Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/380 E. 2022/329 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/380
KARAR NO : 2022/329
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 08/07/2021
KARAR TARİHİ: 26/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 08/07/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının …Yapı Kooperatifi üyesi iken, 17.05.2021 tarihinde 29.06.2013 tarihli genel kurulda ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini, bu çıkarma kararının davacıya tebliğ edilmediğini, bu güne kadar davacıya herhangi bir tebligatın yapılmadığını, ayrıca; davalı kooperatifin arsa kooperatifi olup yıllar geçmesine rağmen yapılaşmaya geçmediğini ve geçme olasılığının da bulunmadığını, davacının arsa katılım bedellerini tamamen ödediğini ve bu hususta hiçbir borcunun bulunmadığını, davacının hangi gerekçe ile ortaklıktan çıkarıldığının bilinmediğini, davacının aidat borcu var ise bunların hesaplanarak davacıya bildirildiğinde davacının faiziyle birlikte ödemeye de hazır olduğunu beyanla davalı kooperatif tarafından Kooperatifler Kanunu ve Kooperatif Ana Sözleşmesine aykırı olarak verilen davacıya tebliğ edilmeyen davacı hakkındaki ortaklıktan çıkarma kararının iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı kooperatifin sicil dosyası, ortakları, ana sözleşmesi, kooperatif genel kurul tutanakları, yönetim kurulunun karar defterleri ile diğer defterler ve yetkililerin isim ve adresleri imza sirküleri, 29/06/2013 tarihli ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin genel kurul kararı ile bu karara dayanak olan varsa kooperatif tarafından düzenlenen 1. ve 2. İhtarnamelerin ve bu ihtarnamelerin tebliğine ilişkin kayıt ve belgeler celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce dosya kooperatife ait ticari defter ve belgeler incelenmek suretiyle davacı hakkında verilen ihraç kararına ilişkin olarak davacının üyesi bulunduğu kooperatife ilişkin aidat yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği, KK. 27. Maddesi gereğince alınan ihraç kararının ve bu ihraç kararına dayanak ihtarnamelerin usulüne uygun olup olmadığı, davacının kooperatifte bulunan adresine ihraç kararına dayanak ihtarnamelerin usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği hususlarında rapor tanzimi için kooperatif işlemlerinde uzman mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi …tarafından mahkememize sunulan 01/02/2022 tarihli raporda özetle; “…Dava dosyası ile davalı kooperatif kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan incelemelerde,
İhraç kararına dayanak olan ihtarnamelerin ve ihraç kararının usulüne uygun olarak davacı tarafa tebliğ edilmediği,
Davalı kooperatifin davacı tarafa gönderdiği ve ihraç kararına dayanak gösterilen her iki ihtarnamede borç ödemesi için verilen sürenin kooperatif ana sözleşmesi ve kooperatifler kanuna uygun olmadığı,
Davalı kooperatifin davacı tarafa gönderdiği ve ihraç kararına dayanak gösterilen her iki ihtarnamede, aynı borç için 2 defa ihtar gönderme şartının yerine getirilmediği,
Davalı kooperatifin davacı tarafa gönderdiği ve ihraç kararına dayanak gösterilen her iki ihtarnamede belirtilen borcun dönemleri ve dayanağı olan genel kurul kararlarının belirtilmediği,
Davalı kooperatifin davacıya gönderdiği ihraç kararına dayanak olan ihtarnamelerde belirtilen borç tutarının gerçek durumu yansıtmadığı,
Bu bilgilere göre, usulsüz olan ihtarlara dayanılarak davacının üyelikten ihracına karar verilip verilmeyeceğinin takdiri sayın mahkemeye ait olduğu” sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE; Dava, 1163 Sayılı Kanun 27.maddesine dayalı iki haklı ihtar nedeni ile hakkında kooperatiften ihraç kararı verilen davacının ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça 29/06/2013 tarihli ortaklıktan ihraç kararının davacıya tebliğ edilmediği, bu sebeple verilen ihraç kararının usulsüz olduğu iddia edilmiştir.
Davanın süresinde açılıp açılmadığına ilişkin yapılan değerlendirmede:
Davacı tarafça ihraç kararına dayanak ihtarnameler ile ihraç kararının usulsüz tebliğ edildiği gerekçesiyle açılan davanın süresinde olduğu iddia edilmiştir.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu 27. maddesinde: “Ortakların yüklendikleri paylar için ödeyebilecekleri para tutarını anasözleşme belirtir. Kooperatif, sermaye yüklemlerinde borçlu veya sair ödemelerle yükümlü bulunan ortaklarından elden yazılı olarak veya taahhütlü mektupla, bu husus mümkün olmazsa ilanla ve münasip bir süre belirterek yükümlerini yerine getirmelerini ister. İlk isteğe uymıyan ve ikinci istemeden sonra da bir ay içinde yükümlerini yerine getirmiyenlerin ortaklığı kendiliğinden düşer. Ortaklığın düşmesi alakalının, anasözleşme veya diğer suretlerle doğmuş borçlarının yok olmasını gerektirmez.” düzenlemesi mevcuttur.
Kooperatifler Kanunu 16. Maddesinde; “…Çıkarılma kararı gerekçeli olarak tutanağa geçirileceği gibi, ortaklar defterine de yazılır.
Kararın onaylı örneği,çıkarılan ortağa tebliğ edilmek üzere, on gün içinde notere tevdi edilir. Bu ortak tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde itiraz davası açabilir. Tebliğ edilen karar, yönetim kurulunca verilmiş ise ortak, üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde, yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır.
Üç aylık süre içinde,genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen çıkarılma kararları kesinleşir.” şeklinde belirtilmiştir.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 18.11.2019 tarih 2018/ 869 E 2019/4788 K sayılı emsal içtihadında “..1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16. maddesinde çıkarma kararının, ortağa tebliğinden itibaren üç ay içinde iptali için dava açılmaması halinde bu kararın kesinleşeceği hükme bağlanmıştır. Dava açmaya ilişkin bu süre hak düşürücü niteliktedir. Mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Ancak sürenin başlayabilmesi için kararın tebliği zorunludur. Bu tebliğin noter kanalıyla da yapılması şart değildir. Ortağın haricen öğrenmesi, hatta kararın yüzüne karşı verilmesi sonuca etkili bulunmamaktadır. Süre her halükarda tebliğden başlamaktadır. Bu durumda mahkemece, ihraç kararının davacıya tebliğ edilip edilmediğinin tespiti ile tebliğ edilmediği veya tebliğ edildiği tarih göz önünde bulundurularak üç aylık hak düşürücü sürenin geçmemiş olduğu tespit edildiğinde, işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi…”
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 01/06/2009 tarih, 2008/2192 Esas, 2009/6600 Karar sayılı ilamında; “…Kooperatifler Kanunun 27. Maddesi uyarınca ihraç kararının dayandığı 2. İhtarnamede verilecek sürenin asgari 1 ay olmasının gerekmesine, somut olayda ise 19/01/2006 tarihinde davacı ortağa tebliğ edilen 2. İhtarnamede bu sürenin 30 gün olarak belirtilmesinin ihtarnameyi geçersiz kılmasına…” şeklinde belirtilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 15.04.2015 tarih, 2013/23-1522 Esas, 2015/1196 Karar sayılı emsal içtihadında; “Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; ihraç kararının tebliğinin geçerli olup olmadığı konusunda yerel mahkemece yapılan araştırmanın hüküm kurmak için yeterli olup olmadığı, varılacak sonuca göre ihraç kararının, davacının kooperatif ortaklar defterinde yazılı adresi dışında farklı bir adrese tebliğe çıkartılma nedeninin araştırılması gerekip gerekmediği ve kooperatif genel kurulu tarafından ihracın kabulüne karar verilmesinin davaya etkisi noktalarında toplanmaktadır.
….
Davacının davalı kooperatife bildirdiği adresten farklı bir adrese çıkartılan tebligatın davacı ortağa tebliğ edilmemiş olması nedeniyle yönetim kurulu ihraç kararı davacıya tebliğ edilerek kesinleşmiş değildir.”
Davalı kooperatifin, davacı tarafa gönderdiği 30/05/2014 tarihli 1.ihtarnamede davacının 01/01/2004 tarihinden başlayarak 31/07/2012 tarihi itibariyle faiz hariç 4.044,00 TL aidat borcunun olduğu ve ihbarnamenin tebliğinden itibaren en geç 7 gün içerisinde ödenmesi, aksi takdirde üyeliğine son verileceğinin ihtar edildiği, davalı kooperatifin davacıya gönderdiği 13/05/2015 tarihli 2. İhtarnamede davacının 4.300,00 TL tutarında aidat borcunun olduğu, en geç 7 gün içinde ödenmesi, aksi takdirde üyeliğine son verileceğinin ihtar edildiği, 2. İhtarnamede; 1. İhtarnameye ilişkin herhangi bir bilgiye yer verilmediği, gönderilen her iki ihtarnamede davacının adresinin “… Antalya” olarak belirtildiği ve ihtarnamelerin tebliğ edilemediği anlaşılmıştır.
Davacının kooperatif kayıtlarındaki adresinin ise yurt dışı adresi olduğu görülmüştür. Davalı kooperatifin 28/03/2016 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile davacı tarafa gönderilen ihtarnamelerin gereğinin yerine getirilmemesi sebebiyle üyelikten ihracına karar verildiği, bu ihracın ise davacıya tebliğine ilişkin herhangi bir kaydın bulunmadığı görülmüştür.
Yukarıda belirtilen kanun maddeleri ve emsal içtihat doğrultusunda yapılan değerlendirmede;Her ne kadar kooperatif tarafından davacının üyelikten ihracına karar verilmiş ise de, üyelikten ihraca ilişkin Kooperatifler Kanunu 16 ve 27. Maddesindeki şekil şartlarının düzenlenen ihtarnamelerde mevcut olmadığı gibi ihtarnamelerin davacıya tebliğ de edilmediği, yine Yönetim Kurulu tarafından alınan ihraç kararının tebliğine ilişkin bir belgenin de dosyaya ibraz edilmediği görülmekle davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Buna göre davalı kooperatifin 29/06/2013 tarihli ortaklıktan çıkarma kararının İPTALİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin olarak alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan bilirkişi, posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 643,60 TL ile 127,10 TL ilk dava masraf toplamı olan 770,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca kullanılmayan gider avansının artan kısmının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2022

Başkan…
¸e-imzalıdır
Üye…
¸e-imzalıdır
Üye…
¸e-imzalıdır
Katip…
¸e-imzalıdır