Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/396 E. 2021/716 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/396
KARAR NO : 2021/716
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/09/2020
KARAR TARİHİ : 03/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … tarihinde … plakalı ambulansta resmi görevli yolcu konumunda bulunmaktayken, davalı sigorta şirketinin sigortaladığı … plakalı dava dışı araç sürücüsü …’ün asli kusurlu olarak kendilerine çarpması sonucu yaralandığını, Antalya C. Başsavcılığının …/… soruşturma, …/… karar sayılı dosyasında şikayet yokluğu nedeniyle KYOK kararı verildiğini, müvekkilinin tedavi gördüğünü, taleplerinin müvekkilin de oluşan kalıcı iş gücü kaybının giderilmesi olduğunu beyan ederek, maddi tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sorumluluklarının ancak poliçe limiti ile ve kusurları oranında olduğunu, kusur ve maluliyet oranlarının belirlenmesi gerektiğini, kazanın bir iş kazası olduğunu, müterafık kusur itirazlarının olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi tazminat talebinden ibarettir.
SGK’nın … tarihli cevabında özetle; davacının kaza tarihinde memur olduğunun ve kendisine iş göremezlik bedeli ödemesinin yapılmadığının bildirildiği anlaşılmıştır. Kabule göre, zorunlu trafik sigortacısının sorumluluğuna dayanan iş bu davada dosyada mahkememiz görevlidir.
Mahkememizce deliller toplanmış, aşamalarda mahallinde keşif icra edilmiştir.
Keşif sonucu düzenlenen, … tarihli kusur raporunda özetle; … plakalı aracın kazada 2918 sayılı kanunun 47/1,d, 55, 57 ile yönetmeliğin 95, 105, 142 maddelerini ihlal ettiği; … plakalı aracın ise kusur ihlalinin bulunmadığı belirtilmiştir.
Kusur raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce ATK dan maluliyete yönelik rapor aldırılmıştır.
ATK’nın … tarihli raporunda özetle; kişinin sürekli ve geçici maluliyetinin olmadığı belirtilmiştir.
Davacı vekili, rapora karşı itiraz etmiş, mahkememizce de hangi yönetmeliğe göre rapor hazırlandığı hususunun netleştirilmesi için ATK’ya yazı yazılmasına karar verilmiştir. Aşamalarda gelen … tarihli ATK raporunda özetle; kişinin Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit Yönetmeliğine göre, kişinin sürekli maluliyet tayinine yer olmadığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiştir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonrada Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda haksız fiil tarihi, …’tür.
Yukarıda da belirtildiği üzere; 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği (ancak Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre rapor düzenlenmesi teknik olarak mümkün olmadığı bu dönem için de yine 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uygulanacak) hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.Kökleşmiş Yargıtay 17. HD uygulaması ve içtihatlarına göre maluliyet raporlarının düzenlenmesinde haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik ve yasa hükümlerine göre değerlendirme yapılması gerekmektedir. (Nitekim Yargıtay 17 HD nin 2016/16240 esas 2019/7273 karar 2016/15369 esas 2019/6853 karar sayılı ilamları)
Somut olayda, esasen tabi yönetmelik Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’dir ancak ATK raporlarında da belirtildiği üzere, bu yönetmeliğe göre maluliyet tayini ve tespiti yapılamamıştır. Bu nedenle, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre tespit yapılması gerekmektedir ki somut olayda da ATK bu yönetmeliğe göre sürekli maluliyetin oluşmadığını belirtmiştir. İtirazlar yerinde değildir.
Talep, sürekli maluliyetten kaynaklanan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Tül dosya kapsamı, ATK raporlarında davacının sürekli maluliyetinin olmadığının belirtilmesi karşısında, ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 54,40 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Hükmün niteliği ve tarihi dikkate alınarak, alınması gerekli 59,30 TL ret karar harcının davacı tarafça başlangıçta yatırılan 170,78 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, arta kalan harcın karar kesinleştiğinde istek halinde iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
7-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili Sn. Av. … ve davalı vekili Sn. Av. …’ın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır