Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/385 E. 2022/145 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/385
KARAR NO : 2022/145
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2020
KARAR TARİHİ: 16/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A.TALEP:
1.Davacı vekili , dava dilekçesinde özetle; müvekkil ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, bakiye 14.116 TL cari hesap alacağı bulunduğunu, Antalya 9. İcra Dairesinin …. sayılı dosyasında takip başlatıldığını, davalı taraf zaman kazanmak için haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, her iki tarafında tacir olması hasebiyle zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu süreçten olumlu sonuç alınamadığını, davanın kabulünü, takibin devamını, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
B. TARAF TEŞKİLİ:
2.Bilindiği üzere 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Hukuki Dinlenilme Hakkı” başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak, yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir.(H. Pekcanıtez, O. Atalay, M. Özekes, Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, 2011, s. 273)(bkz; İNCEOĞLU,Sibel., İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Kararlarında Adil Yargılanma Hakkı, İstanbul 2008, 3. Baskı, s. 260-261)
3.Bu açıklamalar ışığında, mahkememizce dosyada taraf teşkili sağlanmıştır.
C.CEVAP:
4.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 14 Kasım 2018 tarihli yazışmalarda tarafımdan evrak ödeme planı gönderilmem istenirken, açık hesapla ilgili cari hesap inceleme süre bırakılmadan aln acele ödeme planı istendiğini, davacı vekili Av. … dosyaya sunmuş olduğu cari hesap hareket dökümünde tarafımdan yapılmış olan ödemeler mevcut olduğunu, ödemeler muhasebeye eksik veriler ulaşmasından dolayı kayıtlara işlenemediğini, davacı vekilinin göndermiş olduğu, cari hesap hareket dökümünde 2018 yılında 1.800 TL …bank Eft (… Adına), 3.000 TL Eft Ve 1.800 TL mail order, 2017 yılında 2.000 TL eft ödeme yapılmış olduğunu, belirtilen tutar davacı tarafın belirtmiş olduğu 14.116 TL tutarından toplam 8.600 TL düşüldükten sonra 5.516 TL olduğunu, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle karar verilmesini talep etmiştir.
D. YARGILAMA SÜRECİ/HUKUKİ NİTELEME/MAHKEME KABULÜ:
5.Dava, itirazın iptali talebinden ibarettir.
6.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2013/19-2415 esas, 2015/2335 karar sayılı emsal ilamında da belirtildiği üzere; İtirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan, normal bir alacak (eda) davasıdır. Takip alacaklısı tarafından (süresi içinde) ödeme emrine itiraz etmiş olan borçluya karşı açılır; yani davacı alacaklı, davalı ise takip borçlusudur. Davacı alacaklı bu davada, borçlunun itiraz etmiş olduğu alacağın mevcut olduğunu bildirerek, borçlunun itirazının iptaline karar verilmesini (ve istiyorsa, borçlunun icra inkar tazminatına mahkûm edilmesini) talep eder (KURU, Baki: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Türkmen Kitabevi, İstanbul, Kasım 2004, s. 220-221). Bu davada, ispat yükü kural olarak davayı açan alacaklıda olup, alacaklı alacağını ispatla yükümlüdür. Genel hükümler dairesinde her türlü delille ispat edilecek alacak ta yine takip talepnamesine konu olan ve borçlu yanca itiraza uğrayan alacaktır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu., 2006/19-260 esas, 2006/251 karar)
7.Bu genel açıklamalardan sonra dosyaya dönüldüğünde; Antalya 9. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, dosyamız arasına alınmıştır.
8.Aşamalarda tarafların ticari defterlerinin incelenmesine karar verilmiştir.
9.18/06/2021 havale tarihli, bilirkişi … tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; davacı ticari defterlerinin usule uygun olduğu, Davacı kayıtlarında yer almayan, ancak davalı kayıtlarında yer alan, “05.07.2017 tarihli 2.000,-TL ürün ödemesi”nin, davalı tarafından belgelenmesi halinde; davacı alacağının 13.176,55-TL olacağı, Davacı kayıtlarında yer almayan, ancak davalı kayıtlarında yer alan, “05.07.2017 tarihli 2.000,-TL ürün ödemesi”nin, davalı tarafından belgelenememesi halinde; davacı alacağının 15.176,99-TL olacağı, ancak; davacı vekili tarafında takipte 14.116,00-TL talep edildiği, davacı talebiyle bağlı kalınarak 14.116,00-TL talep edebileceği belirtilmiştir.
10.23/11/2021 tarihli, bilirkişi … tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasında, 2017 – 2018 yıllarında Fatura ve çeklerle ‘Mobilya Ve Malzemeleri’ ile cari hesap ilişkisi kurulduğu, davalının 2017-2018 yılı ticari defterleri usulüne uygun ve birbirini doğrular mahiyette tuttuğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal sürelerinde yapıldığı, defterlerin bir bütün halinde birbirini doğrular mahiyette olduğu, tespit edildiği, davalının ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle 13.176,53 TL borcunun defterlerinde davacı adına açılan cari hesapta borç olarak kayıtlı olduğu, davalının 05.07.2017 tarihinde ürün ödemesi olarak CEP ŞUBEDEN yaptığı 2.000,00 TL ödemenin davalıya yapıldığına ait banka dekontu sunması gerekeceği, açıklamada sadece ÜRÜN ÖDEMESİ yazdığı, tespit edildiği hususu belirtilmiştir.
11.Bilirkişi raporları taraflara tebliğ edilmiştir, itirazlar/beyanlar alınmıştır.
12.Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
13.Bu hususlar doğrultusunda, bilirkişi raporlarının, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
14.23/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; Davalı ticari defterlerinde 05.07.2017- ÜRÜN ÖDEMESİ olarak kayıt edilen 2.000,00 TL ödemenin Mahsup Fişi İncelendiğinde, 10.07.2017 tarihinde … nolu fiş ile kayıt edildiği, ‘CEP ŞUBE -EFT-… ÜRÜN ÖDEMESİ yazılı olduğu, ancak davacı adına mı? yoksa başka bir satıcı adına mı? ödendiği açıklama kısmında yazmadığından ilgili 2.000,00 TL ödemenin davacı …’a ödenip ödenmediği anlaşılamadığından, bu konudaki ispat külfeti davalıda olmakla beraber bunu ispata yarar bir bilgi ve belge davalı tarafça dosyaya sunulmamıştır. Bu ödemenin dava konusu uyuşmazlık ışığında ödenmediği mahkememizce kabul edilmiştir.
15.Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporları ışığında, davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
16.Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebine gelince;
17.İcra inkar tazminatının şartları şunlardır:
a)Geçerli ilamsız icra takibi yapılmış olmalı, b)Borçlu süresi içinde ödeme emrine itiraz etmiş olmalı, c)Süresi içinde açılmış bir itirazın iptali davası olmalı, d)Talep olmalı, e)Borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmelidir.
18.Dosyaya baktığımızda; yukarıdaki kanuni şartların varlığı, alacağın likit olduğunun kabulü ışığında, davacının inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davalının Antalya 9. İcra Müdürlüğünün (İcra dairesi kapatılıp görevlendirme gereği başka icra biriminin başka esasına dosya geçmiş ise o dosya içinde geçerli olacak şekilde) … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile TAKİBİN DEVAMINA,
2-Davacının inkar tazminatı talebinin KABULÜ İLE, hükmolunan alacağın %20’si olan 2.823,20TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafça yatırılan 54,40 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 170,49 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 793,77 TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 224,89 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 1.441,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili …’nun yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/02/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır