Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/10 E. 2021/622 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/10 Esas
KARAR NO : 2021/622
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/01/2021
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

NOT: Her ne kadar kısa kararda Hakim … (…) yer almakta ise de; Hakimler ve Savcılar Kurulu 2. Dairesinin … tarihli …/… Tedbir ve …/… sayılı kararı ile bir yıl süre ile tedbiren görevinden uzaklaştırılmasına karar verildiğinden gerekçeli karar Antalya İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığının … tarih …/… Muhabere sayılı görevlendirmesi gereği hakim … (…) tarafından yazılmıştır.
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı aleyhinde Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün …/… E. sayılı icra dosyası üzerinden başlatılan ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emri, davalı tarafa … tarihinde e-tebliğe çıkartılmış, davalı – borçlu, ibraz ettiği itiraz dilekçesi ile borcun tamamına, işlemiş faize, faiz oranına, takip dayanağına, borcun tüm diğer ferilerine itiraz etmiş icra takibi durmuştur. Davalının itirazları haksız ve kötüniyetli olup, iptali gerektiğini, Müvekkil firma ile davalı şirket arasında, … tarihinde, …Uluslararası Kardiyoloji ve Kardiyovasküler Cerrahide Yenilikler Kongresi’nin … otelinde gerçekleştirilmesi konusunda anlaşma yapılmış, buna yönelik sözleşme imzalandığını, sözleşmede, otele ilişkin, kalış ve otelde kullanılacak her türlü hizmetin bedeli Euro olarak belirlendiğini, yapılacak ödemelerin de, Euro olarak ya da sözleşmede yer alan kur politikası sınırları dahilinde, T.C.M.B. Döviz Alış kuru cinsinden belirlenerek banka havalesi ile ödeneceği kararlaştırıldığını, Kongre, ülkemizde ve tüm dünyada salgına dönüşen Covid-19 virüsü sebebiyle ve Sağlık Bakanlığı tarafından, uluslararası kongre ve organizasyonların salgın tehlikesi geçene kadar yapılmaması kararı çerçevesinde iptal edilmiştir. Salgının devam etmesi nedeniyle, kongrenin ileri bir tarihte gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği ya da bir daha yapılıp yapılamayacağı belirsiz hale gelmiştir. Bu aşamaya kadar, sözleşmede belirtilen ödemelerden bir kısmı müvekkil tarafından davalı tarafa sözleşme hükümleri çerçevesinde ödenmediğini, salgının ve salgından kaynaklı tedbirlerin devam etmesi nedeniyle, davalı-borçlu firma tarafından da kabul edildiği gibi, mücbir nedenden dolayı yapılan anlaşma iptal edilmiş ve müvekkilin yapmış olduğu ödemelerden 456.332,00 TL’lik kısım … tarihinde davalı tarafça iade edildiğini, davalıya, müvekkil şirket tarafından, … tarihinde, 18.150,00 Euro karşılığı 110.715,00 TL. (Kur 1Euro=6,3 TL üzerinden), … tarihinde, 18.150,00 Euro karşılığı 117.975,00 TL. (Kur 1Euro=6,5 TL üzerinden), … tarihinde, 18.150,00 Euro karşılığı 121.608,19 TL (Kur 1 Euro=6,7 TL üzerinden) olmak üzere toplam 72.600,00 Euro ödeme yapılmıştır. Yatırılan bu bedelden, 1.340,00 Euro, davalı tarafça kullanım bedeli olarak kesilmiş ve … tarihinde, müvekkilin borçlu firmadan 71.260,00 Euro alacağı olduğu konusunda taraflar arasında yazılı mutabakata varıldığını, Davalı tarafın, 71.260,00 Euro karşılığı yerine, eksik ödeme yapması nedeniyle, İzmir … Noterliği’nin … yevmiye numaralı, … tarihli ihtarnamesi gönderilmiştir, İhtarnamede, müvekkil şirketin alacağı olan 71.260,00 Euro’nun, sözleşmede belirlendiği üzere, “…Kur 1 Euro=8,50 TL üzeri olması durumunda 8,50 TL olarak sabitlenecektir…..” düzenlemesi çerçevesinde, iade günündeki kur üzerinden, 71.260,00 Euro’nun karşılığı olan 605.710,00 TL. yerine, ödenen 456.332,00 TL’den eksik kalan 149.378,00 TL’nin ödenmesi talep edildiğini, ancak ihtara rağmen davalı tarafından herhangi bir ödeme gerçekleştirilmediğini, itirazın iptali davasının konusu olan, Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı takibi ile 150.901,95 TL takip çıkışlı icra takibi başlatıldığını, borçlu … Turizm Yatırım ve İşletmecilik Anonim Şirketi’ ne ödeme emri … tarihinde tebliğe çıkarıldığını, borçlu … Turizm Yatırım ve İşletmecilik Anonim Şirketi yapmış olduğu … tarihli itirazında, müvekkil alacaklıya karşı ödeme emrinde belirtildiği gibi bir borcu olmadığını belirterek borcun tamamına, işlemiş faize, faiz oranına, işleyecek faiz oranına, takip dayanağına ve borcun diğer tüm ferilerine itiraz ettiğini, takip … tarihinde durdurulduğunu, Davalının, alacağın tahsilini geciktirmek amaçlı haksız, kötü niyetli ve dayanaksız olarak itirazları nedeniyle işbu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, müvekkil firmanın davalı firmadan olan alacağı, ticari defter ve kayıtlarında sabit olup, davalı tarafından da borçları bilinmektedir. Buna rağmen itiraz ederek borçlarını ödemekten kaçınmaya çalıştıklarını, Müvekkil şirketin defter ve kayıtlarından yapılacak bilirkişi incelemesi sonunda, müvekkilin davalılardan olan alacağı belirleneceğini, Davalıların, müvekkil firmaya olan borçlarına karşılık herhangi bir ödemede bulunmamaları ve takibe itiraz etmiş olmaları nedeniyle, arabuluculuk dava şartı gereği … tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu, Arabuluculuk son oturumu, Covit19 (Koronavirüs salgını) sebebiyle birey ve kamu sağlığı düşünülerek fiziken değil süreçteki tüm tarafların rızası ile telekonferans yöntemi ile gerçekleştirildiğini, Davalı-borçlu şirket, müvekkile yapması gereken ödemeyi gerçekleştirmediğini, dava sürecinde; davalının art niyeti de göz önüne alındığında mal kaçırma durumu bulunabileceğinden, dava sonucunda müvekkilin alacağını tahsil etme imkânı kalmayacağını, bu nedenle; davalı aleyhine, davalı şirket üzerine kayıtlı menkul, gayrimenkul ve araçları ile banka hesaplarına, üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarına, vergi dairesi alacaklarına, İ.İ.K. nun 257.maddesi uyarınca İhtiyati haciz konulmasına fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, Takibin devamına, alacağın %20’indan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının oluştuğunu iddia ettiği kur farkından müvekkilin sorumlu tutulmasını gerektirir hiç bir hukuksal dayanağı mevcut olmadığını, davacı müvekkile tl olarak ödeme yapıldığını, müvekkilde mücbir sebeb nedeni ile uygulanmayan sözleşme nedeni ile tahsil etmiş olduğu türk lirası bedeli 6098 sayılı borçlar kanunun 136. maddesi gereği türk lirası olarak aynen iade ettiğini, davacının müvekkil şirkete göndermiş olduğu haksız ihtarnamede dahi kabulünde olduğu üzere taraflar arasındaki sözleşme de davacıya ödeme hususunda iki alternatif sunulmuş davacı , TL para biriminde ödeme yapmayı tercih ederek müvekkil şirkete TL para biriminde ödemede bulunduğunu, Davacı yinehaksız ihtarında kabul ve beyan ettiği üzere mücbir sebep nedeniyle sözleşme taraflar arasında uygulanmadığını, bu hususta ihtilaf bulunmadığını, mücbir sebeb nedeniyle uygulanmayan sözleşmeden dolayı müvekkil sebebsiz zenginleşme hükümleri gereği TL olarak aldığı edimi aynen aldığını gibi TL olarak talep edildiği anda iade etmiş olup davacının kur farkından müvekkil şirketi sorumlu tutmaya çalışmasının hiçbir yasal dayanağı olmadığını, davacının uygulanmayan ve yürürlükte bulunmayan sözleşmeye göre TL ödediği bedeli EURO olarak iade istemesinin hak ve nisfetle bağdaşmasıda ayrıca mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber bir an için taraflar arasında ki sözleşmenin iade anında yürürlükte olduğu varsayılsa dahi yine müvekkil şirketin sözleşmenin uygulanmaması halinde davacının TL olarak ödediği bedelleri EURO olarak iade edeceğine dair bir sözleşme hükmü mevcut olmadığını, davacının sözleşmede dayanmaya çalıştığı hüküm müvekkil şirkete davacının yapacağı ödemeyi ve otelin fiyatını belirleyen sözleşme hükümü olduğunu, söz konusu hükmün davacının sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle TL olarak ödediği bedeli EURO olarak geri istemesine dayanak olması hukuken mümkün olmadığını, kaldı ki eğer taraflar arasındaki sözleşme uygulanacak ise davacının zaten yaptığı ön ödemeyi grubun iptal olması nedeniyle iade almasıda mümkün olmadığını, sözleşmenin ilgili kısmında iptal halinde ön ödeme bedellerinin Otel tarafından davacıya iade edilmeyeceği açıkça yazılı olduğunu, Müvekkil şirket göndermiş olduğu davacının haksız ihtarına cevapta tüm yasal haklarını saklı tutarak ve iyi niyetle TL olarak aldığı bedeli TL olarak iade ettiğini belirttiğini, sözleşme geçerli ise otel açık olduğu halde grubu iptal eden davacının bedel iade isteme hakkı olmadığı için davası bu yönü ile de haksız ve hukuki mesnedden yoksun olduğunu, davacının çekmiş olduğu haksız ihtara müvekkil şirket tarafından ekte örneği bulunan ihtarname ile cevap verilmiştir.davacının çekmiş olduğu haksız ihtara müvekkil şirket tarafından ihtarname ile cevap verdiğini, davacı ile varılmış bulunan bir yazılı mutabakat söz konusu olmadığını, davacı sözleşme gereği tutulmuş bulunan muhasebe kaydını alacak iddiasına dayanak yapma çabasında olduğunu, tarafların yaptıkları sözleşme çerçevesinde muhasebe kaydı tutması gerektiği izahtan varestedir. Davacının müvekkil şirkete Euro ödeme yapması gerektiği için yaptığı TL ödemeler ödeme yaptığı gün için belirlenen sözleşmedeki kur maddesine göre belirtilen maddede ki kur üzerinden muhasebe kayıtlarına mecburen Euro olarak girildiğini, davacının ihtiyati haciz talebi haksız ve hukuki mesnedden yoksun olup, gerçeğe aykırı beyanlara dayandığını, keza yerleşik yargı uygulamasında ihtiyati haciz kararı için öngörülmüş olan yaklaşık ispat kuralıda somut davada mevcut olmadığı gibi davacı dava neticesinde haklı çıkar ise ulaşacağı sonucu ihtiyati haciz talebi yolu ile etme gayesinde olduğunu, davacı dilekçesinde sözde alacağının ödenmediğini müvekkil şirketin mal kaçırma ihtimali göz önünde bulundurularak dava sonunda alacağını tahsil edebilmesi için ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmektedir. Davacının bu talebi tamamı ile haksız olduğunu, öncelikle davacının haksız ihtiyati haciz talebinin reddine, netice olarak davacının haksız ve hukuki mesnedden yoksun davasının reddi ile , kötüniyetle icra takibi yapan davacının asıl alacağın %20 sinde aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkumiyetine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, davacı tarafından davalı aleyhine sözleşmeden kaynaklanan kur farkı alacağına dayalı olarak Antalya Genel İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı takip dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılmıştır.
Davalının ticari defterlerinin incelendiği… tarihli mali Müşavir Bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacı tarafından kur farkı alacağına karşılık davalı aleyhine … tarihinde Antalya
Genel İcra Müdürlüğü’nün …/…. Sayılı dosyası ile aşağıdaki şekilde icra takibi
başlatılmış olduğu, taraflar arasında … tarihinde Grup sözleşmesi imzalandığı görülmüştür. Bu
sözleşmenin …-… tarihleri arası gerçekleşecek 16. Uluslararası Kardiyoloji Ve
Kardiyovasküler Cerrahide Yenilikler kongresi ile ilgili imzalandığı,
Sözleşmenin ödemeler maddesinin ‘Tahmini konaklama bedelinin (90.750€) %20’si … ,tarihinde %20’si, … tarihinde %20’si … tarihinde %20’si … tarihinde
,sözleşmede belirtilen döviz cinsi üzerinden veya yukarıda belirtilen kur politikasına istinaden T.C.M.B döviz alış kurundan banka havalesi ile ödenecektir. Kalan bakiye … tarihinde yapılacak
mutabakata istinaden sözleşmede belirtilen döviz cinsinden veya yukarıda belirtilen kur politikasına
istinaden T.C.M.B döviz alış kurundan grup çıkışından itibaren ilk iş gününde otele ödenecektir. İş bu
sözleşme gereği acente nin ödemesi gereken bedelleri doğrudan sözleşmedeki döviz cinsinden veya yukarıda
belirtilen kur politikasına istinaden T.C.M.B döviz alış kurundan ödemesi esastır.’ Şeklinde olduğu ve
esas alınacak kurların ayrıca sözleşmede belirlendiği,
Sözleşmenin mücbir sebep nedeniyle uygulanamadığı ve davacı tarafından davalıdan , ödemelerin iadesinin talep edildiği,
Davalının ibraz edilen … ve … yıllarına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu
ve sahibi lehine delil olma vasfına sahip olduğu, Davalının ticari defter kayıtlarına göre davacının ödemelerini TL olarak sözleşmede belirlenen
kurlara göre yapıldığı ve davalı tarafça geri iadenin TL ödeme bedeli üzerinden geri iade edildiği
ve ticari defterlerine göre davalının davacıya herhangi bir borcunun kalmadığı,
Davalının savunmasında bahsettiği gibi TL olarak yapılan ödeme tutarının aynen iade edildiği , davalının savunmasının kabul görmesi durumunda alınan TL bedellerin aynen iade edildiği
, görüldüğünden davacının bir alacağından bahsedilemeyeceği, ancak ödemeler yapılırken
sözleşme de belirlenen kurların esas alınarak TL ödemelerin bu kurlara göre yapıldığı , görüldüğünden sayın mahkemenizce davacı ve davalı arasında Euro anlaşma yapıldığı ve
ödemelerin TL olarak yapılması durumunda sözleşmede belirlenen kurlara göre yapılması imza
altına alındığından sözleşme kurlarına göre hesaplama yapılması gerektiği değerlendirilecek
olunursa yukarıdaki tabloda gösterildiği gibi davacının davalıdan 11.996,10Euro alacaklı olacağı
Ödeme günündeki 11.996,10Euronun sözleşmedeki esas alınarak kurlara göre TL değerinin
ise 92.369,97TL olduğu,
Davacının kur farkından kaynaklanan alacağını talep edebileceğinin sayın mahkemenizce , kabul görmesi durumunda davacı tarafından davalı yan ihtarname ile temerrüde
düşürüldüğünden davacının 2.277,62TL işlemiş faiz talep edebileceği hesaplanmış olup icra
takibinde 1.189,50TL işlemiş faiz talep edildiğinden talep gereğince davacının takip tarihi itibari
ile 92.369,97TL asıl alacak 1.189,50TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 93.559,47TL alacaklı
olacağı,
Sayın mahkemenizce davacının kur farkından kaynaklı olan alacağını talep etme hakkı
olduğu kanaatine varılacak olunur ise davacı yanın 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine
İlişkin Kanunun 2. Maddesine göre takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiz
İsteyebileceği belirtilmiştir.
Davacının ticari defterlerinin incelendiği … tarihli (talimat yolu ile aldırılan) bilirkişi raporunda özetle; davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, lehe delil olma özelliğine sahip olduğu, dava konusu sözleşmeden kaynaklı olarak davacı tarafın kur farkı alacağı talebinin yerinde olduğu, davacının yukarıda da ayrıntılı olarak belirtildiği üzere kur farkı olarak davalı … Turizm Yatırım ve İşletme A.Ş.’den 92.370,00 TL. alacağının bulunduğu, bunun da 7,70 TL. kurdan Euro karşılığının da 11.996,10 Euro olduğu, ancak kur farkının oluşmayacağının iddia edilmesi ve/veya kanaatine varılması halinde, davacının kaybının önlenmesi amacıyla ödeme yaptığı tarihlerinden itibaren davalı tarafından … tarihinde yapılan iade ödemesine kadar gecikme faizi talep edilebileceği, davacı ödemelerinin sözleşmeye uygun olarak, yani ödeme tarihindeki TCMB döviz alış kuru esas alınmak suretiyle ödeme tarihindeki sözleşmede belirtilen kurlar esas alınarak TL. Olarak yapıldığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporları içeriği değerlendirilerek, mahkemece davacı tarafça yapılan ödemelerin TL olarak sözleşmede belirtilen kur üzerinden yapıldığının, sözleşmenin uygulamadığı bu nedenle davacı tarafça yapılan ödemenin iadesinin talep edildiği, davalı tarafça da TL olarak aynen geri ödemenin yapıldığı anlaşılmakla, davacının fark alacağı talep edemeyeceğinin kabulü ile, davacının iddiası yerinde görülmeyerek, davanın reddine karar verilmiştir.
Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Hükmün niteliği ve tarihi dikkate alınarak, alınması gerekli 59,30 TL maktu ret karar harcının davacı tarafça yatırılan 2.577,03 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 18.285,69 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; tebliğden itibaren İKİ HAFTA içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenecek olan istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2021

Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır