Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/471 E. 2022/975 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/471 Esas
KARAR NO : 2022/975
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 12/10/2020
KARAR TARİHİ : 27/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davalı … kullandığı Tüketici Kredileri ve Ticari Krediler nedeniyle sözleşmeye aykırı olarak tek taraflı kesinti yapıldığını, … – … tarih aralığında toplamda … TL Kredi Komisyonu, … – … tarih aralığında … TL devre sonu teferruat ücreti, … TL devre sonu masraf ücreti, … – … tarih aralığında … TL Ekspertiz ücreti ve … TL ipotek tesis ücreti, …-… tarih aralığında … TL Ekstre ücreti, … TL Referans Mektup komisyonu, … TL Gecikme hatırlatma ücreti, … – … tarih aralığında … TL üye işyeri, … TL mesaj gönderme komisyonu ve … TL verimsizlik ücreti, …-… tarih aralığında … TL … masrafı, … -… tarih aralığında … TL Gayri nakdi Kredi Teyit ve İşlem komisyonu, … – … tarih aralığında … TL Birikimli Gelecek Hesabı kesinti yapıldığı, Yapılan kesintilerin Sözleşme, emsal Banka Uygulamaları, TBK 20. Maddesindeki Genel İşlem Koşullarına aykırı olduğu” iddialarıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile haksız alınan tutarların şimdilik …TL’sinin ödeme tarihlerinden itibaren değişen oranlarda Ticari Avans Faizi ile iadesi, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı taraf, usulüne uygun tebliğe rağmen davaya cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava; kredi sözleşmeleri nedeniyle haksız olarak tahsil edildiği iddia edilen kesintilerin istirdadı istemine ilişkindir.
Talimat Mahkemesi aracılığı ile Bankacı bilirkişi …’den aldırılan … tarihli raporunda sonuç olarak; ” Bankacılık Kanunu 144, 2006/1 sayılı tebliğin 4. Maddesi, Finansal Tüketicilerden Alınacak Ücretlere İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmeliğin 6. , taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 7., 19 ve 30.2, TTK 22 Maddesi hükümleri, yerleşik Banka uygulamaları doğrultusunda, Bankaca kullandırılan nakdi ve gayri nakdi krediler ve verilen hizmet karşılığı tahsil edilen Kredi Kullandırım Komisyonu, Kredi kullandırım ücreti, Referans Mektubu-Teyit işlemi ücreti, Teminat Mektubu Komisyon ve ücretleri, dosya kapsamında Genel Kredi Sözleşmesinin altında 4 sayfa olarak dökümü bulunan Borçlu Cari Hesap Kredi tutarları nazara alındığında Borçlu Cari Hesap faiz ve komisyonları ,gecikme bildirim ücretleri ile POS Üye İşyeri Komisyonları ve buna bağlı yasal olarak tahsil edilmesi zorunlu olan BSMV tutarlarının,
2. Yürütmenin durdurulması kararından sonra tahsil edilen Hesap İşletim (Ekstre) Ücreti bulunmadığından tahsil edilen ekstre ücretlerinin,
3. … – … tarih aralığında tahsil edilen Birikimli Gelecek Hesabı Sigorta Prim Tutarının,
4.3. Kişilere yaptırılıp faturalandırılan ekspertiz ücreti ve İpotek tesis ücretinin, İADE KAPSAMINDA OLMADIĞI,
5. Operasyon masrafı adı altında tahsil edilen … TL’nin, verilmiş bir hizmete dayanmadığı, davacıdan tahsil edilen … TL Ekspertiz ücretinin … TL’sinin faturalandırıldığı, arta kalan … TL’nin tahsilinin yasal dayanağı bulunmadığı, toplamda … TL’nin davacıya iadesi gerektiği” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Tüm dosya kapsamının incelenmesi neticesinde;
09.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan 2006/1 sayılı Tebliğin 6/2. maddesi “Bankalar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını vadelerine göre tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan eder ve bu oranları internet sitelerinde yayımlar” şeklinde değiştirilmiştir. Bu durumda, ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken anılan düzenleme gereğince ilan ve yayım yapılmışsa, bankaların bu oranlar üzerinden masraf vb. alabileceğinin kabulü ile hüküm kurulması, yapılmamışsa emsal banka uygulamaları araştırılması, alınan masrafların emsal banka uygulamalarına göre orantılı olup olmadığı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. (Yargıtay … HD., … Esas, … Karar)
6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 1. maddesinde düzenlenen ”Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır. Ancak, Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra bu fiil ve işlemlere ilişkin olarak gerçekleşecek temerrüt, sona erme ve tasfiye, Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.” hükmü uyarınca; sözleşme tarihi itibariyle 818 sayılı BK yürürlükte ise bu kanunun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir. (Yargıtay … HD., … Esas, … Karar)
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 20. Maddesinde ise genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleri olarak tanımlanmış, aynı Kanun’un 21. maddesinde ise, karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlem koşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, bu koşulların varlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini öğrenme imkânı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlı olduğu, aksi takdirde, genel işlem koşullarının yazılmamış sayılacağı, sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancı olan genel işlem koşullarının da yazılmamış sayılacağı düzenlenmiştir. Genel işlem koşulu olduğu tespit edilen sözleşme hükümlerinin, sözleşmenin kapsamında kalması için, bu hükümlerin, taraflar arasında sonuca etkili şekilde müzakere edilmiş ve düzenleyenin genel işlem koşulu hakkında yaptığı bilgilendirmenin açık olması gerekir. Aksi takdirde, genel işlem koşullarının yazılmamış sayılacağı tartışmasızdır. (Yargıtay … Hukuk Dairesinin … tarih ve … Esas ve … Karar)
6102 sayılı TTK’nun 18/2 maddesi uyarınca her tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. Her ne kadar 6098 sayılı TBK’nun 20 ila 25. maddeleri arasında düzenlenmiş olan genel işlem koşullarına ilişkin hükümler tacirler yönünden de uygulanabilirse de TTK 18/2. maddesi hükmü karşısında tacirler bakımından genel işlem koşullarının uygulanıp değerlendirilmesinde her somut olayın özelliğine göre daha dikkatli davranılması gerekmektedir. (Yargıtay … HD. … gün, … Esas, … Karar)
6098 sayılı Borçlar Kanunu sonrası imzalanan kredi sözleşmeleri yönünden, Türk Borçlar Kanunu 20. Maddesinin TTK’nın 18/2. Maddesiyle birlikte değerlendirilmesi, tarafların tacir olduğu, her tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli iş adamı gibi hareket etmesi gerektiği gözetilmelidir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ile birlikte, taraflar arasında … tarihinde Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlülükte olduğu tarihte kredi sözleşmesinin imzaladığı, kredi sözleşmesinin 7.ve 19 maddesi ile 30.2 maddesine göre davalı … tahsis edilen krediler nedeniyle faiz, komisyon/ücret tahsilini, teminat mektubu komisyonu gider vergisi diğer harç ve giderlerin tahsil ile sair giderleri talep hakkının bulunduğu, ticari kredinin tarafı olan davacının da basiretli bir tacir olarak bu hükümleri imzaladığı anlaşılmaktadır. Öte yandan davacı tarafın 5 yıl süre ile itirazsız olarak tüm kalemleri ödemek suretiyle kredi kullanmaya devam ettiği görülmüştür.
TTK’nun 20. maddesi uyarınca tacir olan bankanın verdiği hizmet karşılığında ücret talep etmesinin mümkün olup, Bankacılık Kanunu’nun 144. maddesi çerçevesinde kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırlarının serbestçe belirleneceği belirtilmiştir. Açıklanan yasal mevzuat çerçevesinde Kredi Kullandırım Komisyonu, Kredi kullandırım ücreti, Referans Mektubu-Teyit işlemi ücreti, Teminat Mektubu Komisyon ve ücretleri, Borçlu Cari Hesap faiz ve komisyonları ,gecikme bildirim ücretleri ile POS Üye İşyeri Komisyonları, ekstre ücreti, Birikimli Gelecek Hesabı Sigorta Prim Tutarı, faturalandırılan ekspertiz ücreti ve İpotek tesis ücretinin iadesinin gerekmediği, herhangi bir hizmete dayanmayan …-TL’lik operasyon masrafı ile faturalandırılmayan …-TL ekspertiz ücretinin ise istirdadının gerektiğine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan tüm gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, Operasyon masrafı olarak tahsil edilen … TL’nin ve faturaya dayalı olmayan …-TL ekspertiz ücretinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken …-TL harçtan peşin alınan …-TL’nin mahsubu ile, bakiye …-TL nin karar kesinleştiğinde istem halinde davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden …-TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden …-TL nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafça yapılan davetiye, posta masrafı, bilirkişi giderinden ibaret toplam …-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı gözetilerek …- TL yargılama gideri ile …-TL ilk dava masraf toplamı …- TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan …-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere davacının göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili Av. … yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2022

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı