Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/542 E. 2021/822 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/542 Esas
KARAR NO : 2021/822
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ : 06/10/2021
KARAR TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Ankara’da araç kiralama işi yaptığını, kiralama işlerinde kullanmak üzere davalı adına kayıtlı bulunan … plakalı, 2010 model BMW marka 3.20 i cabrio model aracı Antalya … Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye numaralı araç satış sözleşmesi ile satın aldığını, araç plakasının satış sonrasında … olarak değiştirildiğini, bu sözleşmeye istinaden müvekkili tarafından araç bedeli olan 270.000,00 TL, davalının oğlu olan ve satışı vekaleten gerçekleştiren …’ın banka hesabına ödendiğini, neticeten aracın devrinin müvekkili şirkete geçtiğini, 26.04.2021 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nde alınan kararlar doğrultusunda; 29.04.2021 – 17.05.2021 döneminde tam kapanma ilan edildiğinden ve tüm iş yerleri kapalı olduğundan satın alma tarihinde araçta herhangi bir sorun olup olmadığına yönelik ekspertiz yaptırılamadığını, Müvekkili şirketin aracı aynı gün Ankara’ya getirdiğini tam kapanma nedeni ile 17.05.2021 tarihine kadar araç hiç kullanılmadığını, 17.05.2021 tarihinde müvekkilinin aracın genel bakımını yaptırmak üzere aracı servise bıraktığını, serviste yapılan genel bakım ve yağ değişimi sonrasında satış esnasında araçta herhangi bir sorun bulunmamasına rağmen araç egzozundan beyaz duman atmaya başladığını, servis tarafından yapılan detaylı inceleme neticesinde aracın yağ yaktığı ve bu durumu gizlemek amacı ile satış öncesi araca kalın yağ koyulduğunu, aracın motorunda ve kaportasında satış sözleşmesi öncesinde ve satış esnasında bildirilmeyen gizli ayıpların bulunduğu tespit edildiğini, araçtaki gizli ayıpların tespit edilmesi ile birlikte derhal davalı ile iletişime geçilmiş ve aracın yağ yakarak beyaz duman attığı ve ayıplı olduğu gerekçesi ile araç bedelinde ayıp oranında indirim talep edildiğini, fakat bu talep karşı tarafça kabul edilmediğinden Ankara … Noterliği’nin … yevmiye nolu ve … tarihli keşideli ihtarnamesi ile kanundan doğan seçimlik hakları saklı kalmak kaydı ile satış bedelinden ayıp oranında indirim yapılmasını, aksi halde yasal yollara başvurulacağı hususunun ihtar edildiğini, fakat herhangi bir dönüş olmadığını, hasarlı ve gizli ayıplı olarak bu şekilde müvekkiline satılan aracın müvekkili tarafından kabul edilebilmesinin mümkün olmadığını, Müvekkilinin aracı aldıktan sonra ekspertiz raporu alma gibi bir takım masraflar yapmak durumunda kaldığını ve araç için masraflara girdiğini, müvekkilin satın almış olduğu gizli ayıplı ve ağır hasarlı araç nedeniyle uğramış olduğu zararlar ile araçtaki ayıp oranı ve gerekli onarım masrafların tespiti amacı ile 16.06.2021 tarihli dilekçe ile Ankara … Sulh Hukuk Hakimliği’nin …/… D.İş sayılı dosyası ile Delil Tespiti yaptırdıklarını, Ankara … Sulh Hukuk Hakimliği’nce aldırılan … tarihli bilirkişi raporunda ile “… Tespite konu BMW marka, 2010 model 3 20i tipi aracın motoru aşırı yağ yakarak duman atmasından dolayı revizyona muhtaç olduğu anlaşılmış olup, motorun standart olarak çalışır hale getirilebilmesi için rayiç piyasa şartlarında yedek parça + işçilik tutarı 18.775,84 TL olarak” tespit edildiğini, Müvekkili şirket tarafından ödemesi yapılan 18.775,84 TL’nin davalıdan tahsil edilmesine yönelik olarak Antalya Genel İcra Dairesinde … tarihli ve …/… E. Sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibine davalı tarafça 09.08.2021 tarihinde itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davanın kabulü ile, Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyasına yapılan kötü niyetli itirazın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, haksız ve kötü niyetle itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Davanın görevsiz mahkemede açıldığını, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2020/1564 E. 2020/2125 K. sayılı ve 25/06/2020 tarihli kararında hangi tür davaların ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini saymıştır. Buna göre Türk Ticaret Kanununda ve özel bazı kanunlarda sayılan mutlak ve nispi ticari davalar ve yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların Ticaret Mahkemelerinde görüleceğini belirtmiştir. Hatta “işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez (TTK m.19/2)” diyerek ticari davaların sınırını çizdiğini, Davaya konu satış sözleşmesinin taraflarından davacı, tüzel kişi tacir olmakla birlikte davalı müvekkil, tacir değildir ve bu satışı herhangi bir ticari amaçla da yapmamıştır. Antalya … Noterliği … tarihli … yevmiye numaralı araç satış sözleşmesine ilişkin somut uyuşmazlık, ticari uyuşmazlık niteliğinde değildir. Bu nedenle uyuşmazlığı çözmeye Görevli Mahkeme, Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, görev, kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev itirazı davanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebildiğinden veya mahkeme tarafından resen dikkate alındığından; iş bu davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddi gerektiğini, Öncelikle davanın görevsiz mahkemede açılmış olduğundan görevsizlik nedeni ile usulden reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise de davanın esastan reddine, takibe esas miktarın %20’sinden az olmamak kaydıyla alacaklı davacının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. Maddesi gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nda değişiklik yapan ve 01/07/2012 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6335 sayılı kanunun 2.maddesi ile 6102 sayılı kanunun 5.maddesinin 3.fıkrası değiştirilmiş ve asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak düzenlenmiştir.
Bir davanın ticari dava olup olmadığı TTK’nın 4. maddesinde gösterilen ilkelere göre belirlenmekte olup, ticari davalar kendi aralarında mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın sırf dava konusunun TTK’da düzenlenmesi nedeniyle ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar TTK’nın 4/1. maddesinde bentler hâlinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra ve İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu gruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar ise, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması hâlinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK’nın 4/1.maddesine göre her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava hâline getirmez.
Ticari işletme, TTK’nın 11/1.maddesindeki tanıma göre; esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Esnaf işletmesi ile ticari işletme arasındaki sınırın ise Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak kararname ile belirleneceği hükme bağlanmıştır.Kanunda ticari işletme için herhangi bir miktarda gelir değil, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşar düzeyde gelir sağlama amacı aranmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 3.maddesinde; “ticari iş” kavramı açıklanmış ve “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.” denilmiştir.
Ticaret hayatının temel öznesi olan “tacir” de yine işletme kavramı bağlamında tanımlanmış ve “bir ticari işletmeyi kısmen de olsa kendi adına işleten kişi”ye tacir deneceği TTK’nın 12/1.maddesinde belirtilmiştir.
Türk Ticaret Kanunu tacir kavramını gerçek kişiler ve tüzel kişilerde ayrı ayrı ele almış, gerçek kişilerde tacir sıfatının kazanılması bir ticari işletmenin mevcut olması, bir ticari işletmenin işletilmesi ve ticari işletmenin kısmen de olsa o kişi adına işletilmesi unsurlarına bağlanmıştır. Tüzel kişi tacir kavramının kapsamı ise TTK’nın 16/1. maddesinde düzenlenmiştir.
Tüm açıklamalardan sonra dosya kapsamının incelenmesi neticesinde; davacı şirket ile davalı arasında … tarihli araç satış sözleşmesine istinaden … plakalı araç devrinin gerçekleştiği, araçta meydana gelen ayıp nedeniyle aracın çalışır hale getirilmesi için yapılan bakım giderinin tahsili için davacı tarafça 18.775,84- TL ödendiği, ödenen bedelin tahsili için Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … e sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davalı borçlunun itirazı üzerine fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması kaydı ile mahkememizden itirazın iptalinin talep edildiği anlaşılmıştır. Ancak; devre konu … plakalı aracın hususi nitelikte bir araç olduğu, mahkememizce yapılan tacir araştırması neticesinde davalının oda kayıtlarının bulunmadığı gibi vergi kaydının da bulunmadığı tacir sıfatının olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıda açıklanan kanun maddeleri ve tanımlar doğrultusunda olayda; dava TTK.nun 4/1-a-f bentlerinde sayılan mutlak ticari davalardan (tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın) değildir. Davacının Limited şirket olduğu ve tacir sıfatını taşıdığı sabit ise de, davalının tacir olmadığı dolayısıyla davanın da hukuki niteliği itibariyle ticari dava olmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın mahkememiz görev alanına girmediği anlaşılmıştır.
Görev, 6100 Sayılı HMK’nın 1. maddesi hükmü gereği kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece yargılamanın her safhasında kendiliğinden gözetilmelidir. Bu durumda, davanın asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı Kanunun 114/1-ç maddesi gereğince Dava şartı yokluğu nedeniyle HMK’nun 115/2.Maddesi gereğince USULDEN REDDİ ile, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, karar kesinleştikten sonra dosyanın görevli ve yetkili Antalya Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
2- Taraflardan birinin, H.M.K.’nun 20. Maddesi gereğince görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep edebileceği, aksi takdirde mahkememizce DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına (ihtar olundu)
3- HMK’nun 331/2 maddesi gereği, Harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece dikkate alınmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili Antalya İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/12/2021

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı