Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/626 E. 2021/551 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/626
KARAR NO : 2021/551
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/12/2020
KARAR TARİHİ : 15/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A.TALEP:
1.Davacı vekili , dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin hesabından çeşitli tarihlerde haksız kesintiler yapıldığını, müvekkilinin ticari hesabından 52,50 TL komisyon tahsilatı, 389,00 TL paket ücreti, 140,55 TL ekstre ücreti kestiğini, takip yaptıklarını, davalının ittiraz ettiğini beyan ederek, … Genel İcra Dairesinin …/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptalini talep etmiştir.
B. TARAF TEŞKİLİ:
2.Bilindiği üzere 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Hukuki Dinlenilme Hakkı” başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak, yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir(…. …, …. …, …. …, Medeni Usul Hukuku, …. Bası, …, s. …)(bkz; …,…., İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Kararlarında Adil Yargılanma Hakkı, İstanbul …, …. Baskı, s. …-…)
3.Bu açıklamalar ışığında, mahkememizce dosyada taraf teşkili sağlanmıştır.
C.CEVAP:
4.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının tacir olduğunu, bankaların tacir olması nedeni ile kesinti yapmaya hakkının olduğunu, yetki itirazları olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
D. YARGILAMA SÜRECİ/HUKUKİ NİTELEME/MAHKEME KABULÜ:
5.Dava, davalı bankanın haksız kestiği iddia edilen ücretler nedeniyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibarettir.
6. 09.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan 2006/1 sayılı Tebliğin 6/2. maddesi “Bankalar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını vadelerine göre tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan eder ve bu oranları internet sitelerinde yayımlar” şeklinde değiştirilmiştir. Bu durumda, ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken anılan düzenleme gereğince ilan ve yayım yapılmışsa, bankaların bu oranlar üzerinden masraf vb. alabileceğinin kabulü ile hüküm kurulması, yapılmamışsa emsal banka uygulamaları araştırılması, alınan masrafların emsal banka uygulamalarına göre orantılı olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. (Yargıtay …. HD., …/… Esas, …/… Karar)

7.Mahkememizce, taraf delilleri toplanmış, emsal kesintileri gösterir bilgi/belgelerin dosyaya girebilmesi amacıyla bankalarla yazışmalar yapılmış, gelen belgeler dosyaya alınmıştır.
8.Kural olarak belirtmek gerekir ki; 6098 sayılı TBK’nın yürürlük tarihi olan 01/07/2012 tarihinden önce akdedilmiş olan sözleşmeler, 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 1. maddesinde düzenlenen ”Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmü uyarınca; sözleşme tarihi itibariyle 818 sayılı BK yürürlükte ise bu kanunun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir. (Yargıtay …. HD., …/… Esas, …/… Karar)
9. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 20. Maddesinde ise genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleri olarak tanımlanmış, aynı Kanun’un 21. maddesinde ise, karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini öğrenme imkânı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlı olduğu, aksi takdirde, genel işlem koşullarının yazılmamış sayılacağı, sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancı olan genel işlem koşullarının da yazılmamış sayılacağı düzenlenmiştir. Genel işlem koşulu olduğu tespit edilen sözleşme hükümlerinin, sözleşmenin kapsamında kalması için, bu hükümlerin, taraflar arasında sonuca etkili şekilde müzakere edilmiş ve düzenleyenin genel işlem koşulu hakkında yaptığı bilgilendirmenin açık olması gerekir. Aksi takdirde, genel işlem koşullarının yazılmamış sayılacağı tartışmasızdır. (Yargıtay …. Hukuk Dairesinin …/…/… tarih ve …/… Esas ve …/… Karar) 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 20. ve devamı maddelerinde düzenlenen genel işlem koşulları, ancak Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra akdedilen sözleşmelere uygulanacak olup taraflar arasındaki 2009 ve 2010 yıllarına ait genel kredi sözleşmelerinin, kanunun yürürlük tarihinden önce akdedildiği gözönüne alındığında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 20. ve devamı maddelerinde düzenlenen genel işlem koşullarının bu sözleşmelere uygulanmasının mümkün bulunmadığından bu yöndeki istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. (Yargıtay …. Hukuk Dairesinin …/…/… tarih ve …/… Esas ve …/… Karar)
10.Bu temel belirlemeler ışığında, mahkememizce dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi … … tarafından hazırlanan raporda özetle; komisyon tahsilatının haklı nedenlere dayalı bir kesinti olduğu, kobi paket ödeme adında tahsil edilen 389,00 TL nin haksız kesinti olduğu, ekstre masrafı olarak yapılan esintilerin ise noter masraflarının oluşturduğunun tahmin edildiği ancak dosyada belge olmadığı belirtilmiştir.
11.Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
12. TTK gereği; Tacir olan veya olmayan bir kişiye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacir, uygun bir ücret isteyebilir. Bilirkişi raporunda ekstre masrafı olarak belirtilen hususlar da yapılan kesintinin makul, istenebilecek bir kalem olduğu, iş bu dosya anlamında mahkememiz kabulündedir.
13.Bu hususlar doğrultusunda, Ayhan Güldiker tarafından hazırlanan bilirkişi raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
14.Tüm dosya kapsamı, … … tarafından hazırlanan bilirkişi raporu dikkate alınarak, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. İnkar tazminatı şartları mevcut olduğundan, bu talebin de kabulüne karar verilmiştir. Ayrıca, takip öncesi davalının temerrüde düştüğüne dair bir belge olmadığından, takipteki faiz talepleri de yerinde bulunmamıştır.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalının, … Genel İcra Dairesinin …/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 389,00 TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-Davacının inkar tazminatı talebinin kabulü ile, hükmolunan alacağın %20’si üzerinden hesaplanan 77,80 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 54,40 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 54,40 TL karar harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli 4,90 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 108,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 560,50 TL’nin haklılık durumu gereği; 206,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan masrafın davacı üzerinde bırakılmasına,
8- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL nin, haklılık durumu gereği, 485,00 TL’sinin davalıdan, 835,00 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 389,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 668,59 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
12-Dosya içinde mevcut, … Genel İcra Dairesinin …/… esas sayılı dosyasının mahalline iadesine,
Dair, davacı vekili Sn. Av. … ve davalı vekili Sn. Av. … yüzüne karşı verilen karar KESİN olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.15/09/2021
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸ Bu evrak 5070 sayılı yasaya uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır