Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/655 E. 2022/109 K. 02.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/655
KARAR NO : 2022/109
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2020
KARAR TARİHİ: 02/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Müvekkil … A.ş. ıle davalı …İnş. Faz, lih, İhr. san. Ve lıc. Lid. Şti. arasında 24.04.2019 tarihinde faktoring sözleşmesi akdedildiğini, iş bu faktoring sözleşmesi ayrıca diğer davalı … tarafından müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, davalı şirketin, faktoring sözleşmesi kapsamında 24.02.2020 tarihli …No.lu faturadan kaynaklanan alacağını müvekkil şirkete devrettiğini, alacağın devri akabinde müvekkilin, davalı şirkete 105.285,00-TL ödeme yaptığını, taraflar arasındaki Faktoring Sözleşmesinin 3. Maddesi “MÜŞTERİ devredilen alacak ile ilgili her türlü bilgi ve belgeyi ULUSAL’a vermekle yükümlüdür.” hükmü gereğince …Bankası Aspendos Bulvarı Ticari Şubesine ait 110.000.-TL bedelli, … numaralı, keşide yeri Antalya, keşide tarihi 30.06.2020 olan çekin davalı şirket tarafından müvekkile teslim edilmesi gerekirken, bu yükümlülüğün yerine getirilmediğini, müvekkil tarafından keşide edilen Beyoğlu 41.Noterliği’nin …Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile, söz konusu çekin müvekkil şirkete teslim edilmesi, teslim edilmesinin mümkün olmaması halinde söz konusu bedelin müvekkil Şirkete ödenmesinin talep edildiğini, bu ihtara karşılık davalı müşterek borçlu-müteselsil kefil … tarafından 27.05.2020 tarihli yazıda borç kabul edilerek “söz konusu evrak ticari kurumlara verilmiştir ve geri alınması zaman alacağı için makul bir ödeme planı içinde ödeme yapılacaktır, 30.06.2020 tarihine kadar ödeme yapılacaktır” şeklinde cevap verildiğini beyan ederek; alacak talebinde bulunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil açısından kefil olarak imzalanan olup kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu zira müvekkilin sorumlu olacağı miktarın yazılı olmadığını ,eşinin rızasının (imzası) olmadığını ve ortada asıl borç olmaması veçhile müvekkil açısından iş bu davanın reddi zarureti olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket dava konusu borcu davacı şirkete ödediğini, bu hususun ticari defterlere işlenmiş olup yapılacak olan bilirkişi incelemesi ile de gercek durumun ortaya çıkacağını, tüm bu anlatılanlar karşısında ; davacının açtığı davanın haksızlığı veçhile iş bu davanın reddi zarureti olduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, alacak davasından ibarettir.
Faktoring; “Müşterinin üçüncü şahıs olan borçlu karşısındaki mal tesliminden veya işgörme/hizmet ediminden ileri gelen alacaklarının karşılığını, alacağın tahsilinden önce avans olarak ödeyerek alacağın tahsil edilmemesi riskinin ve müşteri için borçlunun muhasebesinin tutulması, ihtar işlemleri gibi işgörme/hizmet edimlerinin üstlenilmesi suretiyle devir ve satın alınması” olarak tanımlanmaktadır (Kocaman A: Faktoring İşlemlerinin Hukuki Niteliği, Ankara 1992, s.21)
Yargıtay HGK’nun 2017/19-900 E, 2019/591 K sayılı emsal ilamında da belirtildiği üzere;
Faktoring’in amacı, firmalara satışlarının ve karlarının artması konusunda yardımcı olmaktır.
Kapsam olarak faktoring; bir mali kuruluş (factor/faktor) ile ticari borçlular (müşteriler) ve mal satan veya hizmet arz eden bir ticari işletme arasında (satıcı) üç taraflı bir sözleşme olup, genelde rücu hakkı olmaksızın alıcının borçlularının hesap hasılalarını factor satın alır ve bu suretle müşterilere tanınan kredileri kontrol altında tuttuğu kadar, muhasebe ve tahsilatını da yürütür.
Faktoring işleminin üç tarafı vardır. Bunlar;
a)Müşteri (firma):Faktoring hizmetlerini talep eden ve alacaklarını faktoring şirketine devreden (satan) işletme,
b)Faktoring Şirketi (Factor): Müşterinin alacaklarını devir ve satın alarak karşılığında nakit olarak ödeyen şirket,
c)Borçlu: Müşterinin alacaklı olduğu kişi veya işletmedir.
Somut olaya bakıldığında, yapılan faktoring sözleşmesi dava dilekçesi ekine eklenmiştir.
Mahkememizce ticari defterlerin incelenmesi için ara karar kurulmuştur. Davalı şirkete ticari defterlerini sunması için tebligat yapılmış ancak davalı şirket ticari defterlerini sunmamış, bulunduğu yeri de bildirmemiştir.
19/11/2021 tarihli, bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olduğu, davacının mevzuat gereği üzerine düşen edimlerini yerine getirdiği, davacı kayıtlarına göre davaya konu edilen çeki davalı taraftan teslim almadan davalı hesaplarına banka kanalı ile faktoringe konu ödemeyi yaptığı, davacı kayıtlarına göre davalıdan 110.000,00 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu göz önüne alınarak; davalı şirketin, faktoring sözleşmesi kapsamında 24.02.2020 tarihli …No.lu faturadan kaynaklanan alacağını davacı şirkete devrettiğini, alacağın devri akabinde davacının, davalı şirkete 105.285,00-TL ödeme yaptığı, taraflar arasındaki Faktoring Sözleşmesinin 3. Maddesi “MÜŞTERİ devredilen alacak ile ilgili her türlü bilgi ve belgeyi ULUSAL’a vermekle yükümlüdür.” hükmü gereğince …Bankası … Şubesine ait 110.000.-TL bedelli, …numaralı, keşide yeri Antalya, keşide tarihi 30.06.2020 olan çekin davalı şirket tarafından davacıya teslim edilmesi gerekirken, bu yükümlülüğün yerine getirilmediği anlaşılmakla, davacının davasında haklı olduğu görülerek davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.Müvekkil şirket dava konusu borcu davacı şirkete ödediğini beyan etmekle, bu konudaki ispat külfetini de üzerine almakla, iddiasını ispata yarar bir delil dosyaya sunmamıştır. Davalı … vekili de, kefaletin geçersiz olduğunu ileri sürmektedir. Faktoring sözleşmesine bakıldığında, …’ın, “yetkilisi ve kefil olarak” sözleşmeyi imzaladığı (kendi beyanı ile) anlaşılmaktadır. Dava genel kredi sözleşmesine kefillikten kaynaklanan sorumluluğa dair icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK’nın 584. maddesi gereğince eş rızası bulunmadan yapılan kefalet sözleşmelerinin geçersiz olacağı düzenlemesi bulunmakta ise de, 28.03.2013 tarihli değişiklikle ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketlerinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme ya da şirketle ilgili olarak verilen kefaletler yönünden eşin rızasının aranmayacağı düzenlemesi yapılmıştır. Sözleşme, tarihi, bu tarihten sonradır. Davalının iddiaları yerinde değildir.
Yukarıdaki tüm açıklamalar, bilirkişi raporu, davalı şirketin defter sunmaması olgusu ışığında, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 105.285,00 TL’nin 29.05.2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 54,40 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 1.798,01 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 5.394,00 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 1.852,41 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 786,50 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 13.952,08 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili …’ın yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/02/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır