Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/877 E. 2023/325 K. 26.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : …
KARAR NO : 2023/325
DAVA : Alacak-İstirdat
DAVA TARİHİ : …-11/11/2020
KARAR TARİHİ : 26/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak-istirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında … tarihinde imzalanan sözleşme uyarınca davacının … … … İşi’nin betonarme işlerini alt yüklenici olarak üstlendiğini, projede iş sahibinin … A.Ş. ve … olduğunu, davacının yüklenici davalı firma ile alt yüklenici sözleşmesi imzalandığını, davacının kendisinden önce başka bir firmanın almış ve başlamış olduğu projeye önceki firmanın sözleşmesinin feshedilmiş olması sebebi ile sonradan dahil olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmeden de anlaşılacağı üzere ( madde 21.2) davacının iş tanımının davalı şirket tarafından temin edilen tüm betonarme malzemelerin, şantiye sahasındaki işçiliğiolruğunu, bunu yaparken tamamen davalının şantiye sahasına getirdiği malzemelere ve şantiye sahasının çalışma şartlarının uygunluğuna (konaklama alanları, kule vinç sayıları, el aletleri, sarf malzeme. kişicl koruyucular, yemek salonları, vb.) tabi olarak işin yürütüldüğünü, sözleşmenin imzalanmasından bu yana davacının, davalı tarafın sözleşme şartlarına uymaması sebebi ile zarara uğradığını, davacının SGK kayıtları incelendiğinde beyanlarının doğruluğunun ortaya çıkacağını, davacı sözleşmenin imzalandığı andan itibaren sözleşme ile kendisini temsile yetkili eşi … ile birlikte işin davalı tarafça yapılan iş programları doğrultusunda yürümesi için büyük bir özveri gösterdiğini, davalı tarafa olan güven sebebiyle elindeki tüm birikimi bu şantiye için harcadığını, davacının davalı şirkete ve proje sahibi firmalara göndermiş olduğu Antalya … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davaya konu sözleşmeyi haklı sebeplerle feshettiğini davalı firmaya tebliğ ettiğini, davacının sözleşmesi devam ederken … tarihinde davalı şirketin davacı sigortalı işçilerini hiç bir şekilde haber vermeden kendi şirketlerinde sigortalı olarak işe başlattığını ve davacıyı bu şekilde devre dışı bıraktığını, davalı tarafın bu eylemi sonrasında davacının işe devam etme ihtimalinin elinden alındığını, bununla ilgili sigorta kayıtları getirtildiğinde beyanlarının doğruluğunun ortaya çıkacağını, davalı şirketin işin ilerleyişine ve kendi ckonomik durumlarına göre fatura kesmek için davacının fatura koçanını istediğini, davacının güvendiği için fatura koçanını davalı şirkete teslim ettiğini, davalı tarafın davacı tarafından beyan edilecek faturanın KDV’sini ödeyeceğini sözleşme ile kabul ve taahhüt ettiğini ancak KDV yi vergi dairesine ya da davacıya ödemediğini, davacının KDV borcu nedeniyle haciz baskısı altında olduğunu, davalının bu kötüniyetli tutumu sebebi ile davacının bütün iş hayatı ve özel hayatının alt üst olduğunu, davalı tarafın işçi ücretlerinden kaynaklanan stopaj ödemelerini de yapmadığını, davacı sözleşmenin kendisi tarafından haklı sebeple feshedildiği tarihe kadar sözleşmede kararlaştırılan işin yaklaşık %70′ ini tamamladığını, davacının fesih tarihine kadar yaptığı işin bedeli davacıya tam olarak ödenmediğini, davalı tarafın kusurlu eylemleri ile sebep olduğu ek maliyetlerin de hesaplanarak ödenmesi gerektiğini, davalı tarafın başka taşeronlarla da sıkıntıları olduğu ve ödeme güçlüğü içinde olduğu duyumu aldıklarını ileri sürerek, öncelikle davalı tarafın … Yapı ve … mevcut olan teminatlarına alacağın teminatı olmak üzere ihtiyati tedbir konulmasına, fesih tarihine kadar yapmış olduğu işlere ilişkin bakiye alacakları, davalı tarafın malzeme temini yapmaması ve diğer kusurlu eylemleri sebebi ile katlanmak zorunda kaldıkları ek işçilik maliyetlerinin, işçilerin Eylül ayına ilişkin ödenmeyen maaşları, ödenmeyen KDV, stopaj ödemeleri ve gelir vergisi tahakkuklarının, tüm bu alacak kalemleri ile birlikte ve sözleşmenin haklı nedenle feshi sebebi ile mahrum kaldıkları karlarına istinaden ileride ıslah edilmek üzere … TL lik kısmi davalarının kabulünü, alacaklarına ihtarname tarihinden, bu mümkün olmadığı tarihte dava tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesi yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket cevap dilekçesinde özetle; davacının ikame ettiği haksız ve hukuka aykırı bu davayı kabul etmediklerini, sözleşme konusu işe … tarihinde başlandığını, … tarihine kadar devam edildiğini, … tarihine kadar … TL tutarında iş yapılmış olup, sözleşme konusu işin belli bir yüzdesinin tamamlandığını, mevcut olan … ile tutulan başlangıç tutanakları ile .. imalat tespit tutanakları bilirkişice incelendiğinde bu hususun görüleceğini, davacı tarafla davalı şirket arasında sözleşmenin … tarihinde imzalanmış olup; bilirkişi tarafından Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi … D. İş sayılı tespit raporunun bu husus dikkate alınmadan, sözleşme konusu işin başından itibaren davacı tarafından yapıldığı varsayılarak hazırlandığını, söz konusu raporun kabul edilmesinin mümkün olmadığını, buna ilişkin itirazlarının Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesi … D. İş. dosyasına bildirildiğini, davalı şirket ile davacı arasında … tarihinde … sözleşmesi imzalanmış olup; davalı şirketin, sözleşmenin ve mevzuatın kendilerine yüklediği tüm yükümlülükleri harfiyen yerine getirdiğini, ancak davacı tarafın … tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile haksız ve hukuka aykırı bir şekilde sözleşmeyi fesih ihbarında bulunduğunu, davacı tarafın … tarihinde haksız fesih bildiriminde bulunup … tarihinde de sahayı terk ederek, arkasında bir çok işçiyi mağdur ettiğini, ekim ayından itibaren bu işçiler sigortalı olarak davalı şirket altında çalışmaya başladığını, işçilerin davalı şirket yanında çalışmaya başladığı dönemde davacı şirketin zaten ortada olmadığını, aynı zamanda davacı taraf işçilerin eylül ayı maaşlarını ödemediğini ve o aya ait maaşların ekim ayında davalı şirketçe ödendiğini, davacı tarafın … tarihinde e-malil yoluyla işçilerin ücretlerini vb. giderlerini ödeyemediği için davalı şirketten talep ettikleri yaklaşık 430.000 TL nin dahi fazlasıyla karşılandığını, bu durumun karşı tarafın uzun süredir ekonomik güçlük içinde olduğunun kanıtı niteliğinde olduğunu, davacı taraf SGK primlerini ödemediği için davalı şirket; SGK nezdinde borçlu konuma düşmemek, %5 indirim teşvikini kaybetmemek ve cezai müeyyide ile karşı karşıya kalmamak adına, yükümlülüğü olmamasına rağmen davacının SGK prim borçlarını ödediğini, davacı iş bitim tarihinin üzerinden yaklaşık 1 ay gibi bir süre geçmesine rağmen yine de işi bitiremediğini, … tarihinde yapılmış olan keşif neticesinde, Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile inşaatın mevcut durumu ve buna göre betonarme imalatların tamamlanması için yapılması gereken imalatların bedelinin tespit edildiğini, bahsi geçen sözleşme sürecinde cari hesap defterinden de görüleceği üzere davalı şirketin karşı tarafa … TL tutarında ödeme yaptığını, karşı tarafça davalı şirkete … tarihinde … TL tutarında, … tarihinde … TL tutarında, … tarihinde … TL tutarında olmak üzere toplam …1,894,00 TL tutarında 3 adet fatura kesildiğini, ayrıca fatura kesmediği … TL değerinde hak edişi bulunduğunu, bu tutarlar toplandığında karşı tarafın toplam hak edişinin … TL olup; davalı şirketçe karşı tarafa borcu olmamasına rağmen fazladan … TL ödeme yapıldığını, bu sebeple davacıdan bu ödemenin istirdadını talep etme için karşı dava açma haklarını saklı tuttuklarını ileri sürerek, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini istemiştir.
Birleşen Mahkememizin Birleşen … Karar sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında … tarihinde … sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme ile davalının, davacı şirketçe yapılmakta olan … … … İşi inşaatında proje ve teknik şartnamelerine uygun olarak bütün betorname imalatlarını şantiye sahasına gelen gerekli malzemenin yatay ve düşey taşınması ile iş yerinde fen ve sanat kaidelerine uygun olarak, iyi niyet esaslarına ve işin gereğine, birinci sınıf işçilik anlayışına, davacı şirketin mukavele kapsamı içindeki arzı ve direktiflerine uygun şekilde ifa ve ikmal ile sözleşme konusu işi süresi içinde kusursuz ve noksansız olarak teslim etmeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşme konusu işe 09/01/2018 tarihinde taraflarınca başlanıp, … tarihine kadar yine taraflarınca devam edildiğini, … sözleşme tarihine kadar … TL tutarında iş yapılmış olup sözleşme konusu işin belli bir yüzdesinin tamamlandığını, hak edişleri ekte sunduklarını, ayrıca taraflarınca mevcut olan … ile tutulan başlangıç tutanakları ile … tarihli imalat tespit tutanaklarının bilirkişi tarafından incelendiğinde görüleceğini, taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamında davacı şirketin sözleşmenin ve mevzuatın kendilerine yüklediği tüm yükümlülükleri harfiyen yerine getirdiğini, ancak davalı tarafın … tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile haksız ve hukuka aykırı bir şekilde sözleşmeyi fesih ihbarında bulunduğunu, sözleşmenin 5.1 maddesine göre “Yer teslimi … tarihinde yapılacaktır ve işin süresi yer tesliminden itibaren 145 gündür” düzenlemesinin bulunduğu, işin sözleşmeye göre bitim tarihinin … tarihi olduğunu, ancak davalının işin tesliminde temerrüde düştüğünü, ekonomik ve ticari olarak işi bitirme imkanının kalmaması üzerine haksız fesih ihbarında bulunduğunu, … tarihinde de taraflarına herhangi bir bildirimde bulunulmadan iş sahasının terk edildiğini, davalının bu ihtarına karşılık olarak taraflarınca Antalya …Noterliği’nin … yevmiye numaralı … tarihli ihtarname düzenlendiğini, haksız ve hukuka aykırı olarak karşı yanca dava açıldığını, davalı tarafın … tarihli Antalya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından açılan davada davayı da kabul etmeyip yasal süresi içinde cevaplarını sunduklarını beyanla fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla dosyanın Antalya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … dosyası ile birleştirilmesine, haklı davalarının kabulüne, istirdatı talep edilen tutarın ödeme gününden karar tarihine kadar işleyen ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı birleşen dosya davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği ve dava dilekçesi ekinde sunduğu belgelerdeki miktarları kabul etmediklerini, davacı tarafça davalıya resmi hesap dışında yapılan ödemelerin işçilere resmi asgari ücret maaşlarının üzerindeki elden ödemeler olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmede de görüldüğü üzere davalının sözleşme ile sadece işçi teminini üstlenmiş olup bunun dışındaki bütün organizasyonun … Yapı ve … Mim. Firmalarına ait olduğunu, işçilere ilişkin taşeron dosyasının davalının üzerinden açıldığını ve davalının davacı firmanın talebi doğrultusunda işçi teminlerini sağladığını, davacı tarafın dava dilekçesinde fazla ödeme olarak ileri sürdüğü rakamların ise şantiyede çalışan işçilerin maaşlarının elden ödenen kısmı olduğunu, davacı tarafın kötüniyetli şekilde bu paranın iadesini talep ettiğini, davalı tarafından temin edilen düz işçilerin günlük yevmiye miktarlarının 2018 yılı için net 140 TL olduğunu, kalfalar için ise günlük ücretin net 180 TL olduğunu, inşaat formenlerinin aylık maaşının ise 9.000 TL net olduğunu, davacı firmanın bu personellerin tümünü asgari ücret üzerinden sigortalandırılmasını talep ettiği için davalı tarafından SGK dosyasının da bu şekilde açılmak zorunda kalındığını, davacının bütün şantiyelerinde bu sistemi uyguladığını, davalıya resmi hesap dışında ödenen meblağların işte bu işçilerin resmi hesaplarına yatan maaşlarının kalan kısımları olduğunu, mahkemece bir emsal ücret araştırması yapıldığında yapılan işin asgari ücretle yapılmasının mümkün olmadığı ve bu şantiyede çalışan işçi, kalfa ve formenlerin emsal ücretlerinin dilekçede belirttikleri rakamlarda olduğunun görüleceğini, davacı tarafın davalıdan işçi sayısını arttırmasını istediğini ve davalı tarafından işçi sayılarının arttırıldığını, buna rağmen davacı tarafın şantiyede bu kadar işçinin çalışacağı malzeme ve ekipman ile konaklayacağı kamp alanını temin etmediğini, bu durum sebebi ile davalının bulduğu işçilerin işi terkettiğini, tarafından defalarca kule vinç ve mobil vinç sayısının arttırılması talep edilmişse de bu talebin yerine getirilmediğini, çoğu zaman şantiyede ihtiyaçtan fazla işçi bulunmasına sebep olduğunu, şantiyeye yeteri kadar ve zamanında imalat malzemesi getirilmediğini, aynı şekilde işçilerin kullanacağı sarf malzemelerinin de yeterli sayıda temin edilmediği için bu durumun işçilerin çalışamamasına sebep olduğunu, işçiler arasında tartışma çıktığını ve işi bırakanların olduğunu, davacı tarafın şantiyedeki işçileri Alanya Adliye Binası ve … ofis inşaatı şantiyelerine götürerek buralarda görevlendirip çalıştırdığını, buna ilişkin tutanakları dilekçe ekinde sunduklarını, ekstra yapılan bu işlerin bedelinin davalıya ödenmediğini, davalının tüm bu zorluklara rağmen bütün işçilerini şantiye sahsında tutmak ve çalıştırmak için büyük çaba sarf ettiğini, işçilerin bütün ücretlerinin eksiksiz olarak ödendiğini, buna karşılık davacı tarafın ise davalının sözleşmesi devam ederken davalının işçilerini kendi üzerinde sigortalı olarak devretmek suretiyle davalının sözleşmesini fiilen feshettiğini, bu durumun taraflarınca öğrenilmesi üzerine de sözleşmenin taraflarınca haklı nedenle feshedildiğine ilişkin ihtarnamenin davacı tarafa tebliğ edildiğini, davalının davacı şirketin kötüniyetli işlemleri sebebi ile bu şantiyeden çok büyük zarar ettiğini, sözleşmenin başından bu yana bütün iyiniyeti ile çalışan davalının fatura koçanını dahi davacı firmanın muhasebesine teslim ettiğini, buna karşılık olarak davacı firma davalıların şehir dışında olduğu dönemde … tarihinde yüklü miktarda fatura keserek davalının muhasebesine onaylattığını, davalının faturaların KDV sinin gününde ödenip ödenmeyeceğini davacı tarafın muhasebesine sorduğunda ödenecek cevabını aldığını, ancak davacı tarafın bu faturaların KDV lerini ödemediğini, bunun nedeninin ise daha sonra anlaşıldığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 4.1 Maddesinde sözleşme bedeli 1.400.000+ KDV olarak belirlenmişken davacı tarafça daha sonra sözleşme metninde davalının bilgisi olmadan değişiklik yapıldığını ve KDV alt yükleniciye aittir ibaresinin eklendiğini, davacı tarafın işin süresinde bitirilmediği için davalıdan 33.000 TL ceza şart talebinde bulunduğunu ifade ettiğini beyanla davacı tarafın davasının reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun meşruhatlı davetiyeler tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Antalya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
SGK İl Müdürlüğüne, Vergi Dairesi Müdürlüğüne müzekkere yazılarak, gelen yazı cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
… Yapı A.Ş.’ye müzekkere yazılarak taraflar arasındaki sözleşme gereği yapılan işlere ilişkin varsa kayıt ve belgeler celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasında … Karar sayılı ilam ile dosyanın Mahkememizin … Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce davacı tarafa talep ettiği alacak kalemlerine ilişkin açıklama yapmak üzere süre verilmiş, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan … havale tarihli dilekçe ile talep edilen alacak kalemleri, davalı tarafın malzeme temini yapmaması ve diğer kusurlu eylemleri sebebiyle katlanılmak zorunda kalınan zarar, işçilerin davalı tarafça taraflarına ödenmesi gereken ancak ödenmeyen Eylül ayı maaşları, davalı tarafından ödenmeyen KDV alacağı ile sözleşmenin haklı nedenle feshi sebebiyle mahrum kalınan kara ilişkin olmak üzere toplam şimdilik 40.000,00 TL şeklinde belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılamada; Mahallinde delillerin değerlendirilmesi amacıyla 1 inşaat, 1 makine mühendisi ve 1 mali müşavir bilirkişi marifetiyle keşif yapılmasına karar verilmiş, keşif sonucu bilirkişiler … tarihli rapora özetle; “…Teknik yönden yapılan değerlendirmede
Şantiye tarafından yaklaşık işçi sayıları ile planlama yapıldığı, kule vinç faturalarından anlaşılacağı üzere 2018 haziran ayında 3 adet kule vinç kiralandığı, 3 adet kule vinçle çalışıldığı dikkate alındığında planlanan işçi sayıları ile belirlenen kule vinç sayısının iş planı doğrultusunda uyumlu olduğu,
Şayet işin hızlandırılması veya oluşacak aksaklıklar doğrultusunda iş planına yetişmek için ilave işçilerin alınması durumunda mevcut 3 adet kule vincin yetmeyeceği, ilave edilecek işçi sayılarına göre kule vinç/vinçlerin gerekli olacağı;
1) Davacı/Karşı Davalı firmanın ticari defterlerinde yukarıda görüldüğü üzere 2018 yılı içerisinde 3 adet fatura kaydının olduğu, bu faturaların tamamının Davalı/Karşı Davacı … adına düzenlendiği, KDV dahil toplam tutarının …-TL. olduğu, firmanın işletme defter tutması nedeniyle ödeme kayıtlarının olmadığı, bu nedenle davacının defterine göre alacak borç tutarı tespitinin mümkün olamadığı,
2) Davalı/Karşı Davacı firmanın 2018 yılı sonu itibari ile ticari defterlerine davalı/karşı davacı firmanın fazla ödemeden kaynaklı ….-TL. alacağı olduğu ve bu tutarın kapanış fişi ile 2019 yılına devrinin yapıldığı” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
… tarihli ek raporda özetle; “…(1) Asıl dava davacısının işe … tarihinde başladığı ve … tarihinde bıraktığı, taraflar arasında belirtilen tarih aralığında, … tarihlerinde olmak üzere karşılıklı mutabakatla 4 ayrı hakediş raporu düzenlendiği; her iki tarafın mutabakatı ile imza edilmiş olmaları, üzerlerinde herhangi bir imalatın hesap dışı bırakıldığına dair herhangi bir ifade veya yine davacı tarafça düşülmüş bir ihtirazi kayıt bulunmaması, diğer yandan sonuncusunun davacının işi … tarihinde bırakmasının hemen öncesinde … tarihinde düzenlenmiş olması, eş söyleyişle son hakediş sonrasında yapılmış bir imalat olamayacağı gözetilerek, davacının tamamladığı imalat bedelinin davacı tarafça sunulmuş 4 Hakediş Raporundaki gibi -KDV hariç toplam …-TL olabileceği,
(2) Tarafların mutabakatı ile düzenlenmiş hakediş raporlarındaki kesintilerin sözleşmeye uygun olduğu, KDV hariç belirlenmiş hakediş bedellerine KDV’nin de ayrıca ilave edildiği, mutabakatla imza edilmiş hakedişlerin ilk 3’ünün faturalarının davacı tarafça ilgili hakediş fatura üzerinde numarasıyla açıkça göstererek … ve … tarihlerinde düzenlediği (toplam fatura bedeli KDV dahil …-TL) ve her iki tarafın muhasebe kayıtlarına intikal ettirildiği, bu noktada asıl dava davacısının fatura koçanlarının davalıya iyiniyetle teslim edildiği iddiasının dinlenebilirliğinin takdiri Sayın Mahkeme’ye ait bulunduğu, son hakedişin faturasının ise davacı tarafça düzenlenmediği, ancak bu hakedişe ait tutarın da (…-TL) davalı tarafın kabulünde olduğu, davacının mutabakatla düzenlenmiş hakediş raporları dışında kalan taleplerinin alacak hesabına dahil edilemeyeceği, donatı projesindeki değişikliğe bağlı maliyet artışında ise maliyet hesabının teknik boyutunun ihtilaflı olduğu, Heyetimizin İnşaat Mühendisi bilirkişilerince bu hususta dosyada yeterli bilgi ve belge bulunmadığından kesin bir sonuca varılamadığı, eksikliğin tamamlanması halinde hesaplama yapılabileceği, yine bu kaleme ait 25.000-TL’lik çekle ödemenin dikkate alınıp alınmayacağı hususunda takdirin Sayın Mahkeme’ye ait bulunduğu,
(3) Dosya içerisinde yapılan incelemede, davacının -fesih ihtarı öncesinde- davalının Sözleşme’ye aykırı davrandığına, Şantiye koşullarının, sağlanan vinç ve malzemelerin davacı işçilerinin çalışmasına uygun bulunmadığına dair herhangi bir noter ihtarnamesine veya iadeli taahhütlü posta ile gönderilmiş bir ihbara rastlanılmadığı, … tarihli dilekçe ekinde bazı e-posta yazışmaları bulunsa da, bu e-posta yazışmalarının sıhhatinin ve hukuken geçerliliğinin Heyetimizce değerlendirilmesi mümkün bulunmadığı gibi, e-posta içeriklerinden Şantiyede organizasyon aksaklıkları olduğu anlaşılsa da bunun sorumluluğunun kime ait olduğunu objektif olarak tespit etmenin mümkün olmadığı, keşif tarihi itibariyle mevcut bulunmadığından, kamp alanı ve konaklamaya, malzeme eksikliklerine dair davacı iddialarının objektif ve denetlemeye elverişli şekilde değerlendirilmesinin de aynı şekilde mümkün bulunmadığı, dosya içeriğindeki mevcut bilgi, belge ve dokümanlar doğrultusunda mevcut işçi sayısının kule vinç sayılarına göre uygun olduğu, ancak işin hızlandırılması veya oluşacak aksaklıklar doğrultusunda iş planına yetişmek için ilave işçilerin alınması durumunda mevcut 3 adet kule vincin yetmeyeceği, ilave edilecek işçi sayılarına göre kule vinç/vinçlerin gerekli olacağı ve bunların konumlandırılacağı yerin/yerlerin mevcut teknik ve bilimsel veriler doğrultusunda belirlenmesi gerektiği, ayrıca mobil vinçlerin kullanımına ilişkin sahada yatay taşımacılık vs başta olmak üzere net bir bilgi ve belgeye rastlanılamamışsa da her ne şekilde kullanılmış olursa olsun, mobil vinçlerin sahada kullanılmış olması ile işçi sayısının artırılmış olacağı arasında doğrudan bir bağ kurulmasının teknik olarak mümkün olmayacağı, davalının ödemelerin ve özellikle de KDV ödemesinin zamanında yapılmadığı iddiasına ilişkin olarak ise, yapılan avans ödemeleri iş avansı olarak dikkate alındığı takdirde ödemelerin yeterli ve zamanında olduğu, davalının borçlu duruma düşmediği, davacının avans ödemelerinin iş avansı olarak değil işçilere ve taşeronlara elden yapılan ödemeler karşılığı olduğu şeklindeki iddiasının doğruluğunun karşılıklı ticari defter ve kayıtlar üzerinden tetkikinin mümkün olmadığı, bu iddianın takdirinin ispat külfeti çerçevesinde Sayın Mahkeme’ye ait bulunduğu; davacının mahrum kaldığı kârın tazminini talebine ilişkin olarak, fesih bildiriminin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, ayrıca bir “müspet zarar’ kalemi olarak Sözleşmeyi fesheden tarafın mahrum kaldığı kârı talep edip edemeyeceği hususlarının Sayın Mahkeme’nin takdirinde bulunduğu, şayet davacının mahrum kaldığı kârı talep edebileceği değerlendiriliyor ise, mahrum kalınan kârın “kesinti yöntemi’ne göre hesap edilmesi gerekeceği, bunun için, sözleşme kapsamında olup da yapılmayan işin sözleşme fiyatlarına göre karşılığının yanı sıra, yüklenicinin işi fesih sonucu tamamlamaması sebebiyle tasarruf edeceği tutarın (malzeme, işçilik, sigorta, vergi vs. masraflar) yani davacının maliyetlerinin de belirlenebilir olması gerektiği, ancak dosya içeriğinin bu hesabı yapmaya yeterli olmadığı, davacı taraf, işçilerine asgari ücretin üzerinde ödeme yaptığını ileri sürmüş olmakla, hesabın yapılabilmesi için öncelikle bu hususun açıklığa kavuşturulması ve davacının iddiası sabit görülür ise belirtilen dönem için ücret araştırması yapılması gerekeceği;
Taraflar arasındaki Sözleşme’nin 5.1 maddesinde, yer tesliminin … tarihinde yapılacağının, 5.3 maddesinde ise gecikme halinde günlük 1.000-TL cezai şartın alt yüklenici alacağından düşüleceğinin belirtildiği, Sözleşme’ye ek olarak imza edilen (1) numaralı Protokol’de sürenin yer tesliminden itibaren 148 gün olarak belirlendiği, buna göre, işin normalde … tarihi itibariyle tamamlanmış olması gerektiği, birleşen dava davacısının cezai şart talep edip edemeyeceğinin takdiri Sayın Mahekeme’ye ait olmak üzere, talepte esas alınan … tarihi itibariyle işlemiş cezai şart tutarının 30.000,00-TL olacağı,
Birleşen dava davacısının birleşen dava davalısına …-TL ödeme yaptığı, buna karşın davalının toplam …-TL tutarında 3 adet fatura kestiği, davalının ayrıca -mutabakatla imza edilmiş ve henüz faturalandırılmadığı için muhasebe kayıtlarına intikal ettirilmemiş (4) numaralı hakediş sebebiyle 11 …-TL tutarında hakedişi bulunduğu, buna göre toplam hakedişin …-TL olduğu, netice olarak birleşen dava davacısının kayıtlarına göre davalıya fazla ödediği tutarın (… – … -…=) …-TL olduğu, asıl dava davalısının avans ödemelerinin iş avansı olarak değil işçilerin asgari ücreti aşan kayıt dışı elden ödeme tutarları için yapıldığı yönündeki savunmasının takdirinin Sayın Mahkeme’ye ait olduğu, Sayın Mahkemece asıl dava davacısının ayrıca talep edebileceği değerlendirilen bir alacak kalemi olursa onun da bu tutardan düşülmesi gerekeceği” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Asıl dava, taraflar arasında düzenlenen … tarihli … Sözleşmesinin haklı sebeple feshi nedeniyle talep edilen alacak kalemlerine ilişkindir.
Taraflar arasında düzenlenen … tarihli … Sözleşmesinin müteahhit firma olan davalının sorumluluğunda yapılmakta olan … … parsel konut ve otoparkları inşaatında proje ve teknik şartnamelere uygun olarak bütün betonarme imalatlarının şantiye sahasına giren gerekli malzemenin yatay ve düşey taşınması ile işyerinde fen ve sanat kaidelerine uygun olarak iyi niyet esaslarına ve işin gereğine, birinci sınıf işçilik anlayışına, müteahhitin mukabil kapsamı içindeki arzu ve direktiflerine uygun şekilde ifa ve ikmal ile sözleşme konusu işi süresi içinde kusursuz ve noksansız olarak teslimden ibaret olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki ilişki, kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, davacı alt yüklenici, davalı ise yüklenici (iş sahibi) dir. Eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir (TBK. 470). Yüklenicinin borcu sözleşmeye ve fen ve tekniğine uygun şekilde ve zamanında işi teslim, iş sahibinin borcu ise, iş bedelinin ödenmesidir (TBK. 471 ve TBK. 479).
Taraflar arasındaki sözleşmenin 3. Maddesinden sözleşmenin birim fiyat üzerinden kararlaştırıldığı görülmüştür.
Dava konusu somut olayda, davacı alt yüklenicinin Antalya … Noterliğinin … tarihli ihtarnamesi ile … tarihli sözleşmenin haklı sebeple ve işe devam etme imkanı bulunmadığı gerekçesiyle feshedildiği görülmüştür.
Mahkememizce asıl dava yönünden incelenmesi gereken hususun sözleşmenin davacı tarafça haklı sebeple fesih edilip edilmediği, haklı sebeple fesih edilmiş ise talep edilen alacak kalemlerinin tespiti olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça düzenlenen ihtarnamede, sözleşme kapsamında davalı iş sahibi yüklenicinin edimlerini yerine getirmediği, iş programına uyulmadığı, yapılması gereken işçi ödemeleri, hak ediş ödemeleri, KDV ve SGK prim ödemelerinin geç ya da hiç yapılmadığı, şantiyede çalışan işçilerin şirketin rızası dışında davalı şirkette sigortalı olarak işe alındıkları belirtilerek fesih tarihi itibariyle imalat, işçi alacakları, SGK prim ödemeleri, stopaj ödemeleri, KDV ödemeleri ve diğer alacak kalemleri eklendiğinde davalı tarafın toplam … TL borçlu olduğu gerekçesiyle belirtilen tutarın 3 gün içerisinde ödenmesi ihtar edilmiştir.
Sözleşmede bedelin bir miktar para olarak kararlaştırıldığı sözleşmelerde, tarafların bu sözleşmeyi tek taraflı irade beyanına göre feshetmeleri mümkündür. Karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. dönme-fesih iradesinin karşı tarafa bildirilmesi herhangi bir şekil şartına tabi değildir. Ancak yazılı olması ispat kolaylığı sağlayacaktır. Bu halde karşı tarafın dönme- fesih, haksız olduğunun tespiti ile sözleşmenin aynen ifasını talep etmesi mümkün değildir. Ancak dönmenin haksız olması halinde karşı taraf kar kaybı alacağı ile sözleşmede kararlaştırılmış ise dönme cezasını haksız fesheden taraftan talep edebilir.
Davacı tarafça fesih ihbarnamesi ile sözleşmeden dönülmüş ise de; sözleşmenin haklı sebeple feshine ilişkin iddiaların değerlendirilmesinde;
Mahkememizce yapılan keşif, alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında karşılıklı mutabakat ile bir kısım ödemelerin yapıldığı, bir kısım ödemenin de davalının kabulünde olduğu görülmüştür. Davacı tarafça yapılan ödemelerin işçilerin kayıt dışı olan maaşlarını elden ödemelerine ilişkin olduğu, SGK kayıtlarında asgari ücret üzerinden ücretlerin görülmesine karşılık, işçi ücretlerinin daha fazla olduğu ve bu fazlalığın elden ödeme olarak ödendiği iddia edilmiş ise de; bu hususta yazılı belge ibraz edilememiştir.
Davacının KDV ödemelerinin yapılmadığına ilişkin beyanında yapılan ödeme tutarı dikkate alındığında bu sebeple itibar edilmemiştir. Yapılan iş miktarı ile yapılan ödeme tutarı karşılaştırıldığında yapılan iş tutarına göre davalının fazla ödemede bulunduğu anlaşılmıştır.
Yine davacının yeterli ekipman olmaması sebebiyle işin süresinde tamamlanamadığı iddiası da yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporu ile ispatlanamamıştır. Zira, şantiye alanında bulunan ekipman ile işçi sayısının orantılı olduğu bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir.
Tüm bu sebeplerle davacının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğine dair dosya kapsamından yeterli delil bulunmadığından davacının sözleşmeyi feshinin haklı olmadığı, dolayısıyla talep ettiği alacak kalemlerinin de yerinde olmadığının kabulü ile asıl dava yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen mahkememizin … Karar sayılı dava dosyasında ise, davacı tarafça davanın istirdat ve cezai şart istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
Birleşen dava dosyasında davalıya yapılan toplam ödeme miktarı ve davalı tarafından kesilen 3 adet fatura ile faturalanmamış … TL hak ediş tutarı olmak üzere toplam … TL olduğu, mevcut hali ile davalıya … TL fazla ödeme yapıldığı anlaşılmış olmakla bu ödemenin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte birleşen dosya davalısından tahsili ile birleşen dosya davacısına verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 5.1 maddesinde, yer tesliminin … tarihinde yapılacağı ve işin süresinin 145 gün olduğu, 5.3 maddesinde ise, gecikme halinde günlük 1.000,00 TL cezai şartın alt yüklenici alacağından düşüleceği kararlaştırılmış olup, sözleşmeye ek olarak imza edilen 1 numaraları protokolde ise, sürenin yer tesliminden itibaren 148 gün olarak kararlaştırıldığı, buna göre işin … tarihi itibariyle tamamlanmış olması gerektiği, birleşen dava dosyasında davacının … tarihi itibariyle işlemiş cezai şart tutarının 30.000 TL olduğunun kabulü ile birleşen dava dosyası yönünden davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar vermek gerekmiş, açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın REDDİNE,
2-Birleşen Mahkememizin … Karar sayılı dava dosyasında davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; … TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
3-Birleşen davada 30.000,00 TL cezai şartın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Asıl dava yönünden;
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 1.707,75 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.527,85 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya İADESİNE,
5-Davalı kendini vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen 16.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davalı tarafından yapılan bilirkişi giderinden ibaret toplam 7.000,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
8-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın davacıya İADESİNE,
Birleşen dava yönünden;
9-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 94.805,37 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 23.701,35 TL harcın mahssubu ile bakiye 71.104,02 TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
10-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince hesap edilen 159.029,56 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
11-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince reddedilen miktar dikkate alınarak 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
12-Davacı tarafından yapılan 23.763,55 TL ilk dava masrafının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
13-Davacı tarafından yapılan posta, davetiye ve keşif harcından ibaret toplam 621,65 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
14-Artan ve kullanılmayan gider avansının kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek aranmaksızın taraflara İADESİNE,
Dair; davacı birleşen dosya davalı vekilinin ve davalı birleşen dosya davacı vekilinin yüzüne karşı, yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/05/2023

Başkan …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Üye …
E-imzalıdır
Katip …
E-imzalıdır