Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/688 E. 2023/738 K. 20.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/688
KARAR NO : 2023/738
DAVA : Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2021
KARAR TARİHİ : 20/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı kooperatifte, … nolu üye olduğunu, üyesi olarak müvekkilinin, sahibi olduğu … plakalı tıra, Davalı kooperatif vasıtasıyla yük alarak naklini yapmak suretiyle faaliyet gösterdiğini, davalı kooperatif Yönetim Kurulunun 5 üyesinden 3’ünün imzasını taşıyan, … tarihli belge ile müvekkil hakkında; “Kooperatif İç Yönetmeliğinin 28. Maddesine istinaden, Kooperatif Yönetim Kurulu ve YK. Başkanı … hakkında tahrik edici kelimeler kullandığı iddiasıyla, 1 ay kooperatiften yük verilmemesi” kararı alındığını, müvekkilinin, davalı kooperatif Yönetim Kuruluna verdiği … tarihli dilekçe ile; “karar konusu yaptırımın somut bir gerekçesinin bulunmadığını, bu nedenle öncelikle, haksız ve hukuka aykırı olan yük verilmeme yaptırımının kaldırılmasını; aksi halde, yaptırımın dayanağının somut ve gerekçeli şekilde bildirilmesini” istediğini, bunun üzerine Davalı kooperatifin müvekkile; Antalya … Noterliğinin … Tarih ve … Yevmiye No’lu İhtarname göndererek; söz konusu yaptırımın, müvekkilin; “… tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısı sırasında, YK. Üyesi …’a yönelik; ’devletin memuruna haraç verdiniz’ şeklindeki söylemleri ve YK. Üyelerine karşı, tahrik edici ve kışkırtıcı ithamlarda bulunması” sebebiyle uygulanmasına karar verildiğini belirttiğini, davalı kooperatif YK.’nun aldığı … tarihli karar ile, müvekkil hakkında 1 ay yük verilmeme yaptırımı uygulanması ve gerekçesi, hukuki dayanaktan yoksun ve gerçek dışı olduğunu, … tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısı sırasında müvekkilinin, YK. Üyesine yönelik İhtarnamede belirtilen sözleri söylemediğini; YK. Üyelerine karşı, tahrik edici ve kışkırtıcı ithamlarda bulunmadığını, iddiaların asılsız olduğunu, Genel Kurul Toplantı tutanağında ve/veya toplantıda hazır bulunan hükümet komiseri tarafından, iddiaları doğrulayan herhangi bir tespite yer verilmediğini, tanık olarak dinlenecek Genel Kurul üyelerinin de, müvekkil tarafından iddia konusu söz ve davranışlarda bulunulmadığını ortaya koyacaklarını, “Devletin memuruna haraç verdiniz’ şeklindeki iddia karşısında, hükümet komiserinin bile, tutanaklarında böyle bir söylemden bahsetmemesinin, iddiaların gerçek dışı olduğunu gösterdiğini, davalı kooperatif yönetiminin müvekkile gönderdiği İhtarnamede; müvekkilin hangi söz ve davranışları ile YK. Üyelerine karşı, tahrik edici ve kışkırtıcı ithamlarda bulunduğu, somut ve açık olarak belirtilmediğini, bu soyut iddiaların, müvekkil hakkında karar verilen yaptırımın sebebi ve gerekçesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ortaya koymakta olduğunu, müvekkil hakkında verilen yaptırım kararının sebebinin; … tarihli kararda (Başkanı … hakkında tahrik edici kelimeler kullandığı iddiası) ve gönderilen İhtarnamede (YK. Üyesi …’a yönelik; ’devletin memuruna haraç verdiniz’ şeklindeki söylemleri ve YK. Üyelerine karşı, tahrik edici ve kışkırtıcı ithamlarda bulunulduğu iddiası), birbiriyle örtüşmemekte, farklı sebepler bildirilmekte olduğunu, bunun da, yaptırım sebebinin gerçeği yansıtmadığı ve keyfi olduğunu gösterdiğini, YK. Kararının, şeklen de, yasaya uygun olmadığını, gerekli kurullar oluşturulmadan ve nisap sağlanmadan alındığını, davalı kooperatif Yönetim Kurulunca müvekkil aleyhine yaptırım kararı alınma nedeninin, müvekkil tarafından davalı kooperatife karşı, Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında derdest, … tarihli Genel Kurul Kararının İptali Davası açılması olduğunu, verilen “1 ay yük verilmeme” yaptırımı nedeniyle müvekkilinin, … plakalı tırı ile, 1 ay süre ile hiçbir faaliyette bulunamadığını; tır, kooperatif otoparkında beklemek durumunda kaldığını, haksız ve dayanaksız yaptırım nedeniyle müvekkil, 1 aylık kazancından yoksun kaldığını, müvekkilin muhasebe kayıtları incelendiğinde, aylık kazancının ortalama … TL. civarında olduğu görüleceğini, dolayısıyla müvekkilin, söz konusu yaptırım nedeniyle, en az … TL. maddi zararı bulunduğunu, yaptırımın gerekçesi olarak belirtilen soyut ve gerçek dışı ithamların, müvekkilin manevi şahsiyetini rencide edici mahiyette olup; psikolojisini olumsuz yönde etkilediğini, müvekkilin manevi zararının kısmen de olsa telafisi için, … TL. Manevi Tazminat talep etmek gerektiğini beyan ederek; lacak belirli hale geldiğinde talep miktarını arttırma hakkı saklı kalmak üzere, şimdilik 1.000 TL. Maddi ve … TL. Manevi Tazminatın davalı kooperatif Yönetim Kurulu kararı tarihinden itinaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Davacının, davalı kooperatif nezdinde … numaralı üye olarak bulunmakta olup, sahibi olduğu … plakalı tıra müvekkil vasıtasıyla yük alarak naklini yapmak suretiyle faaliyet gösterdiğini, … tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısı esnasında Yönetim Kurulu üyesi …’ın …’a yönelik ‘devletin memuruna haraç verdiniz’ şeklinde söylemlerde bulunarak, diğer Yönetim Kurulu üyelerine karşı tahrik edici ve kışkırtıcı ithamlarda bulunduğunu, bu sebeple davacı hakkında, müvekkil kooperatif tarafından … tarihli belge çerçevesinde Kooperatif İç Yönetmeliğinin 28.maddesine istinaden ”1 (bir) ay kooperatiften yük verilmemesi ” yaptırımı uygulandığını, davacının, … tarihli dilekçesiyle müvekkile başvurmuş olup; ” karar konusu yaptırımın somut bir gerekçesinin bulunmadığı, bu nedenle öncelikle haksız ve hukuka aykırı olan yük verilmeme yaptırımının kaldırılmasını aksi halde yaptırımın dayanağının somut ve gerekçeli şekilde kendisine bildirilmesini” talep ettiğini, işbu başvuruya istinaden müvekkil kooperatif tarafından Antalya …Noterliğinin … Tarih ve … Yevmiye numaralı ihtarnamesi vasıtasıyla davacı aleyhinde uygulanan söz konusu cezanın gerekçesi davacıya bildirildiğini, davacının iddialarının yerinde olmadığını, davacı üye ile müvekkil kooperatifin şuandaki başkanı … ve Yönetim Kurulu üyeleri arasında bir önceki seçimde rakip aday olmaları sebebiyle husumet bulunduğunu, davacının, iddialarını temellendiremediğini beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, haksız ceza verilmesi nedeniyle maddi manevi tazminat talebinden ibarettir.
Mahkememizce tanıklar dinlenmiştir ve aşamalarda dosya kooperatifler mevvzuatından kaynaklanan nitelikli hesaplama uzmanı ve mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek rapor aldırılmıştır.
… tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Kooperatif ortağının kooperatif yönetimine karşı açmış olduğu davada, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununda yönetim kurulunun sorumluluğu ayrıca düzenlenmediği için 98. maddesi atfı gereği TTK daki anonim şirkete ilişkin hükümlerin gireceği, ancak uygulanacak TTK m. 553 ve 555 de düzenlenen hususun şirketin doğrudan zararları, pay sahiplerinin dolaylı zararları bakımından geçerli olduğu, pay sahibinin kendi uğramış olduğu zararlar için doğrudan zarar kavramı kullanıldığı ve genel
hükümlere (haksız fiiler) göre hukuka aykırılık, kusur, zarar ve illiyet bağının davacı tarafından ispatı halinde istenebileceği, Kooperatif yönetim kurulunun 1 ay süreyle kooperatiften yük vermeme idari yaptırım kararı verme yetkisinin ana sözleşmesinin 23/11 maddesi kapsamında yürürlüğe konulup uygulaması yönetim kuruluna bırakılan İç Yönergenin 28 maddesine dayandığı ve şeklen kooperatif mevzuatına uyduğu, iç yönergenin çalışma esaslarını düzenlediği ve aykırılıklara yaptırımlar getirdiği için bir nevi disiplin hükümleri niteliğinde sayılabileceği ancak davacıya herhangi bir komisyon kurma savunmasını alma gibi işlemler yapılmadan, doğrudan yönetim kurulu kararıyla idari yaptırım uygulanmasının, tanık anlatımlarına göre mahkemece hukuka aykırılık yönünün dikkate alınabileceği, davacının ticari defter ve belgelerine göre, ceza dönemi olan … – … tarihleri arasındaki 1 aylık dönemde davacının ….-TL. tutarında net kar kaybının olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın (Anayasa), “Hak arama hürriyeti” başlıklı 36. maddesine göre;
“Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.”
Raporda da belirtildiği üzere, usulünce savunma hakkı tanınmadan davacı aleyhine alınan karar hukuka aykırıdır. Rapordaki hesaplama da dosya kapsamına uygun görülmüştür.
Davacı vekili, maddi tazminat talebini ıslah etmiştir ve HMK m. 177/2 gereği, ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, ıslaha karşı beyanlar alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu içeriği gereği, davacı aleyhine alınan karar hukuka aykırı olduğundan, davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile; ….-TL maddi tazminatın … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davacının, manevi tazminat talebi de mevcut olmakla;
Manevi tazminat sade bir ifade ile, zarar görenin kişilik değerlerinde iradesi dışında meydana gelen eksilmenin (manevi zararın) giderilmesi, tazmin ve telafi edilmesidir(EREN, Fikret., Borçlar Hukuku-genel hükümler-, 8. Bası, Ekim 2003, s. 745, KILIÇOĞLU,Ahmet, Borçlar Hukuku, Ankara 2004, s. 311, ERTAŞ, Şeref., Manevi Tazminatın Hukuki Niteliği ve Miktarının Tespiti, Postacıoğlu’na Armağan, Ankara 1990, s. 83 vd.)Manevi tazminatta zarar, kişinin iç huzuru ve manevi bütünlüğüne yapılan saldırının mecazi ifadesidir(KILIÇOĞLU,Mustafa, Tazminat Hukuku,3. Baskı, Şubat 2010, s.1031.,HATEMİ, Hüseyin, Sözleşme Dışı Sorumluluk, C.II,İstanbul 1993, s.102) Manevi tazimnata hükmedilirken uygulamaya 22/06/1966 gün 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararındaki ilkeler ışık tutmaktadır.
Somut olayda, kabule göre, haksız bir idari yaptırım uygulanmıştır. Ancak, bu idari yaptırım davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde/boyutunda değildir. Manevi tazminatın şartları, somut olayda, kabule göre mevcut değildir. Bu nedenle, manevi tazminat talebinin reddi gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı, yukarıdaki açıklamalar ışığında; Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile; ….-TL maddi tazminatın … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile; ….-TL maddi tazminatın … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin reddine,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 59,30 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 187,86 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 686,01 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 247,16 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 3.461,00 TL’nin haklılık durumu gereği, 1.938,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 ₺ (TL) nin, haklılık durumu gereği, 740,00 TL’sinin davalıdan, 580,00 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı maddi tazminat talebinde kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; ….-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı, davacının maddi tazminat talebinde kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili Sn. Av. … ve davalı vekili Sn. Av. …’ın yüzüne karşı maddi tazminat yönünden kesin, manevi tazminat yönünden kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı..20/12/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır