Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/462 E. 2022/570 K. 24.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/462 Esas
KARAR NO : 2022/570

ASIL DAVADA
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/02/2018

BİRLEŞEN ANTALYA 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2018/75 ESAS,
2019/337 KARAR SAYILI DOSYASINDA
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 05/02/2018
KARAR TARİHİ: 24/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu 05/02/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı şiketin 3 ortağında biri olduğunu, davalı şirketin davacı şirkete cari hesap borcunun bulunduğunu, borcun ödenmesi hususunda davalıya Antalya …Noterliği’nin … tarih ve …yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, borcun ödenmemesi halinde davacı şirketin tüm yasal haklarını kullanacağının davalı şirkete bildirildiğini, ihtarnameye herhangi bir cevap verilmemesi ve borcunda ödenmemesi nedeniyle davalı şirket hakkında icra takibi başlatıldığını, davacı şirket tarafından 05.09.2017 tarihinde 727.000,00 TL ve 02/10/2017 tarihinde 540.000,00 TL davalı şirket hesabına yatırıldığını, davalı şirket yetkilisinin adına düzenlenmiş olan şirket kredi kartından şahsi olarak yapmış olduğu 1.031,50 TL harcamanında cari hesabına borç kaydedildiğini, bu rakamlardan davalı şirketin 05/09/2017 tarihi itibariyle alacağı rakam olan 314.187,87 TL düşüldüğünde davalı şirketin davacı şirkete 953.843,63 TL borçlu olduğunu beyanla borçlu davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı şirketin hissedarlarından biri olduğunu, davacı şirketin Antalyada bulunan akvaryum işletmeciliğinin sahibi olduğunu, gerek işletme binasının yapımında, gerek ilk ihale bedelinin/ kirasının ödenmesinde, gerekse vergilerin ödenmesinde davalı şirketten ek ödemeler talep ederek işletmesini oluşturduğunu, şirket kayıtlarından ve sunulan belgelerden anlaşılacağı üzere davacı şirkete verdikleri borç tutarları ve kestikleri faturaların ticari avans faizi hesaplanarak geri ödenmediğini, tarafların tacir oldukları dikkate alındığında her iki şirket arasındaki borç alacak ilişkilerinin ticari avans faizi üzerinden hesaplanması ile ortaya çıkacağını, davalı şirketin davacı şirketten hala alacağının bulunduğunu, davalı şirketin davacı şirkete vermiş olduğu borç tutarının dışında davacı şirketin ticari işletmesini kurduğu aşamada gerekse işletmenin devamı esnasında davacı şirketin ödemesi gereken birçok bedeli, davalı şirketin ödediğini, tarafların ticari defterleri incelendiğinde davacı firma adına birçok ödemenin davalı şirket tarafından yapıldığının ortaya çıkacağını, taraflarına teslim edilmiş bir kredi kartının bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için talep edilen alacaktan sorumlu oldukları düşünülse dahi işlemiş faizin talep edilemeyeceğini beyanla davanın reddi ile haksız ve kötü niyetli takip yapan davacının %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, dava masrafları ile vekalet üceretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili 15/02/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin davalı şiketin 3 ortağında biri olduğunu, davalı şirketin 01/01/2017 – 31/12/2017 tarihleri arasına tekabül eden adat faizi sebebiyle davacı şirkete borçlandığını, bu borca ilişkin olarak seri A, … tarihli … sıra nolu toplam 63.280,59 TL bedelli faturanın düzenlendiğini, Antalya … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fatura borcunun ödenmesinin talep edildiğini, ihtarnameye cevap vermeyen ve süresinde faturaya itiraz etmeyen davalının fatura borcunu ödememesi üzerine hakkında Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, davalı şirketin borca itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu belirterek davalının kötü niyetli itirazının iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkete hiçbir borcunun bulunmadığını, talep edilen adat faizinin dayanağının dahi belli olmadığını, söz konusu bedel için yine mahkememizin … esas sayılı dosyasında takip talebinde bulunduklarını, davalı şirketin davacı şirketten alacaklı olduğunu, davacı şirketin kurulduğu 16/03/2011 tarihinden bugüne kadar davalı şirketten sürekli borç para alarak hukuka aykırı şekilde ek ödeme yükümlülükleri getirdiğini, davacı şirkete bugüne kadar şirket ortağı olarak yaptığı tüm ek ödemelerin yapıldığı tarihten davacı tarafından geri ödeme günlerine kadar işleyecek ticari avans faizi oranından hesaplama yapıldığı takdirde davalının davacı firmadan alacaklı olduğunun görüleceğini beyanla haksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini ayrıca davacının %20’den aşağı olmak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek usulüne uygun taraf teşkili sağlanmıştır.
Antalya …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davacı … Ltd.Şti tarafından davalı … Ltd.Şti aleyhine 953.843,63 TL asıl alacak, 3.312,32 TL 16/01/2018-29/01/2018 işlemiş faiz olmak üzere toplam 957.155,95 TL cari hesap alacağına dayalı olarak 29/01/2018 tarihinde yapılan ilamsız takipte borçlu davalı tarafından 30/01/2018 tarihinde alacağın tamamına itiraz edildiği, İcra Müdürlüğünün 31/01/2018 tarihli kararı ile takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Birleşen dava dosyasında itirazın iptaline konu Antalya …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Davacı … Ltd.Şti tarafından davalı …Ltd.Şti aleyhine 63.280,59 TL asıl alacak, 219,75 TL %9,75 değişen oranlarda ticari temerrüt faizi olmak üzere toplam 63.500,34 TL fatura alacağına dayalı olarak 29/01/2018 tarihinde ilamsız takip başlatıldığı, borçlu davalı tarafından 30/01/2018 tarihinde alacağın tamamına itiraz edildiği, İcra Müdürlüğünün 31/01/2018 tarihli kararı ile takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 16/05/2019 Tarih 2018/75 Esas – 2019/337 Karar sayılı ilamı ile; “Mahkememizin 2018/74 Esas sayılı dava dosyasının aralarındaki hukuki ve fiili irtibat nedeniyle birleştirilmelerine karar verildiği” görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında;
Dava dosyası ve birleşen dava dosyası tarafların ticari defter ve belgeleri incelenmek suretiyle ana dava dosyasında itirazın iptaline konu alacak ile birleşen dava dosyasında itirazın iptaline konu alacak yönünden rapor tanzimi için re’sen seçilen mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bililrkişi …tarafından sunulan 30/05/2019 tarihli raporda özetle; “…Taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, davacının e-defterlerinin beratlarının süresinde yüklendiği, defter kayıtlarının usulüne uygun olduğu ve HMK.222.maddesine göre sahibinin lehine delil olabilme vasfı taşıdığı, davalının ticari defterlerinin noter açılış ve kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, defter kayıtlarının usulüne uygun olduğu ve HMK 222. Maddesine göre davalı lehine delil olabilme vasfı taşıdığı, davacı şirketin kayıtlarında takip tarihi itibariyle davalıdan 890.824,48 TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, ancak 63.280,59 TL tutarındaki faturanın davalı kayıtlarında bulunmadığı, davacının bu faturaya ait mal/hizmet teslimini yaptığını ispatlaması gerektiği, davalı şirketin kayıtlarında davalının davacıya 809.492,23 TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğu, ancak davalının davacıya düzenlediği 18.051,89 TL tutarındaki faturayı haklı sebebe dayanarak düzenlediği hususunu ispatlaması gerektiği, davalı tarafın icra takibinden ve dava tarihinden sonra 27/06/2018 tarihinde 16. İcra veznesine 892.000,00 TL yatırdığı, icra takibinden önce davacı vekilinin davalıya noter kanalı ile ödeme ihtarnamesi gönderdiği, bu ihtarname ile davalının temerrüde düşürüldüğü, davacının ihtarnamenin tebliğinden itibaren faiz talep edebileceği, tarafların ispatlamaları gereken fatura içeriklerinin hesaba katılmaması durumunda; tarafların kayıtlarının birbirine uyduğu, davacının davalıdan icra takibi tarihinde 827.544,12 TL alacaklı olduğu” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizce cari hesap alacağına yönelik faturalar yönünden tarafların vermiş olduğu BA ve BS formları Vergi Dairesinden celp edilerek dosya rapor tanzim eden bilirkişiye yeniden tevdii edilmiş, bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 08/10/2019 havale tarihli ek raporda özetle; “…Taraflar arasında ticari ilişkinin olduğu, tarafların 2017 yılı defter kayıtlarının usulüne uygun olduğu ve HMK.222. Maddesine göre sahibinin lehine delil olabilme vasfı taşıdığı, tarafların defter kayıtlarında farklılık olduğu, bu farkın davalı kayıtlarında olmayan 63.280,59 TL tutarındaki fatura ve davacı kayıtlarında olmayan 18.051,89 TL tutarındaki fatura nedeniyle olduğu, Antalya Kurumlar Vergi Dairesinden gönderilen tarafların 2017 yılı form BA ve form BS beyanlarının kendi defter kayıtları ile uyuştuğu, bu nedenle 63.280,59 TL ve 18.051,89 TL tutarındaki faturalara ait mal/hizmet “teslimi” hususunun form BA ve form BS beyanları ile tespit edilemediği, davalının davacı adına 30/12/2017 tarihinde düzenlediği “Teminat mektubu faiz gideri” açıklamalı 18.051,89 TL tutarındaki fatura bedelini (davacı tarafından yasal süresi içinde kabul edilmediği, itiraz ve iade edildiğinden geçerli bir belge sunmadığı takdirde) davacıdan talep edemeyeceği, davalı vekilinin cevap dilekçesinde davacı tarafın kayıtlarında bulunan ancak davalı kayıtlarında bulunmayan …sayılı 63.280,59 TL tutarındaki faturaya ait davalının dosyada bir itirazının rastlanmadığı, davacı vekili anlaşmazlık konusu … sayılı 63.280,59 TL tutarındaki faturayı (davalı kayıtlarında yer almamaktadır.) davalıya 12/01/2018 tarih …yevmiye numaralı ihtarname ekinde gönderdiklerini, davalının bu faturaya itiraz etmediğini, tebliğ şerhinin yazı ekinde olduğunu beyan etmiş ancak dosyada faturanın gönderildiği noter ihtarnamesinin ve faturanın davalıya tebliğ edildiği hususunda bir belgeye dosyada rastlanmadığı, davacı tarafından bu faturanın davalıya tebliğ edildiği hususunda bir belge ibraz etmesi halinde davalının bu faturayı aldığı ve itiraz etmediğinin kabul edilebileceği, mahkeme tarafından, anlaşmazlık konusu … sayılı 63.280,59 TL tutarındaki faturanın davalı tarafından teslim alındığının kabulü halinde davacının davalıdan icra takibi tarihi itibariyle (827.543,89 +63.280,59 )=890.824,48 TL alacaklı olduğu, icra takibinden önce davacı vekilinin davalıya noter kanalı ile ihtarname gönderdiği, bu ihtarname ile davalının temerrüde düşürüldüğü, davacının ihtarnamenin tebliğinden itibaren faiz talep edebileceği” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Karara karşı taraflarca istinaf/yasa yoluna başvurulmuş, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11.Hukuk Dairesi’nin 12/07/2021 tarih …Esas -… Karar sayılı ilamı ile ; “…Birleşen dava yönünden davacının icra takibine konu ettiği …tarihli … seri nolu 63.280,59 TL tutarında adat faizi geliri açıklamalı satış faturasının davalıya Antalya …Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile gönderildiği ve 16/01/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının ise yasal süresinden sonra bu faturayı Antalya …Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ekinde davacıya iade ettiği anlaşılmakla İlk Derece Mahkemesince tarafların defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak adat faiz gelirine ilişkin davacının davalı adına düzenlediği başka faturalarında bulunup bulunmadığı ve davalı defterine bu faturaların kaydedilip kaydedilmediği ile taraflar arasında adat faizi gelirine ilişkin fatura düzenlenmesine ilişkin bir teamülün oluşup oluşmadığı araştırılıp böyle bir teamül oluşmuş ise davalının yasal süresi içerisinde faturaya itiraz etmediği ve iade etmediği hususu da gözetilerek oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuş, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekilinin istinaf talebinin ise, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırıldığından bu aşamada incelenmesine yer olmadığı anlaşılmıştır…” gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, davalı vekilinin ilk derece mahkemesi kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan kabulüne ve mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce Antalya B.A.M 11. Hukuk Dairesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen ilamı doğrultusunda dosya mahkememizin 2021/462 Esas sırasına kaydedildikten sonra yeniden yapılan yargılamada:
21/12/2021 tarihli oturum 1 nolu ara karar d bendi gereği dava dosyasının re’sen seçilecek mali müşavir bilirkişiye tevdi ile Antalya BAM 11.Hukuk Dairesi’nin 12/07/2021 tarih …Esas – … Karar sayılı ilamında belirtildiği şekilde tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak adat faiz gelirine ilişkin davacının davalı adına düzenlendiği başka faturalarında bulunup bulunmadığı ve davalı defterine bu faturaların kaydedilip kaydedilmediği ile taraflar arasında adat faizi gelirine ilişkin fatura düzenlenmesine ilişkin bir teamülün oluşup oluşmadığı hususların tespitine ilişkin rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 15/04/2022 tarihli raporda özetle; “…
1) Davalı firmanın 2016-2017 dönemine ait defterlerini TTK.nun 64/3 maddesi gereğince açılış ve kapanış kayıtlarını zamanında yaptırdığı,
2) Davacı firmanın sunduğu 2016-2017 yıllarında firmanın e-defter tuttuğunun anlaşıldığı,
sunulan defterlerin beratlarının zamanında oluşturulduğu,
3) Yapılan inceleme ve tespitlere göre tarafların ticari defterlerinde;
2016 yılı içerisinde davalı firma ile para alışverişi olduğu, 2016 yılı sonu itibari önceki yıllardan devir rakamı ile birlikte davalı firmanın 2.201.387,36.-TL davacı firmadan alacaklı olduğu, 2016 yılında her hangi bir faturanın düzenlenmediği,
2017 yılı içerisinde para alışverişinin devam ettiği davacının borçlarını ödediği gibi fazla ödeme yaparak alacaklı durumu geçtiği, rapor içeriğinde görüleceği üzere davacının 31.07.2017 tarihinde ve 30.12.2017 tarihinde 251.657,23.-TL ve 126.299,74.-TL olmak üzere 2 adet adat faizi faturası düzenlediği, davacı firmanın bunları kabul ederek defterlerine davacının alacağı olarak kayıt ettiği, daha sonra alacaklı duruma geçen davacının 31.12.2017 tarihinde 63.280,59.-TL davacı ya adat faizi faturası düzenlediği, kendi defterlerine kaydını yaptığı, ancak davalı firma kayıtlarında bu tutarın görülmediği, davacı firmanın ticari defterlerine göre 2017 yılı sonu itibari ile bakiye 891.785,78.-TL alacaklı olduğu,
Davalının ticari defterlerine göre davalı firmaya 2017 yılı sonu itibari ile 809.492,23.-TL borcu olduğu, aradaki farkın karşılıklı olarak düzenlenen 63.280,59.-TL ve 18.051,89.-TL.lık faturaların karşı tarafın kayıtlarına alınmadığından kaynaklandığı, Borç alacak ilişkisi süresince davalı firma tarafından birden fazla adat faizi faturası kesildiği ve davalı alacağına karşın düzenlenen adat faizi faturaları davacı tarafından kabul gördüğü ve ödemesinin yapıldığı, davacı alacağına karşın davacı firma tarafından düzenlenen adat faturasının kabul görmediği ve davalı firma kayıtlarına intikal ettirilmediği, Davalı firma tarafından düzenlenen adat faizi faturasının davacı tarafından kabul görmesi nedeniyle taraflar arasında adat faizi gelirine ilişkin fatura düzenlenmesi yönünde bir temayülün oluştuğu…” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Asıl dava, cari hesap alacağının tahsili istemine yönelik yapılan ilamsız takipte itiraz üzerine alacaklı davacı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Birleşen dava ise, fatura alacağının tahsili istemine yönelik yapılan ilamsız takipte itiraz üzerine alacaklı davacı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

Uyuşmazlığın davalı şirkette pay sahibi olan davacı şirketin cari hesap alacağı ve fatura alacağı nedeniyle davalı şirketten alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise asıl dava ve birleşen dava dosyasında takibe dayanak dosyalar yönünden davacının talep edebileceği alacak bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu görülmüştür.

İİK.67/1. Maddesinde: “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Bilirkişi tarafından düzenlenen 30/05/2019 tarihli raporda tarafların ticari defter ve belgelerinde birleşen dava dosyasında takibe konu fatura ile davalı tarafından davacıya düzenlenen 18.051,89 TL’lik fatura dışındaki tutar yönünden uyuşmazlık bulunmadığı görülmüştür.
Mahkememizce tarafların düzenledikleri faturalara ilişkin BA ve BS formlarının gönderilmesi için Vergi Dairesine müzekkere yazılmış, gelen cevabi yazıda birleşen dava dosyasına konu faturanın davalı tarafından BA form olarak verilmediği anlaşılmıştır. Yapılan bilirkişi incelemesi ile de söz konusu 63.280,59 TL tutarındaki faturanın davalının ticari defter ve belgelerinde de kayıtlı olmadığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafça icra takibinden ve dava tarihinden sonra 27/06/2018 tarihinde icra veznesine 892.000,00 TL yatırıldığı tarafların kabulündedir.
Mahkememizce yukarıda tarih ve sayısı belirtilen bilirkişi raporundan taraflar arasında adat faiz uygulanmasına ilişkin teamülün oluştuğu görülmüştür.

Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 22/04/2013 tarih 2013/3903 Esas – 2013/7273 Karar sayılı emsal içtihadında; ” İtirazın iptali davalarında davadan sonra yapılan ödemeleri İcra Müdürlüğü tarafından infaza nazara alınması gerekir, bu durumda mahkemece dava tarihindeki haklılık gözetilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve davadan sonra yapılan ödemelerin infaza nazara alınması yönünde hüküm kurulması gerektiği ” belirtilmiş olup dava konusu somut olayda, yukarıda belirtilen emsal içtihat doğrultusunda yapılan değerlendirmede: Taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, buna göre tarafların ticari defter ve belgelerine göre, asıl davada davalının, davacıya 827.543,39 TL borçlu olduğu, taraflar arasında adat faizi uygulanmasına ilişkin teamülün bulunduğu, davalı tarafça icra takip tarihinde dava tarihinden sonra 27/06/2018 tarihinde takip dosyasına yapılan 892.000,00 TL’lik ödemenin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği, dava tarihi itibariyle davacının haklılık oranına göre hükmolunan alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, birleşen dava dosyasına yönünden ise; itirazın iptali isteminin reddine, koşulları ve yasal unsurları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiş, açıklanan gerekçelerle asıl dava ve birleşen dava dosyası yönünden aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;

Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile

A) Ana dava dosyası yönünden ;
1-Antalya …İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasında borçlu davalının itirazının 827.543,39 TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi yürütülmesine,

2-Hükmolunan alacağın %20’si oranında hesaplanan 165.508,778 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Dava tarihinden sonra 27/06/2018 tarihinde takip dosyasına borçlu davalı tarafından ödenen 892.000,00 TL’nin infaz aşamasında DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,
B)Birleşen Mahkememizin 2018/75 Esas – 2019/337 Karar sayılı dava dosyası yönünden;

5-Antalya …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dava dosyasında borçlu birleşen dosya davalısının itirazının 63.280,59 TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE, takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA,

6- Hükmolunan alacağın %20’si oranında hesaplanan 12.656,11 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,

7-Birleşen dosya davacısının fazlaya ilişkin taleplerinin REDDİNE,

8-Asıl dava dosyası yönünden alınması gereken 56.529,48 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 11.560,06 TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 44.969,42 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,

9-Asıl dava dosyası yönünden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 58.427,17TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
10-Asıl dava dosyası yönünden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 16.263,19 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
11-Asıl dava dosyasında davacı tarafından yapılan 223,85 TL davetiye ve müzekkere, 1.500,00 TL bilirkişi giderinden ibaret toplam 1.723,85 TL’nin harcın tamamından davalı sorumlu tutulmak suretiyle davanın kabul ve ret oranı gözetilerek 1.490,40 TL ile 11.560,06 TL ilk dava masraf toplamı 13.050,46 TL giderin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,

12-Birleşen dava dosyası yönünden alınması gereken 4.322,69 TL harcın peşin alınan 766,93 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.555,76 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
13-Birleşen dava dosyası yönünden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.026,48 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,

14-Birleşen dava dosyası yönünden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 219,75 TL vekalet ücretinin davcıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,

15-Birleşen dava dosyası yönünden davacı tarafından yapılan 808,03 TL dava ilk masrafının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
16-Asıl dava ve birleşen davada artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın taraflara İADESİNE,

Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/06/2022

Başkan… Üye… Üye … Katip …
E-imzalıdır E-imzalıdır E-imzalıdır E-imzalıdır