Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/535 E. 2022/161 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/535
KARAR NO : 2022/161
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2019
KARAR TARİHİ: 23/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … İzolasyon arasında sundukları cari hesap eksresinde de görüldüğü üzere ticari güvene dayalı olarak 20/06/2017 tarihinde açık hesap ticari ilişki başladığını, bu ilişki sayesinde davalı …’ın müvekkiline karşı izalosyon malzemeleri teslim edeceğini, karşılığında da müvekkili tarafından da bedelinin ödeneceğini, bu ticari ilişki neticesinde müvekkil tarafından 1.116.978,91 TL borç kaydedildiğini, davalı firma tarafından da bugüne kadar ancak 487.244,19 TL’lik mal sevkiyatı olduğunu, bunun sonucunda da müvekkilinin 629.734,72 TL davalı …’tan alacaklı olduğunu, bu durumun taraf ticari defterlerinden anlaşılacağını, davalı …’ın ve müvekkilinin açık hesap olarak ticari ilişkiye başlaması neticesinde cari hesap ekstresinde görüleceği üzere zaman zaman müvekkiline mal sevkiyatları olduğunu, müvekkilinin önden avans olarak çekleri vermekte olduğunu, davalı …’ın da dönem dönem müvekkiline mal teslim ettiğini, taraflar arasındaki ilişkide her çekin belli bir sevkiyat için olmamakla birlikte avans şeklinde önden verildiğini, müvekkilinin davalı …’a teslim ettiği çeklerden henüz vadesi gelmemiş çeklerin de olmasının yanında 2019 mayıs ayına kadar müvekkil şirketin ödemek zorunda olduğu çek ve karşılığını alamadığı malın olduğunu, yaptıkları piyasa araştırmasında …’a ait iş yerinin kapatıldığını, piyasaya borçlanarak kaybolduğunu öğrendiklerini, bu nedenle ilerleyen zaman aralığında mal sevkiyatı devam etmeyeceği için ve müvekkilinin ticari itibarına zarar gelmemesi için ödemek zorunda kaldığı bu çek bedelleri yönünden borçlu olmadıklarının tespitinin gerektiğini, davalı …’ın kötü niyetle hareket ettiğini, davalıyla aralarındaki avans çeklere ilişkin Antalya 4. Asliye Tİcaret mahkemesinin …esas sayılı dosyalar ile borçlu olmadıklarına ilişkin davanın devam ettiğini, yine davalı …hakkında Antalya CBS …soruşturma sayılı dosyası ile soruşturmanın devam ettiğini, davaya konu çeklerin davalı …’a mal sevkiyatları için önceden verilen avans çeklerden olduğunu, ödemesi yapılan çekin arka yüzünden de görüleceği üzere …Faktoring tarafından ibraz edildiğini, müvekkilinin ticari itibarına zarar gelmemesi için ödemek zoruna kaldığını, borçsuzluk def-ini faktoring şirketine karşı ileri sürdüklerini beyan ederek; davalı …yönünden açık hesap çalışan ve önden avans şeklinde verilen ve davalı faktoring şirketlerine gçen, faktoring şirketleri tarafından muhatap bankaya ibraz edilip bedeli tahsil edilen çekler yönünden müvekkili firmanın borçlu olmadığının tespitine, müvekkiline ait çekler yönünden ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce dosyada taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı …Faktoring vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin yetkisiz olduğunu, müvekkilinin yerleşim yerinin Şişli/İstanbul olduğunu, yetkili mahkemenin Çağlayan mahkemeleri olduğunu, davaya konu çeklerin alınmasını gerektiren faktoring işleminin 6361 sayılı kanuna uygun olduğunu, davacı çeklerin avans çeki olduğunu iddia etmişse de; çekin mevcut borçların ödenmesi amacıyla ileri vadeli keşide edilebildiğinden ve müvekkilin yaptığı faktoring işlemi davacı adına kesilen faturalarla tevsik edildiğinden, davacının bu iddiasının müvekkil açısından bağlayıcılığı bulunmadığını, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğunu beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …, cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dava konusu çeklerin keşide yeri Antalyadır ve keşide yeri mahkemesi de yetkili olduğundan, uyuşmazlıkta kesin yetki söz konusu olmadığından, mahkememiz davada görevlidir.(Benzer; Yargıtay 12 HD., 2014/32641, 2015/2832 K)
Faktoring; “Müşterinin üçüncü şahıs olan borçlu karşısındaki mal tesliminden veya işgörme/hizmet ediminden ileri gelen alacaklarının karşılığını, alacağın tahsilinden önce avans olarak ödeyerek alacağın tahsil edilmemesi riskinin ve müşteri için borçlunun muhasebesinin tutulması, ihtar işlemleri gibi işgörme/hizmet edimlerinin üstlenilmesi suretiyle devir ve satın alınması” olarak tanımlanmaktadır (Kocaman A: Faktoring İşlemlerinin Hukuki Niteliği, Ankara 1992, s.21)
Yargıtay HGK’nun 2017/19-900 E, 2019/591 K sayılı emsal ilamında da belirtildiği üzere; Faktoring’in amacı, firmalara satışlarının ve karlarının artması konusunda yardımcı olmaktır.
Kapsam olarak faktoring; bir mali kuruluş (factor/faktor) ile ticari borçlular (müşteriler) ve mal satan veya hizmet arz eden bir ticari işletme arasında (satıcı) üç taraflı bir sözleşme olup, genelde rücu hakkı olmaksızın alıcının borçlularının hesap hasılalarını factor satın alır ve bu suretle müşterilere tanınan kredileri kontrol altında tuttuğu kadar, muhasebe ve tahsilatını da yürütür.
Faktoring işleminin üç tarafı vardır. Bunlar;
a)Müşteri (firma):Faktoring hizmetlerini talep eden ve alacaklarını faktoring şirketine devreden (satan) işletme,
b)Faktoring Şirketi (Factor): Müşterinin alacaklarını devir ve satın alarak karşılığında nakit olarak ödeyen şirket,
c)Borçlu: Müşterinin alacaklı olduğu kişi veya işletmedir.
Faktoring şirketlerinin yapamayacakları iş ve işlemler Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmeliğin 19 ve 22/2. maddelerinde düzenlenerek;
19. madde ile;
“Bu Yönetmelik hükümlerine göre kendilerine faaliyet izni verilen şirketlerin, müşterileri ile yapacakları işlemler için yazılı sözleşme düzenlemeleri zorunludur.” şeklinde düzenleme yapılarak yazılı sözleşme yapma zorunluluğu getirilmiş,
22. maddenin 2. fıkrasında ise;
“Faktoring şirketleri kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal veya hizmet satışından doğmuş veya doğacak fatura veya benzeri belgelerle tevsik edilmeyen alacakları satın alamazlar veya tahsilini üstlenemezler” hükmüne yer verilmiştir.
Bu ilke ve açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkememizce tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesi yönünde ara karar kurulmuştur.
24/08/2020 tarihli davacı ticari defterlerinin incelendiği bilirkişi raporunda özetle (davalı …ticari defter ibraz etmemiştir/bu yönüyle davacı defterleri adı geçen davalı yönüyle lehe delil vasfına da sahiptir); davacının ticari defterlerine göre, davacının … bankası aş. Yeni sanayi sitesi/Antalya şubesindeki |hesabına ait olup da davacı tarafından davalı …emrine düzenlenmiş ve 07.12.2018 tarihli tahsilat makbuzu ile davalı tarafa teslim edilen, davalı …tarafından da ciro edilerek davalı …Faktoring Aş.ne teslim edilen dava konusu olari 30.04.2019 tarihli, …seri nolu 29.900,00.-TL. tutarındaki ve 09.03.2019 tarihli …seri nolu 23.140,00.-TL. tutarındaki çeklerin, mal alımı karşılığı olarak davalı …’a avans olarak verilen çekler olduğu, davacının ticari defterlerine göre, davalı …’tan faturalar mukabilinde toplam 685.553,81.-TL. tutarında mal teslim aldığı, karşılığında davalı …’a toplam 1.315.288,53.-TL. tutarında çek ve iade faturası teslim edildiği, dolayısıyla da davacının bakiye 629.734,72.-TL.tutarında davalı …’a fazladan çek teslim ettiği, bu fazladan çek teslim tutarı içinde dava konusu edilen çeklerin de dahil olduğu, bu durumda davacının …bankası aş. Yeni sanayi sitesi/Antalya şubesindeki hesabına ait olup da dava konusu edilen 30.04.2019 tarihli, …seri nolu 29.900,00.-TL. tutarındaki ve 09.03.2019 tarihli …seri nolu 23.140,00.-TL. tutarındaki çeklerin karşılığının olmadığı, bu çeklerin karşılığının ödendiği ile ilgili olarak dava dosyasına somut bir belgenin ibraz edilmediği hususları bildirilmiştir.
Davalı …Faktoring şirketinin ticari defterleri için yazılan talimat sonucunda bilirkişi …tarafından rapor hazırlanmış ve davalı faktoring şirketinin başt keşideci, lehtar ciranta ve ara cirantaların ciro imzalarını kontrol etmek gibi yasal yükümlülüklerinin olmadığı, sadece ciroların teselsülünün kontrolünden sorumlu olduğunu, ciro zincirinin kopukluk olmadığı, faktoring şirketinin ciro silsilesinin doğruluğu yönünden üzerine düşen edimleri yerine getirdiği, davacının dava konusu çekten sorumlu olduğu ancak teslim olgusunun değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 266. maddesinde yer alan emredici hükme göre hâkim,sadece çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren konularda bilirkişiye başvurabilecektir. Hâkim açısından “özel bilgi” ise, hukuk bilimi dışındaki belli bir bilim dalının araştırıp ortaya koyduğu sonuçlara ilişkin bilgi olarak anlaşılmalıdır. Ticari defter kayıtlarının incelenmesi özel ve teknik bilgiyi gerektirmektedir.
Genel olarak söylemek gerekir ki; Bilirkişinin hazırladığı rapor uygulamayı yansıtan, infazı sağlamaya yeterli, raporun Yargıtay’ca denetime tabii tutulabilecek derece açıklıkta ve genel ifadelerden uzak olmalıdır.(Yargıtay 5.HD.,22.10.1996 tarih ve K. 1996/14735 ) Raporda açıklanan görüşlerin, inandırıcı ve kanaat verici şekilde akla, mantığa ve bilime uygun bir uygun bir üslupla gerekçelendirmiş ve delillendirilmiş olması şarttır. Yargıtay da pek çok kararında, gerekçesiz ve soyut bilirkişi raporlarının hiçbir şekilde mahkeme kararına dayanak teşkil edemeyeceğini ve bu şekilde hazırlanan rapora itimat edilerek verilen hükmün yasaya göre bozulması gerektiğini belirtmiştir. (HGK.,30.05.2001 tarih ve K.12-436/1083) Somut dava dosyasında; ticari defterler konusunda yazılan talimat içeriğinden de açıkça anlaşılmaktadır ki yargı uygulamasında da görüleceği üzere, muhasebeci/mali müşavir/gelir uzmanı/vergi müfettişi gibi meslekler ticari defter incelemesinde özel ve teknik bilgiye sahiptirler. Oysaki, talimat mahkemesi, banka müdürü bilirkişiden rapor aldırmıştır. Bilirkişinin uzmanlık içeriğine uyap sisteminden de bakıldığında, “bankacılık işlemleri, banka muhasebesi, finansmanı ve mali analizi” olduğu görülmektedir. Bu yönüyle rapor hükme ve denetime elverişli değildir. Bir an için, banka muhasebesi uzmanlığı nedeniyle ticari defter incelemesi yaptığı düşünülse dahi, rapor içeriğine bakıldığında, sadece çek mevzuatı ile ilgili genel bilgiler ve yargı kararlarından bahsedildiği, ciro zincirinden bahsedildiği, faktoring mevzuatı ile ilgili genel mevzuat düzenlemelerinden bahsedildiği görülmekle, bu haliyle de kabule göre bilirkişi raporu hükme, denetime elverişli değildir.
Mahkememizce bilirkişi bilirkişi …tarafından hazırlanan rapor hükme elverişsiz kabul edildiğinden, tekrar talimat yazılmıştır.
12/10/2021 tarihli bilirkişi …tarafından hazırlanan raporda özetle; davalı faktoring şirketinin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, dava konusu çeklerin davalılardan …Factoring A.Ş. tarafından factoring müşterisi davalılardan …İzolasyon-… ile Factoring sözleşmesi imzalayarak devir ve temlik aldığında ihtilaf bunmadığı, davalı …Factoring ile diğer davalı …-… İzolasyon arasında üzerinde tarihi görülemeyen Faktoring Sözleşmesi ile, azami 250.000,00 TL limit ile bir factoring sözleşmesi imzalandığı, raporda açıklanan hesap ekstresinde görüleceği üzere; taraflar arasında 241.103,58 TL hacminde ticari ilişki olduğu, tarafların dava konusu edilen çekler haricinde de factoring işlemleri yaptıkları, dava konusu edilen 23.140,00 TL çekin 12.03.2019 tarihinde, 29.900,00 TL çekin 02.05.2019 tarihinde tahsil edildiği, Factoring Dosyasında Yer Alan Davalı … İzolasyon-…’ın davacı …-…’e Kestiği Satış Faturaları fotokopilerine göre; 23.140,00 TL çekin devir temlikine ilişkin, 08.12.2018 tarih, … no.lu “… DESENLİ ARDUAZ KIRMIZI, 120 Adet-… 400 K, 240 Adet, … P300, 432 Adet” açıklaması ile 61.968,00 TL fatura ibraz edildiği, iş bu faturadaki iş bu davaya konu edilen çeklerden … Bankası A.Ş., Yeni Sanayi Şubesi/Antalya Şubesi, … hesap, ‘… no.lu, 09.03.2019 vade tarihli, 23.140,00 TL çekin davalı Faktoring şirketi tarafından devir temlik alındığı, 10.12.2018 tarihli, …Faktoring A.Ş. Müşteri Limit Tahsis Formuna göre; davalı Faktoring şirketi tarafından müşteri …’a yönelik olarak; TCMB, İcra Takibi v.s. hususlarda form düzenlendiği ve 1.000.000 TL limit verildiği, riskinin kayda alındığı ve Factoring istihbarat ve genel müd. yardımcısı tarafından onaylandığı, 29.900,00 TL çekin devir temlikine ilişkin: 28.11.2018 tarih, … no.lu “STARDART SP300, 240 Adet-STANDART SP40 AR KIRMIZI 184 Adet-ONDULİNE ALM. TERRACOTA 5 Adet” açıklaması ile 36.662,00 TL fatura ibraz edildiği, iş bu faturadaki iş bu davaya konu edilen çeklerden … Bankası A.Ş., Yeni Sanayi Şubesi/Antalya Şubesi, … hesap, … no.lu, 30.04.2019 vade tarihli, 29.900,00 TL çekin davalı Faktoring şirketi tarafından devir temlik alındığı, 07.12.2018 tarihli, …Faktoring A.Ş. Müşteri Limit Tahsis Formuna göre; davalı Faktoring şirketi tarafından müşteri …’a yönelik olarak; TCMB, İcra Takibi v.s. hususlarda form düzenlendiği ve 1.000.000 TL limit verildiği, riskinin kayda alındığı ve Factoring istihbarat ve genel müd. yardımcısı tarafından onaylandığı hususları belirtilmiştir.
Dosyadaki tüm bilirkişi raporları taraflara tebliğ edilmiştir.
6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu’nun 9/2. maddesi ”Faktoring şirketi kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kambiyo senetlerine dayalı olsa bile, bir mal ve hizmet satışından doğmuş fatura ile tevsik edilemeyen alacaklar ile kurulca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde tevsik edilemeyen mal veya hizmet satışına bağlı doğacak alacakları devir alamaz veya tahsilini üstlenemez” hükmünü içermektedir. Yasa metninden de anlaşılacağı üzere, faktoring şirketinin, faktoring işlemi ile devraldığı alacak, alacağın temliki hükümlerine tabidir. Nitekim, faktoring işlemlerinde alacağın temliki hükümlerinin uygulandığı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 03.11.2010 tarih, 2010/19-488 E, 2010/557 K. sayılı kararında da açıkça belirtilmiştir. Öte yandan aynı kararda faktoring işleminin müşteri (firma), faktoring şirketi (faktor) ve borçlu olmak üzere üç tarafının bulunduğu da açıklanmıştır. Faktoring işleminin bu tarafları arasındaki ilişkiler yönünden 6361 sayılı Yasanın 9/2 ve 6098 sayılı TBK’nın 188/1.maddesi hükümlerinin uygulanması gerekir. Buna göre borçlu, faktoring işlemini öğrendiği sırada önceki alacaklısına karşı sahip olduğu def’ileri, alacağı faktoring sözleşmesine dayanarak devralmış olan faktoring şirketine karşı da ileri sürebilecektir. 6361 sayılı Yasanın 9/2. ve TBK’nın 188/1. maddesi karşısında faktoring işleminin tarafları arasındaki ilişkiler yönünden şahsi def’ilerin ileri sürülebilmesinde faktoring şirketinin iyiniyetli ya da kötüniyetli olmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır. Bu açıklamalar karşısında, dava konusu çeklerde, davacının düzenleyen, davalı …’ıh hamil olduğu da göz önüne alınarak, davacının, bedelsizlik defini davalı faktoring şirketine karşı ileri sürmesi mümkündür.6361 sayılı Yasanın 9/3 maddesi ise belirtilen faktoring ilişkisi tarafların haricindeki kambiyo borçluları bakımından geçerlidir.
Faktoring İşlemlerinde Uygulanacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin İstihbarat çalışması başlıklı 5. Maddesi uyarınca;
“1) Kuruluş tarafından müşteriyi yeteri kadar tanıyacak şekilde istihbarat çalışmalarının yapılması, sadece müşterilerin beyanı veya sözlü teyidi ile işlem yapılmaması gerekir. İstihbarat çalışması;
a) Öncelikle ilgili mevzuatta yer alan faturanın tarifi, şekli ve nizamına ilişkin düzenlemeler de dikkate alınarak faturadaki bilgilerin kontrol edilmesi,
b) İç kontrol sisteminin devralınan faturalara ilişkin gerekli istihbarat ve araştırma yapılmasını sağlayacak ve Merkezi Fatura Kaydı Sisteminde bu faturaların mükerrer olmadığının kontrolü tamamlanmaksızın kullandırım yapılamayacak şekilde oluşturulması,
c) müşterilerin mali durumlarının değerlendirilerek bunların itibarı ve işlem geçmişleri de dikkate alınmak suretiyle gerektiğinde fatura borçlusu ve kambiyo senedi veya diğer senedin keşidecisine de başvurularak borcun teyit edilmesini sağlayacak yöntemler geliştirilmesi ve ulaşılabilmesi mümkün olan ilgili veri tabanlarından yararlanılması yoluna gidilmesi, hususları dâhil olmak üzere asgari olarak yukarıda belirtilen usul ve esasları içerecek şekilde yapılır ve bunların yetersiz kalması durumunda ilave yöntemlere başvurulur.”
Somut olayda, davalı faktoring şirketinin üzerine düşen, yapması gereken istihbarat çalışmasını yapmadığı, bir başka deyişle yaptığını gösterir bilgi ve belgeleri, delilleri dosyaya sunmadığı anlaşılmaktadır. İstihbarat çalışmasının yapıldığı ispat külfeti davalı faktoring şirketindedir. Bu hususlara yönelik davacı vekilinin13/11/2021 tarihli rapora itiraz dilekçesindeki itiraz ve beyanları mahkememizce yerinde görülmüştür. Dilekçede, raporda bu hususların tespiti yapılmadığı, raporun eksik olduğu söylense de yukarıda da değinildiği üzere, davalı faktoring şirketinin üzerine düşen, yapması gereken istihbarat çalışmasını yapmadığı, bir başka deyişle yaptığını gösterir bilgi ve belgeleri, delilleri dosyaya sunmadığı anlaşılmaktadır. Bu yönüyle, kabule göre, davalı faktoring şirketinin kambiyo senedini iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği de anlaşılmaktadır.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporları, yukarıdaki açıklamalar göz önüne alınarak; davacının bedelsizlik defini davalı faktoring şirketine de ileri sürebileceğinin, dava konusu edilen 30.04.2019 tarihli, …seri nolu 29.900,00.-TL. tutarındaki ve 09.03.2019 tarihli …seri nolu 23.140,00.-TL. tutarındaki çeklerin karşılığının olmadığı, bu çeklerin karşılığının ödendiği ile ilgili olarak dava dosyasına somut bir belgenin ibraz edilmediği, davalı faktoring şirketinin de üzerine düşen araştırma yükümlülüğünü de tam olarak yerine getirmediği hususlarının kabulü ile; davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, 53.040,00 TL’nin, 29.900,00 TL’sine 30.04.2019 tarihinden itibaren, 23.140,00 TL’sine 11.03.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan 905,80 TL karar harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 2.717,36 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 950,20 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 1.995,00 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/13 ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği 26/2. Maddeleri, 6100 sayılı HMK 297/1-ç, 326.maddeleri uyarınca, arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaşamamaları halinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre ileride haksız çıkan taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden ödeneceği öngörüldüğünden; 1.320,00 TL nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 7.695,20 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili … ve davalı … Faktoring vekili …’ın yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır