Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/655 E. 2022/885 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/655
KARAR NO : 2022/885
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : 28/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … dava dilekçesinde özetle; davalı … tarafından, davacı aleyhine düzenleme tarihi … olan, kabul etmemekle beraber borçlusu davacı, alacaklısı davalı …, ciranta davalı … olan … TL tutarlı bonoya dayalı olarak Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, takip konusu senedin ön yüzü incelenmesinde görüleceği üzere bononun zorunlu unsuru olan düzenleme tarihinin eksik ve yanlış olduğunu, takibe konu senedin kambiyo senedi vasfı taşımadığını, icra takibini başlatan davalı …’in alacaklı ve ciranta olarak senedin ön ve arka yüzünde isim, soyisim ve imzasının olmadığını, bu nedenle yasal hamil olmadığını, davacı …’in … doğumlu, alkolik bir kişiliğe haiz, kulakları duymayan, aşırı düzeyde unutkanlık, algılama zayıflığı ve hareket kısıtlılığı olan yaşlı biri olduğunu, davacının ilçe merkezindeyken … ilçesi … köyü halkından olan … isimli şahsın olayda tanık olarak göstermiş olduğu …’la davacıyı tanıştırdığını, bundan sonra …’un davacının evine ev temizliği adı altında zaman zaman gidip ve çok zamanda bu evde kaldığını, davalılar …, … ve … isimli şahısların ise mevsimine göre Datça ilçesine biber ve badem tarlalarına gelip tarladaki biberleri ve bademleri sahiplerinden satın alıp, Antalya haline götürüp sattıklarını, tanık olarak gösterdikleri …’un davalılar …, … ve …’i davacı ile tanıştırdığını, senet düzenlenmesinden önce tanık …’u vasıta kılmak suretiyle davalı …, dava dışı … ve tanık …’un dava dışı kişinin temin ettiği araçla gezme adı altında davacıyı Antalya iline götürerek orada Avukatlık bürosu olarak tanıtılan bir yerde tehdit, hakaret, hile ve kafasına sopa ile vurularak davacıya takibe konu bononun zorla imzalatıldığını, daha sonra senette sıfatı görülmeyen ancak suçla ve olayla baştan beri ilgisi ve irtibatı olan … tarafından bonoya dayalı icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştirilerek davacıya ait tüm taşınmazlar ve banka hesapları üzerine haciz tatbik edildiğini, karşı tarafın sunacağı her delile karşı delil sunma hakları ve fazla ilişkin her türlü dava, talep, tazminat talebinde bulunmak hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile davacının icra takibine konulan senedin hiçbir şekilde borçlusu olmadığının tespitine ve takibin iptaline, davacıya ait bir kısım taşınmazların hukuka aykırı olarak satışının yapılması, diğer taşınmazlar üzerine (miras yoluyla anne ve babasından intikal eden tüm taşınmazlar dahil) haciz konulması, davacının başkaca gelirinin olmadığı, ciddi ve ileri de telafisi mümkün olmayan, mağduriyetinin açık olduğu göz önünde buludurularak öncelikle ve ivedilikle teminatsız olarak ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile icra takibinin durdurulmasına, haksız ve kötü niyetli yapılan icra takibi nedeniyle %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatının icra takibinde bulunanlardan alınarak davacıya verilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; bononun tüm zorunlu unsurları taşıdığını, soyut borç ikrarı içeren bononun aksi soyut beyanla ve tanık anlatımıyla ispatlanamayacağını, davacının dilekçesinde anlattığı hikayenin kabul edilebilir olmayıp soyut beyandan ibaret ve ispata muhtaç olduğunu, davacının esasında savurgan birisi olup dilekçesinde de ikrar ettiği gibi alkole düşkün birisi olduğunu, bu nedenle çok sayıda taşınmaz sattığını, haksız iddia ve iftiralarla kambiyo taahhüdünden kurtulmak istediğini, haksız ve hiçbir dayanağı olmayan soyut beyandan oluşan davanın reddi ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davacının para alıp karşılığında senet veren, para karşılığında taşınmaz satan biri olduğunu, davacının iddialarının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Datça Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında davacıya vasi atanmış olmakla vasi kararından bir örneği dosyamız arasına celp edilmiştir. Vasiye husumete izin kararını ibraz etmek üzere süre verilmiş, Datça Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından TMK 426/8. Maddesi gereği düzenlenen husumete izin belgesi dosyaya ibraz edilmiştir.
Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası uyap üzerinden celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Datça C.Başsavcılığının …, Antalya C. Başsavcılığının … Soruşturma sayılı dosyaları uyap üzerinden celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır. Takipsizlik kararı verildiği görülmüştür.
Davacıya ait SGK üzerinden ilaç kayıtları ile daha önce düzenlenen sağlık kurulu raporları dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılamada: … tarihli oturum 8 nolu ara karar gereği dosya Antalya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında takibe dayanak … tanzim, … vade tarihli … TL bedelli bononun tanzim tarihi olan … tarihi itibariyle borçlanma ehliyetinin olup olmadığı (bononun tanzimi hususunda borçlanmanın anlam ve sonuçlarını kavrama yeteneğinin bulunup bulunmadığı) hususlarında gerektiğinde davacı asilin muayenesi de yapılmak suretiyle rapor tanzimi için İstanbul Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kuruluna gönderilmesine karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunun … tarihli yazı cevabı ekinde “şahsın yapılan muayenesi ve dava dosyasının incelenmesi sonucunda görülen lüzum üzerine hakkında mahkemenizce gözlem kararı alınarak tüm tıbbi belgeleri ve dava dosyasının onaylı fotokopisi ile birlikte Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi Müşahadesini takiben kurulumuza muayeneye gönderilmesi…” gerektiği bildirilmiş, mahkememizce Adli Tıp Kurumunun belirtilen yazısı dikkate alınarak gözlem kararı verilmesi hususunda Datça Sulh Hukuk Mahkemesine müzekkere yazılmış, Datça Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyasında … tarihinde verilen ek karar ile davacı kısıtlının Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulunda müşehade altına alınması, muayenesinin yapılması ve rapor düzenlenmesi için izin ve yetki verilmesine karar verildiği, karar gereğince mahkememizce Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesinden rapor alındığı, davacı vasisine ve davacı vekiline randevu tarihi olan … tarihinde randevuya gitmeleri hususunda meşruhatlı davetiye tebliğ edildiği, ancak buna rağmen davacı tarafın muayeneye gitmediği görülmüştür.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, takip tarihinden sonra takibe dayanak bono nedeni ile takip alacaklısı hamil, lehtar ve ciranta aleyhine açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı tarafça takibe dayanak bononun cebir, şiddet ve tehditle imzalattırıldığı, ayrıca davacının bononun düzenlendiği tarihte fiil ehliyetinin bulunmadığı iddia edilmiştir.
Bononun cebir, şiddet ve tehditle imzalatıldığına dair yapılan soruşturmalarda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
Davacı tarafça bononun cebir, şiddet ve tehditle imzalatıldığına dair de başkaca iddiasını ispata yarar delil dosyaya ibraz edilmemiştir.
Davacının bononun tanzim tarihinde fiil ehliyetinin bulunmadığına ilişkin olarak yapılan incelemede Adli Tıp Kurumunun yukarıda tarih ve sayısı belirtilen yazısı ile davacının hakkında rapor tanzim edilebilmesi için gözlem altına alınmasının gerektiği bildirilmiş, mahkememizce gözlem altına alınması hususunda vesayet makamına talimat yazılmış, yazılan talimat gereği gözlem altına alınma kararı verilmiş, ancak mahkememizce alınan randevu günü bildirilmesi rağmen davacı ve vasisinin belirtilen randevu gün ve saatinde Adli Tıp Kurumunda olmadıkları anlaşılmıştır. Davacı üzerine düşen ispat külfetini yerine getirmemiştir, iddiasını ispatlayamamıştır. Davacı duruşmaya katılmasa da davalı davayı takip ettiklerini beyan etmiştir.
Davacı tarafından açılan davanın açıklanan gerekçelerle reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı tarafından kötü niyet tazminatı talebinde bulunulmuş ise de; kötü niyet tazminatı talebine ilişkin yasal koşulların oluşmadığı anlaşılmakla bu yöndeki talebinde reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Koşulları ve yasal unsurları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli … TL harcın peşin olarak alınan … TL harçtan mahsubu ile bakiye … TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE, başvuru harcının mahsubu ile HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap edilen … TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde istek aranmaksızın davacıya İADESİNE,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı taraf ve diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/11/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır