Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/356 E. 2022/364 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/356
KARAR NO : 2022/364
DAVA : İtirazın iptali
DAVA TARİHİ : 01/07/2021
KARAR TARİHİ: 11/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili , dava dilekçesinde özetle; müvekkil bankanın Kalkan /ANTALYA şubesi ile borçlu …arasında Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığını, borçlu …’nın müşterek ve müteselsil kefil olarak bu sözleşmeyi imzaladığını, borçlu …lehine bu sözleşme doğrultusunda …sayılı Ticari Spot Kredi-TP Hesabı açıldığını ve kullandırıldığını, ilgili hesapların 28.12.2020 tarihi itibariyle kat edildiğini ve müvekkil bankanın bu tarih itibariyle 46.380,00 TL alacağı bulunduğunu, müvekkil banka tarafından alacakları için Beyoğlu …Noterliğinden 29.12.2020 tarihinde ihtarname ve hesap özeti gönderildiğini, borçlulara bu ihtarnamenin tebliğ edildiğini ve ihtarname içeriğine karşı hiçbir itirazda bulunulmadığını, ancak itirazda bulunulmamasına rağmen bir ödeme yapılmadığını, müvekkil banka tarafından alacakları için borçlulara Beyoğlu …Noterliğinden 28/12/2020 tarihinde …Yevmiye No’lu ihtarname gönderildikten sonra itirazda bulunmayan borçluların hiçbir ödeme yapmadıklarını, bu nedenle müvekkil banka tarafından alacaklarını tahsil etmek amacıyla borçlular aleyhine Antalya Banka Alacakları İcra Dairesi … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ihtar ve takibe rağmen hiçbir ödeme yapmayan davalılar tarafından takibe hiçbir gerekçe gösterilmeksizin itiraz edildiğini, davalıların müvekkil bankaya böyle bir borçlarının olmadığını ve alacak ve ferilerine itiraz ettiğini bildirdiklerini, ancak davalı …’nın davalı …’nın müşterek kefaletiyle müvekkil bankadan kredi kullandığı ve ödeme yapmadığı banka kayıtlarına bakıldığında anlaşılmakta olduğunu, ayrıca borçlulara Beyoğlu …Noterliği’nden 28/12/2020 tarihinde ihtarname gönderildiğini ve bu ihtarnameye itiraz edilmediğini, davalıların borçlu olduklarının imzaladıkları Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’nden ve banka kayıtları üzerinde yapılacak olan bilirkişi incelemesi sonucunda da ispat edileceğini, borçlular tarafından icra takibinin Antalya’da açılması nedeniyle yetki itirazında bulunulduğunu, yetki itirazının kabulü mümkün olmadığını, ticari kredi niteliğinde olan dava konusu kredinin Genel Kredi Sözleşmesinde yetki hususunun ayrıca düzenlendiğini ve yetkili yargılama yeri olarak Antalyanın belirlendiğini beyan ederek; itirazın iptalini talep etmiştir.
Mahkememizce taraf teşkili sağlanmıştır. Her ne kadar davalı …takip dosyasına vekil aracılığı ile itiraz etmiş ise de mahkememizce iş bu dava dosyasında asile tebligat yapılmıştır. Çünkü; Vekilin umumî vekâletname ile yetkilendirilmiş olması, müvekkilin talimatı olmadan tüm davaları takip etme yetki ve zorunluluğunu ona yüklemez. Örneğin, hakkında icra takibi yapılan borçlu, vekili aracılığıyla takibe itiraz etmiş olsa dahi, alacaklının açtığı “itirazın iptali davası” bakımından, borçlunun takibe itiraz aşamasında tayin ettiği vekilin, bu davada da yetkili bulunup bulunmadığı davanın açılması sırasında belirli olmadığından, dava dilekçesinin vekil yerine asile tebliği gerekir. Aksi takdirde usulüne uygun şekilde taraf teşkili sağlanmış olmaz. Bu itibarla bir davada vekilin temsil yetkisinin olup olmadığı mahkemece kendiliğinden araştırılmalıdır (Yargıtay 15. HD., 02.11.2004 T., 2004/2041-5550 sayılı kararı; Yargıtay 9. HD., 18.09.2013 T., 2011/25392 E., 2013/23002 K.; Yargıtay 22. HD, 23.06.2020 T, 2017/29927 E., 2020/7453 K.; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 10. HD., 2019/794 E., 2019/888 K; Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. HD., 29/12/2017 T, 2017/1262 E., 2017/1552 K.)
Davalılar takip dosyasında yetki itirazında bulunmuşlardır. Alacaklı banka ile borçlu arasında düzenlenen kredi sözleşmesi ticari niteliktedir. Bu nedenle sözleşmede yer alan yetki şartı TTK’nun 7. maddesi uyarınca kefiller hakkında da geçerlidir. (Yargıtay 19. HD., 2016/22445 E, 2016/14276 K) Bu nedenle, yetki itirazı yerinde değildir.
Davalılar her hangi bir cevap dilekçesi vermemiş ve böylelikle 6100 sayılı HMK m. 128 gereği, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmışlardır.
Dava, itirazın iptali talebinden ibarettir.
Mahkememizce deliller toplanmış, banka ile yazışmalar yapılmış olup, dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Davalı asıl kredi lehtarı … ile müteselsil kefil sıfatıyla …’ya muhatap davacı bankaca, Beyoğlu …Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilmek suretiyle, 28.12.2020 kat tarihi itibariyle Spot krediden doğan toplam 46.484,72 TL. ve diğer alacak adı altında 103,80 TL. banka alacağının 24 saat içerisinde ödenmesi talep edilerek aksi halde yasal yollara başvurularak tahsili yoluna gidileceğinin bildirildiği, ihtarnameyi takiben davalı aleyhine Antalya Banka Alacakları İcra Dairesinin 09.03.2021 tarihli ilamsız takip dosyasıyla, 46.484,73 TL. asıl alacak, 4.230,11 TL. İşlemiş faizi, 211,51 TL. gider vergisi, 351,57 TL. ihtar gideri toplamı 51.277,92 TL’nin tahsili ve takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarına %46,8 temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi işletilmesi talebiyle takibe geçildiğinin, davalıların icra takibine itirazlarının huzurdaki davanın konusunu oluşturduğunun anlaşıldığını, taraflar arasındaki akdi davacı banka Kalkan/Antalya Şubesi ile davalı … arasında 29.09.2017 tarihli 70.000,00 TL. limitli “Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi” bağıtlandığı, sözleşmenin devamı sözleşmeye bağlı kefalet sözleşmesinde diğer davalı …’nın sözleşme tarihi ve limiti üzerinden müteselsil kefil olduğunun dosyaya tevdi edilen kısmi sözleşme suretinde görüldüğünü, davalı …’ya çerçeve kredi sözleşmesine dayalı olarak 07.08.2019 tarihinde …numaralı 9629 akdi faiz 902 komisyon üzerinden 30.06.2020 vadeli 31.721,36 TL. anapara tutarında spot bch/Tarım yeniden yapılandırma kredisi kullandırıldığı, 30.06.2020 tarihi itibariyle kredi hesabına tahakkuk ettirilen 8.392,54 TL. akdi faiz, 417,66TL. komisyon ve 440,51 TL. gider vergisinden oluşan toplam 9.250,71 TL. tutarın tahsil edilemediği, borçlu cari hesap şeklinde işletilen krediye faiz devresi itibariyle faiz kapitalizesi yapılmamakla birlikte kat edildiği 28.12.2020 tarihine kadar temerrüt faizi niteliğinde faiz oranının 9651 olarak güncellendiği, (İcra takibinde talep edilen temerrüt faizi %46,8) kredinin spot kredi oluşu ve süresiz sözleşmeye dayalı olarak kullandırılan kredinin 28.12.2020 tarihinde kat edildiği dikkate alındığında davacı bankanın 30.06.2020 tarihinden itibaren kredi akdi faizinin 9651 olarak güncellemesinin usulsüz olduğunu ve 30.06.2020 tarihinde işleyen faizlerin kapitalize edilmediği gözetilerek 31.721,36 TL. olan kredi anapara tutarına 30.06.2020 tarihinden 28.12.2020 kat tarihine kadar 181 günlük %29 akdi faizi 4.625,15 TL. ve gider vergisi 231,26 TL. olarak bulunduğunu, buna göre işleyen faiz, komisyon ve gider vergisinin 28.12.2020 tarihi itibariyle kapitalize edilmesiyle rapor içeriğinde de gösterildiği davacı bankanın krediden kat tarihi itibariyle talep edebileceği asıl alacak tutarının 45.828,48 TL. olup, kat tarihi itibariyle aktarıldığı takip hesabında kayıtlı krediye yapılan tahsilat bulunmadığı, kat ihtarnamesinde diğer alacaklar başlığında gösterilerek asıl alacak tutarına dahil edilen 103,83 TL’nin kredi ekstre ve noter masrafı olarak beyan edildiği, Yargıtay kararları gereği bankaların Merkez Bankasına bildirdikleri faiz oranının değil, davalının kullandığı ticari krediye uygulanan fiili faiz oranının uygulanması gerektiği, bu durumda dava konusu spot tarım kredisinin fiilen tabi olduğu akdi faizin %29 olduğu dikkate alındığında kredinin temerrüt faizinin akdi faizin %30 fazlası olan %37,7 oranının uygulanacak temerrüt faizi olduğunun belirlendiği, davalıların 07/01/2021 tarihi itibariyle temerrütlerinin olduğu belirlenerek; yapılan hesaplama gereği, banka alacağının takip tarihi itibariyle, 45.828,48 TL asıl alacak, 3.296,72 TL işlemiş akdi ve temürrüt faizi, 164,84 TL gider vergisi, 351,57 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 49.641,61 TL bulunduğu, takip tarihinden itibaren asıl alacağın %37,7 olduğu temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi işletilmesine tabi olduğu, kefil davanın söz edilen banka alacağının tamamından ve kendi temerrüdünden sorumluluğu doğduğunu, kefilin borcunun asıl borçlu ile aynı olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Davacı vekili, rapora karşı itirazlarını sunmuştur.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Davacının itirazları yerinde görülmemiştir. Faiz hesabına ilişkin olarak bilirkişi, raporunda dayanak HGK kararını sunmuş ve bu karar mahkememizce de uygun görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu doğrultusunda; Davalı asıl kredi lehtarı … ile müteselsil kefil sıfatıyla …’ya muhatap davacı bankaca, Beyoğlu …Noterliğinin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilmek suretiyle, 28.12.2020 kat tarihi itibariyle Spot krediden doğan toplam 46.484,72 TL. ve diğer alacak adı altında 103,80 TL. banka alacağının 24 saat içerisinde ödenmesi talep edilerek aksi halde yasal yollara başvurularak tahsili yoluna gidileceğinin bildirildiği, ihtarnameyi takiben davalı aleyhine Antalya Banka Alacakları İcra Dairesinin 09.03.2021 tarihli ilamsız takip dosyasıyla, 46.484,73 TL. asıl alacak, 4.230,11 TL. İşlemiş faizi, 211,51 TL. gider vergisi, 351,57 TL. ihtar gideri toplamı 51.277,92 TL’nin tahsili ve takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarına %46,8 temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi işletilmesi talebiyle takibe geçildiğinin, davalıların icra takibine itirazlarının huzurdaki davanın konusunu oluşturduğunun anlaşıldığını, taraflar arasındaki akdi davacı banka Kalkan/Antalya Şubesi ile davalı …arasında 29.09.2017 tarihli 70.000,00 TL. limitli “Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi” bağıtlandığı, sözleşmenin devamı sözleşmeye bağlı kefalet sözleşmesinde diğer davalı …’nın sözleşme tarihi ve limiti üzerinden müteselsil kefil olduğunun dosyaya tevdi edilen kısmi sözleşme suretinde görüldüğünü, davalı …’ya çerçeve kredi sözleşmesine dayalı olarak 07.08.2019 tarihinde …numaralı 9629 akdi faiz 902 komisyon üzerinden 30.06.2020 vadeli 31.721,36 TL. anapara tutarında spot bch/Tarım yeniden yapılandırma kredisi kullandırıldığı, 30.06.2020 tarihi itibariyle kredi hesabına tahakkuk ettirilen 8.392,54 TL. akdi faiz, 417,66TL. komisyon ve 440,51 TL. gider vergisinden oluşan toplam 9.250,71 TL. tutarın tahsil edilemediği, borçlu cari hesap şeklinde işletilen krediye faiz devresi itibariyle faiz kapitalizesi yapılmamakla birlikte kat edildiği 28.12.2020 tarihine kadar temerrüt faizi niteliğinde faiz oranının 9651 olarak güncellendiği, (İcra takibinde talep edilen temerrüt faizi %46,8) kredinin spot kredi oluşu ve süresiz sözleşmeye dayalı olarak kullandırılan kredinin 28.12.2020 tarihinde kat edildiği dikkate alındığında davacı bankanın 30.06.2020 tarihinden itibaren kredi akdi faizinin 9651 olarak güncellemesinin usulsüz olduğunu ve 30.06.2020 tarihinde işleyen faizlerin kapitalize edilmediği gözetilerek 31.721,36 TL. olan kredi anapara tutarına 30.06.2020 tarihinden 28.12.2020 kat tarihine kadar 181 günlük %29 akdi faizi 4.625,15 TL. ve gider vergisi 231,26 TL. olarak bulunduğunu, buna göre işleyen faiz, komisyon ve gider vergisinin 28.12.2020 tarihi itibariyle kapitalize edilmesiyle rapor içeriğinde de gösterildiği davacı bankanın krediden kat tarihi itibariyle talep edebileceği asıl alacak tutarının 45.828,48 TL. olup, kat tarihi itibariyle aktarıldığı takip hesabında kayıtlı krediye yapılan tahsilat bulunmadığı, kat ihtarnamesinde diğer alacaklar başlığında gösterilerek asıl alacak tutarına dahil edilen 103,83 TL’nin kredi ekstre ve noter masrafı olarak beyan edildiği, Yargıtay kararları gereği bankaların Merkez Bankasına bildirdikleri faiz oranının değil, davalının kullandığı ticari krediye uygulanan fiili faiz oranının uygulanması gerektiği, bu durumda dava konusu spot tarım kredisinin fiilen tabi olduğu akdi faizin %29 olduğu dikkate alındığında kredinin temerrüt faizinin akdi faizin %30 fazlası olan %37,7 oranının uygulanacak temerrüt faizi olduğunun belirlendiği, davalıların 07/01/2021 tarihi itibariyle temerrütlerinin olduğu anlaşılarak; banka alacağının takip tarihi itibariyle, 45.828,48 TL asıl alacak, 3.296,72 TL işlemiş akdi ve temürrüt faizi, 164,84 TL gider vergisi, 351,57 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 49.641,61 TL bulunduğu, takip tarihinden itibaren asıl alacağın %37,7 olduğu temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi işletilmesine tabi olduğu, kefil davanın söz edilen banka alacağının tamamından ve kendi temerrüdünden sorumluluğu olduğu kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine gelince;
İcra inkar tazminatının şartları şunlardır:
a)Geçerli ilamsız icra takibi yapılmış olmalı,
b)Borçlu süresi içinde ödeme emrine itiraz etmiş olmalı,
c)Süresi içinde açılmış bir itirazın iptali davası olmalı,
d)Talep olmalı,
e)Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmelidir.
Dosyaya baktığımızda; söz konusu şartların mevcut olduğu ve alacağın likit olduğu kanaatiyle, davacının inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; davalıların, Antalya Banka Alacakları İcra Dairesinin …esas sayılı dosyasına yaptıkları İTİRAZLARIN KISMEN İPTALİ İLE; takibin; her iki davalı yönüyle, 45.828,48 TL asıl alacak, 3.296,72 TL işlemiş akdi ve temerrüt faizi, 164,84 TL gider vergisi. 351,57 TL ihtar masrafı olmak üzere toplamda 49.641,61 TL üzerinden, davalılar arasında tahsilde tekerrür olmaması şartıyla DEVAMINA, takip tarihinden itibaren asıl alacak üzerine %37,7 temerrüt fazi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi işletilmesine,
2-Davacının inkar tazminatı talebinin kabulü ile; hükmolunan tazminatın %20’si oranında hesaplanan, 9.928,32 TL inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 59,30 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 618,46 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 2.772,55 TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 677,76 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 908,10 TL’nin haklılık durumu gereği 880,00 TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, arta kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL nin ; haklılık durumu gereği, 1.280,00 TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, bakiye 40,00 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 7.253,41 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili …’ın yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır