Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/342 E. 2023/519 K. 15.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/342
KARAR NO : 2023/519
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 25/06/2021
KARAR TARİHİ : 15/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili mahkemeye sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davacı … … Şubesi arasında, dava dışı … ile Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, davalı … de müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak bu sözleşmeyi imzaladığını, bu sözleşme kapsamında Ticari Kredili Mevduat Kredisi ve Taksit Ödemeli Ticari krediler kullandırıldığını, davalı borçlu hakkında Antalya Genel İcra Müdürlüğü … E.(Kapatılan: Antalya … Müdürlüğü’nün … Esas) sayılı dosyasından genel haciz yoluyla takip başlatıldığını, borçlu /kefil …’in borca, faize ve tüm ferilere itiraz ettiğini, bunun üzerine hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı olarak Antalya Arabuluculuk Bürosuna … arabuluculuk dosya numarası ile arabulucuya başvurulduğunu, ancak davalılar ile yapılan görüşmelerde anlaşma sağlanamadığını, … tarihli arabuluculuk son tutanağı ile arabuluculuk görüşmesinin sonlandırıldığını, borçlu davalının hukuki sorumluluğunun devam ettiğini, … ile akdedilen kredi sözleşmelerinden doğan mükellefiyete dâhil ödemelerini aksatması üzerine, hesap kat edilmek suretiyle borçlulara ihtarname gönderildiğini ve muaccel hale gelen borcun ödenmesinin talep edildiğini, davalıya gönderilen söz konusu ihtarnameye rağmen borcun ödenmediğini, davalı hakkında ilamsız takip başlatıldığını, ancak davalı tarafından icra takibine itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu ileri sürerek, borçluların haksız ve kötü niyetli olarak, davalı tarafından Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … E.(Kapatılan: Antalya … Müdürlüğü’nün … Esas) sayılı dosyasına yapılan itirazın fazlaya ilişkin dava hakları saklı kalmak kaydıyla Ticari Kredili Mevduat Kredisi ve Taksit Ödemeli Ticari kredileri için …-TL.’lik kısmi alacakları yönünden itirazın kısmen iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’ından aşağı olmamak üzere inkâr tazminatı ile yargılama gideri ile vekâlet ücretinin de davalılara yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesi olduğunu, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi değil, Tüketici Mahkemesi olduğunu, görev itirazında bulunarak davanın usulden reddine karar verilmesini, davacı tarafından, davalı aleyhine Antalya … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve icra takibine istinaden de davalıya ödeme emri tebliğ edildiğini, ödeme emrinin usule aykırı olarak tanzim edilmesi ve takip dayanağı belgelerin de ödeme emri ekinde davalıya tebliğ edilmemesi nedeni ile Antalya … Hukuk Mahkemesinin … Karar sayılı dosyası ile ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, bu aşamada davacı tarafça davalı müvekkili aleyhine Antalya 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını ve davanın reddine karar verildiğini, Antalya BAM. …Hukuk Dairesi … Karar sayılı dosyası ile yerel mahkeme kararının ”tüm deliller toplanmadan karar verildiğinden” KALDIRILMASINA karar verildiğini, Antalya BAM dairesinin kararı neticesinde Antalya 4.Asliye Ticaret Mahkemesi …Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verildiğini, iş bu karar da Antalya BAM. …Hukuk Dairesi … Karar sayılı dosyası ile kesin olmak üzere karar verildiğini ve akabinde Antalya … Müdürlüğü tarafından … tarihli davalıya ilamsız takipte ödeme emrinin tekrar tebliğe çıkarıldığını, ödeme emrinin … tarihinde davalıya tebliğ edildiğini ve … tarihinde ilgili icra dosyasına itiraz dilekçesi gönderildiğini, ancak gönderilen itiraz dilekçesine rağmen Antalya Genel İcra Müdürlüğü tarafından tekrar davalıya … tarihli ödeme emri gönderildiğini, bu ödeme emri davalıya … tarihinde tebliğ edilmiş ve … tarihinde tekrar icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunulduğunu, esasa ilişkin ise; davalı, davacı tarafından öncesinde maktu ve seri halde tanzim edilmiş olan sözleşmede sadece boş olan alanları doldurduğunu ve kefil olduğunu, ancak davalının kefaletinin geçerli olmadığını, TBK Eşin rızası başlıklı 584. Maddesi “Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır. ” hükmü bulunduğunu, davalının evli olduğunu, sözleşmede davalının eşinin rızası ve muvafakati olmadığının görüleceğini, davalı, kefil olarak imzalamadığı sözleşmelerden ve diğer borçlu …’in tüm harcamalarından sorumlu tutulduğunu, davalının imzaladığı sözleşme ve kefalet üst sınırı belli olsa da, üst limitten faydalanılarak, esas borçlunun tüm borçlarının davalıdan tahsil cihetine gidilmesinin haksız olduğunu, diğer taraftan, TBK’nun 583/1 maddesine göre, kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmayacağını, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa göre geçerli olarak bir kefalet sözleşmesi davacı tarafından alınmamış olup iş bu davanın bu nedenlerle reddine karar verilmesine, davalı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmayacak şekilde kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, Antalya Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında İİK’nun 67. Maddesi gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyada tüm deliller toplanmış, Davacı bankaya müzekkere yazılarak davalı ile aralarında imzalanan kredi kartı sözleşmesinin, hesap hareketlerinin, kredi kartı ekstrelerinin, borç ve ödeme bilgilerinin, ihtarname ve tebliğ şerhlerinin, ödeme planı ile davaya delil teşkil edebilecek bütün bilgi ve belgelerin birer suretlerinin mahkememize gönderilmesi istenmiş, müzekkere cevabı dosyaya konulmuştur.
Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası incelenmiş; alacaklının … A.Ş., borçlusunun davalı …, … olduğu, … TL Asıl alacak, 2.881,42 TL kat öncesi işlemiş faiz ve ferileri, 1.127,28 TL kat sonrası işlemiş faiz, 56,36 TL BSMV TF, … TL Asıl alacak, 3.944,71 TL işlemiş yıllık faiz, 197,24 TL temerrüt faizin %5 gider vergisi, 532,43 TL Asıl alacak, 19,62 TL işlemiş yıllık faiz, 0,98 TL temerrüt faizin %5 gider vergisi, olmak üzere toplam … TL alacağın tahsili talebi ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçluya gönderilen ödeme emrinin tebliğ edildiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği, İİK’nun 67/1 maddesi gereği yasal 1 yıllık süre içerisinde itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından sunulan dava dilekçesinde dava değeri …-TL olarak gösterilmiş, icra takibinde talep edilen toplam alacak miktarı … TL olduğundan bu hususta davacı tarafa HMK’nun 31. Ve 119/1 maddesi kapsamında talebini açıklamak ve netleştirmek üzere süre verilmiş olup davacı vekilinin … tarihli dilekçesini sunduğu görülmüştür.
Dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişinin mahkemeye sunmuş olduğu … tarihli raporda,
Yukarıdaki bölümlerde yaptığımız açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, davacı …’nin, dava dışı müşterisi olan … arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi’nin müteselsil kefili olan …’den, … olan takip tarihi itibariyle;
Kredi Türü Anapara Akdi Faiz Vergisi Asıl Alacak Temerrüt F. Vergisi Toplam Alacak
Taksitli T.Krd …, – 2.526,99 126.35 … 1.681,44 84,08 …
Tic. KMH 500,- 99,99 5,- 604,99 25,41 1,28 631,68
TOPLAM …,- 2.626,98 131,35 … 1.706,85 85,36 …
şeklinde detaylandırılan toplam … TL alacaklı olduğu, ancak bu miktarın …,-TL olan taleple sınırlı olduğunu söylemenin mümkün olacağı, şeklinde kanaatini bildirmiştir.
Dosya dava değeri dikkate alınarak hesaplama yapılmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişinin mahkemeye sunduğu … tarihli ek raporda;
… tarihli kök raporumuzda değişiklik yapmasını gerektiren bir hususun bulunmadığı belirtilmiştir.
Taraf vekillerinin tüm iddia ve itirazlarını karşılar mahiyette davalının sözleşme kefili olduğu iddiası ile birlikte İİK 68/b maddesi gereği temerrüt hükümleri ve ayrıca dava değeri ile takipteki miktarlar yeniden değerlendirmek üzere ek rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize sunulan ek raporda,
…Bu durumda;
… TL Anapara
672,44 TL … TL için …- … arası %13,44’den Akdi Faiz
1.845,93 TL 59.571,39TL için … – … arası %13,44’den Akdi Faiz
+ 125,92 TL %5 Akdi faizlerin vergisi
… TL TL Asıl Alacak
1.707,21 TL … – … Arası %20,16 Temerrüt Faizi
+ 85,37 TL Tem. Faizinin Vergisi
… TL Taksitli Kredi için olması gereken takip alacağı (Mevcut verilere göre)
şeklinde takip alacağı olması gerektiği anlaşılmıştır. Ancak, kök raporumuzun II/D Bölümünde de açıklandığı üzere; takip talebinin … TL Asıl Alacak miktarı üzerinden yapıldığı (aradaki 139,26 TL’lık farkın, takip tarihine kadar cari hesapta oluşan küçük ve küsüratlı kalemlerden yapılan tahsilatlar olduğu düşünülmekte ve asıl alacak miktarının altında olması nedeniyle de, talep edilen miktar olarak tarafımızca da bu miktar esas tutulmuştur.) görüldüğünden ve kök raporumuzda da banka alacağı taleple sınırlı olarak yine bu miktar üzerinden hesaplandığından, bu kredi ile ilgili olarak … alacak miktarını değiştirecek bir husus bulunamamıştır. Yukarıda yaptığımız açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, taraflarca yapılan itirazlar yeniden değerlendirilmiş olmakla birlikte; gerek … tarihli kök raporumuzda ve gerekse … tarihli ek raporumuzla ilgili olarak yeni bir sonuç doğuracak bir hususun bulunmadığı, bu nedenle de anılan raporlarımızda da değişiklik yapılmasında gerek olmadığı, belirtilmiştir.
Dosya tarafların itirazları değerlendirilmek ve dava değeri dikkate alınarak yeniden hesaplama yapılmak üzere bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişinin mahkemeye sunduğu … tarihli ek raporda;
Davalı vekilinin;”krediye en son … vadeli 17. Taksitin … tarihinde ve kalanı anapara borcunun … tarihinde kredili mevduat hesabından karşılanmak üzere ödeme mahsubunun vadesiz mevduat hesabı üzerinden yapıldığı, buna göre … vadeli taksitin ödenmesiyle birlikte … TL anapara bakiyesinin kalması gerekirken bilirkişi tarafından … TL anapara bakiyesi kaldığı” yolundaki itiraz konusu yeniden değerlendirilmiş, ancak; … tarihinde BCH’tan sistem üzerinden yapılan tahsilatın tüm taksit tutarı değil 467,88 TL’lık anapara ile buna ait 32,12 TL tutarındaki BSMV toplamı olan 500,-TL’lık kısmi tahsilat olduğu, böylece bakiye anapara borcunun … itibariyle yine … TL olduğu, ancak … itibariyle bu bakiyenin … TL’sına düştüğü anlaşılmıştır.
Bu durumda;
… TL Anapara
672,44 TL … TL için …- … arası %13,44’den Akdi Faiz
1.845,93 TL … için … – … arası %13,44’den Akdi Faiz
+ 125,92 TL %5 Akdi faizlerin vergisi
… TL TL Asıl Alacak
1.707,21 TL … – … Arası %20,16 Temerrüt Faizi
+ 85,37 TL Tem. Faizinin Vergisi
… TL Taksitli Kredi için olması gereken takip alacağı (Mevcut verilere göre)
şeklinde takip alacağı olması gerektiği anlaşılmıştır. Ancak, kök raporumuzun II/D Bölümünde de açıklandığı üzere; takip talebinin … TL Asıl Alacak miktarı üzerinden yapıldığı (aradaki 139,26 TL’lık farkın, takip tarihine kadar cari hesapta oluşan küçük ve küsüratlı kalemlerden yapılan tahsilatlar olduğu düşünülmekte ve asıl alacak miktarının altında olması nedeniyle de, talep edilen miktar olarak tarafımızca da bu miktar esas tutulmuştur.) görüldüğünden ve kök raporumuzda da banka alacağı taleple sınırlı olarak yine bu miktar üzerinden hesaplandığından, bu kredi ile ilgili olarak … alacak miktarını değiştirecek bir husus bulunamamıştır. Yukarıda yaptığımız açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, taraflarca yapılan itirazlar yeniden değerlendirilmiş olmakla birlikte; gerek … tarihli kök raporumuzda ve gerekse … tarihli ek raporumuzla ilgili olarak yeni bir sonuç doğuracak bir hususun bulunmadığı, bu nedenle de anılan raporlarımızda da değişiklik yapılmasında gerek olmadığı görüşüne varılmıştır.” şeklinde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Uyuşmazlık; dava dışı … ile imzalanan … tarihli genel kredi sözleşmesine kefil olan davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve takip tarihi itibariyle sorumlu olduğu alacak miktarının tespitine ilişkindir.
Akdi ilişkinin incelenmesinde; Davacı Antalya … Şubesi ile dava dışı … arasında imzalanan … tarihli …-TL limitli Nakdi ve Gayrinakdi kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalının da …-TL limitle müteselsil kefil olduğu,… tarihinde davalı müteselsil kefilin kefalet limitinin yükseltildiği, eş rızasının alındığı, kredi taksitlerinin ödenmemesi üzerine Antalya … Noterliği’nin … tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesabın kat edildiği anlaşılmıştır.
Kefalet sözleşmesi davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 581 ila 603 üncü maddeleri arasında düzenlenmiştir. Kefalet sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu’nun 581 inci maddesinde “kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşme” şeklinde tanımlanmıştır. Kanunda yer alan bu tanıma göre kefalet sözleşmesi, alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir.
6098 Sayılı TBK 583.Maddesinde ; “Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır. Taraflar, yazılı şekle uyarak kefilin sorumluluğunu borcun belirli bir miktarıyla sınırlandırmayı kararlaştırabilirler.
Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz.” düzenlemesi mevcuttur.
Davacı banka ile dava dışı … arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesindeki davalının kefaletlerinin 6098 Sayılı TBK 583. Vd. Maddesindeki yasal düzenlemeye uygun ve geçerli olduğu görülmüştür.
Bütün dosya kapsamı, mahkememizce alınan yukarıda tarihi belirtilen hüküm kurmaya, mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporu da dikkate alındığında, davalının kredi sözleşmesinden kaynaklı borçlu olduğunun anlaşılması ile mahkememizce esasa alınan bilirkişi raporunda belirtilen bedeller ile davacı vekilinin açıklama dilekçesi dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine yönelik değerlendirmede: Yargıtay 19. H.D.nin 27/02/2013 gün ve 2013/10 E. 2013/1630 K. sayılı emsal içtihatında ”…alacağın, banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olduğu gözetildiğinde, sözleşme hükümlerine göre her aşamada hesap edilebilir, likit bir alacak olarak kabulünün gerekçesine ve borçlunun itirazında haksız bulunmasına göre, 2004 sayılı kanunun ilgili maddesi doğrultusunda itirazın iptaline karar verilen, harcı yatırılarak dava konusu edilen bölüm üzerinden alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekir…” şeklindeki emsal içtihad doğrultusunda kredi sözleşmesi nedeniyle sorumluluğunun kabulüne karar verilen borçlu aleyhine hükmolunan alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçelerle davacının davasının kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, Antalya Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyasında,
1-Taksitli ticari krediden doğan banka alacağı yönünden;
a)Borçlu davalının itirazlarının 59.900,00-TL asıl alacak, 540,53-TL işlemiş faizi, 27,03-TL faizin gider vergisi olmak üzere toplam …-TL üzerinden İPTALİNE,
b) Asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren % 20,16 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden % 5 gider vergisi UYGULANMASINA,
2- Kredili Mevduat Hesabı kredisinden doğan banka alacağı yönünden;
a)Borçlu davalının itirazlarının 500,00-TL asıl alacak üzerinden İPTALİNE,
b) Asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren % 30,24 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden % 5 gider vergisi UYGULANMASINA,
3- Takibin yukarıda belirlenen bu miktarlar üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine
4-Hükmolunan alacağın %20’si oranında hesaplanan 12.193,51- TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.164,69 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 545,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.618,76 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince hesaplanan 9.754,80 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince hesaplanan 32,44 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.319,34 TL’nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 0,66 TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-Davacı tarafında yapılan posta, tebligat giderinden ibaret toplam 435,05 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 434,83 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
11-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekili Av. … ile davalı vekili Av. …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır