlendiği, düzenlemeye tabii tarifelerin EPDK’nın karar alma organı olan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun kararıyla belirlendiği ve yürürlüğe girdiği,
e) EPDK tarafından belirlenen dağıtım tarifelerini, dağıtım – şirketleri tarafından uygulamakla yükümlü oldukları, belirlenen tarifelerden farklı bir bedelin tüketicilere yansıtılmasının mümkün olmadığı,
f) 6446 sayılı Kanunun “Tarifeler ve tüketicilerin desteklenmesi” başlıklı 17 nci maddesinin 6 ncı fıkrasının (ç) bendinde, dağıtım tarifelerinin dağıtım sistemi yatırım harcamaları, sistem işletim maliyeti, teknik ve teknik olmayan kayıp Maliyeti, kesme-bağlama hizmet maliyeti, sayaç okuma maliyeti, reaktif enerj maliyeti gibi dağıtım faaliyetinin yürütülmesi kapsamındaki tüm maliyet ve hizmetleri karşılayacak bedellerden oluştuğu hususunun belirlendiği,
g) Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 5999-3 sayılı Kararı Dağıtım Lisansı Sahibi Tüzel Kişiler ve Görevli Tedarik Şirketlerinin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esaslar’ın 16 ncı maddesinin 2 nci fıkrasına göre, Elektrik Piyasası Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendi kapsamındaki lisanssız üreticilere uygulanan dağıtım sisteminin kullanımına ilişkin bedeller, üretim tesislerinin sistem üzerinde oluşturdukları ek maliyetler dikkate alınarak farklılaştırılabileceği,
h) Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu tarafından, lisanssız üreticilere uygulanan dağıtım sisteminin kullanımına ilişkin bedellere ilişkin tariflerinin;
* … tarihine kadar lisanslı ve lisanssız üretim tesisi ayrımı yapılmadan aynı dağıtım bedelinin uygulandığı,
* … tarihi itibariyle lisanssız üretim tesislerinin dağıtım bedelinin, Orta Gerilimden beslenen tek terimli ticarethane dağıtım bedeline eşitlenmiş, 31.12.2017 tarihinden önce geçici kabul alan tesisler için 9675 oranında indirim uygulandığı, daha sonra yapılan değişiklikle … tarihinden önce ilgili şebeke işletmecisinde geçici kabule hazır tutanağı alan tesislerin geçici kabulün bu tutanağa istinaden yapılanları da bu teşvik kapsamına alındığı,
* … tarihi itibariyle de bu ayrım/teşvik de kaldırılarak tüm lisanssız üretim tesislerinin dağıtım bedelinin ticarethane dağıtım bedeli ile aynı seviyeye/bedele getirildiği,
i) 6446 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin 6 ncı fıkrasının (ç) bendinde belirtilen dağıtım bedeli maliyet kalemlerine ilişkin olarak eşdeğer lisanslı elektrik üretim tesisleri ile lisanssız elektrik üretim tesisleri arasında;
* Dağıtım sistemi yatırım harcamaları,
* Sistem işletim maliyeti,
* Teknik ve teknik olmayan kayıp maliyeti,
*Kesme-bağlama hizmet maliyeti,
*Sayaç okuma maliyeti,
*Rcaktif enerji maliyeti,
*Lisans ve benzeri işlemlere yönelik maliyetler,
*İlk yatırım maliyetleri,
*İşletme, bakım ve onarım maliyetleri,
*Gerilim ve frekans yönetimi maliyetleri,
* Dağıtık yapının yönetilmesi maliyetleri, açısından bir farklılık olmadığı ve her hangi bir ek maliyet oluşturmadığı,
Dengesizlik maliyetinin hava tahminleri gözönüne alınarak üretim tahmini yapmanın çok yanıltıcı olamayacağı, çok nadir de olsa önemli/büyük bir arızanın çıkması ve mücbir sebepler haricinde büyük sapma olmayacağı, dolayısıyla lisanssız …’lerde dengesizlik maliyeti ihmal edilecek kadar çok düşük seviyede olacağı, kaldı ki lisanssız üretim tesislerinin ürettiği enerjisinin dengeleme mekanizmasına (…’a) bildirimi görevli tedarik şirketleri tarafından yapıldığı ve dağıtım tarifesine etkisi ile bir ilgisinin bulunmadığı,
Sonuç olarak, 6446 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin 6 ncı fıkrasının (ç) bendinde belirtilen dağıtım bedeli maliyet kalemlerine ilişkin olarak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 5999-3 sayılı Kararı Dağıtım Lisansı Sahibi Tüzel Kişiler ve Görevli Tedarik Şirketlerinin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esaslar’ın 16 ncı maddesinin 2 nci fıkrasına göre, Elektrik Piyasası Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendi kapsamındaki İisanssız üreticilere uygulanan dağıtım sisteminin kullanımına ilişkin bedeller, üretim tesislerinin sistem üzerinde oluşturdukları ek maliyetler dikkate alınarak farklılaştırılabileceğine ilişkin hükmüne göre, eşdeğer lisanslı elektrik üretim tesisleri ile lisanssız elektrik üretim tesisleri arasında ek maliyet oluşmadığı, Lisanssız üretim santrallerinde üretilerek dağıtım sistemine verilen elektriğin dağıtım stemi kullanım bedelinin, ilgili lisanssız üretim santrali sahibi tarafından ödemesi gerektiği,
1 … için; Davacı tarafından Davalıya KDV hariç … TL dağıtım bedeli ödendiği, lisanslı üretim tesisi tarifesine göre KDV hariç … TL hesaplandığı; Buna göre Sayın Mahkemece Davacının, lisanslı üreticiye nazaran tarife nedeniyle fazla dağıtım bedeli ödediğinin kabul edilmesi halinde Davacının talep edebileceği fazladan ödenen dağıtım bedelinin KDV hariç … TL olduğu, KDV dahilbedelin ise (9618 KDV’si … TL) … TL’dan ibaret olduğu,
… için; Davacı tarafından Davalıya KDV hariç … TL dağıtım bedeli ödendiği, lisanslı üretim tesisi tarifesine göre KDV hariç … TL hesaplandığı;
Buna göre Sayın Mahkemece Davacının, lisanslı üreticiye nazaran tarife nedeniyle fazla dağıtım bedeli ödediğinin kabul edilmesi halinde Davacının talep edebileceği fazladan ödenen dağıtım bedelinin KDV hariç … TL olduğu, KDV dahil bedelin ise (9418 KDV”si … TL) … TL’dan ibaret olduğu,
… … için; Davacı tarafından Davalıya KDV hariç … TL dağıtım bedeli ödendiği, lisanslı üretim tesisi tarifesine göre KDV hariç … TL hesaplandığı;
Buna göre Sayın Mahkemece Davacının, lisanslı üreticiye nazaran tarife nedeniyle fazla dağıtım bedeli ödediğinin kabul edilmesi halinde Davacının talep edebileceği fazladan ödenen dağıtım bedelinin KDV hariç … TL olduğu, KDV dahil bedelin ise (9018 KDV’si … TL) … TL”dan ibaret olduğu, ” sonuç ve kanaatine varmışlardır.
Bilirkişi Heyeti … tarihli ek raporunda sonuç olarak olarak, “dosyada ibraz edilen belgelerin incelenmesi sonucunda, yukarıdaki kısımda ifade edilen tespit ve gerekçe doğrultusunda, takdiri elbette Sayın Mahkemeye ait olmak üzere;
a) 6446 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin 6 ncı fıkrasının (ç) bendinde belirtilen dağıtım bedeli maliyet kalemlerine ilişkin olarak eşdeğer lisanslı elektrik üretim tesisleri ile lisanssız elektrik üretim tesisleri arasında;
« Dağıtım sistemi yatırım harcamaları,
* Sistem işletim maliyeti,
* Teknik ve teknik olmayan kayıp maliyeti,
* Kesme-bağlama hizmet maliyeti,
* Sayaç okuma maliyeti,
* Rcaktif enerji maliyeti,
* Lisans ve benzeri işlemlere yönelik maliyetler,
e İlk yatırım maliyetleri,
* İşletme, bakım ve onarım maliyetleri,
* Gerilim ve frekans yönetimi maliyetleri,
* Dağıtık yapının yönetilmesi maliyetleri, açısından bir farklılık olmadığı ve her hangi bir ek maliyet oluşturmadığı,
b) Dengesizlik maliyetinin lisanssız … üretim tesislerinde dengesizlik maliyeti ihmal edilecek kadar çok düşük seviyede olacağı, kaldı ki lisanssız üretim tesislerinin ürettiği enerjisinin dengeleme mekanizmasına (…’a) bildirimi görevli tedarik şirketleri tarafından yapıldığı ve dağıtım tarifesine etkisi ile bir ilgisinin bulunmadığı,
c) Lisanssız üretim santrallerinde üretilerek dağıtım sistemine verilen elektriğin dağıtım sistemi kullanım bedelinin, ilgili lisanssız üretim santrali sahibi tarafından ödemesi gerektiği,
Ancak 5346 Sayılı Kanun’un 6/A maddesindeki hükme istinaden, lisanssız üretim santrallerinde üretilerek dağıtım sistemine verilen elektriğin, ilgili görevli tedarik şirketi olduğu ve dolayısıyla dağıtım sistemi kullanım bedelinin ilgili lisanssız üretim santralinin – ödememesi Gerektiği hususunun Sayın Mahkeme – tarafından değerlendirilmesi gerektiği,” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanmış olan “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması’ndan kaynaklanmakta olup, dağıtım tarifesi adı altında davacıdan yapılan tahsilatların davacının … sistemi üzerinde ek maliyet oluşturup oluşturmadığı, davalı tarafından hukuka aykırı şekilde fazla bedel tahsil edilmiş ise bunun miktarı, davacıdan tahsil edilen bedelin genel işlem niteliği koşulunda olup olmadığının tespitine ilişkindir.
Davacının lisanssız elektrik üreticisi olduğu anlaşılmaktadır. Davacı lisanslı üreticiler ile lisanssız üreticiler arasında farklı uygulama nedeniyle fazla tahsilat yapıldığı iddiasında bulunmaktadır. Davacının hem ana dava dosyası hem birleşen davalar yönünden aynı iddialarda bulunduğu, yalnızca her bir santral yönünden ayrı ayrı dava açıldığı anlaşılmaktadır.
Öncelikle davacının taraflar arasında imzalanmış olan “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması”nda tarife hükümlerinin genel işlem koşulu niteliğinde olduğunu iddiasının incelenmesi gerekmiş, tarafların tacir olmaları ve TTK’nun 18/2. maddesi uyarınca basiretli tacir gibi davranma zorunlulukları bulunduğu, tacirler arasındaki genel işlem koşullarının değerlendirilmesinin daha sıkı kurallara bağlı olduğu dikkate alındığında; genel işlem koşullarının sözleşmenin koşullarını oluşturması, sözleşme kurulmadan önce düzenlenmesi, birden fazla sözleşme ilişkisinde kullanılmak üzere düzenlenmesi ve genel işlem koşulları kullanan tarafından sözleşmeye dâhil edilmek niyetiyle karşı âkide sunulması olup genel işlem koşulu olduğu iddia edilen tarifenin ise sözleşme koşullarından olmayıp sözleşme devam ederken dava dışı EPDK tarafından belirlendiği gözetildiğinde davacının bu iddiasının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
6446 sayılı Kanunun “Tarifeler ve tüketicilerin desteklenmesi” başlıklı 17. maddesinin 6 ncı fıkrasının (ç) bendinde, dağıtım tarifelerinin dağıtım sistemi yatırım harcamaları, sistem işletim maliyeti, teknik ve teknik olmayan kayıp Maliyeti, kesme-bağlama hizmet maliyeti, sayaç okuma maliyeti, reaktif enerj maliyeti gibi dağıtım faaliyetinin yürütülmesi kapsamındaki tüm maliyet ve hizmetleri karşılayacak bedellerden oluştuğu hususunun belirlendiği ve 5346 sayılı Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanunda kaynak türü bazında belirlenen fiyatlardan on yıl süreyle sisteme satabileceği, c) Lisanslı veya lisanssız üretim tesisleri için belirlenen dağıtım tarifelerinin oluşmasında dağıtım şirketlerinin teklif yetkisinin olduğu, herhangi bir takdir yetkisinin bulunmadığı düzenlemelerinin yer almaktadır.
Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 2021/352 esas 2022/136 karar sayılı ilamı ve 2021/352 esas 2022/136 karar ve 2021/408 esas 2022/137 karar sayılı ilam içeriklerinde”Lisanssız üreticilerin gerçekleştirdikleri üretimi dağıtım sistemine vermek suretiyle sistemi yoğun bir şekilde kullanımının, sistemin teknik ve ekonomik işleyişini sekteye uğrattığı gibi, üretimlerinin ticarî faaliyete konu edilerek kendilerine tanınan muafiyet sınırının aşıldığı; kanun koyucunun yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik üretimine yönelik lisanssız üreticileri birtakım yükümlülüklerden muaf tutması, söz konusu üreticilerin lisanslı üreticiler gibi doğrudan piyasa faaliyetine konu edilebilecek elektrik üretimi gerçekleştirecekleri anlamını taşımadığı, aksinin kabulü hâlinde, farklı koşullar ile yükümlülüklere tâbi kılınan lisanslı ve lisanssız üreticilerin aynı amaca matuf piyasa faaliyetinde bulunabileceklerinin öngörülmesinin bekleneceği; oysaki, lisanssız üreticilerin öncelikle tüketimlerini karşılamakla yükümlü kılındığının açık olduğu; Bu itibarla, lisanssız üreticilerin gerçekleştirdiği üretimin ticarî faaliyete konu edilmesinin sonucu olarak ödeyecekleri dağıtım bedelinin farklılaştırılmasının, eşit taraflar arasında ayrım gözetilmemesi ilkesine aykırı olmadığı anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.” Bu hali ile dava dışı EPDK tarafından 31/12/2015 tarihli ve 29579 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5999-3 sayılı kurul kararı uyarınca belirlenen tarifeye göre, dağıtım sistemi kullanım bedellerinin farklılaştırılabilmesinin hukuka uygun olduğuna karar verilmiştir.
Yine eldeki dava dosyasında hükme esas alınan bilirkişi rapor ve ek raporları ile eşdeğer lisanslı elektrik üretim tesisleri ile lisanssız elektrik üretim tesisleri arasında 6446 sayılı yasanın 17. Maddesi gereği lisanslı elektrik üretim tesisleri ile lisanssız üretim tesisleri arasında farklılık oluşmadığı, lisansız üreticiler yönünden ek maliyet oluşmadığı tespit edilmiştir. Ne var ki Ek maliyetler belirlenerek tarifenin bu yönden denetlenmesinin bu maliyetin uzun süreli araştırma, veri toplama ve tahminler ile diğer üreticilerin üretim miktarı, arz miktarı, arıza ve kesintilerin önceden belirlenemeyecek olması ve diğer değişkenler dikkate alındığında fatura tarihinde ve hatta sonrasında belirlenmesinin mümkün olmayacağının açık olduğu, dağıtım bedellerinin de davalı tarafından değil dava dışı EPDK tarafından belirlenen tarife uyarınca belirlendiği ve davalının yalnız tarife gereği dağıtım bedellerinin tahsilini yaptığı dikkate alındığında talebin sübut bulmadığı değerlendirilmiştir. ( Aynı yönde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. H D Esas no: 2022/1331 Karar no: 2022/2119; Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23 H.D Esas no: 2022/1763 Karar no: 2022/2133)
Öte yandan taraflar arasında imzalanan sistem kullanım anlaşmasının sonradan yapılan mevzuat ve uygulama değişikliklerine uyarlanması her iki tarafın tacir sıfatının bulunduğu dikkate alındığında, tacirler arası sözleşme ilişkisi nedeniyle mümkün değildir. Burada TBK’nun 138. maddesi uyarınca sözleşmenin uyarlanmasının talep edilebilmesi için de davacının “borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş” olması halinde bu yönde talepte bulunabileceği hükümlerin,in değerlendirilmesi gerekmektedir. Taraflar arasında imzalanan anlaşma ile tarifenin yürürlüğe girdiği tarih dikkate alındığında, davacı tarafça faturalara itiraz edilmeden ödemelerin yapıldığı, tarifenin tüm lisanssız üreticiler yönünden bağlayıcı ve halen yürürlükte olduğu yalnızca davacı yönünden denetlenmesinin de diğer lisanssız üreticiler yönünden eşitlik ilkesine aykırı olacağı kanaatine varılmıştır.
Açıklanan gerekçelerle; davalı tarafından tarifeye uygun faturalandırma ile tahsilat yapıldığı, dağıtım tarifelerinin oluşturulmasında davalı şirketin takdir yetkisinin bulunmadığı, tarife hükümlerini tek başına davacı için uyarlanmasının eşitlik ilkesine aykırı olacağı kanaati ile sübut bulmayan ana dava ve birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H ÜK Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ve birleşen mahkememizin … Esas ve … Esas sayılı davalarının ayrı ayrı REDDİNE,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
a) Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken179,90-TL harçtan peşin alınan 80,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20.-TL harcın karar kesinleştiğinde istem halinde davacıya iadesine,
b)Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
c)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden 1,320,00.-TL’nin arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN
a) Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken179,90-TL harçtan peşin alınan80,70-TL peşin harcın mahsubu ile, bakiye 99,20.-TL’ nin karar kesinleştiğinde istem halinde davacıya iadesine,
b)Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
c)-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden 1,320,00.-TL’nin arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
MAHKEMEMİZİN BİRLEŞEN … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN
a) Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken179,90-TL harçtan peşin alınan 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile, bakiye 99,20.-TL harcın karar kesinleştiğinde istem halinde davacıya iadesine,
b)Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
c)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden 1,320,00.-TL’nin arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
2-Ana Dava ve birleşen davalar yönünden yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Ana dava ve birleşen davalar yönünden Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere davacının göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya davacıya iadesine,
Dair, e- duruşma talep eden davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/05/2023
Katip …
E imzalı
Hakim …
E imzalı