Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/425 E. 2022/302 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/425
KARAR NO : 2022/302
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/08/2021
KARAR TARİHİ : 13/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A.TALEP:
1.Davacı vekili , dava dilekçesinde özetle; davalının, dilekçeye ekli … TL bedelli faturaya konu mobilya malzemelerini satın aldığını, faturalardaki ürünlerin karşı tarafın iş yerine teslim edildiğini, karşı tarafın da teslime bir itirazlarının olmadığını, teslimden sonra … tarihinde kooperatifin yönetim kurulu üyesi …’ın borcun … TL’sini ödediğini ancak borcun … TL’si için müvekkilinin hep oyalandığını, son çare olarak müvekkilinin icra takibi yaptığını, itiraz nedeniyle takibin durduğunu beyan ederek; itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
B. TARAF TEŞKİLİ:
2.Bilindiği üzere 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Hukuki Dinlenilme Hakkı” başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak, yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir.H. Pekcanıtez, O. Atalay, M. Özekes, Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, 2011, s. 273)(bkz; İNCEOĞLU,Sibel., İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Kararlarında Adil Yargılanma Hakkı, İstanbul 2008, 3. Baskı, s. 260-261)
3.Bu açıklamalar ışığında, mahkememizce dosyada taraf teşkili sağlanmıştır. Şunu da belirtmek gerekir ki, davalı, takip dosyasına vekil aracılığı ile itiraz etmiş olup, mahkememizce iş bu davada öncelikle, asile tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır. Çünkü, vekilin umumî vekâletname ile yetkilendirilmiş olması, müvekkilin talimatı olmadan tüm davaları takip etme yetki ve zorunluluğunu ona yüklemez. Örneğin, hakkında icra takibi yapılan borçlu, vekili aracılığıyla takibe itiraz etmiş olsa dahi, alacaklının açtığı “itirazın iptali davası” bakımından, borçlunun takibe itiraz aşamasında tayin ettiği vekilin, bu davada da yetkili bulunup bulunmadığı davanın açılması sırasında belirli olmadığından, dava dilekçesinin vekil yerine asile tebliği gerekir. Aksi takdirde usulüne uygun şekilde taraf teşkili sağlanmış olmaz. Bu itibarla bir davada vekilin temsil yetkisinin olup olmadığı mahkemece kendiliğinden araştırılmalıdır (Yargıtay … HD., … T., …-… sayılı kararı; Yargıtay … HD., … T., … E., … K.; Yargıtay … HD, … T, … E., … K.; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … HD., … E., … K; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi … HD., … T, … E., … K.)
C.CEVAP:
4.Davalı her hangi bir cevap dilekçesi vermemiş ve böylelikle 6100 sayılı HMK m. 128 gereği, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
D. YARGILAMA SÜRECİ/HUKUKİ NİTELEME/MAHKEME KABULÜ:
5.Dava, itirazın iptali talebinden ibarettir.
6.Mahkememizce … tarihli celsede tarafların ticari defterlerinin incelenmesine dair ara karar kurulmuştur.
7.Davalı … tarihli celsede hazır olmadığından, ona ticari defterleri sunması veya bulunduğu yeri bildirmesi için tebligat yapılmış, kesin süre verilmiştir.
8…. tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı ile davalı arasında ticari işin … yılında olduğu, davacı ve davalının tüzel kişi olup tacir olduğu, davacının davalı adına düzenlediği faturayı … yılına ait ticari defterlerine veresiye alacak (davalı borçlu) olarak kayıt ettiği, davacının davalı adına düzenlediği icra ve davaya konu olan fatura davacı tarafından Bs formunda bildirdiği , davacının ticari defterlerinde davalıdan … tarihi itibariyle icra takibine ve davaya konu edilen faturadan dolayı … TL. bakiye cari hesap alacağı olduğu, davacının … icra takip tarihi itibariyle davalıdan … TL. asıl … TL. faiz olmak üzere toplam … TL. Alacaklı olduğu, ancak taleple bağlı kalma kuralına göre …TL.asıl ve … TL. faiz olmak üzere toplam … TL. alacaklı olduğu, davalının defter ve belgeleri incelemeye ibraz etmediği, davacının, … yılına ait yevmiye defterlerinin TTK’ nun 64 ve 65 maddesine uygun olarak tutulduğu,noterden kapanış tasdikinin yapıldığı bütün defterlerin kapsamının birbirini doğruladığı hususları belirtilmiştir.
9.HMK m. 222 gereği; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın kanuni şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. 7251 sayılı kanunla, 6100 sayılı Kanunun 222 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi” ibaresi “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” şeklinde değiştirilmiş ve fıkraya birinci cümleden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle eklenmiştir; “Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz.” Usul hükümleri derhal uygulanırlılık ilkesine tabidir.
10.Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
11.Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
12.Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu, davacının ticari defterlerini sunmaması nedeniyle davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defter kayıtlarının davacı lehine delil olma vasfına sahip olması, davacının ticari defter kayıtlarına göre, davacının … icra takip tarihi itibariyle davalıdan … TL. asıl … TL. faiz olmak üzere toplam … TL. Alacaklı olduğu, ancak taleple bağlı kalma kuralına göre …TL.asıl ve … TL. faiz olmak üzere toplam … TL. alacaklı olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
13.Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine gelince;
14.İcra inkar tazminatının şartları şunlardır:
a)Geçerli ilamsız icra takibi yapılmış olmalı, b)Borçlu süresi içinde ödeme emrine itiraz etmiş olmalı, c)Süresi içinde açılmış bir itirazın iptali davası olmalı, d)Talep olmalı, e)Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmelidir.
15.Dosyaya baktığımızda; yukarıdaki şartların var olduğu, alacağın likit olduğu anlaşılmakla, davacının inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davalının Antalya … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİ ile takibin DEVAMINA,
2-Davacının inkar tazminatı talebinin kabulü ile, … TL inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça yatırılan … TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan … TL peşin harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye … TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda … TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı … TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; … TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; … TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili Sn. Av. …’ın yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.13/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır