Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/197 E. 2023/373 K. 09.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/197 Esas
KARAR NO : 2023/373
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/05/2019
KARAR TARİHİ : 09/06/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … günü saat 17:30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilin, müvekkilimin idaresindeki elektrikli bisiklete, elektrikli bisikletin sol kısmından çarpması sonucu, yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, Kaza tespit tutanağında kazaya sebebiyet veren ve kaza sonrası olay yerinden kaçan sürücü … olduğunu, Kaza sonucunda müvekkilin omzunda Basit Tıbbi Müdahalç ile giderilemeyecek şekilde Sol Humerus Proksimali Parçalı Deplase Kırığı oluştuğun, kaza sonrası müvekkilinin çalışamadığını ve kaza sontası maddi anlamda kayıp yaşadıklarını, Manevi tazminat talebi yönünden; sadece kusurun varlığı ve yaralanma olgusunun varlığı yeterli olduğunu, talep edilen miktar acıları dindirme amacıyla manevi tatmin sağlayacağını, Müvekkilin yaralanmasından ve çalışamamasından dolayı zararımızın tam ve kesin olarak belirlenebilir olduğunda artırılmak üzere 1.000 TL maddi tazminat talebimizin … … A.Ş’ye başvuru tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile diğer davalı …’den ise kaza tarihi …’den itibaren işleyecek yasal faizi İle birlikte taraflardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, Somut olaya, tarafların sosyal durumuna ve davacıda bıraktığı manevi çöküntüye uygun ve makul olarak 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan … ‘den başlayacak yasal faiz ile birlikte sadece davalı … …’den alınarak davacıya verilmesine tahsiline, Manevi tazminat taleplerimizin ileride tahsil hakkının ortadan kalkmaması için davalı …’e ait … plakalı aracın trafik kaydına 3. kişilere devrini ve icra-i satışını önler mahiyette ihtiyati haciz konulmasını, Yine davalıya ait UYAP sisteminden araç ve gayrimenkul sorgusu yapılmasını ve varsa bunların 3. kişilere devrini ve icra-i satışını önler mahiyette ihtiyati haciz konulmasına ,tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının yaşandığı iddia edilen trafik kazası sonrası çalışamadığı ve kaza sonrasında maddi kayıp yaşadığı iddia edilerek maddi kayıplarının karşılığı olarak maddi tazminat talep ettiklerini, ancak sayın mahkemeniz maddi tazminatın neye ilişkin olduğunun açıklanmasına dair ara kararına davacının vermiş olduğu cevapta bu kayıpların 250 TL. sinin geçici iş göremezlik, bakiye kalan 750 TL.sinin ise kalıcı iş göremezlik tazminatına ilişkin olduğu şeklinde açıklama yapıldığını, davacının talepleri kaza sonrası çalışamaması ve çalışamayacağına ilişkin talepler olduğunu, kazanın oluş şekli de davacının bu kazadan dolayı yaralandığı, yaralanmasının neticelerinin iddia edilen bu kaza olup olmadığı, kazayı yapanın davalı müvekkilin olup olmadığı, kusur oranları hususları şaibeli olduğunu, SGK nın … tarihli hizmet dökümü yazısında 4/a kapsamında … tarihinden itibaren davacının malulluk aylığı aldığını, Davacı, kaza sonrası kaza nedeniyle yaralanmasından ötürü çalışamadığını yani çalışmasının olduğunu belirttiğine göre, almış olduğu bu malulluk aylığının 5510 sayılı kanun 5. Maddesinde sayılan vazife malulluğu değilse kesilmesi gerektiğini, davacıdaki yaralanmanın (malul aylığı bağlanmasını gerektiren) daha önceki bir olaydan kaynaklanmış olması ve kazanın oluşunda davacının asli kusurlu olup olmadığının anlaşılabilmesi için davacının malulen aylık almasına sebebiyet veren olayın ve davacının maluliyetinin vücudunun hangi uzuvlarıyla alakalı olduğunun tespitinin de SGK na sorularak aydınlatılmasını gerektiğini. Davacının kaza öncesi tarihli maluliyetinin sanki kazadan kaynaklı kalıcı iş göremezliğe sebebiyet vermiş gibi göstermeye çalışarak talep ettiği kalıcı iş göremezlik talebinin de reddi gerektiği dosyaya getirtilecek SGK maluliyet kayıtlarıyla tespit edileceğini, Davalı müvekkilim, devlet memuru olup, eşi ve biri sürekli tedaviye muhtaç engelli olmak üzere 2 evlat sahibi olduğunu, Almakta olduğu maaş ve ailesinin zaruri harcamaları düşünüldüğünde davacının talep ettiği manevi tazminat tutarı çok yüksek olduğun, talep edilen manevi tazminat tutarı davalının yaklaşık 10 aylık maaşı kadardır. Davacının ise almakta olduğu maluliyet aylığına göre yaklaşık 30 aylık tutara denk geldiğini, Davacı 1 günde hastahaneden kendi rızasıyla taburcu edildiğini, tazminat tutarı tespit edilirken yaşanan olayla yaşanan acıyı telafi edebilecek ve bir tarafı zenginleştirmeyecek diğer tarafı ise fakirleştirmeyecek bir tutarın tespiti gerektiğini, Oysa ki daha önceden mevcut bir vücut arızasına rağmen trafikte tehlikeli şekilde seyreden ve kazanın oluşunda asli kusurlu olan davacının talep ettiği manevi tazminatın aşırı yüksek olduğunu, Davacı arabuluculuk görüşmelerinde dava dilekçesinde talep ettiği 30.000 TL. Manevi tazminat talebinin yarısı tutarında yani 15.000 TL. manevi tazminat talep etmiş iken dava dilekçesinde bu tutarı arttırması da her ne kadar hukuki bir hak olsa da, aslında davacının bu kazayla ilgili olarak bu 15.000 TL. yi de kabul etmemekle birlikte davacının manevi tatmin tutarının daha düşük olduğuna delili olduğunu, davacının davasının reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şirketi cevap dilekçesinde özetle; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97.maddesinde … Şirketi’ne talep ve başvuru hakkı düzenlenmiştir. Buna göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili … kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. … kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabileceğini, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk … Genel Şartları’nda Bedeni Zararlar-Sürekli Sakatlık hali durumunda talep edilecek belgeler içerisinde “30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu” düzenlenmiştir. Söz konusu Yönetmelik 20.02.2019 tarihli 30692 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ile yürürlükten kaldırılmış olup, … tarihinde itibaren alınacak olan sağlık raporlarının Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmesi gerektiğini, Davacı tarafından huzurdaki dava ikame edilirken de sağlık kurulu raporu sunulmadığını, Usule uygun yapılmış bir başvuru olmadığı için kanunda aranan dava şartı gerçekleşmediğini, . Bu nedenle davanın usulden reddini talep etiklerini, 1- Poliçe teminatına ilişkin beyanlarımız :Müvekkil … şirketi nezdinde … plakalı araç için düzenlenen … vade tarihli … no’lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk … poliçesi bulunmaktadır. Kaza tarihi itibari(…) ile ölüm ve sakatlanma teminat limiti … TL olduğunu, … tarihinde yürürlüğe giren karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası genel şartları’na göre hesaplamalarda ölüm tablosu olarak trh 2010 tablosu esas alınır. bu nedenle hesaplamanın trh 2010 tablosuna göre yapılmasını talep etiklerini, tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatı, sosyal güvenlik kurumu sorumluluğunda olduğunu, . bu nedenle geçici iş göremezlik tazminatı ve tedavi giderleri bakımından müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığını, Kabul anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkil … şirketin sorumluluğu sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, 20.02.2019 tarihi itibariyle ise 30692 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu dikkate alınması gerektiğini, davacının söz konusu olaydan dolayı sgk kurumundan herhangi bir ödeme alıp almadığının tespiti gerektiğini, SGK’dan herhangi bir surette davacıya ödemede (geçici iş göremezlik ödemesi, maluliyet nedeniyle peşin sermaye geliri bağlanması vb.) bulunup bulunmadığının tespiti gerektiğini, Müvekkil şirket her halükarda poliçe limiti ile sorumlu olmakla, yasa gereği eğer sosyal güvenlik kuruluşları veyahut özel bir … kuruluşundan anılan kaza sebebiyle yapılan ödemeler daha sonradan müvekkil şirkete rücu edileceği ve bu ödemelerin davacının zararını ortadan kaldırdığı ölçüde tazminat miktarında azalma olacağından bu konuda herhangi bir ödeme alınıp alınmadığının gerek bu kurumlara müzekkere yapılarak, gerekse davacı yanın imzalı açık beyanının alınarak tespiti gerektiğini, yapılan ödemeler oranında zararın karşılandığı ve bu ödemeler için yine ayrıca müvekkil şirkete sosyal güvenlik kurumunca rücu edileceği düşünülerek bu ödemelerin hesaplanabilecek tazminat miktarından mahsubu gerektiğini, müvekkil şirket temerrüde düşmediğini, Dava konusu olay bir haksız fiil olan trafik kazasından kaynaklanmakta olup, ticari iş olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu nedenle kabul anlamına gelmemek kaydı ile leyhe hüküm kurulması halinde yasal faiz üzerinden hüküm kurulmasını talep ettiklerini, dava şartı yokluğundan davanın reddine, her halükarda haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeniyle sürücü ve kazaya karışan aracın ZMMS ‘ine karşı açılan maddi tazminat ile sürücü aleyhine talep edilen manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … şirketlerine müzekkere yazılarak … poliçesi ile hasar dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası uyap sistem üzerinden dosyamız arasına alınmıştır.
Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına ilişkin tutanaklar dosyamız arasına alınmıştır.
Ankara Adli Tıp Kurumu … tarihli raporunda sonuç olarak “-Davalı sürücü …’in %100(Yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu,
-Davacı sürücü …’in kusursuz olduğu ” sonuç ve kanaatine varmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas dairesi … tarihli raporunda sonuç olarak; “1. … oğlu … doğumlu …’in … tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:
Gr1 VII (2Aa……………………..30)A%34 x1/2=%17 x0,8( baskın olmayan taraf)=%13.6
E cetveline göre:%16.2(yüzdeonaltınoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği ” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi … tarihli raporunda sonuç olarak; “1…. oğlu 1965 doğumlu …’in … tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği,
Kas İskelet Sistemi: Üst Ekstremite: Şekil 2.10 %KF: %4,%KE:%1, Şekil 2.11 %KABD:%4, Şekil 2.12 %KİR:%3,%KER:%1, Tablo 2.3: %8 olduğuna göre;
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %8 (yüzdesekiz) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği
3.Kişinin başka birisinin geçici ya da sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Aktüerya bilirkişi … arihli raporunda sonuç olarak ; ” yapılan hesaplama neticesinde, … tarihli trafik kazasında yaralanan ve dava devam ederken … tarihinde vefat eden davacıların murisi …’in bu iki tarih arasında uğradığı sürekli iş göremezlik zararının 6.689,33 TL olduğu, hesaplanan bu zararların ZMSS teminat İimitlerini aşmadığı ” sonuç ve kanaatine varmıştır.
Dava konusu … … AŞ’den olan 15.000-TL alacağın davacı … tarafından Antalya … Noterliği’nin … tarih, … yevmiye nolu devir senedi ile …’e devredildiği görülmüştür.
Sistem üzerinden davacının nüfus kayıt örneği dosya arasına alınmış, davacının … tarihinde öldüğü, mirasçı olarak, …, … … ve …’in kaldığı, davacı vekilinin mirasçılara ait vekaletnamesini dosyaya ibraz etiği görülmüştür.
Davacılar vekili … tarihli dilekçesi ile; dava değerini maddi ve manevi tazminat olarak toplamda 43.255,32 TL’ye ulaşmak kaydıyla, maddi tazminat taleplerini … TL değer arttırımını yaparak davalı … şirketi yönünden sigortaya başvuru tarihinden (…) itibaren, diğer davalı yönünden kazanın gerçekleştiği … tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsili talebi ile arttırmıştır.
2918 Sayılı Kanunun 90. maddesinde “zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
6098 s. TBK’nun 54. maddesine göre, “Bedensel zararlar özellikle şunlardır: 1.Tedavi giderleri. 2.Kazanç kaybı. 3.Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 4.Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.”
Davacının maluliyet oranının hesaplanmasında kaza tarihi itibariyle hangi yönetmelik hükümlerinin uygulanması gerektiği hususu Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 11/03/2021 tarih 2020/7120 Esas 2021/2627 Karar sayılı emsal içtihadında açıkça belirtilmiştir.
Dava konusu somut olayda, uygulanması gereken yönetmelik hükmünün yukarıda belirtilen emsal içtihat doğrultusunda kaza tarihi itibariyle Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmelik hükümlerine göre tespit edilmiştir.
Davacının kaza tarihinde emekli olduğu, emekli maşı dışında başka bir iş ve gelirinin bulunduğuna dair iddia ve ispatın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili, maluliyet oranlarına yönelik itirazda bulunmuşsa da; bilirkişi raporları arasında çelişki bulunmadığı, değişik oranların farklı yönetmelik hükümlerinin uygulanmasından kaynaklandığı anlaşılmakla; Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi … tarihli raporu hükme esas alınarak, davacının maluliyeti %8 olarak kabul edilmiştir.
Geçici işgöremezlik zararı kaza nedeniyle zarar görenin çalışamadığı istirahat süresindeki zararını ( kazanç kaybını ) ifade etmektedir. İstirahatli dönemdeki bu zarar fiilen yoksun kalınan kar niteliğindedir. Mahkeme bedensel zararların tazmini davalarında zarar görenin zararını resen belirlemek durumundadır. Geçici iş göremezlik nedeniyle ortaya çıkan bir zarar olup olmadığı, zarar var ise zararın tayininde zarar görenin elde ettiği gelirinin doğru biçimde belirlenmesi, tazminatın doğru tespitinde önemli yer tutmaktadır. Bu dönemde bir zararın oluşup oluşmadığının tespitinde zarar görenin kaza tarihinde çalışma çağında bir başka ifade ile 18 yaşından büyük olup olmadığı, yaşı ve eğitim durumu itibariyle kaza tarihinde askerlik vazifesini ifa etme dönemi içinde bulunup bulunmadığı öncelikle değerlendirilmeli, akabinde gerçek zararın hesaplanmasında, zarar görenin asgari ücretten fazlasına dair kazancı olduğu yönünde bir iddiası varsa kaza tarihinden hesap tarihine kadar gelirini gösteren belgelerin temin edilmesi suretiyle gelirlerin belirlenmesi, böyle bir iddia olmaması yahut zarar görenin herhangi bir işinin olmaması halinde kazancı asgari ücret kabul edilmesi ilkeleri tatbik edilmelidir.
Pasif devre zararının hesaplanması sırasında esas alınan ücret, bir çalışmanın karşılığı değil, ekonomik bir değer taşıyan yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesinin karşılığıdır. Hal böyle olunca da ücretle fiilen çalışanlara uygulanmak için getirilen asgari geçim indiriminin ücretli bir çalışmanın söz konusu olmadığı pasif dönem (devre) zararının hesaplanmasında dikkate alınamayacağı açıktır. Zira asgari geçim indirimi ücretin eki olmadığından, tazminat alacaklarının hesaplanmasında esas ücrete dahil edilemez (Aynı doğrultuda Yargıtay 4. HD’nin 2021/22338 E. – 2022/9290 K sayılı ilamı).
Somu olayda maddi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirmede; davacının emekli olduğu, emekli olmasına rağmen ayrıca bir işte çalıştığını ispatlayamadığı, geçici olarak iş görememezlik durumunda kaldıkları süre içerisinde kazanmış olduğu gelirin kesilmediği, yani emekli maaşını almaya devam ettiği ve bu nedenle maddi bir zararının oluşmadığı anlaşılmakla; geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Sürekli iş gücü kaybı yönünden ise; eldeki davanın … tarihinde açıldığı, … şirketinden olan 15.000,00-TL alacağın dava tarihinden sonra … tarihinde …’e devredildiği anlaşılmakla davacı/mirasçılarının artık işbu davada aktif dava ehliyetinin kalmadığı, dava ve talep hakkının temlik alana geçtiğinin kabulü ile, 6.689,33-TL tazminatın davalılardan tahsili ile temlik alana verilmesine karar vermek gerekmiştir. Davacı tarafça … şirketine … tarihinde başvurulduğu ve … şirketi yönünden … tarihi itibariye temerrüt oluştuğu kabul edilmiştir.
Davacıların manevi tazminat istemine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
6098 sayılı TBK’nun 56/1. maddesine göre ”Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini gözönünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
Mahkememizce “Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranlarını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal, ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere manevi tazminat ne bir ceza ve ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Davanın bu alanda gördüğü iş cismani zarara uğrayan kişinin duyduğu manevi acıyı bir dereceye kadar yumuşatmaktan, bozulan manevi dengeyi onarıp düzeltmekten, bir teselli, bir avunma ve ruhu tatmin aracı olmaktan ibarettir. Takdir hakkının söz konusu olduğu bütün hallerde hakim hak ve nesafetle hüküm vermek zorunluluğundadır. Hakimin hak ve nesafetle hüküm vermesi de genel olarak Türk toplumunun sosyal ekonomik ve moral yapısının ve özellikle de tarafların gerçek durumlarının gerektirdiği hak ve adalete uygun sonucu bulması demektir. Bu bakımdan takdir edilecek manevi tazminatın miktarı haksız eylemi özlenir hale getirecek özellikle mağdur için haksız zenginleşecek miktarda olmamalıdır. Manevi tazminat; zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.” ilkeleri doğrultusunda yapılan değerlendirmede, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, kazanın meydana geldiği tarih, olayın oluş şekli, davacının kusursuzluğu, davacının kaza tarihindeki yaşı, davalı sürücünün kusuru, manevi tazminatın amacı, hak ve nesafet kuralları dikkate alınarak, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü kısmen reddi ile davacı/mirasçıları için 25.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile;
1-Maddi tazminat isteminin KISMEN KABULÜ ile; 6.689,33-TL daimi iş göremezlik tazminatının davalı …’ den kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … … A.Ş. yönünden ise poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla temerrüt tarihi … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak şartıyla müteselsilen tahsili ile temlik alan davacı …’e VERİLMESİNE,
2-Temlik alan davacının fazlaya ilişkin talebinin ve temlik eden davacı mirasçılarının maddi tazminat talebinin REDDİNE,
3- Manevi tazminat isteminin KISMEN KABULÜ ile 25.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ den kaza tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı mirasçılarına VERİLMESİNE,
4- Davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin REDDİNE,
Maddi tazminat yönünden ;
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 456,94.-TL harçtan peşin alınan 3,43.-TL ‘nin mahsubu ile eksik alınan 453,51.-TL harcın davalılardan(… şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.689,33.-TL vekalet ücretinin davalılardan(… şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) alınarak temlik alan davacıya verilmesine,
7- Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.190,04-TL vekalet ücretinin temlik alan davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Manevi tazminat yönünden;
7-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.707,75-TL harçtan peşin alınan 102,46.-TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.605,29.-TL nin davalı … ‘den alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
8-Manevi tazminat yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T göre 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacı/mirasçılarına verilmesine,
9-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.000,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan/mirasçılarından alınarak davalı …’e verilmesine,
10-Davacı tarafça yapılan davetiye, posta masrafı, bilirkişi giderinden ibaret toplam 4.509,25.-TL yargılama gideri ile 156,69.-TL ilk dava masrafı toplamı 4.215,94.-TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile ( … şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere)davacı/mirasçılarına VERİLMESİNE, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Arta kalan kullanılmayan gider avansının taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili vekili Av. … ile Temlik alan davacı vekili Av. …’nın yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/06/2023

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı