Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/516 E. 2022/510 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/516
KARAR NO : 2022/510
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/09/2021
KARAR TARİHİ : 08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin işleteni olduğu … plakalı araç, 04.04.2021 günü … mevkiinde davalı şirketin Karayolları İhtiyari Mali Sorumluluk sigortalısı dava dışı …’e (T.C. NO: …) ait … plakalı araç ile maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını ve müvekkile ait araç zarar gördüğünü, dava dışı …’e … plakalı aracın yol üzerinde kurallara aykırı bir şekilde durmasına neden olan olayın, dava dışı …’a ait (… kulak küpe nolu) ehil hayvanın yolda ölü vaziyette durması olduğunu, müvekkil şirkete ait aracın sürücüsünün gece vakti hem … plakalı aracı hem de ölü hayvanı yolda göremeyerek kaza yaptığını, olayın meydana gelmesinde dava dışı …’ün, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 84/1 – k ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 116. maddesini ihlal ettiği için %50 kusurlu bulunduğunu, dava dışı …’e ait araç yerleşim yerinin dışındaki taşıt yolunda gerekli önlemleri almayarak park ettiğini, bu durumda kazaya %50 oranında kusurla sebebiyet verdiğini, kaza nedeniyle … plakalı müvekkile ait araçta, davalı … tarafından aldırılan ve ekte sunulan 26.04.2021 tarihli Ekspertiz Raporu’na göre, parça ve işçilik bedelinden oluşan 270.635,68.-TL zarar meydana geldiğinin belirlendiğini, dava dışı …’e ait aracın Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının (KZMSS) dava dışı … Sigorta tarafından yapıldığını, müvekkil şirkete ortaya çıkan zarar nedeniyle KZMSS limiti olan 43.000,00.-TL’nin %50’si 21.500,00.-TL … Sigorta tarafından ödendiğini, müvekkile ödenmesi gereken 135.317,84.-TL’den (270.635,68.-TL/2), 21.500,00.-TL’nin ödenmesi sonucu kalan 113.817,84.-TL’nin ödenmesi için davalıya başvurulduğunu, çünkü KZMSS tarafından karşılanmayan zararları gidermek adına dava dışı … tarafından davalı …’dan Karayolları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası (KİMSS) yaptırıldığını, davalı … tarafından hukuka aykırı gerekçelerle bu taleplerinin reddedildiğini, oysa ki Karayolları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortasında sigortacının, gerçek zararın, KZMSS hadleri üzerinde kalan kısmından KİMSS poliçesinde gösterilen limitler (azami hadler) dahilinde sorumlu olduğunu, müvekkil şirketin KZMSS kapsamında zararı giderilmişken KİMSS kapsamında zararının giderilmemesinin bu kurala aykırı olduğunu, müvekkiline ödeme yapılmadığını beyan ederek; davanın kabulüne, zararın yargılama sonunda belirlenecek miktara yükseltilmek üzere şimdilik 3.000,00.-TL maddi tazminatın kaza gününden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte tazmin ve tahsil edilerek müvekkilime ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın usulden reddinin gerektiğini, yetki itirazında bulunduklarını, dava konusu tazminat talebinin hasar beyan uyumsuzluğu nedeni ile reddedildiğini, hasar aşamasında yapılan incelemelerde ve resmi tutanaklarda kaza sonrasında araç sürücüsünün … olarak gösterilmeye çalışıldığı, ancak polis ekipleri tarafından yapılan incelemede araç sürücüsünün … olduğu iddia edilmiş resmi tutanaklara ilgili husus bu şekilde yansıdığını, ancak müvekkil şirket yetkililerince kazadan sonra yapılan incelemelerde; kazayı davacı firma yetkilisi …’ün oğlu …’ün yaptığı, kaza sırasında …’ün alkollü olduğu, yanında yolcu konumunda bulunan …’in de ehliyetinin olmadığı bu sebeple …’ün babasını aradığı, babasının iş yerinde çalışanı olan … ile birlikte kaza yerine gelerek sürücüyü kendisi gibi göstermeye çalıştıkları ancak ilgili husus diğer sürücü ve ölen hayvan sahipleri tarafından anlaşılınca kazayı …’in yaptığını iddia ettiklerinin anlaşıldığı, sigortalının beyan yükümlülüğüne uymadığı sürücü değişikliği yapılmaya çalışıldığının anlaşıldığı, hasar aşamasında tazminat talebinin bu sebeple reddedildiğini, yapılacak bir ödemenin mevcut olmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkili şirketin sigorta bedelini ödeme yükümlülüğünün dava tarihinde muaccel hale geldiğini, işletilebilecek faizin yasal faizi olduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, tazminat (alacak) talebinde bulunmuştur.
Dava dilekçesinde de geçen … Sigorta AŞ ye yazı yazılmış ve tüm belgeler dosyaya kazandırılmıştır.
Davalı … şirketinden gerekli belgeler dosyaya kazandırılmış ve mahkememizce dosya bir adet trafik bilirkişisi ve bir adet sigorta eksperine tevdi edilmiştir.
Dosyada mevcut 13/04/2022 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Yüzdesel oran %, veya asli, tali kusur konusunda bir değerlendirme yapılmadan sadece, sürücüler ile Hayvan Sahiplerinin ihlal ettiği trafik kuralları açıklandığı; … Plakalı araç sürücüsü … 2918 SY. Belirtilen;
59, 84/ k , Maddeleri ile Yönetmeliğin, 113. 115. ve 116. Mad. ihlal ettiği, … Plakalı araç sürücüsü … 2918 SY. Belirtilen; 52/ 1-b Maddesi ile Yönetmeliğin, 95. Ve 101. Mad. ihlal ettiği, Hayvan Sahipleri … VE … ise, Kanunda belirtilen; 69. Madde ile Yönetmeliğin 139. Maddelerini ihlal ettikleri; Rapora konu kaza sonucunda araçta meydana gelen hasarın, parça değişimi ve hasar gören parçaların onarım ve değişim işçiliklerinin 229.352,27 TL + KDV (KDV DÂHİL 270.635,68 TL) tutarında olduğu hususu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 266/1. maddesinde “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz.” hükmüne yer verilmiştir. Trafik kazasına etki eden ve tarafların kusur durumlarının belirlenmesinde rol oynayabilecek olan araç hızlarının tespiti, aracın teknik özelliklerine göre kazanın oluş şeklinin belirlenmesinde zorunluluk bulunması vs. gibi bir durum yoksa, kazadaki kusur oranlarını belirlemenin teknik bilgiyi gerektiren bir yönü bulunmamaktadır.(Yargıtay 17. HD., 2019/2909 E,2020/7805 K.)
Kusur bilirkişinin tespitleri gereği mahkememizce de, 13/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporundaki kusura ilişkin belirlemeler yerinde görülerek, davalı sigortalısının kusurunun % 50 olduğu, davacı aracı sürücüsünün kusurunun % 20, hayvan sahibinin/sahiplerinin % 30 olduğu kabul edilmiştir. Yani davalının, sigortalısının kazadaki kusuru kabule göre % 50’dir.
Davacı taraf, talebini ıslah etmiş ve ıslah dilekçesi davalıya tebliğ edilmiştir.
Dava dışı, kazaya karışan araç … plakalı araca ait kasko-genişletilmiş kasko oliçesi örneği dosyaya kazandırılmıştır. Poliçe ekinde de belirtildiği üzere; İhtiyari mali sorumluluk sigortası ile bu poliçede gösterilen aracın kullanılmasından doğan ve aracın işletenine genel hükümler uyarınca ait olan hukuki sorumluluk ile karayolları trafik kanunu uyarınca ait olan hukuki sorumluluk maddi ve bedeni sınırsız olarak poliçe teminatına dahil edildiği, bununla birlikte zorunlu trafik sigortasının kapsamına giren sorumlulukların zorunlu trafik sigortası hadlerinin üzerindeki kısım bakımından teminata dahi olacağı belirtilmiştir. Davacı da taleplerinin … plakalı aracın sigortacısı sıfatıyla davalıya davayı yönlendirdiklerini beyan etmiştir.
Sigortacı, zorunlu mali sorumluluk sigortası hadlerinin üzerinde kalan kısmını poliçede yazılı hadlere kadar temin etmekle yükümlüdür.
Anılan nedenlerle, cevap dilekçesinde ileri sürülen, İMMS nın, sigortalının üçüncü kişilere verdiği zararı teminat altına aldığı hususu doğru ise de somut olayda da davacının zarar gören iddiası olduğu anlaşılmakla, cevap dilekçesindeki usulden ret kararı verilmesi doğru değildir.
Tüm dosya kapsamı, 13/04/2022 havale tarihli bilirkişi heyet raporu, dava dışı … Sigorta AŞ’nin yaptığı ödeme dikkate alınarak; davacının davasında haklı olduğu anlaşılmakla, poliçe limiti dahilinde, davanın kabulü ile, 113.817,84 tl maddi tazminatın 09.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 113.817,84 TL maddi tazminatın 09.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacının başlangıçta yatırdığı 59,30 ₺ (TL) başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacının başlangıçta yatırdığı 59,30 ₺ (TL) peşin karar harcı ve aşamalarda yatırılan 1.892,49 ₺ (TL) toplamı 1.951,79 ₺ (TL)’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve yukarıdaki hüküm fıkraları ile mahsup edilen toplam 2.011,09 ₺ (TL)’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 1.302,50 ₺ (TL)’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 ₺ (TL)’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 14.762,69 ₺ (TL)’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili Sn. Av. …’ın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır