Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/97 E. 2019/260 K. 16.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/97
KARAR NO : 2019/260
DAVA : Garanti Sözleşmesi
DAVA TARİHİ : 16/02/2018
KARAR TARİHİ : 16/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Garanti Sözleşmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili şirket arasında Kaba inşaat işleri sözleşmesi imzalandığını, sözleşeme konu kaba işin yapımı esnasında davalının işçisinin iş kazası geçirdiğini, iş kazası yapan ve malul kalan davalının işçisiyle ilgili SGK tarafından hem davalıya hem de davacıya rücuen tazminat davası açıldığını, davanın … Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasında görüldüğünü ve bu davanın onandığını, sonrasında davacının 41.168,11 TL SGK’ya ödeme yaptığını, ödeme yapılan dosyanın … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası olduğunu, davalı adına da ödenen bu bedelden dolayı … Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyası iel rücu davası açıldığını, SGK tarafından bu sefer ‘de … Asliye hukuk Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasından tekrar aynı olay ile ilgili bakiye alacak iddiası ve önceki …/… esas sayılı onanmış dosyaya dayanılarak dava açıldığını ve bu dosyanın da mahkemece kabul edildiğini, bu ilama dayınalarak SGK tarafından … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasından davalı göz ardı edilerek sadece müvekkili yönüyle icra takibi başlatıldığını ve yapılan bu takip sonrasında davacının 83.251,14 TL’yi SGK’ya ödediğini, …Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… Esas …/… Karar sayılı ilamının kesinleşmesi ile … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı takip dosyasına ödenmiş olan 83.251,14 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki ilişkinin aralarılarında imzalanan kaba inşaat işleri sözleşmesine dayandığını, sözleşmenin 18. Maddesine göre davacının bu şekilde bir talepte bulunayacağını, müvekkili şirketi ngerek sözleşmeye gerekse de iş güvenliğiyle ilgili tüm husus ve düzenlemelere uyduğunu, davada ağır kusurlu olan tarafın davacı olduğunu, söz konusu davalılarda alınan bilirkişi raporları uyarınca asıl işveren davacının %25, müvekkili şirketin %50 oranında kusurlu olduğunun saptandığını, bu oranları kabul edilmemekle birlikte bir an doğru kabul edilse dahi kabul anlamına gelmemekle birlikte rücu miktarının bu oranlarla sınırlı olduğunu, bu nedenle ödenen miktarın tamamından sorumlu tutulmalarının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesine talep etmiştir.
Dava, Taraflar arasında imzalanan kaba inşaat sözleşmesi çerçevesinde davalı yüklenici tarafından yapılan çalışmada iş kazası nedeniyle dava dışı işçiye ödenen tazminatın davalıdan rücu istemine ilişkindir.
Mahkememizin …tarih …/… Esas …/… karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek mahkememiz dosyası … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, Asliye Hakuk Mahkemesi tarafından aldırılan …havale tarihli raporunda özetle, “…davcının talep edebilceği miktar 86.297,98 TL – 3.046,84 TL = 83.251,14 TL olduğunu, amhkeme farklı düşüncede ise 62.438,36 TL olduğu…” şeklinde rapor ve tespit edilmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi …/…/… tarih …/… esas …/… Karar sayılı ilamında taraflar arasındaki uyuşqmazlık her ikisinin ticari işletmesini ilgilendirdiğinden ticari dava niteliğinde olduğundan bahisle karşı görevsizlik kararı vermiş, verilen karşı görevsizlik kararının çözümlenmesi için görevli ve yetkili mahkemenin tespiti için dosya … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesine gönderilmiş, … Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi …/…/… tarih …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile davaya … Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılması gerektiği halda davanın … Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından bakılması gerektiği belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, HMK’nın 353/1-a, 353/3 maddesi gereğince … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… esas …/… karar ve …/…/… tarihli kararın kaldırılmasına” karar vererek dosyanın yeniden görülmesi için mahkememize göndermiştir.
Mahkemizce dosyanın bir hesap bilirkişisine tevdi edilerek davacının davalıdan talep edebilceği rucüen tazminatın hesaplanması istenilmiş, bilirkişi …havale tarihli raporunda özetle; “…davadan önce da va konusu alacağın ödenmesine ilişkin davalıya yapılmış tebligatın tespit edilemediği, davalı taraf söz konusu alacağın davacı tarafından sigorta ile güvence altına alındığını beyan etmektedir. Yapılan incelemede iş bu dosya kapsamında dava dışı işçinin kazası tarihinde herhangi bir sigorta poliçesinin dosyada olmadığı ve sigorta ödemesine ilişkin belgenin bulunmadığı, her ne kadar … (eski ünvan …) sigorta tarafından dosyaya bir poliçe eklenilmiş ise de bunun … yılına ait olduğu, dosya içerisinde bulunan … Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… esas sayılı dosaysında davalının bahsettiği … (…) sigorta şirketine davacının ihbarda bulunduğu, gelen cevapta sigorta şirketinin deliller ulaşıncaya kadar cevap hakkının saklı tutulmasını istediği, sonrasında da herhangi bir yazışmanın dosyada bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu kapsamda davacı sigorta şirketinden bir tahsilat yapıp yapmadığı yapılmış ise alacak miktarından mahsup edilip edilemeyecği konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu, davacının davasının tamamen kabulü halinde, davalıdan talep edilebilecek miktarın 83.251,14 TL olduğu, davacının davasının, kusur oranlarına göre kabulü halinde da valıdan talep edilebilecek miktarın 55.500,76 TL olduğu, davacının haklı olup olmadığı haklı ise ne miktarda alacaklı olduğu hususunun mahkemeye ait olduğu…” şeklinde rapor ve tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporu taraflar arasında yapılan sözleşme birlikte değerlendirildiğinde, tarafların mutabık kaldıkları 18. Maddeye göre davacının SGKya karşı ödemiş olduğu bedelden davalının sorumlu olduğu, davalı taraf her ne kadar ayrıca inşaatta meydana gelebilecek her türlü kazaya karşı sigortalandığını iddia etmişse de bu konuda davacı tarafa ödeme yapıldığına dair dosyada herhangi bir belge bulunmadığı, davacı tarafından takip dosyasına 86.297,98 TL ödendiği ancak İcra Müdürlüğü tarafından faizin fazla hesaplanmış olması nedeni ile 3.046,84 TL’nin davacıya iade edildiği, mahkeme ve kanun yolu denetimine elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda rücu koşullarının oluştuğundan 83.251,14 TL rucü edebileceği anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının KABULÜ İLE, 83.251,14 TL’nin ilk dava tarihi olan …/…/… tarihinden itibaren işleyecek ticari deeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 5.686,88 TL nispi harçtan peşin alınan 1.421,73 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.265,15 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan ilk dava masrafı, davetiye, müzekkere ve bilirkişi giderinden ibaret toplam 971,45 TL yargılama giderlerinin ve peşin alınan 1.421,73 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
5-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı lehine takdir edilen 9.410,09 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/04/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza