Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/472 E. 2022/421 K. 27.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESi

ESAS NO : 2021/472 Esas
KARAR NO : 2022/421
DAVA : Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi)
DAVA TARİHİ : 06/09/2021
KARAR TARİHİ : 27/05/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Abone Sözleşmesi) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı …’ın 2017 yılından beri … Fırın isimli kafenin işletmesini yapmakta olduğu, Kafenin faaliyet göstermeye başladığından bu yana “…Elektrik Perakende Satış A.Ş.” ile çalışmaktığı, davalı şirket olan “… Enerji” şirketi tarafından bizzat şirketin temsilcisi aracılığıyla mevcut elektrik aboneliği hakkında bilgi verilmek amacıyla kafeye gelmesi sonucunda görüşme gerçekleştirildiği, Bu görüşme sonucunda, davalı şirket tarafından …Elektrik Perakende Satış A.Ş. ile sözleşme süresinin dolduğunu, kendi şirketi ile sözleşme yapması durumunda %10 elektrik indirimi sağlanacağı yönünde bilgilendirme yapıldığı, sunulan bu indirimli taahhüttün davacı tarafça cazip bulduğu ve yapılan bilgilendirmeleri araştırma olanağı bulamadan karşılıklı güvene dayanarak sözleşme yapmanın kabul edildiği, Davalı şirketi sözleşmenin yapılması sırasında Mustafa Berk Bahtiyar isimli şirket personelinin temsil ettiği,
Şirketin temsilcisinin, davacı tarafın elektrik sağlayıcısı olan …Elektrik Perakende Satış A.Ş. ile sözleşmesinin sona erdiğini ve … isimli davalı şirketin bünyesinde olan elektrik dağıtım şirketiyle sözleşme yapması durumunda …Elektrik Perakende Satış A.Ş. ‘ye herhangi bir cayma bedeli ödemeyeceğini ve herhangi bir taahhüt olmadığını belirttiği, Öte yandan … ile yapacağı sözleşmede herhangi bir cayma bedeli bulunmadığını ve istediği zaman sözleşmeyi herhangi bir cayma bedeli olmadan feshedebileceğini belirttiği, davalı şirket temsilcisinin beyanlarına güvenilerek, genel işlem koşulu hükümleri niteliğindeki sözleşmenin imzalandığı, Daha sonra …Elektrik Perakende Satış A.Ş. tarafından aranarak şirketleriyle sözleşmesinin sona ermediğinin öğrenildiği, binaenaleyh cayma bedeli
ödememek için … şirketini arayarak telefon iletişimi yoluyla elektrik aboneliği sözleşmesinin feshedildiği ve tekrardan …Elektrik Perakende Satış A.Ş. ile elektrik aboneliği sözleşmesi yapıldığı, davalı şirketten bir ay boyunca elektrik dağıtım hizmeti alındığı ve bu bir aylık kullanım bedelinin ödendiği, Ancak sözleşmenin müvekkilce feshinin akabinde cayma bedeli içeren bir faturanın gönderildiği, Müvekkile ulaşan bu faturanın hiçbir hukuki dayanağının bulunmadığı, müvekkilin davalı şirketten sadece 1 ay elektrik dağıtım hizmeti aldığı, müvekkilin davalı şirketten kullanmış olduğu elektrik hizmetinin 1 aylık faturasının zaten 14.360,66 lira olduğu, davalı şirketin cayma bedeli adı altında göndermiş olduğu faturanın ise 33.891,16 lira olduğu,
Diğer taraftan hukuka uygun olmayan bu cayma bedeli davalı şirketin temsilcileri tarafından gizlenmeye ve bu madde üzerinden tüketicilerin yanıltılmaya çalışıdığı, öyle ki; müvekkilin iş yerine gelen şirket temsilcisinin, temsil ettiği şirketin elektrik dağıtım sözleşmesinde hiçbir cayma bedelinin bulunmadığına yönelik yalan beyanları müvekkilin sözleşme yapma iradesini doğrudan etkilediği, cayma bedelin varlığı hakkında hiçbir bilgi müvekkile şirket temsilcisi tarafından verilmediği, davalı şirketin sözleşmesine yazdığı bu madde ile ilgili tüketiciyi hiçbir şekilde bilgilendirmeyerek bu bedeli zenginleşme aracı olarak
kullandığı, Davanın KABULÜ ile … numaralı 33.891,16 TL tutarındaki elektrik aboneliği faturasına itirazımız nedeniyle iptaline, davalı şirkete borç olmadığının tespitine ilişkin talebin kabulüne, ayrıca müvekkilimizin sözleşmeye bağlı olmadığının sayın mahkemeniz tarafından araştırılarak tespit edilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkil şirket ile davacı arasında 01/06/2021 tarihli Abone’ye Özel Sözleşmenin imza
edilmiş olduğu, Sözleşmenin “Sözleşmenin Yürürlüğü ve Süresi” başlıklı 1. Maddesinde;
“Tedarikçi (Davalı Fina) tarafından aboneye (Davacı …) elektrik tedariği 01/06/2021 tarihinde başlayacaktır. … Sözleşmenin tedarik başlangıç tarihinden sonraki il 24 (YirmiDört) ay içerisinde abone tarafından herhangi bir sebep ile fesih edilmesi veya abonenin bu sürede herhangi bir neden ile tedarikçinin pörtföyünden çıkmış olması hâlinde abone, tedarikçi tarafından fesih tarihine kadar kendisine düzenlenmiş olan faturaların ortalama tutarının 2 (iki) katı kadar, daha bir fatura düzenlenmemiş ise bile tahmini fatura tutarının 2 (İki) katı kadar bedeli fesih tazminatı olarak tedarikçiye derhâl ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt eder.”
Hükmünün bulunduğu,
Ancak davacının, müvekkil şirket ile aralarında imzalanan ve 24 (YirmiDört) ay taahhüdü barındıran sözleşme koşullarına rağmen müvekkilin pörtföyünü terk ederek 30/06/2021 tarihinde …Elektrik Perakende Satış Anonim Şirketi’ne geçtiği ve sözleşmeyi ve taahhüdü ihlâl ettiği, Müvekkil şirketin, davalıya kullanımından ötürü cayma bedeli faturası keşide etmezden evvel 01/06/2021 tanzim ve 16/07/2021 vâde tarihli A seri ve … sıra no’lu 14.360,66- TL bedelli e-Arşiv faturayı keşide ve tebliğ ettiği, sözleşmenin ilgili hükmünce de davacı sözleşmeyi feshedip başka bir şirkete geçiş yaptığından
müvekkil şirketin, aktedilen sözleşmeye uygun olarak davacıya 01/06/2021 tanzim ve 16/07/2021 vâde tarihli A seri ve … sıra no’lu 14.360,66- TL bedelli e-Arşiv faturanın 2 (iki) katı olan dava konusu 27/07/2021 tanzim ve 06/08/2021 vâde tarihli A seri ve … sıra no’lu 5.169,84- TL’si KDV olan 33.891,16- TL bedelli e-Arşiv faturayı keşide ve tebliğ ettiği, Davacının iddialarının hukuki mesnetten yoksun, haksız, yersiz ve kötü niyetli olup davacının haksız davasının reddini talep zaruretinin hâsıl olduğu, davacının hukuki mesnetten yoksun, haksız, yersiz ve kötü niyetli davasının reddine, davacının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkûmiyetine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya tâhmiline karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, İİK’nun 72. Maddesi gereği menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasında tarih kısmı boş olan “Abonelik sözleşmesi” yapılmış, tarafların hak ve yükümlülükleri düzenlenmiş, sözleşmenin 8.6 maddesinde “sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul merkez Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir.” denilmiştir.
6100 s. HMK.nın 6. Maddesine göre genel yetkili mahkeme davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Aynı kanunun 10. Maddesine göre ise sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.
HMK.nın 17. maddesinde ;” Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır,”hükmü düzenlenmiş olup anılan kanunun 17. maddesine göre aksi kararlaştırılmadığı sürece ancak yetki sözleşmesi ile belirlenen mahkemelerde dava açılabilir. Taraflar düzenlemiş oldukları sözleşmelerinde ise İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu kararlaştırmışlardır.
Tarafların tacir olup olmadıkları değelendirildiğinde; davalının bir ticari şirket olduğu, davacının sözleşme ile işletme sahibi olduğu, yapılan araştırma neticesinde bilanço esasına göre defter tutup tacir sayılacağı anlaşılmakla; tarafların tacir olduğu kanaatine varılmıştır.
Her iki tarafın da tacir olduğu anlaşıldığına göre; davaya konu sözleşme bakımından 6100 s. HMK.nın 17. Maddesine göre tek yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu, taraflar arasında yapılan yetki sözleşmesinin onları bağlayacağı anlaşılmıştır.
Tüm bu açıklamalara göre; mahkememizin yetkisizliğine, İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetki itirazının KABULÜNE, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE
2-Yetkili mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna,
3-HMK Md. 20 gereğince kararın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurarak, dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep edilmesinin gerektiğine, talep edildiği takdirde dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesine, talep edilmediği takdirde Mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-HMK Md. 331 gereğince yetkili Mahkemeye gönderme başvuru yapılır ise yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, başvuruda bulunulmaz ise talep üzerine Mahkememizce dosya üzerinden bu durumun tespit ile davacının yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edileceğine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yetkili mahkemede tevzi edilecek dosyaya aktarılmasına, dava dosyasının yetkili mahkemeye süresi içinde gönderilmesinin talep edilmemesi ve dosyanın kesinleşmesi halinde, bakiye gider avansının istek halinde yatıran davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/05/2022

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı