Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/566 E. 2022/157 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/566
KARAR NO : 2022/157
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/09/2018
KARAR TARİHİ: 22/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 21/09/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında “…Mangalevi” markasının davalıya …AVM adresinde işletmesi için Franchise verilmesi hususunda sözleşme imzalandığını, davalının Franchise sözleşmesine aykırı olarak bazı ürünleri tedarik etmediği gerekçesiyle uyarıldığını, davalının da bunun üzerine bu sözleşmeyi Antalya 16.Noterliğinin 24.02.2017 tarih ve …nolu ihtar ile Franchise Sözleşmesini haksız feshettiğini, bu feshe rağmen marka ve logoları kullanarak aynı işletmeyi çalıştırmaya devam ettiklerini, bu haksız fesih nedeniyle davalıya 06.03.2017 tarih ve …nolu ihtarname göndererek 80.000,00-USD cezai şart bedelinin ödenmesinin istendiğini, davalının ödeme yapmadığı gibi davacının markasını kullanmaya devam ettiğini, bu nedenlerle 50.000-USD cezai şart ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 31/12/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalı ile davacının “…Mangal Evi” markası altında işletilmek üzere davacı ile Franchise sözleşmesi imzaladığını, davacının kendisi ve ortakları tarafından oluşturulan iki yeni markaya önem ve ağırlık vermesi sebebiyle “…Mangalevi” markasının korunması kapsamında hiçbir faaliyette bulunmadığını, benzer yeni markaların türemesine sessiz kaldığını, davacının, sözleşmede hüküm olmasına rağmen davalı işletmeye çok yakın alanlarda “…” ve “… kebap” markalarını faaliyete geçirdiğini, konseptleri ve sunumları benzer olan bu markaların davalı şirketin gelirinin azalmasına sebebiyet verdiğini, davacının, Franchise sözleşmesi gereği tedarikçisi olduğu ürünleri piyasa şartlarının üstünde davalıya sattığını, fiyatların rayice çekilmesi uyarısında bulunmalarına rağmen davacının buna uymadığını, bunun üzerine Antalya 16.Noterliği 24.02.2017 tarih ve …nolu ihtar ile sözleşmeyi feshettiklerini, bu feshin haklı olduğunu ve cezai şart talebinin yerinde olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek usulüne uygun taraf teşkili sağlanmıştır.
Antalya Kurumlar Vergi Dairesine müzekkere yazılarak davacı şirkete ait …AVM … Muratpaşa/Antalya adresindeki işyerine ilişkin ilk ve son yoklama fişleri celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce yargılama sırasında; 29/11/2019 tarihli oturum 3 nolu ara karar gereği dava dosyasının re’sen seçilecek mali müşavir, 1 marka ve franchasing sözleşmelerinde uzman bilirkişi ile 1 fen bilirkişisine tevdi ile tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde de yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle, taraflar arasındaki franching sözleşmesine göre tarafların, franching sözleşmesine aykırı davranıp davranmadıkları, sözleşmenin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığını ve sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın ödenmesine ilişkin yasal koşulların oluşup oluşmadığı konusunda rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan 20/05/2020 tarihli raporda özetle; “…Dava konusu Franchise Sözleşmesi’nin kuruluş tarihi olan Mart 2016 ile sözleşmenin fesih tarihi olan 24.02.2017 tarihleri arasındaki rayiç et ürünleri satış fiyatlarının mahkemece araştırılması, bu araştırma sonuçlarının gelmesini müteakip davacı ve davalı ticari defterleri ve mali kayıtlarının incelenerek fiyatların karşılaştırılması ve sonrasında da rayiç bedel üzerinde ürün satışı yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve buradan çıkacak sonuca göre sözleşmenin süresinden önce feshinin geçerli olup olmadığının tespitinin yapılabileceği.” sonuç ve kanaate varılmıştır.
Antalya Kasaplar Odası, Antalya Gıda Tarım İl Müdürlüğü, Antalya Et Balık Kurumu ile Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odasına müzekkere yazılarak gelen cevabi yazılar dosyamız arasına alınmıştır.
Dosya mali müşavir bilirkişi ile marka ve patent hususunda uzman bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler tarafından sunulan 14/07/2021 tarihli ek raporda özetle; “…1) Antalya Kasaplar Odası tarafından belirlenen fiyatlar baz alındığında Davacı tarafından Davalıya satışı yapılan Dana Antrkot ürünün Ortalama Toptan Kg fiyatı 2016/Mart-Temmuz aylarında 42,00 TL iken davalıya 49,50 TL bedele satıldığı, bu dönemde ürünün piyasa fiyatından yaklaşık %17,86 oranında fazla fiyata satıldığı, 2016/Ağustos-Kasım ve 2017/Şubat-Mart arasında ise Kg fiyatı 43,00 TL iken Davacı tarafından 49,50 TL bedele satıldığı, bu dönemde ürünün piyasa fiyatından yaklaşık %15,48 oranında fazla fiyata satıldığı,
2) Antalya Kasaplar Odası tarafından belirlenen fiyatlar baz alındığında Davacı tarafından Davalıya satışı yapılan Kuzu Pirzola ürünün Kasaplar Odası Ortalama Toptan Kg fiyatı 2016/Mart-Mayıs aylarında 38,00 TL iken 49,50 TL bedele satıldığı, bu dönemde ürünün piyasa fiyatından yaklaşık % 30,26 oranında fazla fiyata satıldığı, 2016/ Haziran-Eylül ve 2016/Kasım -Aralık arasında ise Kg fiyatı 42,00 TL iken Davacı tarafından 49,50 TL bedele satıldığı, bu dönemde ürünün piyasa fiyatından yaklaşık %17,86 oranında fazla fiyata satıldığı, 2016/Ekim ayında 45,00 TL iken 49,50 TL bedele satıldığı, bu dönemde ürünün piyasa fiyatından yaklaşık %10 oranında fazla fiyata satıldığı, 3) Davacının ticari defter kayıtları ve Alış Faturaları kontrol edildiğinde Davacının Sade Köfte 28,00 TL bedelden sattığı, bu ürünün Davalıya alış bedeli üzerinden %15,46 oranında fazla satıldığı, ancak bu ürüne Davacı tarafın beyanına göre kendilerine has baharat karışımı eklendiğinden bu fiyattan satıldığı beyan edildiği,
4) Davacı tarafından Kasap Köfte , ürününün kilogramını 21,50 TL bedelden aldığı, Davalıya bu ürünü 28,00 TL bedelden sattığı, bu ürünün Davalıya alış bedeli üzerinden %30,23 oranında fazla satıldığı, ancak bu ürüne Davacı tarafın beyanına göre kendilerine has baharat karışımı eklendiğinden bu fiyattan satıldığı beyan edildiği,
5) Köfteye ilişkin satışlarda söz konusu ürünün içeirisnde yer alan karışımlardan ve ürün içerisinde mevcut et oranlarından bahsedilmiş ise de bu husus uzmanlık alanımızda olmadığından bu ürüne ve bu ürünün satış fiyatına ilişkin bir tespit ve belirleme yapılmamıştır.
6) Davacının tavuk kelebek ürününü kilosunu 8,95 TL bedele satın aldığı, bu ürünün kilosunu Davalıya 13,00 TL bedele sattığı, bu satış işleminin ürünün alış bedelinin % 45,25 oranında fazlasına isabet ettiği,
7) Davacının tavuk şiş ürününü kilosunu 11,58 TL bedele satın aldığı, bu ürünün kilosunu Davalıya 13,00 TL bedele sattığı, bu satış işleminin ürünün alış bedelinin % 12,26 oranında fazlasına isabet ettiği,
8) Davacının tavuk pirzola ürününü kilosunu 9,95 TL bedele satın aldığı, bu ürünün kilosunu Davalıya 11,50 TL bedele sattığı, bu satış işleminin ürünün alış bedelinin %15,58 oranında fazlasına isabet ettiği,
9) Davacının tavuk kelebek ürününü kilosunu 12,25 TL bedele satın aldığı, bu ürünün kilosunu Davalıya 14,00 TL bedele sattığı, bu satış işleminin ürünün alış bedelinin %14,29 oranında fazlasına isabet ettiği görülmektedir.” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Mali müşavir …, Marka ve Patent hususunda uzman … ve fen bilirkişisi …tarafından mahkememize sunulan 15.12.2021 tarihli ek raporda özetle; “…1) Taraflar arasında imzalanan Franchise sözleşmesinin IV.A-18 mad. uyarınca“.aynı bölgede başka kişi veya şirketlere de işbu sözleşmeye konu haklar bakımından imtiyaz verebilme hakkına sahiptir” maddesi, “…kebap” ve “…” işletmelerinin davalı işletmesinden farklı konseptlere ve farklı markalara sahip olması, imaj çalışmalarının ve tasarımlarının farklı olması ve adreslerinin de uzak olması sebepleriyle sözleşme feshine gerekçe olamayacağı,
2) Her iki tarafın ticari defterlerinde de resmi olarak beyan ettikleri üzere davalıya piyasa rayiç fiyatının üzerinde ürün satıldığı ve bunun taraflar arasında imzalanan Franchise sözleşmesinin IV.A-2 maddesinde yer alan “Et ürünleri (piyasa rayiç bedellerine uygun olacaktır)..” hükmü karşısında sözleşmenin fesih koşulunun oluştuğu,”sonuç ve kanaate varılmıştır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki franchasing sözleşmesine dayalı olarak franchasing veren davacı tarafça frenchasing alan davalının sözleşmenin III. ve V.A1-3 maddelerine dayalı olarak talep edilen franchasing sözleşmesinin franchasing hizmeti alan davalı tarafça haksız olarak fesih nedeni ile 20.000- USD ile diğeride fesih tarihinden sonra frenchasing alanının logo, imzayasa konu logo, tabela, levha, ışıklı ve ışıksız panolar ve tanıtıcı renkelrini kullanamaz maddesi gereğince kullandığı iddia edilen tabelalara ve verdiği hizmete ilişkin talep edilen 30.000-USD cezai şartın tahsili istemine ilişkindir.
Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/04/2016 gün ve 2016/2308 Esas, 2016/4908 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Dava, taraflar arasında düzenlenen “franchising” sözleşmesinin feshi nedeniyle davacının davalıdan cari hesap alacağının olup olmadığı, sözleşmesinin feshi nedeniyle cezai şart talep edilip edilemeyeceğine ilişkin alacak istemine ilişkindir.
Denizli 3. Asliye Ticaret Mahkemesi, davanın konusunun 556 sayılı KHK’dan kaynaklandığından görevli mahkemenin Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
Denizli 3. Asliye Hukuk (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi ise davanın taraflar arasında yapılan franchising sözleşmesinin feshinden kaynaklanan cezai şart ile aralarındaki bakiye cari hesap alacağına ilişkin olduğu, davanın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamına göre belirlenmiş haklara ilişkin olmadığı bu nedenle uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesince çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.
5846 sayılı FSEK’nın 1 ve 1/A. maddelerinde amaç ve kapsam düzenlenmiş olup, fikir ve sanat eserlerini meydana getiren eser sahiplerinin ürünleri üzerindeki manevi ve mali haklarını belirlemek, korumak, bu ürünlerden yararlanma şartlarını düzenlemek, öngörülen esas ve usullere aykırı yararlanma halinde yaptırımları tespit etmektir.
Somut olayda davacı taraf, davalı ile arasında franchise sözleşmesi yapıldığını, sözleşmede davalının faaliyette bulunacağı bölgenin kararlaştırıldığını, ancak davalının sözleşme kapsamındaki faaliyetleri başka bir ilde elindeki mevcut materyal ve taklitleri kullanarak sertifikasız öğretmenler vasıtasıyla sürdürdüğünü tespit ettiklerini, sözleşmenin Denizli 7. Noterliğinin 20.05.2013 tarihli …yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fesh ettiklerini, ayrıca sözleşmeden kaynaklı cezai şart ve cari hesap bakiyesininde talep edildiğini, ancak bugüne kadar ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 25.000,00.-TL. cezai şartın ve 3.100,00.-TL. cari hesap bakiye alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir. Bu durumda, sözkonusu sözleşme ile kullanılmasına izin verilen markadan kaynaklanan bir uyuşmazlık mevcut olduğuna göre davanın çözümünde 556 sayılı KHK hükümlerinin uygulanması gerekli olduğundan uyuşmazlığın fikri ve sinai haklar hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir….” şeklinde belirtilmiştir.
Antalya B.A.M 11. Hukuk Dairesinin 29/03/2018 gün ve 2017/1638 Esas, 2018/465 Karar sayılı emsal içtihadında:
” Dava, franchise sözleşmesinin feshi ve cezai şartın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davada Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Somut olayda; davacı şirket ile davalı arasında 11/11/2016 tarihli “… Franchısıng Sözleşmesi” başlıklı ticari imtiyaz edindirme (Franchısıng) sözleşmesinin 7/b maddesine aykırı olacak şekilde davalının işletmeyi devir için ilanlar verdiği, sözleşmeye göre bu hakkın devir ve temlik edilemeyeceği, davalının işletmeyi satılığa çıkardığı, sözleşmeye aykırı dekorasyon yaptırdığı, sözleşme gereği davacıdan temin etmekle yükümlü olduğu ürünleri değil, dışarıdan ürün temini ile satış yaptığı, davalının sözleşmeye aykırı eylemleri nedeniyle sözleşmenin feshi, fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla cezai şart, sözleşmeye göre ödenmesi gereken aylık ciro ve reklam bedelinden fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 ‘er TL’nin tahsili talep edilmektedir.
556 sayılı KHK’nın 71/1. maddesi “Bu Kanun Hükmünde Kararnamede öngörülen davalarda, görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Bu mahkemeler tek hâkimli olarak görev yaparlar. Asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceği ve bu mahkemelerin yargı çevresini, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu belirler.” hükmünü amirdir. Ayrıca 5846 sayılı Kanundan doğan haklar ile 551, 555 ve 554 sayılı KHK’lardan doğan haklara ilişkin uyuşmazlıkları çözme görevi de ihtisas mahkemelerine bırakılmıştır.
5846 sayılı Kanunun 4630 sayılı yasanın 30.maddesi ile değişik 76. maddesine göre, bu kanunun düzenlediği hukukî ilişkilerden doğan davalarda, dava konusunun miktarına ve Kanunda gösterilen cezanın derecesine bakılmaksızın, görevli mahkeme Adalet Bakanlığı tarafından kurulacak ihtisas mahkemeleridir. İhtisas mahkemeleri kurulup yargılama faaliyetlerine başlayıncaya kadar, asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinden hangilerinin ihtisas mahkemesi olarak görevlendirileceği ve bu mahkemelerin yargı çevreleri Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir.
Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı kararı ile; fikri ve sinai haklar hukuk mahkemesi kurulmayan yerlerde; bir asliye hukuk mahkemesi olan yerlerde bu mahkemenin, iki asliye hukuk mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı asliye hukuk mahkemesinin, ikiden fazla asliye hukuk mahkemesi bulunan yerlerde ise 3 numaralı asliye hukuk mahkemesinin 5846 sayılı FSEK 551, 554, 555 ve 556 sayılı KHK’lardan kaynaklanan hukuk davaları için “yetkilendirilmesine” karar verildiği, buna göre, ihtisas mahkemesi bulunmayan yerlerde bu tür uyuşmazlıklara bakma görevi 3. Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu, Antalya’da müstakil Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesinin bulunmadığı, ilk derece mahkemesinin kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. ” denilmiştir.
Yukarıda belirtilen emsal kararlar doğrultusunda yapılan değerlendirmede; eldeki davada taraflar arasında düzenlenen franchasing sözleşmesinin feshi nedeniyle cezai şart ve davalının markaya karşı olumsuzu tavırlar içinde olması ve sözleşmenin feshinden sonra işletmenin marka ve logosunun haksız yere kullanımından kaynaklı tazminat talep edildiği anlaşılmaktadır. Söz konusu sözleşme ile kullanılmasına izin verilen tescilli markadan kaynaklanan bir uyuşmazlık mevcut olduğuna göre davanın çözümünde 556 sayılı KHK hükümlerinin uygulanması gerekli olduğundan uyuşmazlığın fikri ve sinai haklar hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Antalya ilinde müstakil Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi bulunmaması nedeniyle görevli mahkemenin Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla davaya bakma görevinin Antalya 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu ve dava şartlarından olan görev hususunun yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerektiği dikkate alınarak davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usûlden reddi ile Mahkememizin görevsizliğine, karar kesinleştiği tarihten, kanun yoluna gidilipte başvurunun reddi kararının tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli ve yetkili Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesine (Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi sıfatıyla) gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Davaya bakmaya FİKRİ VE SINAİ HAKLAR MAHKEMESİ SIFATIYLA ANTALYA 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NİN GÖREVLİ OLDUĞUNA,
3-HMK’nun 20/1 maddesindeki düzenleme uyarınca kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren iki hafta içinde istem olması halinde dava dosyasının görevli mahkemeye GÖNDERİLMESİNE,
4-Dava dosyasının süresi içinde görevli mahkemeye aktarılması durumunda, harç ve yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca görevli mahkemece nazara alınmasına,
5-Dosyanın gönderilmesi için süresi içinde başvuru yapılmadığı takdirde, HMK’nun 20/1 ve 331/2 maddeleri gereğince yapılacak işlemin mahkememizce dosya ele alınarak değerlendirilmesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/02/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır