Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/690 E. 2021/785 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/690 Esas
KARAR NO : 2021/785
DAVA : Tazminat (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/02/2018
KARAR TARİHİ: 01/12/2021
Mahkememizin 2018/81 Esas sayılı dava dosyasından tefrik edilerek Mahkememiz yukarıda yazılı esas numarasına kaydedilerek dava dosyası incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında … tarihinden geçerli olmak üzere 5 yıllık Sağlık Turizmi Ortaklık Sözleşmesi imzalandığını, iş bu sözleşme gereğince müvekkilinin diş tedavisine ilişkin olarak kendisine talepte bulunan müşterileri 5 yıl boyunca davalı …Özel Ağız ve Diş Sağlığı Hizmetleri AŞ’ye yönlendirmeyi davalı yanda bunun karşılığı olarak da yapılan tedavi işlemlerine karşılık gelen ve sözleşme içeriğinde yer alan ücretler karşılığında yine sözleşmede yer alan oranlarda komisyon ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, tüm bu koşullarda anlaşılmış olmasına rağmen ….tarihinde bitmesi gereken sözleşmenin davalı yanın herhangi bir ihtar ve haklı gerekçesine dayanmaksızın sözleşmede yer alan şartların aksine … tarihinde cep telefonuna gönderilen SMS mesajı ile sonlandırıldığını mesajda “Yarın gelmeyin, Hasta gelmesin” ifadeleri kullanılarak sözleşmenin haksız ve mesnetsiz olarak tek taraflı olarak davalı yan tarafından feshedildiğini, davalı yan tarafından sözleşmenin haklı sebeple feshedilse dahi bunun fesih tarihinden itibaren 3 ay önce karşı tarafa bildirilmesinin gerektiğini, bunun yanı sıra sözleşmenin taraflar arasında sona erdilrilmiş bile olsa davalı yanın hastalara bakma yükümlülüğünün devam etmekte olup iş bu sözleşmenin feshinden kaynaklı tüm zararlardan ve seyahat masraflarından sorumluluğunun devam ettiğini, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklı olarak kendisine düşen tüm edimlerini yerine getirmiş olmasına rağmen davalı yan tarafından sözleşme gereği davacıya ödenmesi gereken toplam tutarın ödenmediğini, konuya ilişkin olarak …Noterliği marifetiyle …tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin düzenlendiğini, sözleşmeden kaynaklı zararın ve ödenmesi gereken alacak kalemlerinin karşılanmasının talep edildiğini, buna rağmen davalı yan tarafından ….Noterliği … yevmiye no ve … tarihli cevabi ihtarnamesi ile feshin taraflarınca yapıldığı iddialarının ortaya atılarak talep edilen bedelin ödenmediğini, davalı yanın taraflarınca sözleşmenin feshinden bahsetse bile taraflarına ait olan … logosunu işyerinde ısrarla kullanmaya devam ettiğini, konuya ilişkin olarak ….Noterliği marifetiyle … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi vasıtasıyla davalı şirkete marka hakkına tecavüz ederek haksız ve hukuka aykırı şekilde tescilli markalarının kullanıldığını ve buna bir an önce son verilmesi gerektiğinin beyan edildiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla … tarihli Sağlık Turizmi Ortaklık sözleşmesinden kaynaklı olarak taraflarına ödenmesi gereken şimdilik 325.000,00 TL alacak kalemi ile davalı yanın sözleşmenin devamı esnasında gerekçesiz ve hukuka aykırı şekilde sözleşmeyi feshinden kaynaklı olarak ve 10.000,00 TL ticari itibar kaybına ilişkin manevi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalı yandan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize suduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, … Web Sitesi incelendiğinde ise, faaliyetin aslen İngiltere’den yürütüldüğünü, Türkiye’de ise Antalya, İstanbul, Fethiye, Bodrum, Marmaris ve Kuşadası’nda kliniklerinin olduğu bilgisine yer verildiğinin görüldüğünü, sayfada ticari faaliyetin ne tür bir kişilik adına yürütüldüğü bilgisinin de yer almadığını, bu nedenle öncelikle davanın husumetten reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının kısmi hükümsüz sözleşmeye dayanarak talepte bulunamayacağını, sözleşmenin asli yükümlülüklere ilişkin hükümleri incelendiğinde tedavi ücretlerinin taraflarca ortaklaşa belirlendiğini, değişikliklerin ortak iradeyle olduğunu, davacının diş hekimi olmadığını, sözleşme ilişkisinde tedarikçinin temsilcisi olmak dışında bir başka sıfatının bulunmadığını, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmelerin kesin olarak hükümsüz olduğunu, davacının yetkili sıfatıyla imzaladığı sözleşmenin diş hekimliği faaliyetinden ortaklık veya aracılık sıfatıyla pay alınmasını öngören kurallarının hükümsüz olduğunu, davada ileri sürülen nedenlerin gerçeği yansıtmadığını, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek usulüne uygun taraf teşkili sağlanmıştır.
Mahkememizce …tarihli oturumda davacının manevi tazminat istemine ilişkin talebi yönünden açıklayıcı beyanda bulunması için süre verilmiş, davacı vekili tarafından dava dosyasına ibraz edilen … tarihli dilekçe ile “…Söz konusu dava kapsamında adı geçen … adlı firmanın isim hakkı da müvekkile ait bulunmaktadır. İş bu dava kapsamında talep edilen manevi tazminat marka hakkından kaynaklı olup müvekkilin şahsından kaynaklanmamaktadır.” şeklinde beyanda bulunulmuştur.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, hizmet sözleşmesi nedeniyle alacak ve marka hakkına tecavüz nedeniyle talep edilen manevi tazminat istemine ilişkindir.
Marka hakkına tecavüz nedeniyle talep edilen manevi tazminat yönünden dava dosyamız Mahkememizin … tarihli duruşma kısa kararı ile tefrik edilmiş, Mahkememizin 2021/690 Esas sırasına kaydedilmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 20/12/2018 gün ve 2016/13699 Esas, 2018/8118 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Davacının iddialarından bir tanesi de davalılar tarafından davacının önceye dayalı kullanım hakkına sahip olduğu tescilsiz markasına tecavüzde bulunulması olup, davalı şirket bu iddia yönünden savunmasında kullanımın dava dışı şirkete ait olan ve 02.04.2010 tarihinde kendisine devredilen ‘…” markasına dayandığını ve hukuka uygun olduğunu beyan etmiştir. Mahkemece TPE’den davalı şirketin markasına ilişkin kayıtlar getirtilmiş, alınan bilirkişi raporlarından bir tanesi de marka patent vekili … tarafından hazırlanmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın çözümünde 556 sayılı KHK hükümlerinin de değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
24/03/2005 tarih ve 188 sayılı HSYK kararı gereğince, Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi kurulmayan ve Adli Yargı Adalet Komisyonu’nun bulunduğu merkezde yer alan Asliye Hukuk Mahkemeleri’nde tek Asliye Hukuk Mahkemesi varsa o mahkeme, iki asliye asliye hukuk mahkemesi varsa 1 numaralı ve 2’den fazla asliye hukuk mahkemesi varsa 3 numaralı asliye hukuk mahkemesi ihtisas mahkemesi sıfatıyla görevlidir. Bu durumda mahkemece, Adana 3 numaralı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli ve yetkili olduğunu gözetmeksizin, uyuşmazlığın esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir…” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen emsal içtihat doğrultusunda yapılan değerlendirmede; eldeki davada marka lisans sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlığa dayalı olarak manevi tazminat isteminde bulunulduğu, bu türden davalara bakmakla görevli mahkemelerin fikri ve sınai haklar hukuk mahkemeleri olduğu, Antalya ilinde müstakil Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi bulunmaması nedeniyle görevli mahkemenin Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla Açıklanan nedenlerle; davaya bakma görevinin Antalya 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu ve dava şartlarından olan görev hususunun yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği, usul ekonomisi ve yargılamanın sürüncemede kalmaması ilkeleri dikkate alınarak verilen tefrik kararı gereği duruşma açılmaksızın görevsizlik kararı verilebileceği anlaşılmakla davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usûlden reddi ile Mahkememizin görevsizliğine, karar kesinleştiği tarihten, kanun yoluna gidilipte başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne( Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla) gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. aşamada diğer istinaf sebeplerinin incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklanacağı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Davaya bakmaya Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ( Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla) GÖREVLİ OLDUĞUNA,
3-HMK’nun 20/1 maddesindeki düzenleme uyarınca kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren iki hafta içinde istem olması halinde dava dosyasının görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-Dava dosyasının süresi içinde görevli mahkemeye aktarılması durumunda, harç ve yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca görevli mahkemece nazara alınmasına,
5-Dosyanın gönderilmesi için süresi içinde başvuru yapılmadığı takdirde, HMK’nun 20/1 ve 331/2 maddeleri gereğince yapılacak işlemin mahkememizce dosya ele alınarak değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2021

Başkan …
¸E- İmzalı

Üye …
¸E- İmzalı

Üye …
¸E- İmzalı

Katip …
¸E- İmzalı