Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/649 E. 2022/256 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/649 Esas
KARAR NO : 2022/256
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2021
KARAR TARİHİ: 31/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesinde, Müvekkili hakkında Antalya Genel İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyası ile 01/07/2020 vade tarihli, 40.000-TL bedelli ve 01/07/2020 tarihli, 70.000-TL bedelli senetler dayanak yapılarak, davalı-borçlu … tarafından icra takibine girişildiğinin müvekkil tarafından haricen öğrenildiğini, müvekkilin borçlu olarak yer aldığı, davaya konu mezkur senetlerin, müvekkilinin taraf olmadığı bir anlaşmaya ilişkin, garantör sıfatıyla, teminat amacıyla davalı-alacaklıya verilmiş olup, söz konusu senetlerin bedelsiz olduğunu, davalı-alacaklı ile …arasında, davalının eşinin kamuda işe yerleştirilmesi üzerine bir anlaşmaya varıldığını, söz konusu anlaşma uyarınca, iki tarafında güvendiği …’ya 110.000-TL … tarafından …’a ödenmesi amacıyla teslim edildiğini, bu bedel karşılığında müvekkil tarafından …’ya mezkur senetler tanzim edildiğini, söz konusu anlaşma gereğince, …’nın müvekkilden kendisine teslim edilen paranın …’a ödenmesini talep ettiğini, müvekkilinin kendisine teslim edilen toplam 110.000-TL’yi …’a teslim ettiğini, sonrasında … ve … arasında uyuşmazlık çıktığını, Müvekkilinin, iki kişi arasındaki anlaşmadan ve süreçten haberdar olmayıp, güven ilişkisi nedeniyle kendisine teslim edilen parayı, …’nın talimatıyla …’a teslim ettiğini, Müvekkilinin sonradan öğrendiğine göre, …’nın … isimli şahıstan dolandırıcılık suç isnadıyla Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunduğunu, söz konusu dosyada müvekkilinin tanık ifadesine başvurulduğunu, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nca aşamalarda … alınan yazılı şikayet dilekçesinde, …’a verilmek üzere …’ya 110.000-TL teslim ettiğini ve bunun karşılığında …’dan 110.000-TL bedelli senet aldığını, belirttiğini, dosya içerisinde, ifadesi alınan …’ın ve olaya şahit olan diğer şahıslarında, söz konusu hususu doğruladığını, bu bağlamda …’nın müşteki, …’ın sanık sıfatıyla yer aldığı iddianame düzenlendiğini ve Antalya 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin …E. Sayılı dosyası ile kamu davası açıldığını, müvekkili hakkında girişilen icra takibine dayanak senetlere ilişkin müvekkilinin …’ya herhangi bir borcu bulunmadığını, müvekkili açısından söz konusu senetlerin teminat senedi niteliğinde olup, müvekkilinin kendisine teslim edilen 110.000-TL’yi …’a teslim etmesiyle müvekkilin alt ilişkisinin sona erdiğini, İşbu nedenle müvekkilinin davalı-alacaklı …’ya herhangi bir borcunun olmadığını, davanın kabulünü, haksız ve kötüniyetli davalının bono miktarlarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana yüklenilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davacının iddialarının hukuken dinlenebilir bir yönü bulunmadığını, davalı müvekkilinin bir tanıdığı vasıtasıyla dava dışı …isimli şahısla tanışmıştığını ve ilgili şahısın Ankara Külliye’de çalıştığını, bu vasıtayla birçok işi çözdüğünü, memur atamaları yaptırdığını, müvekkiline söylediğini, Müvekkilinin eşinin kamuya öğretmen olarak atamasının yapılıp yapılmayacağını sorması üzerinde dava dışı …ın bu işi 110.000,00 TL karşılığında yapabileceğini söylediğini, müvekkili ile dava dışı …’ın, işin gerçekleşmesi halinde paranın teslim edilmesi ve bu sürecin neticelenmesine kadar söz konusu paranın garantör olarak …’da kalması noktasında anlaşmaya vardıklarını, bunun üzerine müvekkilinin 110.000,00 TL parayı davacı …’ya teslim ettiğini ve karşılığında toplamda 110.000,00 TL bedelli iki adet bonoyu aldığını, müvekkilinin eşinin kamuya atama işinin gerçekleşmemesi üzerine ilgili parayı davacı …’dan geri istediğini, …’nun söz konusu parayı belirli tarihler söyleyerek ödeyeceğini belirttiğini ancak her defasında ilgili tarihlerde borcunu ödemeyerek müvekkilimi sürekli oyaladığını, nihayetinde müvekkilinin davacı aleyhine ilgili senetleri dayanak kılarak Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibi başlattığını, davacının dilekçesinde belirttiği, davalı müvekkilin talimatıyla söz konusu parayı dava dışı …’a verdiği iddiasının da gerçek dışı olduğunu, zira müvekkilinin bu yönde herhangi bir talimatı olmadığını, haksız açılan davanın reddini, davacının % 20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tüm deliller toplanmış, Antalya 11. Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile Antalya Genel İcra Dairesi’nin …E. Sayılı dosyası celp edilmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasına ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının takibe konu bono nedeniyle davalıya karşı borçlu olup olmadığına ilişkindir.
6100 sayılı HMK 201.maddesinde “Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler ikibinbeşyüz Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz.” düzenlemesi mevcuttur.
Kambiyo senedi olan bono, kanunen emre yazılı bir kıymetli evraktır. Borçluya, borçlu olduğu edayı yerine getirmekten imtina etme yetkisini ifade eden def’iler emre yazılı kıymetli evrakta klasik olarak senet metninden anlaşılan def’iler, senetteki taahhüdün hükümsüzlüğüne ilişkin def’iler ve taraflar arasındaki ilişkiye dayalı şahsi def’iler olarak üç gruba ayrılmaktadır. Yazılı belge niteliğinde olan bonoya karşı ileri sürülebilecek bedelsizlik gibi kişisel def’ilerin kural olarak yazılı bir belge ile ispatı gerekmektedir. (YHGK. 12/10/2011 tarih ve E.2011/19-473, K.2011/607 sayılı kararı)
Yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda yapılan değerlendirmede;6100 sayılı HMK’nun 200.maddesi uyarınca senede karşı senetle ispatın zorunlu olduğu, aynı kanunun 201.maddesi uyarıncada senede karşı tanıkla ispatı mümkün olmadığı, davalının senedine karşı iddianın da ancak yazılı belge ile ispatlanması gerektiği, davacı tarafından senedin bedelsiz kaldığına ilşkin herhangi bir yazılı belge sunulmadığı, dava dilekçesinde de açıkça yemin deliline dayanılmadığı anlaşıldığından davanın kesin delillerle ispatlanamaması nedeniyle davacının ispatlanamayan davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Tedbir kararı verilmediğinden davalı tarafın tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 1.878,53 TL nin mahsubu ile fazladan alınan 1.797,83 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Yürülükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan nispi 14.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı asil vekili … ile davalı vekili …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 31/03/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır