Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/56 E. 2022/559 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/56
KARAR NO : 2022/559
DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2020
KARAR TARİHİ : 22/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 28.02.2018 tarihinde İzmir Fuarında davacının ürünlerinin sergilenmesi için eser sözleşmesi niteliğindeki stant kurulum sözleşmesi imzalandığını, akabinde ücretin yarısının ödendiğini, davalının sözleşmeye konu eseri eksik ve ayıplı olarak ifa ettiğini, sözleşmenin 3.maddesinde yer almasına rağmen, süsleme yapılmadığını,,standın etrafının genel fuardaki stantlara uygun şekilde kapatılmadığını, oryx kolordarın aydınlatlması için ışıklandırma yapılmadığını, 3 adet özel demir ayak tasarımlı üzeri mermer masanın yapılmadığını,1 adet TV konulacağı taahhüt edilmesine rağmen bozuk TV getirildiği için 17.700 TLmeblağlı tanıtım filminin izletilemediğini, teslimat öncesi temizlik de yapılamadığını, bu eksikliklerin davalı şirket sahibine …’a 27.03.2018 tarihinde whatsapp yolu ile derhal bildirildiğini, ayıp ihbarı için herhangi bir şekil şartı olmadığını, davalı şirket sahibinin eksiklikleri kabul ederek sözleşme gereği 27.03.2018 tarihinde bitmesi gereken eseri tüm uyarılara rağmen eksik ve ayıplı şekilde 30.03.2018 tarihinde teslim edebildiğini, fuar süresinin kısalığı nedeniyle davacının kendi imkanları ile eksiklikleri gidermeye çalıştığını, sözleşme bedelinin götürü ücret olarak kararlaştırıldığını, eksik iş bedelinin istenebileceğini, sözleşme kapsamında olan stand söküm iştemine başlfandığını, fakat davacının fuar esnasında başka bir firmaya sattığı 3402 USD’ye sattığı ve teslimini …’e yapacağı 270×360 cm boyutlu ONYX’in davalı firma çalışanları tarafından kırıldığını, zemine yapılması gereken sabitlemelerin özensiz yapıldığını, mermer işi yapan davacının mermerlerine montaj vs.aşamasında zarar verilerek ayıplı bir şekilde monte edildiğini, satılan ONYX’lerin kullanılamaz hale geldiğini ve satım sözleşmesindeki ifa yükümlülüğünün yerine getirilemediğini, bu nedenle de satım bedeli olan 3402 USD kadar zarara uğradığını, uzun yıllardır İzmir Uluslararası … ve Teknoloji Fuarına katılım gösteren davacının önceki yıllara nazaran ziyaretçi sayısı bakımından aynı başarıyı yakalayamadığını, müşteriler ve ziyaretçiler nezdinde ticari itibarının zedelendiğini, tarafların eserdeki ayıp ve eksikliklerin kesin tespitinden sonra ödenmek koşuluyla bedel üzerinde kısmi mahsuplaşma yapıldığını, sözlü olarak yapılan mahsuplaşmaya rağmen davalının kötü niyetli olarak sözleşme bedelinin kalan kısmını Antalya 5.İcra Müdürlüğü … sayılı icra takip dosyasına konu ettiğini, davacının itiraz süresini kaçırmış olması nedeniyle icra tehdidi altında 25.250 TL ödemek zorunda kaldığını, mahkemece belirlenecek mashup oranına göre davacının icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı paranın kısmi dava olarak talep edildiğini beyanla, haksız olarak tahsil edilen sözleşme bedeli ve uğranılan maddi zararlar için şimdilik 1.000 TUnin ödeme tarihi olan 18.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek, mahkeme aksi kanaatte ise 07.06.2018 tarihli ihtarname tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, itibar kaybı nedenivle 10.000 TL manevi tazminatın 07.06.2018 tarihli ihtarname tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmistir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; eksik iş iddiasında yer alan süslemelerle ilgili olarak; sözleşmenin 3.2 maddesinde yer alan üç boyutlu çizimlerde kullanılan oturma grupları, dekorlariçiçek, süs, aydınlatma objeleri) temsilidir, yüklenici tasarımda kullanılan objenin aynısını ve /veya aynısına en yakın objeyi kullanmayı taahhüt eder hükmüne yer verildiğini, ekte yer alan fotoğraflarda ve üç boyutlu örnek çizimde görüldüğü üzere yerlere çiçek süslemeleri yapıldığını, iddiaların asılsız olduğunu, standın etrafının genel fuardaki stantlara uygun şekilde kanatılmadığı iddiası ile iigili alarak; sözleşmedeki üç boyutlu çizimlerle fuar alanı fotoğraflarının karşılaştırılmasında hiç bir fark olmadığı, alüminyum çerçevelerle gayet temiz ve şık bir şekilde kapatıldığını, sözleşme ve çizim dışına çıkılmadığını, Onyıxdışık geçiren taş) kolonların aydınlatılması için ışıklandırma yapılmadığı iddiası ile ilgili olarak; kurulum aşaması fotoğraflarında ön iki onyx kolon demir iskelet olarak yapıldığını, bunun sebebinini içine folarosan döşeme yapılacağını, satndın bitmiş halinin fotoğraflarından taşların açık ve ışık geçiren noktalardan yüksek düzeyde ışık geldiğini, 3 adet özel demir ayak tasarımlı üzeri mermer masanın yapılmadığı iddiası ile ilgili olarak; sözleşmedeki üç boyutlu çizim ve uygulamalara bakıldığında birebir aynı masaların imal edildiği, hatta sözleşmede sözleşmede belirtilenrden fazla , 6 adet masa ve sandalye imalatı yapıldığını, ayrıca bi adet de büyük aynı tasarıma sahip toptarıtı masası tesiim editdiğini, TV takılmadığı, bozuk TV getirildiği iddiası ile ilgili olarak; TV’nin sağlam ve çalışır durumda getirildiğini ancak kutusundan çıkarıldığında ekranın kırıl olduğunun görüldüğünü, kaldı ki TV, masa sandalye ve mutfak ekipmanlarının ücretsiz ekipmanlar olduğunu, sözleşmede TV için ekstra ücret talep edilmediğini, bu nedenle eksik iş olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, ana unsurun mermerler olduğunu, TV’nin konumlandırılması nedeniyle kırık omasının bir önemi olmadığını, tanıtım filmi ile ilgili herhangi bir belge sunulmadığını, -temizlik yapılmadığı iddiası ile ilgili alarak; sözleşmenin ekstra bölümünde belirtilmiş olan temizliğin, ücrete dahil olmadığını ve teslimden önce genel temizliğin yapılacağını konu aldığını, temizliğin … kontrolünde yapıldığını, temiz ve sorunsuz teslim edildiğini, standın geç teslim edilmesinde, davacının hataları ve sözleşme dışı taleplerinin neden olduğunu, standın taş ölçülerinin hatalı kesilerek gönderildiğini, whatsaap konuşmalarında bunun görüldüğünü, bu nedenle taşların yeniden elle kesilmesine neden olduğunu ve fuar yönetiminin mermer kesimine alan içerisinde izin vermemesi nedeniyle tek tek dışarıya taşınarak elle kesildiğini, davacının hatasının ekstra maliyet ve zaman kaybına yol açtığını, bunun dışında projede olmayan yeni baskılar ve görseller talep edildiğini, bunların bedellerinin ödenmesinin reddedildiğini, bu tasarımların hazırlanmasının ekstra maliyet ve zaman kaybı yarattığını, anlaşmadaki görsele uygun olarak stand hazır hale getirilmişken onlarca minik parçadan oluşan Mevlana şablonun yerinin değiştirilmesinin son gün talep edildiğini, bu değişikliğin bir güne ve ekstra maliyete neden olduğunu, sözleşmenin 4.3.maddesinde stant kurulum tarihleri içerisinde onayı alınmasına rağmen projeye işveren tarafından müdahale edilmesi, revize talep edilmesi ile birlikte yüklenicinin projeyi geciktirmesi durumunda bu gecikmeden yüklenicinin sorumlu tutulamayacağının düzenlendiğini, ayıbın iş sahibinin talimatından doğmuş olması halinde BK.361 uyarınca yüklenicinin sorumlu tutulamayacağını, 270×360 cm Onyx taşların kırıldığı iddiası ile ilgili olarak; taşların korunması, kontrolü ve sevk sorumluluğunun davalıya ait olmadığını, yüklenici sorumluluğunun sadece standı sökmek ve alandan temizlemek olduğunu, davacınımtaşları alanda forkliftlerin ve kepçelerin gezdiği son güne kadar yerinden almadığını ve taşların devrilerek kırıldığını, kendi sorumsuzluğunu davalıya yıkmak istediğini, bu zarardan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, davalının kendi edimlerini ifa etmesine rağmen sözleşme bedeli olan 40.120 TL’nin kalan yarısını icra takibi sonucunda ödediğini, süzleşme tarihinde ödenmesi gereken 20.060 Ti’nin gecikmeli de olsa ödendiğini ancak bakiyesinin ödenmediğini, 04.04.2018 tarihinde faturanın teslim edildiğini, faturaya bir itiraz edilmediğini, içeriğinin kabul edilmiş sayıldığını, 24.02.2018 tarihinde fatura bedelinin ödenmesinin ihtar edildiğini, faturanın kabul edilmesi ve buna rağmen ödemenin yapılmaması sonucunda icra takibine başlandığını, açılan davanın ya tutarsa mantığı ile açıldığını beyabnla davanın reddini savunmuştur.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi zarar talebinden ibarettir.
Taraflar ticaret şirketi olmaları sebebiyle tacirdirler ve uyuşmazlık aralarındaki ticari işten kaynaklanmakla, davada mahkememiz görevlidir.
Önemle belirtmek gerekir ki; Eser sözleşmesinin eksik veya ayıplı ifa edilip edilmediği, eksik iş ve ayıplardan dolayı talep haklarının ne olduğu ve hangi koşullarla istenebileceği yönünden, sözü edilen eksik ve kusurların eksik iş, açık ayıp ve gizli ayıp olup olmadığının saptanması gerekir. Eksik iş, sözleşme ve eklerine göre yapılması gerektiği halde yapılmayan (noksan bırakılan) işleri ifade eder. Eksik işlerin bedeli, teslim tarihine bu işlerin ikmâl edilebileceği sürenin ilavesiyle bulunan tarihteki rayiç bedellerle talep edilebilir. Eksik işler bedelinin istenebilmesi için teslim sırasında ihtirazi kayıt konulmasına ya da ihtar çekilmesine gerek bulunmamaktadır. Eksik işler yönünden BK’nın 359 ve 362. maddesindeki hükümler uygulanmaz. Açık ayıp, eserde dikkatli bir inceleme sonunda görülebilen ve anlaşılabilen bozuklukları, gizli ayıp ise dikkatli bir inceleme ile ortaya çıkmayan ve sonradan kullanılmakla ortaya çıkan ayıpları ifade eder. Yüklenicinin açık ayıplar nedeniyle sorumlu tutulabilmesi için teslimden itibaren makul sürede (işlerin olağan akışına göre geç sayılmayacak bir zaman süreci içinde) eserin muayenesini yaptırıp varsa ayıplarını ihbar etmesi gerekir (BK.md.359). Aksi halde yüklenici ihtirâzi kayıtsız eseri kabul etmiş sayılacağından ayıba bağlı hakları yitirir (BK.md.362). Sonradan ortaya çıkan gizli ayıpların da ayıba vakıf olunur olunmaz derhal bildirilmesi gerekir. Aksi halde iş sahibi eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılır ve ayıba bağlı hakları düşer (BK.md.362). Sözleşmede garanti (teminat) süresi kararlaştırılmışsa ayıp ihbarı bu süre içinde de yapılabilir. Süresinde ayıp ihbarı yapılmışsa, açık ayıplı imalatın bedeli eserin teslim edildiği ve ayıp ihbarının yapıldığı, gizli ayıplı imalatın bedeli de gizli ayıbın ortaya çıktığının anlaşıldığı tarihteki rayiçlerle istenebilir. Şayet sözleşmede özel düzenlemeler varsa öncelikle sözleşme hükümlerinin uygulanması gerekir. (Yargıtay 15. HD., 2016/1874 E., 2017/1749 K.) Eser sözleşmelerinde; ayıp ihbarı yapılması hukuki bir işlem değil “hukuki işlem benzeri bir fiil” olması nedeniyle süresi içerisinde ayıp ihbarının yapıldığının, tanık da dahil olmak üzere her türlü delille kanıtlanması mümkündür(Yargıtay 15. HD., 2018/1965 E., 2018/2595 K.)Eksik işler yönünden ise, ihbara gerek olmaksızın zamanaşımı süresi içinde dava açılabilmektedir. Yargıtay’ın yerleşik uygulaması da bu doğrultudadır. (Yargıtay 15. HD., 2015/4872 E.,2016/3397 K.)
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış ve tanıklar dinlenmiştir, davacının talepleri aşamalarda netleştirilmiştir. Dosya kapsamından, whatshap görüşmeleri, tanık beyanları dikkate alınarak; ihbarın zamanında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Tanık … duruşmada; “Ben mermer sektöründe çalışan birisiyim, daha önce şirketim vardı, şu an da sektör ile ilgili iş yapmaktayım. Mermer firmasında çalışıyorum. Taraf şirketlerde bir çalışmışlığım yoktur, davacı şirketin sahibi … … bey ile sektör dolayısıyla tanışıklığım vardır, iştişareler de bulunduğum birisidir, Ben taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönemde ben AYT madencilikte görevli idim, bizimde fuarda standımız vardı, fuarda birbirimizi ziyaret ederdik, zaten bu ziyaretler fuar öncesi başlar, ben davacı tarafın standına gittiğimde … hanım stantta idi … hanım dinleyeceğimiz diğer taraftı kendisi ağlamaklı idi, ne olduğunu sordum, stant çok kötü durumda idi, hiç bir şey yapılmadığını söyledi, televizyon çalışmıyordu, aydınlatmalarda sıkıntı vardı, mermerin konacağı masalar şekilsizdi, küçüktü, ben ve diğer arkadaşlarım yardımcı olmak için uğraştık koşuşturtuk, akşam sabaha karşı 04,30 gibi ancak otele gittik, … arkadaşımız 3 saatlik uyku ile tekrar fuara gitmek zorunda kaldı, yanılmıyorsam süsleme vardı, genel olarak stant yeri uygun değildi. Tanıtım videosu da vardı, onun çalışıp çalışmadığını bilmiyorum çünkü ben kendi standımda idim, televizyonun çalışmadığına eminim, kullanılan medefeler pisti ayak izleri vardı, ışıklarda yanmıyordu onları da biz yaptık, zaten hiçbir şey istenilen şekilde değildi, teslimat öncesi temizlik yapılmamıştır, zaten temizliği yapmayan fuar standını hazırlayan taraftır, yani davalı taraftır” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … … duruşmada; “Ben 2015 – 2020 tarihleri arasında davacı şirketin ihracat müdürlüğünü yaptım. Firmamızın üretiminin %90’u ihracata gider, uluslararası birçok fuara katılan büyük bir firmayız, her sene mart ayı civarında bir çok stant firması mermer fuarında stant hazırlanması için bize mail atarlar bizimle iletişime geçerler. Bizde birçok firmadan teklif aldık, gerek e-postalar gerek telefon konuşmalarında bu durumlar açıktır. Bizde davalı firma ile anlaşmıştık. Stant firmaları 4-5 gün öncesinden hazırlıklara başlar. Bunun öncesinde firmanın bütçesinden yararlanılarak tanıtım filmi hazırlatmıştım. Ben davalı firmaya da bunu özellikle bildirdim. Yabancı firmalar için tanıtım filmi çektirdiğimi görüntünün benim için çok önemli olduğundan bahsettim. Fuar açılışına 2 gün ben Konya’dan İzmir’e kontrol için geçtim, bu süreçte biz davalı firma ile iletişim halinde idik, hatta bize yetiştiremez isek bize ödeme yapmazsınız dediler, biz bunu keşke sözleşmeye yazsaymışık, uygulama paranın %10’nun önden verilmesi bunun hazırlıklarda kullanılması %50’sinin ise fuar sabahı bir kontrol yaptıktan sonra ödenmesidir, anlaşmalar hep anahtar teslim şeklindedir, davalı firma birden çok firma ile anlaşmış, potansiyelinden fazla iş alınca birden çok kişinin işini yapamadı, biz firmalar birbirimizi gezeriz, tanırız, fuardan bir gece önce yapıldığında ışıklandırmalar eksikti, demir masalar gelmişti, ancak taşlar daha yerleşmemişti, bize anahtar teslim şeklinde vermeleri gerekiyordu, estetik olarak da görüntü çok bozuktu, fuar yönetimi yere haliflex serer görüntüyü düzeltmemizi isterler ancak bizim görüntümüzde sorunlar vardı, televizyon çalışmamıştır, tanıtım filmini sergileyemedik, Vatsap görüşmelerinden de anlaşılacağı üzere davalı taraf bunu telafi edeceğini söyledi ancak bunu telefi etmedi, fuardan bir gece önce çalışanlar bırakıp gitti, temizlik yapmadılar, normalde davalı firmanın temizliği yaptırması lazımdı, ben komşu stantlardan mermerci firmalardan destek istemek zorunda kaldım. Biz sabah 04:30 – 05:00’e kadar standı yetiştirmeye çalıştık. Davalı tarafın eksiksiz teslime dair tutanakları dair yoktur, demir masalar fuara gelmişti ancak yontmaları ve mermer yerleştirmelerinde diğer tanığında içinde bulunduğu arkadaşlar sayesinde yaptık, biz figür’ü kendimiz başka yere koyduk, çünkü stant bizimdir, buna hakkımız vardır. Bu figürler çok ağır şeylerdir, normalde davalı firmanın bunların taşımasını ve montajını yapması lazımdır, ancak dediğimi gibi bunları ben ve arkadaşlarım kendimiz taşıdık, son olarak bahsetmem gerekir ki İtalyan bir müşterimiz orjinal bir taşımızı beğenmişti, bu konuda ben görüşme yapmıştım, son gün davalı firma çalışanları standı taşın üstüne düşürdüler maddi zararımız da oldu” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tanık … duruşmada; ” Ben 2016 yılından beri davalı firmada grafik tasarım uzmanı olarak çalışmaktayım. Fuar esnasında ben de orada idim. Görsel tasarımları ben yönettiğim için oradaydım, biz elimizden geldiği kadar projenin aynısını uyguladık. Işıklandırma sistemi anlaştığımız gibiydi yeterli idi. Projedeki gibi süslemeyi de yaptık. Biz projeye uygun standın etrafını kapattık, bir sıkıntı yoktu. Demir ayak tasarımlı 3 adet masa yapılmadığı iddiası doğru değildir, biz televizyonu sağlam olarak getirip kurduk ancak daha sonra çatlak olduğu söylenmiş, ben bunu kontrol etmedim, ancak firma yetkilimiz televizyon ile ilgili görevlendirme yapmıştı, sorun giderildi bilmiyorum, temizlik yapılmadı iddiası doğru değildir, temizlik de yapılmıştır, bizce ışıklandırma yeterli idi, ancak taşların ışıkları ne kadar geçirip geçirilmeyeceği konusunda bilgimiz yoktu onu biz bilemeyiz, mevlana figürü normalde projede sol tarafta idi, sonra verilen bir karar nedeniyle orta kısma alındı, bu kararı kimin verdiğini bilmiyorum, figürleri oraya bizim ustalarımız yerleştirmişti” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce davanın niteliği dikkate alınarak; dosyamız bir adet iç mimar, bir adet maden mühendisi ve bir adet borçlar mevzuatından kaynaklanan nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişiden oluşan heyete tevdi edilerek, rapor düzenlenmesi istenmiştir.
28/05/2021 tarihli heyet bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında 28.02.2018 tarihinde, KDV dahil 40.120,00 TL götürü bedelli eser sözleşmesi niteliğinde stand kurulum sözleşmesi imzalandığı; götürü ücretin yarısı olan 20.060 TL’nin 12.03.2018 tarihinde ödendiği; Kalan bakiyenin, yüklenici tarafından Antalya 5.İcra Müdürlüğü … sayılı icra takip dosyasına konu adilarak tahsil edildiği; Stant tasarımının büyük ölçüde uygulandığı, tasarım ve uygulama arasındaki farkların rapor içeriğinde detaylı şekilde açıklandığı; Eksik öğelerin bedellerinin belirlenebilmesi için imalat kalemlerinin bütüne olan oranlarının belirlendiği, daha sonra tamamlanma oranının belirlendiği, bu aranlar yardımı ile sözleşme bedeli üzerinden hesaplama yapıldığı; Fuar standında TV ve onyx kolon içi aydınlatmaların işlevlerindeki eksikliklerden dolayı, ayrıca bankanun eksikliğinden dalayı davacı firmanın fuarın amacına göre göürmüş olduğu zarar konusunda yorum yapılamadığı; Dava konusu fuar standının toplam sözleşme bedeline göre dosyadaki verilerden tamamlandığı tespit edilebilen kısımlarının oranının %70 aolduğu; diğer bir deyişle sözleşme kapsamındaki işlerin %70 oranında uygulandığı; Sözleşme kapsamındaki işlerin tamamlanan kısımların bedelinin KDV dahil 28.084,00 TL olduğu, eksik ve ayıplı iş bedelinin ise KDV dahil 12.036,00 TL olduğu; Fuar standında sergilenen 270*3650 cm ehadında kesilmiş Gnyx plakalar davacı 1ütfi … Mermer A.Ş tarafından LEONARDA Mermer Madencilik adına 9.72 m2 CARPET ONYX SLAB (döşeme) book match adlı ürün 3.402 USD bedeli ihraç kayıtlı İzmir Fuar teslimi proforma fatura düzenlendiği; Dava konusu kırılan Onyx mermerlerin kırılma sebebi konusunda yorum yapılamadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmış, itirazların değerlendirilmesi amacıyla bilirkişiden ek rapor alınmıştır.
26/10/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; TV’nin çalışıp çalışmadığı, temizliği kimin yaptığı, kırılan mermerlerin kimin tarafından kırıldığı, sorumluluğun kimde olduğu konularında yorum yapılamadığı; Stand uygulamalarında, genel olarak temizliğin fuar başlamadan önce uygulayıcı firma tarafından yapıldığı, fuar boyunca ise standı kullanan firma sorumlulunda olduğu, Dava konusu stand tasarımında, 3 boyutlu görsellerde sunulmuş olan tasarımda, standın genel yapısını belirleyen yapısal öğeler bakımdan değerlendirme yapıldığı, bu anlamda kök rapordaki tespitlerin aynen geçerli olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi kök ve ek raporlarının, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf, talep miktarını ıslah etmiş, dilekçe davalıya tebliğ edilmiş ve beyanlarını davalı sunmuştur.
Islah dilekçesinde özetle; taleplerini 12.036,00 TL’ye yükselttiklerini, yani taleplerini 11.036,00 ₺ (TL) artırdıklarını beyan edilmiştir. Belirtmek gerekir ki; aşamalarda, davacıdan taleplerini netleştirmesi istenmiş, 14/07/2020 tarihli dilekçe ile davacı taraf, sözleşme bedeline ilişkin olarak taleplerinin şimdilik 500,00 ₺ (TL), uğranılan maddi zararlara ilişkin taleplerinin şimdilik 500,00 ₺ (TL) olduğunu belirtmiştir. Bilirkişi raporunda ise, ayıplı iş bedeli 12.036,00 ₺ (TL) olduğu belirtilmiştir. Bu esasen talebin sözleşme bedeline yöneliktir. Islah dilekçesinde bu husus dikkate alınmamıştır. Islah dilekçesindeki 12.036,00 ₺ (TL) olarak belirtilen talebin esasen 500,00 ₺ (TL) si maddi zarara ilişkindir. Bu haliyle, sözleşme bedeline ilişkin talep miktarının 11.536,00 ₺ (TL) olduğunun kabulü gerekir.
Bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere; davacının iddia ettiği maddi zararlara ilişkin bir tespit mevcut değildir. Raporda, bu konuda yorum yapılamadığı belirtilmiştir. Bu konuda ispat külfeti davacıdadır ve dosya kapsamından, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, bu husus ispat edilememiştir. Davacının maddi zarar kalemi olarak ileri sürdüğü talebin reddi gerekmiştir.
Tüm anlatılanlar ve bilirkişi kök ve ek raporlar dikkate alınarak; Davacının sözleşme bedeline ilişkin talebinin kabulü ile; 11.536,00 TL’nin 21/05/2018 tarihinden (icra dosyasındaki esas alınan tahsilat tarihi) itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının maddi zarara ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı manevi zarar talebinde de bulunmuştur.
Bilindiği üzere; 6098 Sayılı TBK’nun 49. maddesi gereğince kasten başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. 6098 Sayılı TBK 50/1 maddesine göre zarar gören zararını ve zarar görenin kusurunu ispat yükü altındadır. Kişilik hakkı hukuka aykırı bir şekilde zedelenen kişinin Aynı Kanunun 58. maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakkı bulunmaktadır.
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş ve hukuka aykırılığı açıklanmıştır. 25 inci maddesinde ise, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı açıklanmıştır.
Tüzel kişinin ekonomik faaliyetini yürütürken kazandığı saygınlık, onun kişisel değerleri içinde yer alır. Ticari şeref ve haysiyetin çiğnenmesi, onun ekonomik yaşam içindeki yerini ve durumunu sarsabilir. Ekonomik itibar da tüzel kişinin şeref ve haysiyetinin bir görüntüsüdür. Tüzel kişinin ekonomik faaliyetleri de toplum tarafından değerlendirilmektedir. Tüzel kişinin kişilik haklarından olan onur ve saygınlığı onun korunan değerlerinin başında gelir. Gerçek kişilere özgü olanlar dışında kalan kişilik haklarında tüzel kişilerin de manevi zarara uğrayabileceğini ve bu nedenle manevi tazminat talebinde bulunabileceğini kabul edilmektedir. (HGK 22/01/2016 tarih, 2014/4-213 E., 2016/70 K. sayılı kararı). (HGK 01.02.2012 tarih, 2011/4-687 E. 2012/26 K.) Tüzel kişi kurumsal kültürünün bir parçası olarak sosyal sorumluluk üstlenmiş ise onur ve saygınlığın “sosyal itibar” ve “ticari itibar” yönleri ile birlikte değerlendirilmesi gerekir.
Davacının, mermer maden sektöründe çalıştığı anlaşılmaktadır. Fuar, belli zamanlarda, belli yerlerde ve belli süre mal sergilemek, ürün tanıtmak ve ticaret bağlantıları kurmak amacıyla açılan büyük pazardır. Buraya katılanların müşteri çevresi kazanmak, ticaret hacmini artırmak vb yönde haklı beklentileri vardır. Sözleşme şartlarındaki eksikliğin, fuarda davacının kişilik hakkına saldırı oluşturacağı, tanık beyanları da dikkate alınarak mahkememiz kabulündedir. BU nedenle, sözleşmenin eksik/ayıp olmasının derecesi, içeriği dikkate alınarak, davacı lehine 2.000,00 ₺ (TL) manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE;
Davacının sözleşme bedeline ilişkin talebinin KABULÜ İLE; 11.536,00 TL’nin 21/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının maddi zarara ilişkin talebinin REDDİNE,
Davacının manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ İLE; 2000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 54,40 ₺ (TL) başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 187,86 ₺ (TL) peşin harç ve aşamalarda yatan 188,50 ₺ (TL) toplamı 376,36 ₺ (TL)’nin mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 548,28 ₺ (TL)’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 430,76 ₺ (TL)’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 2.440,30 ₺ (TL)’nin haklılık durumu gereği; 1.280,00 ₺ (TL)’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 ₺ (TL)’nin, haklılık durumu gereği; 685,00 ₺ (TL)’sinin davalıdan; 635,00 ₺ (TL)’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı maddi zarar kalemleri talebinde kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 5.100,00 ₺ (TL) vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı, davacının maddi zarar kalemlerinde kendisini vekil ile temsil ettindiğinden; 500,00 ₺ (TL) vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davacı manevi tazminat talebinde kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 2.000,00 ₺ (TL) vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davalı, davacının manevi zarar talebinde kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 2.000,00 ₺ (TL) vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine; 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince dava açılırken mahkeme veznesine yatırılacak olan gider avansının miktarı ile avansın ödenmesine ilişkin usul ve esasları belirten, “Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesi” göz önünde tutularak; her hangi bir bankaya ait hesap numarası ve/veya herhangi bir banka hesabına ait IBAN numarası verilmesi halinde taraflara ait artan gider avansının bildirdikleri hesaba aktarılmasına, davalı tarafından yatırılan gider avansının aynı şekilde istek halinde iadesine,
Dair, davacı vekili Sn. Av. … ile davalı vekili Sn. Av. …’in yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır