Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/778 E. 2022/376 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/778 Esas
KARAR NO : 2022/376
DAVA : 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 23/12/2021
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde, müvekkili banka ile dava dışı … Ltd Şirketi arasında genel kredi sözleşmesi ile sözleşmeye bağlı Temel Bankacılık Hizmet Sözleşmesi ve Ticari İhtiyaç Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalının bu sözleşmeleri müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, genel kredi sözleşmesine istinaden dava dışı şirkete … numaralı ihtiyaç kredisi ürününün kullandırıldığını, ödenmesi gereken borç tutarının sözleşmeye aykırı olarak ödenmemesi sebebiyle banka tarafından ihtarnamelerin keşide edildiği ve borçlular hakkında Korkuteli İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalının borca ve ferilerine itiraz ettiğini, arabuluculuk görüşmesine davalı tarafınca katılım sağlanmadığı, müvekkili bankanın alacağının haklı bir alacak olduğunun hazırlanacak bilirkişi raporuyla ortaya çıkacağı belirtilerek Sayın Mahkemeden davalının itirazının iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.Davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER: Dosyada tüm deliller toplanmış, Korkuteli İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosya banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak üzere bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişinin mahkemeye sunmuş olduğu 01/04/2022 tarihli raporda,
“Davacı banka tarafınca, dava dışı şirkete kullandırılan … numaralı taksitli işletme kredisinden doğan banka alacağı davalı kefil …’nun kefalet limiti içerisinde bulunması nedeniyle, davalı kefilin sözü edilen banka alacağının tamamından ve kendi temerrüdünden sorumluluğu doğmaktadır. Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, dava konusu kredi yönüyle takip tarihi 10.06.2021 tarihi itibariyle temerrüt halinde bulunan davalı kefilin takip tarihi itibariyle kefalet sorumluluğu aşağıdaki tabloda hesaplanmaktadır:
27.07.2020 Kredi anapara bakiyesi – asıl alacak- 51.306,18
27.07-10.06.2021 318 günlük %27,48 akdi faizi 12.454,06
İşletilen faizden %5 Gider Vergisi 622,70
10.06.2021 Takip tarihi itibariyle toplam alacak 64.382,94
Dava dışı şirketin kullandığı … numaralı taksitli ticari krediden doğan banka alacağından davalının takip tarih itibariyle kefalet sorumluluğu yukarıdaki tabloda gösterilmiş olup, talep sınırları dikkate alındığında, davalının krediden doğan kefalet sorumluluğu:
51.306 18 Asıl alacak
8.813,24 İşlemiş faizi
113,79 Gider vergisi olmak üzere toplam 60.233,21 TL. Bulunmaktadır.
Asıl alacak tutarı takip tarihinden itibaren %41,22 temerrüt faizine ve faiz üzerinden %5 gider vergisine tabi bulunmaktadır.
Diğer taraftan, davacı bankanın takip talebinde yer alan faiz dışı 2.403,78 TL. ihtar gideri alacak kalemine ilişkin herhangi bir tevsik edici belge ve/veya kayıt ibraz edilmediği gibi, davacı banka kayıtları incelendiğinde 09.09.2019 ihtarname tarihinden itibaren sürdürülen akdi ilişki içerisinde dava dışı şirketten varlığı halinde yapılan ihtar giderinin tahsil edilmesinin mümkün olduğu hususları dikkate alınarak sözü edilen alacak kalemine hesaplama tablosunda yer verilmemiştir şeklinde” rapor sunmuştur.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava genel kredi sözleşmelerine dayalı olarak müteselsil kefil hakkında yapılan ilamsız takipte itiraz üzerine alacaklı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İİK. 67/1. Maddesinde: “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur. Buna göre açılan dava süresindedir.
Uyuşmazlık; takip tarihi itibariyle takibe dayanak genel kredi sözleşmeleri nedeniyle müşterek borçlu müteselsil kefillin takip tarihi itibari ile sorumlu olduğu alacak miktarının tespitine ilişkindir.
Bütün dosya kapsamı, mahkememizce alınan yukarıda tarihi belirtilen hüküm kurmaya, mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporu da dikkate alındığında, davacı banka ile dava dışı borçlu … Şirketi arasında 27/09/2013 tarihli genel kredi sözleşmesi, anılan sözleşmeye bağlı 750.000,00 TL limitli cari hesap sözleşmesi ve 27/06/2013 tarihli temel bankacılık hizmet sözleşmesi bağıtlandığı, ayrıca çerçeve niteliğindeki genel kredi sözleşmeye bağlı 27/09/2013 tarihli kefaletnameyle davalının sözleşme limiti üzerinden müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının alındığı, kefalet sözleşmesinin 6098 sayılı Borçlar Kanununun 583. maddesine uygun olarak düzenlendiği ve geçerli olduğu anlaşıldığı hususları mahkememizce sabit görülerek davalı aleyhine açılan davanın, bilirkişi raporunda belirtilen miktarlar üzerinden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine yönelik değerlendirmede: Yargıtay 19. H.D.nin 27/02/2013 gün ve 2013/10 E. 2013/1630 K. sayılı emsal içtihatında ”…alacağın, banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olduğu gözetildiğinde, sözleşme hükümlerine göre her aşamada hesap edilebilir, likit bir alacak olarak kabulünün gerekçesine ve borçlunun itirazında haksız bulunmasına göre, 2004 sayılı kanunun ilgili maddesi doğrultusunda itirazın iptaline karar verilen, harcı yatırılarak dava konusu edilen bölüm üzerinden alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekir…” şeklindeki emsal içtihad doğrultusunda kredi sözleşmesi nedeniyle sorumluluğunun kabulüne karar verilen kefil aleyhine hükmolunan alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
6325 s. Kanun 18/A-11 . Maddesi “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.
” hükmüne haizdir. Somut olayda davalı tarafın arabuluculuk görüşmelerine mazeretsiz olarak katılmadığı görülmekle bu kanun maddesi gereği yargılama giderlerinin tamamından davalı sorumlu tutulmuştur.
Açıklanan gerekçelerle davacının davasının kısmen kabulüne kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİNE,
Buna göre davalının Korkuteli İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasındaki itirazının KISMEN İPTALİ İLE, takibin davalı açısından 51.306,18 TL asıl alacak, 8.813,24 TL işlemiş faiz alacağı ve 113,79 TL gider vergisi olmak üzere toplam 60.233,21 TL üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %41,22 temerrüt faizi ve faizi üzerinden %5 gider vergisi uygulanmasına,
2-Hükmolunan alacağın %20’si tutarındaki 12.046,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.504,72 TL harçtan peşin alınan 1.074,60 TL nin mahsubu ile eksik alınan 2.430,12 TL nin davalıdan alınarak, hazineye irad kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu ilk yargılama gideri olan 1.133,90 TL nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu posta ve müzekkere ücreti ile bilirkişi ücretinden ibaret toplam 919,60 TL nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.469,80 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili Av. …’nın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/05/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır