Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/463 E. 2023/96 K. 10.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/463 Esas
KARAR NO : 2023/96
DAVA : İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2021
KARAR TARİHİ : 10/02/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)İ davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı …’ın müvekkil kooperatiften … tarihinde işletme kredisi kullandığını, davalı …’ın bu krediye müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, kredinin 5. taksitinin … Bankasına ödenmemesi üzerine bankanın faiziyle birlikte müvekkil kooperatif hesabından tahsil ettiğini, taraflar arasında imzalanan muvafakatname ve taahhütname gereğince müvekkil kooperatifin 5.taksitin tahsili için davalı … ile birlikte dava dışı … ve … aleyhine Antalya Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı (Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Eski Esas) dosyasıyla takip başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, haksız itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkâr tazminatına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP :Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava ,İİK’nun 67. Maddesi gereği itirazın iptali davasıdır.
Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine toplam 8.627,32-TL alacak için girişilmiş icra takibi olduğu, borçlunun … tarihli itiraz dilekçesi üzerine takibin durdurulduğu ve yasal 1 yıllık sürede eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi …, … tarihli raporunda sonuç olarak; ” Borçlar Kanunun 587. maddesi uyarınca aynı borca birden fazla kefil bulunması ve rücu ilişkisinde asıl alacak ve işlemiş faizin kefalet oranı 1/3 olarak dikkate alınması halinde, davacı Kooperatifin,
Davalı asıl borçludan tamamını,
7.085,43 TL asıl alacak ve
4.769,56 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.854,99 TL bulunmaktadır.
Davalı kefil … ile birlikte dava dışı diğer kefilden ayrı ayrı olmak üzere her birinin kefalet sorumluluğu;
2.361,81 TL asıl alacak ve
1.589,85 TL işlemiş faizi olmak üzere toplam 3.951,66 TL bulunmaktadır.
Talep sınırları dikkate alındığında davalının sorumluluğu;
2.361,81 TL asıl alacak ve
63,35 TL işlemiş faiz toplamı 2.425,16 TL olmaktadır.
Asıl alacak tutarı takip tarihinden itibaren %18,00 oranında temerrüt faizine tabi bulunmaktadır^” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Bilirkişi …, … tarihli ek raporunda sonuç olarak; “Kooperatif tarafından takipte talep edilen … vade tarihli taksite … tarihinde 7.085,43 TL tahsilat yapıldığı, görülmektedir.
Banka tahsil tarihi Banka tahsilat tutarı Takip tarihine kadar gün sayısı İşlemiş %27 temerrüt faizi
10.10.2011 7.085,43 1365 7.154,34
GENEL TOPLAM 14.239,77
Bankanın davalı kefilden tamamını talep etmesi halinde;
7.085,43 TL asıl alacak ve
7.154,34 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 14.239,77 TL bulunmaktadır.
Talep sınırları dikkate alındığında davalının sorumluluğu;
7.085,43 TL asıl alacak ve 63,35 TL işlemiş faiz toplamı 7.148,78 TL olmaktadır.
Asıl alacak tutarı takip tarihinden itibaren %27,00 oranında temerrüt faizine tabi bulunmaktadır.” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Uyuşmazlık; … kooperatif kredileri sözleşmesinden kaynaklanan borcun kefil tarafından ödenmesi üzerine diğer kefilden rücuen tahsili talebinin yerinde olup olmadığı ve miktarının tespiti istemine ilişkindir.
Dosya içerisine sunulan kooperatif kredileri sözleşmesinin incelenmesinde; davadışı … Antalya Şubesi ile dava dışı … arasında … tarihli 50.000,00-TL limitli kooperatif kredileri sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeye ekli kefalet şerhleri ile davacı kooperatif ve davalı …’ın, dava dışı …’ın kredi tutarı ile krediye müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla kefil oldukları anlaşılmakta olup, taraflar arasında davalı tarafın sözleşme ve kefalet ilişkisine karşı koymadığından kefalet ilişkisinin ihtilafsız olduğu kanaatine varılmıştır.
Kredi sözleşmesinin imza tarihi itibariyle 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun ilgili hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmiştir.
Kefaleti 818 sayılı BK 484. Maddesinde, şöyle düzenlemekte idi: “Kefaletin sıhhati, tahriri şekle riayet etmeğe ve kefilin mes´ul olacağı muayyen bir mikdar iradesine mütevakkıftır.” Yasa maddesi dikkate alındığında kefalet şerhinin yazılı olması ve limitin belirlenmiş olması nedeniyle kefaletin geçerli olduğu kabul edilmiştir.
818 sayılı BK 488. Maddesi (TBK’nın 587. maddesi) uyarınca; “Aynı borca birden fazla kefil bulunması halinde rücu ilişkisinde kefiller birbirlerine karşı kefalet oranında sorumlu olurlar.”
Dava dışı banka ile … arasında imzalanan kooperatif kredileri sözleşmesinde kredi borcunun süresinde ödenmemesi halinde yıllık %48 oranında faiz ödenmesinin kararlaştırıldığı anlaşılmakta olup, bu durumda sözleşmede kararlaştırılan faiz oranı TBK’nın 120.maddesinde düzenlenen temerrüt faizine ilişkin olup, kooperatif ile üyesi ve davalı arasında ticari ilişki bulunmadığından yasal faiz oranı uygulanmalı ve 6098 sayılı TBK’nın 120/2. Maddesinde öngörülmüş olan sınır da aşılmamalıdır. Bu durumda davacının takip konusu alacak kalemlerine uygulanması gereken faiz oranı, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan 3095 sayılı kanunun 2/1 maddesine göre belirlenecek yasal faiz oranının %100 fazlasını aşamayacaktır.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükteki 818 sayılı BK’nın 488. Maddesi uyarınca aynı borca birden fazla kefil olması halinde rücu ilişkisinde kefillerin birbirlerine karşı kefalet oranında sorumlu oldukları, söz konusu sözleşmede davacı da dahil olmak üzere 3 adet kefilin bulunduğu, davacı kefil tarafından kredinin 5. Taksit ödemesinin yapılarak, diğer kefil davalıya rücu edildiği, mahkememizce de itibar edilen bilirkişinin ek raporunda hesaplandığı üzere icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan talep edebileceği alacağın 2.361,81-TL asıl alacak ve 63,35-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.425,16-TL olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla, bu miktarlar yönünden davanın kısmen kabulü ile davalı borçlunun icra dosyasındaki borca yönelik itirazının kısmen iptaline karar vermek gerekmiş, takip tarihinden itibaren işleyecek faiz yönünden de 6098 sayılı TBK’nın 120/2 ve 3095 sayılı kanunun 2/1 maddesi hükümlerine uygun olarak yıllık %18 temerrüt faizi uygulanması gerektiği değerlendirilmiştir.
Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine yönelik değerlendirmede: Yargıtay 19. H.D.nin 27/02/2013 gün ve 2013/10 E. 2013/1630 K. sayılı emsal içtihatında ”…alacağın, banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olduğu gözetildiğinde, sözleşme hükümlerine göre her aşamada hesap edilebilir, likit bir alacak olarak kabulünün gerekçesine ve borçlunun itirazında haksız bulunmasına göre, 2004 sayılı kanunun ilgili maddesi doğrultusunda itirazın iptaline karar verilen, harcı yatırılarak dava konusu edilen bölüm üzerinden alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekir…” şeklindeki emsal içtihad doğrultusunda kredi sözleşmesi nedeniyle sorumluluğunun kabulüne karar verilen borçlu aleyhine hükmolunan alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; Davalı borçlunun Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasındaki itirazının KISMEN İPTALİNE,
Takibin 2.361,81-TL asıl alacak, 63,35-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.425,16-TL alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %18 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle ile DEVAMINA,
2-Davacının fazlaya dair isteminin REDDİNE,
3-İcra İnkar tazminatı talebinin kabulü ile, 485,03-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
4-Alınması gereken 179,90.-TL harçtan peşin alınan 104,20.-TL’nin mahsubu ile bakiye 75,70-TL davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA
5-Davacının yapmış olduğu bilirkişi ücreti, posta ve müzekkere ücretinden ibaret 867,50.-TL’nin kısmen kabul- kısmen red oranında 243,90.-TL ile ilk dava masrafı 172,00.-TL olmak üzere toplam 415,90.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.425,16.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 371,06.-TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 948,94.-TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere tarafların göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili Av. …’un yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar miktar itibariyle KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2023

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı