Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/58 E. 2021/867 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/58 Esas
KARAR NO : 2021/867
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2021
KARAR TARİHİ: 16/12/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin unlu mamuller satışı yapmakta olup, davalı taraftan uzun süre un satın aldığını, davacının çoğunlukla aldığı malların parasını peşin ödediğini, bazen davalı adına pazarlama ve tahsilat işlerini yapan …’ın yönlendirmesi ile (kampanya olduğu, zam geleceği vb.) ön ödeme yaparak un siparişi verdiğini, tüm bu yapılan alışverişlerde davalı çalışanı tarafından davalı şirkete logolu veya logosuz tahsilat makbuzları verildiğini, sadece 06/01/2016 tarihinde verilen 15.000,00TL karşılığında makbuz istendiğini ancak …tarafından elimde makbuz kalmadı daha sonra geldiğimde getiririm denmesi üzerine ve yaklaşık on yıldır devam eden iş ilişkisine güvenilerek tamam denildiğini, ancak davalı ve … arasında çıkan sorunlar nedeni ile söz konusu makbuzun verilmediğini, davacının vadeli çalışmayı hiç bir zaman istemediğini ve vadeli çalışmadığını, taraflar arasında 2016 yılı başlarına kadar bu çalışma sisteminin devam ettiğini ve herhangi bir sorun yaşanmadığını, davalı ve çalışanı … arasında 2016 yılı Mart ayında sorunlar çıktığının öğrenilmesi üzerine, davacının davalı şirket merkezine giderek bilgi almak istediğini yapmış olduğu ödemelerin akıbeti, ön ödemelerine bağlı malzemelerin gönderilmesinde sorun yaşayıp yaşamayacağının sorulduğunu, şirket yetkilisi tarafından, davacı ve başkaca aynı durumda olan kişiler huzurunda hiç bir sorun olmadığı, aynı şekilde çalışmaya devam edileceği, kimsenin mağdur edilmeyeceği garantisinin verildiğini, bir süre sonra tekrar arandığında yine hesaplamaların devam ettiği sorun olmadığı söylenmişse de daha sonra davacı şirketin borçlu olduğundan bahisle Antalya 2.İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, peşin ödemelerine bağlı unların kendisine gönderilmesini bekleyen davacının bir de üstüne borçlu çıkarıldığını ve icra takibi baskısı ile karşılaştığını, söz konusu icra dosyasına yaptıkları itiraz üzerine, davalı tarafça itirazın iptali talepli açılan davanın Antalya 2.Asliye Ticaret Mah. … E.- … K.Sayılı İlamı ve “Mahkememizce yapılan değerlendirmede: Davacının …’ı tahsilata yapmaya yetkilendirdiğinin açık olduğu, bu konuda davacı şirket yetkilisi …un Asliye Ceza mahkemesinin 05/07/2018 tarihli duruşmadaki ifadesi ile tahsilat yapma yetkisinin olduğunun sabit olduğunu, kendi yetkilendirdiği çalışanının yaptığı tahsilatları kendi kasasına girmediğinden bahisle davacıdan istemeye hakkı olmadığını, kendi çalışanına isnat ettiği fiil emniyeti su istimal ise de TBK’nın tesmil ile ilgili hükümleri çerçevesinde 3. Kişilere çalıştırdığı bu kişilerin verdiği zararlardan sorumlu olacağının da açık olduğunu, bu durumda hem çalışanı …’ın tahsilatını yaptığını kabul ettiği makbuzların geçersiz olduğunu iddia etmek hem de …’a tahsilat yapma yetkisi verdiğini kabul etmenin birbiriyle çelişkili olduğu gerekçesi ile reddedilmiş ve kötü niyet tazminatına hükmettiğini, davalı tarafça bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun ise Antalya BAM 11.Hukuk Dairesi … E.- … K.Sayılı ilamı ile kesin olarak reddedildiğini, davacı adına yapılan fazla ödemelerin iadesi için sözlü olarak davalıya başvurulmuş alınan olumsuz yanıt üzerine iş bu davanın açıldığını, bu sebeplerle, davanın kabulüne, 25.387,00TL 01/07/2016 tarihinden itibaren ticari faizi ile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle, davaya karşı zamanaşımı ve görev yönünden itiraz ettiklerini yine derdestlik itirazları bulunduğunu, CMK’nın uzlaşma başlıklı bölümünün 253. Maddesinin 19.fıkrasında “Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır.” hususunun belirtildiğini, bu hususu belirtme sebeplerinin davacı yanın dava dilekçesinde dayanmış olduğu davalı şirket yetkilisi …’un Antalya 12. Asliye Ceza Mahkemesi 07/05/2018’deki ifadesi olduğunu, huzurdaki davanın ; hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma olup, iş bu davada Sanık …’ın ceza aldığını, ancak burada unutulmaması gereken hususun davalı şirket yetkilisinin davayı öncesinde takip ettiğini ancak sonrasında uzlaşmanın sağlamış olduğunu, aynı zamanda; yine davacı yan tarafından …ın kendisi ile yaşanan sorunlar neticesinde Antalya 12.Asliye Ceza Mahkemesi’nin …-E, …K. Say. Dosyası ile ceza almışsa da yargılama esnasında …Gıda Tic. A.Ş. yetkilisi İle …’ın uzlaştığını, eğer davacı yanın bahsettiği şekilde bir zararı ve alacağı varsa, bahse konu ceza dosyasında … Gıda Tic. A.Ş.’yi temsilen dosyaya katılan şirket yetkilisi …’in …ile neden uzlaştığını, CMK’nın uzlaşma başlıklı bölümünün 253. Maddesinin 19.fıkrasında “Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır” hususunun belirtildiğini, davacı yanın sunduğu faturaların hepsinin sevk irsaliyesi olduğunu, bedel karşılığında malın teslim edildiğini göstermekte olduğunu, sevk irsaliyesinin satılmış ya da satılacak bir malın aynı işletmeye ait olan ya da olmayan iki adres arasında nakledilirken bu naklin; malın konusu, birimi ve malın kime ait olduğu bilgileri ile beraber kayıt altına alındığı belge olduğunu, sevk irsaliyesinin malın satış işleminden sonra verilen bir makbuz olduğunu, davalı şirketin un ve yem ticareti yapan bir şirket olduğunu, Akdeniz bölgesi ve çevresine dağıtım yapmakta olduğunu, davacı şirketin ise unlu mamul satışı yapmakta olduğunu, davalı şirket ile davacı şirketin birbiri ile ticari ilişki içerisinde olduğunu, uzun yıllardır ticaret yapmakta olduklarını, davalı şirket halen alacaklı iken ; açılan haksız davanın taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, davacı tarafın yukarıda bahsi geçen ilgili icra dosyası sonucu yargılamaya konu olan işbu dava konusunu tekrar yargıya taşıması ve ayrıca yukarıda bahsi geçen ilgili kişi … ile uzlaşma sağlamasına rağmen; yada açıkça bu durumu bilmesine rağmen işbu davayı ikame etmesinin TMK m.2 dürüstlük kuralına da aykırılık teşkil ettiğini, sayın mahkemece ayrıca bu durumun da göz önüne alınmasını dilediklerini, Türk Medeni Kanunu’nun Hukuki ilişkilerin kapsamı başlıklı bölüm, “I. Dürüst davranma Madde 2 – Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.” hükmünün haiz olduğunu, savunarak, haksız ve hukuka aykırı davanın zamanaşımı ve görev yönünden öncelikle usulden reddine, aksi halde esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tüm deliller toplanmış Antalya 2. İcra Dairesinin …Esas sayılı dosyası, Antalya 12. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyaları celp edilmiş, dosya tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmak üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu … tarihli raporda,
1- Davacının ibraz edilen 2015 ve 2016 yılı yevmiye defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil oluşturma vasfına sahip olduğu,
2- Davalının ibraz edilen 2015 ve 2016 yılı e-defterleri usulüne uygun tutulduğu ve sahibi lehine delil oluşturma vasfına sahip olduğu,
3- Davacı şirketin ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıya 31.12.2016 tarihi itibari ile 19.009,45TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğu, ayrıca cari hesap dışında davacı şirketin ticari defter kayıtlarında davalıdan nakit alım şeklinde kayıt altına alınan faturaların yukarıda gösterildiği gibi 58.587,84TL olduğu,
4- Davalının ticari defter kayıtlarına göre davalının davacıdan 31.12.2016 tarihi itibari ile 20.246,99TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, davalının bu alacak bakiyesi için 03.08.2016 tarihinde davacı aleyhine 20.246,99TL alacak üzerinden Antalya 2.İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığı
5- Davacı tarafından dava dosyasına davalı şirkete yapmış olduğu ödemelere ilişkin makbuzlar sunduğu, makbuzlardan iki tanesi hariç tümünün davalı şirketin logosunu taşıyan tahsilat makbuzları olduğu ve tahsilat makbuzlarında ödemeleri teslim alan kişi imzasının hepsinde aynı olduğu,
6- Davacı tarafından ödeme makbuzlarına göre davacının davalıya yaptığı belgesi olan ödemelerim toplamının 115.400,/5TL olduğu bu ödemelerden davalı kayıtlarında olmayan ödemelerin toplamının 64.484,00TL olduğu,
7- Davacı ve davalı kayıtlarının 2014 yılından gelen devrinin tutmadığı kayıtların ise birbiri ile birebir örtüşmediği görüldüğünden taraflar arasındaki alacak borç tespitinin düzenlenen faturalar, davalının kabulünde olan ödemeler ve davacının sunduğu ödeme makbuzları dikkate alınarak yapılması gerektiğinin tarafımızdan değerlendirildiği,
8- Yukarıda yapılan tespitlerimize göre aşağıdaki tabloda gösterildiği üzere davacının davalıya 44.237,01TL fazla ödemesi olduğu, davacının davayı ise 25.387,00TL üzerinden açtığı görülmüş olup talep gereğince davacının fazla ödeme tutarının 25.387,00TL olarak kabul edilmesi gerektiğini talep etmiştir.
Davalının fatura alacakları 127.515,26TL
Davalının kabulünde olan davacı ödemeleri 107.268,27TL
Davacını makbuz ile ödemelerini belgelediği ödemeler 64.484,00 TL
Davacının fazla ödeme tutarı -44.237,01 TL
olduğunu bildirir rapor sunmuştur.
Dosya ek rapor aldırılmak üzere tekrar bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişinin mahkemeye sunmuş olduğu … tarihli raporda,
Davacının sunduğu makbuzlardan davacı kayıtlarında yer almayan ödemelerin kabul edilmemesi halinde davalının davacıdan 20.246,99TL alacaklı olacağı,
Davacınn sunduğu makbuzlardan iki tanesi hariç tümünün davalı şirketin logosunu taşıyan tahsilat makbuzları olduğu ve tahsilat makbuzlarında ödemeleri teslim alan kişinin imzasının hepsinde aynı olması nedeniyle ödemelerinin davalı şirkete yapıldığı kabul edilecek olunur ise davacının davalıdan 44.237,01TL alacaklı olacağı,
Seçenekli yapılan hesaplamalardan hangisinin kabul edileceğinin takdirinin ise sayın mahkemenize ait olduğu değerlendirilmiştir şeklinde rapor sunulmuştur.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava istirdat davasıdır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasındaki un alım satımı nedeniyle davacının davalıya fazladan ödeme yapıp yapmadığı, bu ödemeler karşılığı davalının davacıya un satışı yapıp yapmadığı ve davalının eski çalışanı olan …”ın imzası ve davalı şirketin kaşesini taşıyan ödeme makbuzlarının geçerli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalının eski çalışanı olan …”ın imzası ve davalı şirketin kaşesini taşıyan ödeme makbuzlarının geçerli olup olmadığı noktasında mahkememizce yapılan değerlendirme:
Antalya 2.Asliye Ticaret Mah. … E.- … K.Sayılı dosyasında ;” dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve davacı şirket temsilcisinin ceza dosyasındaki beyanı ile, davacı şirketin …’ı tahsilat yapmak üzere yetkilendirdiği, bu kişiye yapılan ödemelerin şirkete aktarılmadığı ileri sürülerek yeniden ödeme talebinde bulunulamayacağı, davacının kendi çalışanına isnat ettiği fiil emniyeti suiistimal ise de, TBK hükümlerine göre çalıştırdığı kişilerin üçüncü kişilere verdiği zararlardan davacının sorumlu olacağı, davalı ibraz ettiği ödeme makbuzlarına göre …’a yapılan ödemeler toplamının 28.000,00 TL olduğu, davalının fazla ödemesinin dahi bulunduğu gerekçesi ile, davanın reddine karar verilmiştir.
Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve Antalya BAM 11.Hukuk Dairesi …E.-… K.Sayılı kararında ; “Davacının ticari kayıtlarında davalının ibraz ettiği tahsilat makbuzları ile aynı nitelikte, aynı kişinin imzasını içeren tahsilat makbuzlarının bir kısmının ticari kayıtlarda ödeme olarak yer alması karşısında davalının davacı çalışanı …’a yaptığı ödemeler nedeniyle borcundan kurtulduğunun kabulü gerektiği, … tarafından tahsilatların şirket hesaplarına aktarılmadığı yönündeki iddianın ise işveren işçi arasındaki iç ilişkide değerlendirilebilir nitelikte olduğu, davalının ibraz ettiği tahsilat makbuzlarına göre, takip konusu fatura bedellerini de kapsar şekilde davalının fazla ödemesinin bulunduğu, İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. ” gerekçesiyle istinaf başvurusunun kesin olarak reddine karar verilmiştir.
Kanun yoluna başvurularak kesinleşen ve aynı hukuki sebebe ve aynı taraflara ilişkin olduğundan iş bu dava dosyamız açısından maddi anlamda kesin hüküm teşkil eden Antalya 2.Asliye Ticaret Mah. … E.- … K.Sayılı dosyası da nazara alınarak davalının eski çalışanı olan …”ın imzası ve davalı şirketin kaşesini taşıyan ödeme makbuzlarının geçerli olduğu kanaatine mahkememizce varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı yukarıdaki açıklamalar ışığında ve hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda değerlendirildiğinde; davacının ibraz ettiği tahsilat makbuzları ile aynı nitelikte, aynı kişinin imzasını içeren tahsilat makbuzlarının bir kısmının ticari kayıtlarda ödeme olarak yer alması karşısında davacının davalı çalışanı …’a yaptığı ödemelerin geçerli olduğunun kabulü gerektiği, … tarafından tahsilatların şirket hesaplarına aktarılmadığı yönündeki iddianın ise işveren işçi arasındaki iç ilişkide değerlendirilebilir nitelikte olduğu, davacının ibraz ettiği tahsilat makbuzlarına göre, takip konusu fatura bedellerini de kapsar şekilde davacının 44.237,00 TL fazla ödemesinin bulunduğu anlaşılmakla davacının davasında haklı olduğu kanaatine varılmış ve ıslahla miktarı artırılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 44.237,00 TL’nin 01.07.2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.021,82 TL harçtan peşin ve ıslah ile alınan 755,55 TL nin mahsubu ile eksik alınan 2.266,27 TL nin davalıdan alınarak, hazineye irad kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacının iş bu dava nedeniyle yatırmış olduğu başvurma, peşin ve ıslah harcı toplamı olan 814,85 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.550,81 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu posta ve müzekkere ücreti ile bilirkişi ücretinde ibaret toplam 663,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
16/12/2021
Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır