Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/162 E. 2019/287 K. 25.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/162 Esas
KARAR NO : 2019/287
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2019
KARAR TARİHİ : 25/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan dosya incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde, müvekkilinin davaya konu çeklerin son yasal hamili olduğunu, müvekkilce bu çekler arkasına nama yazılı ciro ile … Reklam ve Yapı Ürün San. Tic. Ltd. Şti. Firmasına gönderilmek üzere … Kargo firmasına teslim edildiğini, gönderilen toplam 8 adet çekin kargo dağıtımında iken 01/06/2018 tarihinde kargo aracında çalındığını, olayın akabinde kargo firmasınca verilen bilgi doğrultusunda müvekkil şirketin yetkilisi …’in kolluk güçlerine başvuru yaptığını ve şikayetçi olduğunu, çalınan çeklere dair müvekkilce Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası ile Çek İptali davası açıldığını, mahkemece ihtiyati tedbir kararı verildiğini, bu gelişmelerden sonra davaya konu çeklerin davalılar tarafından önce bankaya ibraz edilerek tahsil edilmeye çalışıldığını, çek üzerindeki tedbir nedeniyle bankaca işlem yapılmadığını, bir takım çekler yönünden icra Müdürlüklerince gerek müvekkil gerekse müvekkilden önce cirosu bulunan ciranta ve keşideciye karşı icra takibine geçildiğini, davaya konu çekler kargoda çalındıktan sonra salt kanunu dolanmak adına bir kısım salahiyeti belli olmayan ve sahte cirolarla son olarak davalılar tarafında ciro atılmak suretiyle işleme konulmuş olup bu şekilde haksız olarak çek bedellerinin tahsiline çalışıldığını, aynı konuda ve aynı anda çalınan çeklerden yine davalı tarafından benzer şekilde yazdırılıp icra takibine konu edilen 4 adet çek hakkında Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası ile mevcut çek iadesi ve menfi tespit davasının devam etmekte olup, aradaki hukuki ve fiili bağlantı nedeniyle davanın ilk açılan davada birleştirilmesini, davanın kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini, dava ve talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE; Dava, Çekin İstirdatı ve Menfi Tespit davasıdır.
01/01/2019 tarihinden itibaren açılan davalarda geçerli olmak üzere 7155 Sayılı Kanunun 20.maddesi ile 13/01/2011 tarihli ve 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 5.maddesinden sonra gelmek üzere “3.Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A -(1) Bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren 6 hafta içinde sonuçlandırır, bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla 2 hafta uzatılabilir.” düzenlemesi getirilmiştir.
7155 Sayılı Kanun 23.Maddesi ile 6325 Sayılı Kanuna 4.bölümden sonra gelmek üzere “dava şartı olarak arabulucuk başlığıyla” 5.bölüm ve aşağıdaki madde eklenmiştir, diğer bölümler buna göre teselsül ettirilmiştir.
“Dava şartı olarak arabuluculuk “
MADDE 18/A -(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecini aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır, bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar verir…” düzenlemesi getirilmiştir.
Yukarıda belirtilen kanun maddeleri kapsamında yapılan değerlendirmede ; 22/04/2019 tarihinde açılan menfi tespit ve istirdat davasında 7155 Sayılı Kanun gereği arabuluculuğa başvuru dava şartı olup davacı vekilinin dava dilekçesinde davadan önce arabuluculuğa başvurulmadığını beyan ettiği bu beyana göre arabulucuya başvurmadan dava açıldığının anlaşılması nedeniyle arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle davacının davasının usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacının davasının 7155 Sayılı Kanun 20-23.maddeleri gereği arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeni ile usulden REDDİNE,
2-Harçlar kanunu uyarınca alınması gerekli 44,40 TL harcın peşin olarak alınan 153,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 109,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı kendini vekil ile temsil ettirmediğinden vekalet ücreti verilmesine YER OLMADIĞINA,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın taraflara İADESİNE,
Dair; tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 25/04/2019

Katip …
*E-İmzalı

Hakim …
*E-İmzalı