Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/493 E. 2021/693 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/493
KARAR NO : 2021/693
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : 26/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının … İnşaat İthalat İharcat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi yetkilisi vefat eden …’in eşi olduğunu, …’in davalı şirketten inşaat malzemeleri alarak yaklaşık 200.000,00 TL borçlandığını, ayrıca davalı şirket yetkilisi …’dan 100.000,00 TL elden olmak üzere toplamda 300.000,00 TL’ye yakın banka yoluyla borç para aldığını, …’in almış olduğu malzeme ve para borçlarına karşılık parça parça toplamda 600.000,00 TL tutarında davalı şirket yetkilisi …’ya senet verdiğini, …’in asıl borçlusu davacının ise kefil olarak imzası bulunan 340.000,00 TL’lik teminat olarak verilen senedin davalı … Yapı Elemanları Aksesuar Mobilya İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş tarafından Antalya …İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davacının eşinin zorlamaları sonucunda kefil olarak söz konusu senedi imzalamak zorunda kaldığını ve davacının kefil olarak borçlusu bulunduğu dosya borcunun karşılığını gayrimenkulleri üzerinden fazlası ile ödendiğini, davacıya ait Antalya ili Uncalı Mahallesi … ada … parsel … nolu bulunan … Konutlarından 1 adet dublex dairenin …’ya verildiğini, Antalya ili Konyaaltı ilçesi Arapsuyu Mahallesine kayıtlı … ada … parselde kayıtlı davacıya ait taşınmazın ise davalı şirket yetkilisi … tarafından … Bankasından davalı şirket adına çekilen 1.000.000,00 TL tutarındaki kredi nedeniyle ipotek verildiğini, … İnşaat İthalat İharcat Sanayi ve Ticaret Limited Şirket yetkilisi merhum … tarafından borçlarına karşılık müteahhitliğini yaparak kendi arsaları üzerindeki inşa ettiği …’in annesi …’e ait Antalya ili Korkuteli ilçesi … ada … nolu parselde bulunan … ve … nolu bağımsız bölümlerin de davalı şirket yetkilisinin eşi …’ya verildiğini, tüm bunlara ek olarak … tarafından 50.000,00 TL, 40.000,00 TL, 20.000,00 TL tutarlarında olmak üzere toplamda 100.000,00 TL’lik çek verildiğini ve 60.000,00 TL muhatap şirket yetkilisi …’ya makbuzlu olarak elden ödeme yapıldığını, davacı tarafından devredilen daireler, davacının ikamet etmiş olduğu daire üzerinden kullanılan ipotek, … tarafından verilen gayrimenkuller dikkate alınmadan icra takibine girişildiğini, ayrıca davacının ortağı olduğu … plakalı araç üzerine haciz konulduğunu ve satışı istenildiğini, davalı … Yapı Elemanları Aksesuar Mobilya İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş şirket yetkilisi …’nın Antalya …İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasındaki alacağının bir kısmını diğer davalılara muvazaalı şekilde devrettiğini, … Yapı Elemanları Aksesuar Mobilya İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye … adına Antalya …Noterliği’nin … tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile haksız ve hukuka aykırı suç teşkil eden işlemlere ilişkin yasal yollara başvurulacağının bildirildiğini, arabuluculuk başvurularından sonuç alınamadığını beyanla davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, Türk Medeni Kanunu’nun 2.maddesindeki dürüstlük kuralına aykırı hareket etmek sureti ile başlatılan Antalya …İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takibinin iptaline, davalının takibe konu miktarın %20 si oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, Antalya …İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takibinin dava sonuçlanıncaya dek tedbiren durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … Yapı Elamanları A.Ş. ve … vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Antalya … İcra Müdürlüğü’ nün …/… E. sayılı dosyası üzerinden, … tarihinde, alacaklı … Yapı Elemanları A.Ş. tarafından borçlular …, … hakkında kambiyo takiplerine özgü takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, her iki borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleştiğini, icra takibinin kesinleşmesi üzerine alacaklı tarafça haciz işlemlerine başlanıldığını, borçluların menkul ve gayrimenkul malları üzerinde kaydi hacizler vs. talep edildiğini, … tarihinde icra müdürlüğünde alınan ödeme taahhüdünün ihlali üzerine icrai işlemlere kalındığı yerden devam edildiğini ve dosyadan hacizli olup, borçlu … adına kayıtlı otobüsün ortaklığın giderilmesi yolu ile satışı işlemlerine başlandığını, davacının bu süreçte arabuluculuk kurumuna başvurarak, taraflarınca kabul olmayan bir takım ödeme iddiaları ile söz konusu icra dosyasından borçlu olmadığını beyan ettiğini, davalı … Yapı Elemanları A.Ş. ile davacı …’in müteveffa eşi …’ in sahibi bulunduğu dava dışı … İnşaat Ltd. Şti.arasında … yılı başından itibaren ticari ilişki bulunduğunu, davalı firmadan mal alımı yapan …’in dönem dönem davalı firma yetkilisi …’ dan ayrıca borç para da aldığını, işbu mal alım satımı ve borç ilişkisinden doğan borçlarına karşılık davalı firmaya senetler verdiğini, alınan bu senetlerden birinin de; eldeki davaya konu icra takibine dayanak yapılmış olan, … ödeme tarihli, asıl borçlusu müteveffa …, kefili ise huzurdaki davada davacı olan … olan senet olduğunu, …’ in vefatı üzerine, davacı …’in, işbu borçlardan kurtulmak adına, haksız ve yasal dayanaktan yoksun şekilde, yargı yolunu kullanmaya başladığını, hatta davacının reddi miras davası da açmış olduğunu duyduklarını, senede karşı senetle ispat kuralı gereği bir kambiyo evrakına bağlı bulunan işbu alacağın aksinin ispatının ancak senetle mümkün olduğunu, davacının bu yönde tanık dinletmesine kesinlikle muvafakat etmediklerini, davanın davalılardan … yönünden dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddi gerektiğini, davacı tarafça Menfi Tespit davasına konu edilen Antalya … İcra Müdürlüğü’ nün …/… E. sayılı dosyası üzerinden … tarihinde, alacaklı … Yapı Elemanları A.Ş. tarafından borçlular …, … haklarında kambiyo takiplerine özgü takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, her iki borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleştiğini, davanın esasına ilişkin dosyanın zamanaşımı nedeni ile reddi gerektiğini, davacı … tarafından mahkememiz nezdinde açılan davada ileri sürülen kişisel defiler, davalı …’a karşı ileri sürülemeyeceğini, dava dilekçesinde yer alan bir takım iddiaların, kişisel defi niteliğinde olduğunu ve yasa gereğince tarafları bağladığını, bu sebeple davalı …’ a karşı işbu davada husumetin yöneltilemeyeceğini, davanın bu davalı yönünden husumetten reddi gerektiğini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının açmış olduğu haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın öncelikle esasa girilmezden evvel usulden reddine, esasa girilmesi halinde davanın esastan reddi ile davacı tarafın %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava şartı olarak arabuluculuk müssesine başvurulmaksızın, davalı … yönünden açılan davanın esasa girilmeksizin dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddi gerektiğini, davacının … tarihinde arabuluculuk kurumuna başvurarak bir takım ödeme iddiaları ile söz konusu icra dosyasından borçlu olmadığını beyan ettiğini, dosyanın zamanaşımı nedeni ile reddi gerektiğini, davacı … tarafından mahkememiz nezdinde açılan davada ileri sürülen kişisel defilerin davalı …’e karşı ileri sürülemeyeceğini, bu sebeple davalı …’e karşı iş bu davada husumet yöneltilemeyeceğini, davanın bu davalı yönünden husumetten reddi gerektiğini, davalılardan … Yapı Elemanları A.Ş. yetkilisi …’nın ülkemizin içerisinde bulunduğu ekonomik süreç nedeniyle nakit ihtiyacı nedeniyle davalı …’den Haziran … de banka havalesi ile iki kalem halinde toplamda 115.000.00 TL borç para aldığını davalının verilen ödünç paranın iadesini sağlamaması üzerine davalılardan …. Yapı Elemanları A.Ş. yetkilisi …’nın, …’e alacaklı bulunduğu Antalya …. icra Müdürlüğü’ nün …/… E. sayılı dosyasının borç meblağı kadarlık kısmını temlik etmeyi teklif ettiğini, ve akabinde yasaların uygun gördüğü şekil ve usulde temlik işlemi gerçekleştirildiğini, iş bu borç ve karşılığında yapılan temlik konusunda temlik sözleşmesinin tarafları arasında ihtilaf bulunmadığını, davacı tarafın, eldeki davada bedelsizlik iddiasında bulunduğunu, bedelsizligi ispat yükünün davacı borçluda olduğunu, borçlunun bedelsizlik iddiasını yazılı belge ile ispat etmesi gerektiğini, davacının bu yönde tanık dinletmesine kesinlikle muvafakat etmediklerini beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının açmış olduğu haksız ve mesnetten yoksun davanın öncelikle usulden reddine; esasa girilmesi halinde davanın esastan reddi ile davacı tarafın %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ve tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Taraflara dava dilekçesi, duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiyeler tebliğ edilmiş, usulüne uygun taraf teşkili sağlanmıştır.
Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyasının bir örneği uyap sistem üzerinden celp edilerek dosyamız arasına alınmış, incelenmesinde: … düzenleme, … vade tarihli 319.230,43 TL’lik bonoya dayalı olarak lehtar davalı şirket tarafından … ve … aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu alacağın devrine ilişkin sözleşme ile icra takip dosyasındaki alacağın 110.000,00 TL’lik kısmının … tarafından temlik alındığı, Antalya … Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu alacağın devrine ilişkin sözleşme ile bu kez takip dosyasındaki alacağın 115.000,00TL’lik kısmının davalı … tarafından alacağın devrine ilişkin sözleşme ile temlik alındığı görülmüştür.
Konyaaltı Tapu Müdürlüğüne müzekkere yazılarak Antalya ili Konyaaltı ilçesi Arapsuyu Mah…. ada … parsel sayılı taşınmazda …’e ait tedavüllü tapu kaydı, … Bankası tarafından konulan ipoteğe ilişkin resmi senet örneği, Antalya ili Uncalı Mah. … ada … parselde kayıtlı … nolu bağımsız bölümün ilk tesisinden itibaren devirlerini gösterir resmi senet örnekleri ile Antalya ili Korkuteli ilçesi … ada … parselde kayıtlı … ve … nolu bağımsız bölümlerin … tarafından …’ya devrine ilişkin resmi senetlerin bir sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak dava dışı …’nın davalı … Yapı Elemanları Aksesuar Mobilya İnş. San. Ve Tic. A.Ş.’nin yetkilisi olduğuna dair kayıtlar celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Taraflar arasındaki ticari ilişkinin (alım, satım vb) ne olduğu, dava konusu senedin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı konusunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize sunulan … tarihli raporda özetle; “…Davalı tarafın ibraz etmiş olduğu … yılı ticari defter kayıtlarının TTK’na göre usulüne uygun tutulduğu, sahibi lehine delil olma niteliğini taşıdığı, davalı şirketin ticari defter kayıtlarında dava dışı …ne ilişkin carisi … ve … Hesap Kodlarından, …’e ait carisini ise … ve … Hesap Kodlarından takip ettiği,
Davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre Davalının dava dışı …nden 453.465,43 TL Alacaklı gözüktüğü,
Davalı şirketçe söz konusu alacağın … Şüpheli Alacaklar Hesap Kodundan takip edildiği,
Davalı şirketin ticari defter kayıtlarına göre Davalının dava dışı …’den cari hesaptan kaynaklı 319.230,43 TL Alacaklı gözüktüğü,
Takip konusu … tarihinde düzenlenen … vadeli 319.230,43 TL bedelli senedin cari hesap bakiyesine istinaden verilen senet olduğu anlaşıldığı,
Davalı şirketin ticari defter kayıtlarında bono bedelinin tamamen ya da kısmen ödendiğine dair herhangi bir kaydın bulunmadığı,
Davalı şirketçe söz konusu alacağın … Şüpheli Alacaklar Hesap Kodundan takip edildiği…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Dava dışı … İnşaat İhracat İthalat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ticari defter ve belgelerinin ibrazı için ihtarname tebliğ edilmiş, ancak ticari defter ve belgeler 3. Kişi tarafından ibraz edilmemiştir.
DİLEKÇELERİN İNCLENMESİ SONUCUNDA; Dava, İİK 72/3.maddesi gereğince takipten sonra açılan takibe dayanak bono nedeniyle borçlu olunmadığının tesipiti istemine ilişkindir.
Davacı tarafça takibe dayanak bononun davacının eşinin temsilcisi olduğu şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki nedeniyle verildiği, davacının bonoda kefil sıfatıyla borçlu olduğu, ancak takibe dayanak bono bedelinin davacı adına kayıtlı taşınmazların davalı şirket temsilcisinin eşi adına devri ayrıca davalı şirket yetkilisinin kullandığı krediye karşılık ipotek verilmesi sebebiyle son bulduğu, senet nedeniyle borçlu olunmadığı belirltilmişir.
Davalı tarafça ise bononun teminat senedi niteliğinde olmadığı, bononun taraflar arasındaki ticari ilişki ve para alışverişi nedeniyle verildiği, davacının iddia ettiği ödemelerin bonoda belirtilen tutara ilişkin olmadığı gerekçesiyle davanın reddi talep edilmiştir.
Davalı tarafça davanın ispatına ilişkin tanık dinletilmesine muvafakat edilmemiştir.
6100 sayılı HMK 200. Maddesinde; “Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.
Bu madde uyarınca senetle ispatı gereken hususlarda birinci fıkradaki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati hâlinde tanık dinlenebilir.”
201. Maddesinde de; “Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler ikibinbeşyüz Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz.” şeklinde düzenlenmiştir.
YHGK. 12/10/2011 tarih, E.2011/19-473, K.2011/607 sayılı emsal içtihadında; “… bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan bir ilişki “kambiyo ilişkisi” olarak anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu “kambiyo taahhüdünde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl/temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise, bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır…”
Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 06/05/2019 tarih 2017/7376 Esas, 2019/4140 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Bilindiği üzere kambiyo senedi ( bono ) sebepten mücerret olup, bono nedeni ile borçlu olmadığının ispatı ancak yazılı delille mümkündür.
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin, iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir (HMK madde 190). senede karşı ispat kuralı gereği iddia ancak yazılı delil ile ispat edebilir. Bu yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Yazılı delille veya yazılı delil başlangıcı yoksa davanın, ikrar (HUMK. md.236-HMK.md.188) yemin (HUMK.md.344-HMK.md227) gibi kesin delillerle de ispat edilmesi olanaklıdır.
Bir vakıayı ispat yükü kendisine düşen taraf, o vakıayı başka delillerle ispat edemezse, diğer tarafa yemin teklifinde bulunabilir. Yemin, iddianın ispatı yönünden son başvurulacak bir ispat vasıtasıdır. Hakim, davacının iddiasını, yazılı delillerle ispat edemediği kanaatine vardığı takdirde, davacı tarafa, dava dilekçesinde dayandığı yemin delilini de resen hatırlatmalıdır. Aksi halde, davacının tüm delilleri toplanıp, değerlendirilmemiş olur…”
YHGK. 12/10/2011 tarih ve E.2011/19-473, K.2011/607 sayılı emsal içtihadında da; “…kambiyo senedi olan bono, kanunen emre yazılı bir kıymetli evraktır. Borçluya, borçlu olduğu edayı yerine getirmekten imtina etme yetkisini ifade eden def’iler emre yazılı kıymetli evrakta klasik olarak senet metninden anlaşılan def’iler, senetteki taahhüdün hükümsüzlüğüne ilişkin def’iler ve taraflar arasındaki ilişkiye dayalı şahsi def’iler olarak üç gruba ayrılmaktadır. Yazılı belge niteliğinde olan bonoya karşı ileri sürülebilecek bedelsizlik gibi kişisel def’ilerin kural olarak yazılı bir belge ile ispatı gerekmektedir…” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen kanun maddeleri ve emsal içtihatlar doğrultusunda yapılan değerlendirmede: Antalya Genel … Müdürlüğünün…/… Esas (Kapatılan … İcra Müdürlüğünün …/…) sayılı takip dosyasında takibe dayanak bonoda malen kaydının bulunduğu, dava dışı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkinin taraflarca kabul edildiği, bunun yanında borç para alışverişinin olduğunun da beyan edildiği, davalının ticari defter ve belgelerinde bonoda belirtilen tutarda dava dışı şirketten alacaklı olunduğu görülmüştür. davacı tarafça takibe dayanak kambiyo senedindeki borcun davalı şirket temsilcisinin eşine ait taşınmazın devri, davalı şirket temsilcisinin bankadan çektiği krediye taşınmazın ipotek olarak verilmesi karşılığında ayrıca başkaca bir kısım taşınmazların devri suretiyle ödendiği iddia edilmiş ise de; buna ilişkin yazılı bir delil dosyaya ibraz edilmemiş, davalı tarafça da bu devirlerin takibe dayanak senede ilişkin olduğu hususu kabul edilmemiştir.
Davacının davanın ispatına ilişkin dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmış olduğu görülmüştür. Mahkememizce davacı tarafa yemin deliline dayanıp dayanmadıkları sorulmuş, bu hususta yemin deliline dayanmadıkları görülmüştür.
Alacağın temliki suretiyle icra takip dosyasındaki alacağın bir kısmını temlik alan davalılar … ve … yönünden de yazılı delil sunulmadığı görülmüştür.
Açıklanan gerekçelerle davacı tarafça ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı tarafça İİK.72/4. Maddesi kapsamında davacı aleyhine tazminat talep edilmiş ise de; takipten sonra açılan menfi tespit davasında mahkememizce ihtiyati tedbir kararı verilmediği görülmekle koşulları ve yasal unsurları oluşmayan tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Koşulları ve yasal unsurları oluşmadığından davalı tarafın kötüniyet tazminatının REDDİNE,
3-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL harcın peşin olarak alınan 5.806,35 TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.747,05 TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davada red edilen miktar dikkate alınarak hesap edilen 32.250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin, davalı … Yapı…AŞ ve … vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/10/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır