Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/318 E. 2022/133 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/318 Esas
KARAR NO : 2022/133
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 17/06/2021
KARAR TARİHİ: 10/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde, Müvekkil bankanın müşterisi olan davalının, bankadan kullandığı 144.144,97 TL tutarındaki birikmiş borcu için kendisine ihtarname gönderildiğini ancak, buna rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine icra dairesi nezdinde takip başlattıklarını ancak davalının buna da itiraz ederek takibi durdurduğunu, borçlunun itiraz sebeplerinin yerinde olmadığını, bu nedenle, yapılan itirazın iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, müvekkilinin bahsi geçen icra takibine yaklaşık 1 yıl önce itiraz ettiğini, 2015 yılında gösterdiği teminatlar karşılığında dava dışı kredi borçlusu … isimli kişiye kefil olduğunu, bu kişinin kullanmış olduğu kredinin de 2016 yılında ödenmiş olduğunu, ayrıca, davalının 2017 yılında da icra dosyasına konu olan kredinin de kefili olduğunu ve bu kredinin de 2018 yılında ödendiğini, bunu takiben dava dışı banka müşterisinin tekrar bankadan davaya konu krediyi kullanmış olduğunu, fakat davalının bu krediye kefil olmadığını, davalının bankadan talep ettiği sözleşmenin de kendisine verilmediğini, bu nedenle dava konusu kredinin ve içeriğinin net olmadığını, ayrıca; davanın davalı aleyhine sonuçlanacağı varsayılsa dahi ödeme emrinde davalıya ithaf edilen borcun 15.000,-TL ile sınırlandırılmış olduğunu, sayılan bu nedenlerden
ötürü davalının sadece 15.000,-TL’lık bir borç miktarından sorumlu olabileceğini ifade ederek, davanın reddi ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Dosyada tüm deliller toplanmış, Antalya Banka Alacakları İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişinin mahkemeye sunmuş olduğu 03/01/2022 tarihli raporda,
Davacı …bank A.Ş. ile dava dışı banka müşterisi … arasında; 26.08.2012 tarihinde 24.000,-TL, 27.08.2018 tarihinde 15.000,-TL ve 29.11.2018 tarihinde 100.000,-TL limitli olmak üzere 3 ayrı sözleşme imzalandığı, 15.000,-TL limitli olan sözleşmede davalı …’ın müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu, eşinin de bu kefalete rıza göstermiş olduğu, bu sözleşmenin davalının dava dışı banka müşterisi …’ın bu sözleşme ile doğmuş ve ileride doğacak borçlarını da kapsadığı ve “10 yıl süreyle geçerli olacağı” hususunun yer aldığı, ayrıca; davalının 08.10.2015 tarihinde de, sahibi olduğu gayrimenkulü 47.250,- TL bedel üzerinden davacı bankaya ipotek ettirdiği ve buna ilişkin olarak düzenlenen resmi senedin 1. Maddesinin; “müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı ve imzalayacağı sözleşmeleri” kapsadığı ve bu ipoteğin halen çözülmemiş olduğu, dava konusu alacakla ilgili olarak davacı bankaca düzenlenen ihtarnamede de zaten davalının tüm banka alacağından değil; 15.000,-TL limitle sorumlu tutulduğunun belirtildiği, davacı bankanın alacağının kaynağı, ihtarname ve takip süreçleri de dikkate alınarak tarafımızca yapılan yeniden hesaplamalar sonucunda davacı bankanın toplamda 80.579,69 TL tutarında alacağı hesaplanmış ise de; hem davacı bankanın ihtarnamedeki talebinin davalı için 15.000,-TL ile sınırlı olması, hem de nitelikleri yukarıda anılan 17.08.2014 tarihli sözleşmede davalının kefalet miktarının 15.000,-TL ile sınırlanmış olması nedeniyle, davacı …bank T.A.Ş.’nin; davalı …’ı, dava dışı banka müşterisi …’ın kullandığı kredilerden doğan alacağının 15.000,-TL’lık kısmından; hem şahsen, hem de ipotek verdiği gayrimenkul üzerinden sorumlu tutabileceğini bildirir rapor sunulmuştur.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava genel kredi sözleşmelerine dayalı olarak müteselsil kefil hakkında yapılan ilamsız takipte itiraz üzerine alacaklı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İİK. 67/1. Maddesinde: “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Buna göre açılan dava süresindedir.
Uyuşmazlık; takip tarihi itibariyle takibe dayanak genel kredi sözleşmeleri nedeniyle müşterek borçlu müteselsil kefillin takip tarihi itibari ile sorumlu olduğu alacak miktarının tespitine ilişkindir.
Bütün dosya kapsamı, mahkememizce alınan yukarıda tarihi belirtilen hüküm kurmaya, mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporu da dikkate alındığında, davacı …bank A.Ş. ile dava dışı banka müşterisi … arasında; 26.08.2012 tarihinde 24.000,-TL, 27.08.2018 tarihinde 15.000,-TL ve 29.11.2018 tarihinde 100.000,-TL limitli olmak üzere 3 ayrı sözleşme imzalandığı, 15.000,-TL limitli olan sözleşmede davalı …’ın müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğu ,kefalet sözleşmesinin 6098 sayılı Borçlar kanununun 583 maddesine uygun olarak düzenlendiği ve geçerli olduğu anlaşıldığı hususları mahkememizce sabit görülerek davalı aleyhine açılan davanın, bilirkişi raporunda belirtilen bedel üzerinden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine yönelik değerlendirmede: Yargıtay 19. H.D.nin 27/02/2013 gün ve 2013/10 E. 2013/1630 K. sayılı emsal içtihatında ”…alacağın, banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olduğu gözetildiğinde, sözleşme hükümlerine göre her aşamada hesap edilebilir, likit bir alacak olarak kabulünün gerekçesine ve borçlunun itirazında haksız bulunmasına göre, 2004 sayılı kanunun ilgili maddesi doğrultusunda itirazın iptaline karar verilen, harcı yatırılarak dava konusu edilen bölüm üzerinden alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmetmek gerekir…” şeklindeki emsal içtihad doğrultusunda kredi sözleşmesi nedeniyle sorumluluğunun kabulüne karar verilen kefil aleyhine hükmolunan alacağın %20’si oranında hesaplanan 3.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçelerle davacının davasının kısmen kabulüne kısmen reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
Buna göre davalının Antalya Banka Alacakları İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasında itirazının KISMEN İPTALİ İLE, takibin davalı için 15.000,00 TL ile sınırlı olmak kaydı ile DEVAMINA,
2-Hükmolunan alacağın %20′ si tutarındaki 3.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.024,65 TL den peşin alınan 2.060,70 TL nin mahsubu ile fazladan alınan 1.036,05 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.182,64 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 137,36 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yapılan posta ve müzekkere ücreti ile bilirkişi ücretinden ibaret toplam 781,10 TL nin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 81,30 TL sinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan ilk dava masrafı olan peşin ve başvurma harcı toplamı 1.085,95 TL nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
9-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
10-Yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 16.218,77 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili … ile davalı vekili …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır