Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/543 E. 2022/427 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/543 Esas
KARAR NO : 2022/427
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 06/10/2021
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … Kimya ve Endüstriyel Ürünler İhtiyaç Maddeleri Gıda İnşaat Sanayi Turizm Ticaret Ltd. Şti. ile davalı banka arasında 03.09.2012 tarihli Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalı bankanın sözleşmeye istinaden Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle müvekkilin müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu iddiasıyla takas mahsup hakları bulunduğu gerekçe gösterilerek … Şubesinde bulunan şahsi hesabına 100.600,00 TL bloke konulduğunu, daha sonra davalı bankaca haksız bir şekilde el konularak tamamının çekildiğini, müvekkil tarafından Antalya … Noterliği 02.01.2019 tarih … yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesiyle ihtarnameye dayanak sözleşmede tarafına gönderilmediği ve bankaya asaleten ve kefaleten borcunun bulunmadığı, usul ve yasaya aykırı olan haksız blokenin derhal sona ermesini bildirdiğini, müvekkilin … Kimya Şirketi ile ilişkisinin 22.10.2012 tarihinde sona erdiğini, anılan şirketteki hisselerini Antalya … Noterliğinin 22.10.2012 tarih … yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesiyle devrettiğini, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi 09.11.2012 tarih 8190 sayısı ilanen yayımlandığını, davalı bankanın Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası ile müvekkil aleyhine takip başlattığını, icra emrinin iptali için açtıkları davanın Antalya … Hukuk Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayısı ile 15.04.2019 tarihinde kesinleştiğini, bloke işlemlerinin kaldırılmaması sebebiyle Antalya … Noterliğinin 26.02.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesiyle müvekkil tarafından ihtarname gönderildiğini, davalı bankanın Antalya … Noterliğinin 02.03.2020 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile cevap verdiğini ve haksız el koyma işlemine devam ettiğini, Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … yeni Esas sayılı (Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı) dosyasıyla yeniden ödeme emri gönderildiğini, borca ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduklarını, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, kefalet sözleşmesinde eş rızası bulunmadığını ve gerekli şekil şartlarını taşımadığını, müvekkilin mevduat hesabında bulunan 100.600,00 TL’nin bloke ve el koyma işleminin gerçekleştirildiği şimdilik işlemiş ticari faizi ile birlikte kendilerine ödenmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı banka vekilinin tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkil banka ile dava dışı … Kimya Şirketi arasında … Üyelik Sözleşmeleri imzalandığını ve davalının 27.01.2011 tarihinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, kefalet sözleşmesinin 818 sayılı Borçlar Kanunu kapsamında düzenlendiğini ve usul ve yasaya uygun olduğunu, kredi kartından kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine asıl borçluya ve davalı kefile Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, tebliğ edilen ihtara rağmen ödeme olmayınca Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … yeni Esas sayılı (Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı) dosyasıyla takip başlatıldığını, bunun yanında … Üyelik Sözleşmesinin 16. ve 17. maddeleri uyarınca müvekkil bankanın rehin, hapis ve mahsup hakkına istinaden borçlu firma ve kefillerinin müvekkil banka nezdinde bulunan hesaplarına şirket kredi kartından kaynaklanan banka alacağı sebebiyle bloke tesis edildiğini, müvekkil bankanın …/Antalya Şubesi nezdinde bulunan … hesabının 100.600,00 TL’sine bloke tesis edildiğini ve bu durumun şubenin … tarihli … sayılı yazısıyla bildirildiğini, 15.01.2019 tarihinde takas mahsup ile tahsil edilerek davalının kefalet borcundan mahsup edildiğini, davacının şirketteki hisselerini devretmiş olmasının kefalet sorumluluğunu sona erdirmediğini, müvekkil banka aleyhine açılan işbu davanın reddinin gerektiğini, arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, alacak davasıdır.
Antalya … Noterliği’nin 02/01/2019 tarihli ihtarname örneği, Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün dava dışı şirket sicil kayıtları, banka genel kredi sözleşmesi ve ekleri ile Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Bankacı bilirkişi … 23/03.2022 tarihli raporun sonuç olarak; Davacının asıl borçlu şirket ile davalı banka arasında imzalanan … Üyelik Sözleşmesine 110.000,00 TL limitle müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu, kefalet sözleşmesinin 818 sayılı Borçlar Kanunu’na uygun olarak düzenlendiği ve geçerli bir sözleşme olduğu, davalı bankanın sözleşmenin 16. ve 17.maddelerinde bulunan takas mahsup yetkisiyle davacının hesabında bulunan 100.600,00 TL’yi icra takibi başlatmadan önce 15.01.2019 tarihinde kartların anapara borçlarına mahsup ettiği, davacının kefaletinden kaynaklanan sorumluluğunun 9.400,00 TL kalmasına rağmen bankanın diğer borçlularla birlikte 111.938,10 TL anapara bakiyesiyle icra takibi başlattığı,
Davacının asıl borçlu şirketteki hisselerini Antalya … Noterliğinin 22.10.2012 tarih … yevmiye numaralı hisse devir sözleşmesiyle devrettiği, ancak sonrasında bankaya yazılı bir ihbarda bulunarak bu tarihten sonra kefaletten döndüğünü bildirmediği, bankanın … tarihli kat ihtarnamesi sonrasında bankaya bir cevabi ihtar göndererek, ihtarnameye dayanak sözleşmenin kendisine gönderilmediği ve bankaya asaleten ve kefaleten borcunun bulunmadığı, … Kimya Şirketi ile ortak ilişkisinin 22.10.2012 tarihinde sona erdiği, usul ve yasaya aykırı olan haksız blokenin derhal sona ermesini bildirdiği, görülmektedir.
Davacının müteselsil kefaleti şahsi kefalet olup, şirket ortaklığının devredilmesi şahsi kefaletini sona erdirmeyecektir.
Mevduatın takas mahsup edilebileceğine ilişkin mevduat sahibi ile banka arasında yazılı bir antlaşmanın mevcut olduğu durumlarda bankanın takas hakkını kullanılmasına yasal engel bulunmamaktadır.
Davalı bankanın, aralarındaki sözleşmeye istinaden takas mahsup yetkisini kullanarak davacının kefaletinden kaynaklanan borca mahsup gerçekleştirdiği sonuç ve kanaatine varmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 582. Maddesinde “- Kefalet sözleşmesi, mevcut ve geçerli bir borç için yapılabilir. Ancak, gelecekte doğacak veya koşula bağlı bir borç için de, bu borç doğduğunda veya koşul gerçekleştiğinde hüküm ifade etmek üzere kefalet sözleşmesi kurulabilir.
Yanılma veya ehliyetsizlik sebebiyle borçlunun sorumlu olmadığı bir borç için kişisel güvence veren kişi, yükümlülük altına girdiği sırada, sözleşmeyi sakatlayan eksikliği biliyorsa, kefaletle ilgili kanun hükümlerine göre sorumlu olur. Aynı kural, borçlu yönünden zamanaşımına uğramış bir borca kefil olan kişi hakkında da uygulanır.
Kanundan aksi anlaşılmadıkça kefil, bu bölümde kendisine tanınan haklardan önceden feragat edemez.
583 maddesinde ” Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır. Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır. Taraflar, yazılı şekle uyarak kefilin sorumluluğunu borcun belirli bir miktarıyla sınırlandırmayı kararlaştırabilirler.
Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen değişikliklere uyulmadıkça hüküm doğurmaz
818 sayılı Borçlar Kanunun 484. Maddesinde ise “– Kefaletin sıhhati, tahriri şekle riayet etmeğe ve kefilin mes’ul olacağı muayyen bir mikdar iraesine mütevakkıftır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yine 6098 sayılı yasanın Kefaletten Dönme başlıklı 599. Maddesinde “- Gelecekte doğacak bir borca kefalette, borçlunun borcun doğumundan önceki mali durumu, kefalet sözleşmesinin yapılmasından sonra önemli ölçüde bozulmuşsa veya mali durumunun, kefalet sırasında kefilin iyiniyetle varsaydığından çok daha kötü olduğu ortaya çıkmışsa, kefil alacaklıya yazılı bir bildirimde bulunarak, borç doğmadığı sürece her zaman kefalet sözleşmesinden dönebilir.
Kefil, alacaklının kefalete güvenmesi sebebiyle uğradığı zararı gidermekle yükümlüdür.” düzenlemesi mevcuttur.
Açıklanan yasal mevzuat ışığında tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; Davalı banka ile dava dışı asıl borçlu … Kimya Şirketi arasında 03/09/2012 tarihli genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, imzalanan genel kredi sözleşmesine davacının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imza attığı, yine dava dışı … Kimya Şirketi ile 27/01/2011 tarihinde … Üyelik sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye davacının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imza attığı sabittir. Genel Kredi Sözleşmesine ve … üyelik sözleşmesine bağlı kefalet sözleşmelerinin yasal mevzuat çerçevesinde usulüne uygun düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacının hisselerini Antalya … Noterliği’nin 22/10/2012 tarih, … yevmiye numaralı işlemi ile devrettiği ve şirket ortaklığından ayrıldığı anlaşılmıştır. Ancak davalının şirket ortaklığından ayrılmış olması veya kural olarak kefilin tek yanlı iradesiyle kefalet sözleşmesinden istifa etmesi mümkün değildir. Davacının kefili olduğu … üyelik sözleşmesinin 16. Ve 17 maddelerinde takas-mahsup yetkilerinin açıklandığı ve bankanın sözleşme gereği takas hakkının bulunduğu, davacının işbu sözleşmeye kefil olmakla banka tarafından davacı hesabında bulunan 100.600,00-TL’nin takibe başlamadan önce mahsup edildiği ve bu işlemin sözleşme gereği usulüne uygun olduğu anlaşılmakla; davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harcın peşin olarak alınan 1.718,00-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.657,30-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-7036 sayılı yasanın 3/14. maddesi gereği Adalet Bakanlığı tarafından karşılanan ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk Ücret Tarifesinde belirtilen iki saatlik ücret tutarı karşılığı 1.320,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak hazineye iradına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davada red edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 13.507,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalının yaptığı 28,00.-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere davacının göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’in yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/05/2022

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı