Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/547 E. 2023/140 K. 07.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/547 Esas
KARAR NO : 2023/140
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 10/11/2020
KARAR TARİHİ : 07/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde, davalının …- … firmasına taşınacak olan malların taşıma işini davacıya verdiğini yani davacının …’ya gönderilen malların taşıma işini üstlendiğini, davacının davalı şirketin gönderdiği malları, taşıma hizmeti gereği …’ya ulaştırdığını, davacı şirketin, davalının gönderdiği malları taşıdığı hususunda hiçbir ihtilaf bulunmadığı gibi, taşıma belgeleri ile de bu hususun açık olduğunu, ancak davacının sunmuş olduğu taşıma hizmetinin karşılığı olan taşıma ücretinin kendisine ödenmediğini, bu sebeple davacının davalı hakkında icra takibi başlatmak zorunda kaldığını, ancak davalının haksız ve hiçbir hukuki dayanağı bulunmayan itirazıyla karşılaştığını, davacı şirketin davalıya malları taşıdığının fatura, taşıma belgeleri, … belgeleri, gümrük belgeleri ile vs diğer belgeler ile sabit olduğunu, davacının taşıyıcı olup vermiş olduğu taşıma hizmetinden kaynaklanan ücret alacağı bulunduğunu, bu sebeple davalının taşıma ücreti alacaklar için başlatılan icra takibine yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazın iptalinin gerektiğini, icra takibine konu edilen alacağa takip tarihi itibariyle faiz işletildiğinden davalının faize itirazına itibar edilmemesi gerektiğini, davalının yetki itirazının haksız ve mesnetsiz olup bu itirazının reddi gerektiğini, uluslararası taşıma hukukunda …( Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi) hükümlerinin uygulandığını, bu kapsamda bahsi geçen sözleşmenin … 31. Maddesinin yetkili yargı mercilerini belirlemekte olduğunu, Madde 31/B’de : “Taşımacının yükü aldığı veya teslim yeri olarak gösterilen yerlerde yetkilidir.” denilerek genel yetki kuralı dışında da yetkili yerin belirlendiğini, buna göre; taşımacının yükü/taşınan malı yüklediği/aldığı yer Antalya Gümrük sahası olup, Antalya yargı mercilerinin yetkili olduğu hususunda bir şüphe bulunmadığını, davalının davacı şirkete borcu olduğunu bile bile itiraz ederek davacı şirketi zor durumda bırakmakta olduğunu İddia ederek, davanın kabulüne, itirazın iptaline, davalı haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğinden, asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmayan icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı borçluya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkemeye sunmuş olduğu cevap dilekçesinde, davacının icra takibine vaki itirazın haksız olduğundan bahisle açtığı itirazın iptali davasında ileri sürdüğü hususların kabul edilebilir olmadığını, mevcut ihtilafın çözümlenmesinde TTK ile birlikte Türkiye’nin de tarafı olduğu … … hükümlerinin uygulanması gerektiğini, taşıma/Nakliye belgesinin ”nakliyecinin şartları” başlığını taşıyan … numaralı bloğunda” anlaşmazlık halinde Denizli mahkemelerinin” yetkili olacağının kararlaştırıldığını, davacı her ne
kadar … …’nun 31/B maddesine dayanarak malın yüklenmiş olduğu yerin Antalya olmasından dolayı mahkemenizin yetkili olduğunu iddia etmiş ise de , … Konvansiyonun; 31. Maddesinin ilk cümlesi . ” Bu Sözleşmeye göre yapılan taşımalardan ortaya
çıkan davalarda davacı taraflar arasında anlaşma ile belirlenmiş, Akit Taraf mahkemelerinde dava açılabilir” 33.maddesi ” Taşıma mukavelesi, bir mahkeme heyetine yetki veren bir madde içerebilir. Ancak bu karar hakimler heyetinin bu Sözleşmeyi uygulamasını içermelidir ” demek suretiyle tarafların kendi aralarında yetki anlaşması yapabileceğini düzenlemekte olduğunu, HMK’nın yetki sözleşmesi başlığını taşıyan 17. Maddesi de tacirlerin kendi aralarındaki uyuşmazlıklarda yetkili mahkeme belirleyebileceklerine cevaz verdiğini, HMK’daki yetki
düzenlemesinin … …’na aykırı olmadığı, … …’nda da yetki anlaşmasına cevaz verildiği için yetkili mahkeme taşıma/nakliye belgesinde de yazıldığı üzere Denizli Ticaret Mahkemeleri olup mahkemenin yetkisizlik nedeni ile davayı reddetmesi gerektiğini, aksine bir sözleşme yoksa taşıma ücretinin gerek TTK gerek … … göre gönderilen tarafından ödeneceğini, davacı ile davalının TTK ve … … uygun olarak, ihracat kayıtlı yurt dışına sevki yapılan ürünün taşıma bedelinin gönderilen (alıcı) tarafından ödeneceği konusunda mutabık olduklarını, ki aksine bir iddianın taşıma belgesinde taşıma ücretinden davalı şirketin sorumlu olacağının yazılı olmasını gerektirdiğini, oysa taşıma belgesinin … numaralı bloğunda ödemenin varış yerinde yapılacağının yazılı olduğunu, … (…) …’nun 3.maddesinin (1) ”Yükün teslim için belirtilen yere varışından sonra alıcı, makbuz karşılığında kendisine sevk mektubunun ikinci nüshasını ve yükü teslim etmesini istemek hakkına sahiptir…”yazılı olduğunu, bu maddenin 1 inci paragrafında kendisinde sağlanan haklardan yararlanan alıcının sevk mektubundan doğan ödemeleri ödemekle yükümlü olduğunun yazılı olduğunu, TTK’nın 870/1.maddesi; “taşıma ücreti eşyanın tesliminde ödenir.” MADDE 871- (1) Eşyanın teslim yerine varmasından sonra gönderilen, taşıyıcıdan, taşıma sözleşmesinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesi karşılığında, eşyanın kendisine teslim edilmesini isteyebilir…. TTK 871/2.maddesi ”… İstem hakkını, birinci fıkranın birinci cümlesine göre ileri süren gönderilen, taşıma ücretini, taşıma ücretinin bir bölümü ödenmiş ise kalan bölümünü taşıma senedinde gösterilen tutarla sınırlı olmak üzere ödemekle yükümlüdür” hükmüne amir olup; aksine bir sözleşme yoksa, gerek … … gerek TTK hükümlerine göre ücret ödeme borcunun gönderilene (alıcı) ait olduğunun tartışmasız olduğunu, … (…) …’nun13/2 maddesi ”…1 inci paragrafında kendisinde sağlanan haklardan yararlanan alıcı, sevk mektubundan doğan ödemeleri ödemekle yükümlü olduğunu, fakat bu konuda bir anlaşmazlık çıktığında taşımacı alıcı tarafından teminat gösterilmedikçe yükü teslim etmek zorunda değildir” düzenlemesini içerdiğini, Türkiye’de de kanun koyucu … … doğrultusunda yapmış olduğu düzenlemeler ile taşıyıcının ücretini kanunla güvence altına aldığını, buna göre TTK’nın hapis hakkı başlığını taşıyan; MADDE 891/ (1) Taşıyıcı, taşıma sözleşmesinden doğan bütün alacakları için Türk Medenî Kanununun 950 ilâ 953 üncü maddeleri uyarınca eşya üzerinde hapis hakkını haizdir. Hapis hakkı, 860’ıncı maddedeki refakat belgelerini de kapsar. (2) Taşıyıcının, eşyayı zilyetliğinde bulundurduğu veya eşya üzerinde konişmento ve taşıma senedi aracılığı ile tasarruf hakkına sahip olduğu sürece, hapis hakkı vardır.” maddeleri uyarınca taşıma bedeli kendisine ödenmeyen davacıya malı teslim etmeme ve eşya üzerinde hapis hakkı tanındığını, ticari hayatın riskleri göz önüne alındığında, kanuni güvenceler olmadan davacının müvekkil şirketten (veya nakliye firmalarının gönderenden) herhangi bir ödeme ve teminat almaksızın yurt dışı taşımacılık hizmeti vermeyeceğinin tartışmasız olduğunu, mal teslim edildiğine göre davacının ücretini aldığını veya gönderilen ile aralarında bir şekilde anlaştıklarını, ücretin tahsil edilip edilmemesi, teminat alınmaksızın malın teslim edilmesi gibi hususlar bizzat davacının kendi tasarrufunda bulunmakta olup davalı şirketin bunda herhangi bir dahli ve insiyatifi olmadığını, sonuç olarak; davacının taşıma ücretini tahsil edemediğinden bahisle yakınmasında davalı firmanın hukuki sorumluluğun bulunmaması nedeni ile açılan davanın reddi gerektiğini, mahkemenin yetkisiz olması nedeni ile yetkisizlik kararı verilmesine, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda davanın reddine, davacının tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılarak karşı taraf vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, Taşıma Sözleşmesinden Kaynaklanan İtirazın İptali davasıdır.
Dosyada deliller toplanmış, Antalya Genel Genel İcra Dairesinin … sayılı dosyası celp edilmiştir.
Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası uyap üzerinden celp edilerek incelenmesinde; davacı şirket tarafından, borçlusu davalı … Dış. Tic. A.Ş. aleyhine ödenmeyen …+… olmak üzere … toplam borcun tahsili istemiyle … tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, takip dayanağının gümrük beyannamesi, transit refakat belgesi ve konişmento olduğu, takibe davalı tarafından … tarihinde itiraz edildiği ve yasal 1 yıllık sürede eldeki itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Dosya tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmak üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi …’nun davacı defterleri üzerinde yapmış olduğu incelemede;
1- Davacı tarafından davalı aleyhine … tarihinde Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … Sayılı dosyası ile aşağıdaki şekilde icra takibi başlatılmış olduğu,
TUTAR AÇIKLAMA
…€ ASIL ALACAK
0,00 işlemiş faiz
…€ TOPLAM
2- Davacının ibraz edilen 2019 ve 2020 yıllarına ait ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu,
3- Davacının ticari defter kayıtlarına göre davalı adına yapılan taşıma ile ilgili düzenlenen faturaların … firmasına düzenlendiği,
4- Davacının ticari defter kayıtlarına göre takip tarihi … itibari ile davacının ,… firmasından … alacaklı olduğu takip tarihinden sonra 6 … aleyhine 10.199,14TL kur farkı kaydı girildiği, yine … lehine 863,39TL kur farkı kaydı girildiği ve … itibari ile davacının ,… firmasından … alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, bu alacağın takip talebinde belirtilen … tarihli davalı mallarının taşıma işi ile ilgili olduğu,
5- Davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu gümrük belgeleri incelendiğinde davacının alacak bakiyesini oluşturan … dönemine ait gümrük beyannamesinde görülen taşımayı davalı adına … firmasına yaptığı görülmüş ancak davacı tarafça bu taşıma bedellerinin faturalarının davalı adına değil … firmasına düzenlendiğinin görüldüğü,
6- Sayın mahkemenizce gelir idaresi başkanlığından istenen müzekkereye ilgili kurumun … tarihli cevabi yazısında davalıya ait Ba-Bs formlarının gönderildiği görülmüş olup bu formların incelenmesi neticesinde, … firmasına 2019 yılında 6 adet … toplam tutarlı satış bildirimi yaptığı, … firmasına 2020 yılında 4 adet … toplam tutarlı satış bildirimi yaptığı, 2019 ve 2020 yıllarında davacıdan herhangi bir alım yapıldığına dair BA bildiriminin olmadığı,
7- Davacının alacak bakiyesini oluşturan taşıma işinin davalı adına … firmasına yapıldığı gümrük belgeleri ile sabit olup davalının incelenen BS formalarında da davalının … firmasına satışının olduğu ancak
davacı tarafça taşıma işine ilişkin faturaların davalı adına değil … firmasına düzenlendiği görülmüş olup bu nedenle gümrük beyannamesinde davacı tarafından davalının mallarının taşınması işine ilişkin bedelin davalıdan talep edilip
edilemeyeceğinin hukuki değerlendirmesinin sayın mahkemenize ait olduğu,
8- Sayın mahkemenizce davacı tarafından her ne kadar taşıma bedeli faturaları … firmasına düzenlenmiş olsa da gümrük beyannamelerine göre davacının davalının satışını yaptığı malların taşıma işini yapmış olmasından ötürü davacının
alacaklı olduğu kanaatine varılacak olunur ise davacı yan 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 4/a Maddesine göre takip tarihinden itibaren değişen oranlarda faiz isteyebileceğini bildirir rapor sunulmuştur.Dosya davalı tarafın defterleri üzerinde inceleme yaptırılmak üzere talimat yoluyla İstanbul’a gönderilmiş ve bilirkişinin mahkemeye sunmuş olduğu raporda;
Tüm delillerin münakaşası, her türlü hukuki tavsif ve nihai karar tamamıyla Yüce Mahkemenize ait olmak üzere, dava dosyasına sunulu belgeler ile davalı şirketin ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda detayları yukarıda
açıklandığı üzere; Davalı … Dış Tic. A.Ş.‘ne ait cari hesap muavinleri kontrol edildiğinde Davacı … … Tic. Ve San. Ltd. Şti. ile arasında cari hesap ilişkisinin olmadığı,
Davacı … … Tic. Ve San. Ltd. Şti. tarafından Davalı … Dış Tic. A.Ş.‘ne düzenlenmiş herhangi bir faturaya rastlanmadığı, Davalı … Dış Tic. A.Ş. tarafından Davacı … İnşaat Hafriyat Nakliyat … … Tic. Ve San. Ltd. Şti.‘ne yapılan herhangi bir ödemenin olmadığı, Davalı şirket tarafından ibraz edilen 2019 yılına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K m.64,66, V.U.K. m.220-226’ ve 1 Sıra No’lu Defter Genel Tebliğine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin usulüne
uygun olarak yaptırıldığı, Davalı şirket tarafından ibraz edilen 2020 yılına ilişkin ticari defterlerin; T.T.K 6215/14. Md., 6762/66. Md, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun4 5766 sayılı Kanunun5 17 nci maddesi ile değişen mükerrer 242 nci maddesinin 2 numaralı fıkrası ile Maliye Bakanlığı; elektronik defter, kayıt ve belgelerin oluşturulması, kaydedilmesi, iletilmesi, muhafazası ve ibrazı ile defter ve belgelerin elektronik ortamda tutulması ve düzenlenmesi uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye, elektronik ortamda tutulmasına ve düzenlenmesine izin verilen şekilde, kanuni süresinde berat yüklemelerinin usulüne uygun olarak yaptırıldığı, Ümraniye Vergi Dairesi tarafından … tarihinde dosyaya göndermiş olduğu müzekkere cevabında; Davalının 2019 yılına ait Bs formunda davacı ile ilgili herhangi bir beyanda bulunmadığı, Davalının 2020 yılına ait Ba formunda davacı ile ilgili herhangi bir beyanda bulunmadığı, Davalı firma tarafından … / … alıcısına … tarihinde yapmış olduğu ihracatı Davacı … Ltd. Şti.’ne ait 3 … Plakalı Çekici ve Römork ile göndermiş olduğu, dava dosyasında davalı ve davacı arasında düzenlenmiş herhangi bir taşımacılık sözleşmesine rastlanmadığı görüş ve kanaatini bildirir rapor sunulmuştur.
Uyuşmazlık; itirazın iptali davasında yetkili mahkemenin tespiti ile taşıma ücretinden davalının sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Hukukumuzda borçtan kurtulma davası (İİK. m. 69/II, ) menfi tespit ve istirdat davaları (İİK. m. 72/VIII ve İİK. m. 89/III) için özel yetki hükümleri kabul edilmiş, bu davaların icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği düzenlenmiş olmasına karşın, itirazın iptali davası için özel bir yetki kuralı düzenlenmemiştir. Bu nedenle itirazın iptâli davalarında HMK’nun yetkiye ilişkin düzenlemelerinin uygulanması gerekmektedir. Usul yasasında da bu davalar bakımından kesin bir yetki kuralı düzenlenmemiştir.
İtirazın iptali davalarında kesin olmayan yetki kuralları uygulanacağından, yetki itirazının 6100 sayılı HMK’nun 116/1-a maddesi gereğince taraflarca ilk itiraz olarak ileri sürülmesi gerekir. İlk itirazların bir ön sorun gibi incelenerek karara bağlanacağı hususu ise, aynı yasanın 117/3. maddesinde düzenlenmiş olup, mahkemenin takip edeceği süreç anılan yasanın 164. maddelerinde açıklanmıştır.
Davalının cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunduğu yetkili mahkemenin Denizli Mahkemeleri olduğu savunmasında bulunduğu anlaşılmıştır.
… …’nun 31. Maddesinde, … … tabi taşımalardan kaynaklanan davalarda taraflar arasında anlaşma ile belirlenmiş, Akit Taraf mahkemelerinde dava açılabileceği gibi davalının mutaden ikamet ettiği veya taşıma mukavelesinin akdedildiği esas iş yerinin veya şubesinin veyahut da acentasının bulunduğu yerlerde, ya da taşımacının yükü aldığı veya teslim yeri olarak gösterilen yerlerde dava açılabileceği, bunlardan başka mahkemelerde dava açılamayacağı düzenlenmiştir.
Öte yandan Taşıma Sözleşmelerinin düzenlendiği TTK’nun 890. maddesine göre birinci ve ikinci kısım hükümlerine tabi taşımadan doğan hukuki uyuşmazlıklarda, malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesi de yetkili olduğu belirlenmiştir.
Davaya konu taşıma, emtianın Antalya/Türkiye’den …’ya taşınmasına ilişkin olup yurtdışı taşıması niteliğindedir. Bu haliyle dava konusu taşımaya 1. Maddesindeki düzenlemeye uygun olarak … … hükümlerinin uygulanması gerekir.
Dosya kapsamındaki belgeler göre, davacı şirket merkezi Denizli, davalı şirketin merkezi İstanbul’dur. Yükün yükleme yeri Antalya, teslim yeri ise …’dır. Bu halde … 31. maddesi hükmü dikkate alınarak yükleme yeri yönünden itirazın iptali davasının yetkili mahkemede açıldığı anlaşılmaktadır.
Taşıma sözleşmesi şekle tabi olmadığından, icap ve kabulle dahi taşıma sözleşmesi kurulabilir. Sözleşmenin yazılı olarak yapılması geçerlilik koşulu olmayıp ispat aracıdır.
Taşıma senedinde Göndericinin davalı … Dış Tic. A.Ş., taşıyanın davacı … … Tic. Ve San. Ltd. Şti., gönderilenin ise dava dışı … olduğu anlaşılmaktadır. Gümrük beyannamesine göre taşıma şekli “…” kaydının bulunduğu tespit edilmiştir.
ve sigorta masrafları ödenmiş olarak teslim: Bu teslim şeklinin …’den farkı mallar varış limanına gelinceye kadar deniz sigortasını yaptırmak ve bedelini ödemek sorumluluğunun da satıcıya ait olmasıdır.
Taşıma senedinde yer alan ve uluslararası teslim şekillerine ilişkin kayıtların da taşıma ücretinin ispatında kullanılacağı, … kaydının yer aldığı, bu kaydın peşin ödemeli gönderi “navlunun ihracatçı tarafından ödendiğini yada ödeneceğini, taşımaya ilişkin alıcının herhangi bir bedel ödemesine gerek olmadığını belirten” kayıt olduğu anlaşılmaktadır. Bu kayda göre dava dışı gönderilenin taşıma ücretini ödeme yükümlülüğü bulunmadığı gibi malı teslim alırken taşıma senedini imzalaması taşıma ücretini ödeyeceği anlamına gelmez.
Taşıma senedindeki kayıtlar ve dosya sunulan deliller birlikte değerlendirildiğinde taşıma sözleşmesinin taraflar arasında kurulduğu ve … bedelinin davalının sorumluluğunda olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Her ne kadar alınan bilirkişi raporlarında faturaların davalıya değil, dava dışı şirkete kesildiği taraflar arasında ticari ilişkinin bulunmadığı belirtilmiş ise de, davacının, davalıya ait ürünleri … ülkesine taşıyıp gönderilene teslim etmesine göre taraf ticari defterlerinde yapılacak incelemenin sonuca bir etkisinin bulunmadığından rapordaki tespitlere bu nedenle itibar edilmemiştir.
Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 20.06.2016 tarih 2016/2941 E. 2016/10949 K. Sayılı ilamında” Dolayısıyla alacak likit, bir başka deyişle bilinebilir, belirlenebilir bir alacaktır. Mahkemece bu husus gözetilerek davacı yararına İİK.nun 67/2 maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi” gerektiği belirtilmiş, Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 20/01/2014 tarih, 2013/17128 Esas 2014/1545 Karar sayılı ilamında; “Yabancı para alacağı ile ilgili icra takibine yönelik itirazın iptali davalarında İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca hüküm altına alınan yabancı para alacağının takip tarihindeki TL karşılığı üzerinden icra inkar tazminatına karar verilir.(Yargıtay 19. HD. 20.10.2011 T. 2011/8805 E., 2011/12939 K., Yargıtay 13. HD. 25.02.2008 T. 2007/12703 E. 2008/2438 K. sayılı kararları, ) İcra inkar tazminatı yönünden Takip tarihi itibariyle 1 EUR= 8,03-TL olup, asıl alacağın %20’si oranında 1.425-EUR takip tarihindeki TL karşılığı 11.052,87- TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Döviz alacağına ilişkin davada, hüküm altına alınan döviz için alınması gereken nispi karar harcının matrahının hesaplanmasında hükmolunan döviz cinsinin dava tarihindeki efektif satış kuru esas alınır (Yargıtay 19. HD., 2019/1862 E., 2020/159 K.) Ayrıca, mahkemece hükmedilen yabancı para alacağının, vekâlet ücretinin talep edilen yabancı paranın dava tarihindeki döviz kuru karşılığı bulunarak Türk Lirası üzerinden, karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi esas alınarak belirlenmesi gerekir. Mahkememizce karar ve ilam harcı ile vekalet ücretinin hesaplanmasında dava tarihindeki yabancı paranın Türk lirası karşılığı üzerinden Merkez bankası dava tarihindeki EUR efektif satış kuru: 9,75 -TL olup dava değeri …-TL olarak belirlenmiş, belirlenen bu bedel üzerinden hesaplama yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalının, Antalya Genel İcra Müdürlüğü’nün … esas numaralı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİ İLE; takibin … EURO asıl alacak, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4-A maddesine göre Devlet Bankalarınca 1 yıl vadeli EURO hesabına uygulanan en yüksek faiz üzerinden takibin DEVAMINA,
2- Kabul edilen …-EURO asıl alacağın takip tarihindeki kur üzerinden TL Karşılığının %20’si oranında (11.052,87-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.745,41 TL harçtan peşin alınan 909,02 TL nin mahsubu ile eksik alınan 3.836,39 TL nin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu …/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacının yapmış olduğu ilk yargılama gideri, 963,42-TL ile posta ve müzekkere ücreti ile bilirkişi ücretinden ibaret 2.483,10 TL olmak üzere toplam 3.446,52-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 11.115,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansı ve varsa teminatın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, e- duruşma talep eden davacı vekili Av. … ile e- duruşma talep eden davalı vekili Av….’nin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/03/2023

Katip … Hakim …