Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/283 E. 2018/725 K. 03.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/283
KARAR NO : 2018/725
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 15/09/2017
KARAR TARİHİ : 03/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketine sigortalanmış … plakalı aracın dava dışı bir başka araç ile çarpışması sonucu trafik kazasına karıştığını, meydana gelen kazada araç sürücüsünün şeridi ihmal ederek kazaya sebebiyet verdiği yönünde tutanak tutulduğunu ve araç sürücüsünün alkollü olduğunun tespit edildiğini, karşı tarafa müvekkili şirketin 8.965,00 TL tutarında ödeme yaptığını bu ödemenin ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili … tarihli cevap dilekçesinde özetle; söz konusu davanın mutlak ticari davalardan olması nedeniyle görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle iş bölümü nedeniyle görev itirazında bulunduklarını, müvekkilinin … plakalı aracı ile … tarihinde … plakalı araca çarparak hasarlanmasına neden olduğu ve söz konusu hasar nedeniyle … plakalı araç malikine 8.965,00 TL ödeme yaptıklarını, anak davalının alkollü ve ehliyetsiz araç kullanmadan dolayı poliçe kapsamı dışına çıktığından tazminat talebinde bulunduğunu, müvekkiline ait aracın sigorta poliçesi ile davalı … şirketince zorunlu trafik sigortası kapsamında sigortalandığını, … tarihinde dava dışı … Akdeniz Bulvarı üzerinde geçirdiği trafik kazası sonucunda … plakalı araçta hasar meydana geldiğini, dava dışı … şirkete ait aracı kiralayıp kullanan şahıs olduğunu, dolayısıyla şirketin hiç bir kusurlu eylemi olmayan işbu dava açısından dava dışı …’ın kusurlo olduğu iddia edilerek taraflarından tazminat talep edildiğini, dosya içerisine sunulan kaza tutanaklarından da açıkça görüldüğü üzere, kazanın sebebi hava ve yol şartlarına sürücünün uyamamasından kaynaklandığını, bu durum, sigorta poliçesinin kapsamı dışında bulunmadığından ve poliçe teminatının içinde kaldığından davacı tarafça ödendiğini, dolayısıyla davacının huzurdaki davasının yasal zemini bulunmadığını belirterek, öncelikle davanın sigorta sözleşmesinden kaynaklı mutlak ticari davalardan olması ve görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesini, davanın esası yönünden inceleme yapılması halinde ise usul ve yasaya aykırı olmasından ötürü davanın esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir usulüne uygun meşruhatlı davetiye çıkartılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında;
Antalya …Tüketici Mahkemesinin … tarih, …/… Esas, …/… sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek Mahkememizin yukarıdaki esasa kaydı yapılmıştır.
Davacı … şirketine müzekkere yazılarak dava konusu olaya ilişkin hasar dosyası ve araca ilişkin kasko poliçesi suretleri celp ve tetkik edilmiştir.
… plakalı araç sürücüsü dava dışı … kza tarihi olan … tarihinde sürücü belgesinin bulunmaması ve alkollü olmasının kazanın meydana gelmesine sebebiyet verip vermediği, kaza ile meydaan gelen zarar arasında dava dışı …’ın alkollü olması ve sürücü belgesinin olmaması arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı ile meydana gelen zararın miktarının tespiti amacıyla dosya makine mühendisi ile nöroloji uzmanına tevdi edilmiş, bilirkişiler .. ve …, … tarihli raporda özetle; “…kazanın meydana gelmesinde; … plakalı otomobil sürücüsü …’ın %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, … plakalı otomobil sürücüsü … kusursuz olduğu, dosya içerisindeki veriler gözönüne alındığında kaza esnasında 0,51 promil oranında alkollü olarak tespit edilen … plakalı otomobil sürücü …’ın bu kazaya salt alkol etkisi altında yaptığı, sürücü …’ın sürücü belgesiz olmasının kaza ile illiyet bağının bulunmadığı, meydana gelen trafik kazası sonucu … plakalı otomobilde kaza tarihi itibariyle KDV dahil 10.276,77 TL hasar bedelinin olduğu, bu zararın tamamının … plakalı otomobil sürücü …’ın kusur oranına karşılık geldiği…” tespit ve rapor edilmiştir.
Antalya İl Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkeremizde davadışı araç sürücüsü …’ın kaza tarihi itibari ile sürücü belgesinin bulunmadığı bildirilmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, ZMMS sözleşmesine, trafik sigortalı aracın sürücüsünün ehliyetsiz olması ve kazayı münhasıran alkolin etkisi altında yapmış olması sebebine dayanarak sigortalı aleyhine açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Sigorta şirketi tarafından ZMMS ile sigortalı olan … plakalı aracın ehliyetsiz ve alkollü olarak dava dışı 3.kişinin sevk ve idaresinde iken … plakalı araçta çarpışması sonucunda … plakalı araç yönünden ödenen hasar bedelinin işletenden rücuen tahsili talep edilmiştir.
2918 Sayılı Kanunun 85/1. Maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” aynı maddenin son fıkrasında da “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” düzenlemeleri mevcuttur.
2918 Sayılı Kanunun 48. maddesinde; “Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır.”
Aynı Kanun 95/2. maddesinde de ; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” düzenlemeleri mevcuttur.
ZMMS poliçe genel şartlarının Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.alkollü olması ve sürücü belgesinin olmaması arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı ile meydana gelen zararın miktarının tespiti amacıyla dosya makine mühendisi ile nöroloji uzmanına tevdi edilmiş, bilirkişiler … ve …, … tarihli raporda özetle; “…kazanın meydana gelmesinde; … plakalı otomobil sürücüsü …’ın %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, … plakalı otomobil sürücüsü …’in kusursuz olduğu, dosya içerisindeki veriler gözönüne alındığında kaza esnasında 0,51 promil oranında alkollü olarak tespit edilen … plakalı otomobil sürücü …’ın bu kazaya salt alkol etkisi altında yaptığı, sürücü …’ın sürücü belgesiz olmasının kaza ile illiyet bağının bulunmadığı, meydana gelen trafik kazası sonucu … plakalı otomobilde kaza tarihi itibariyle KDV dahil 10.276,77 TL hasar bedelinin olduğu, bu zararın tamamının … plakalı otomobil sürücü …’ın kusur oranına karşılık geldiği…” tespit ve rapor edilmiştir.
Antalya İl Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkeremizde davadışı araç sürücüsü …’ın kaza tarihi itibari ile sürücü belgesinin bulunmadığı bildirilmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, ZMMS sözleşmesine, trafik sigortalı aracın sürücüsünün ehliyetsiz olması ve kazayı münhasıran alkolin etkisi altında yapmış olması sebebine dayanarak sigortalı aleyhine açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Sigorta şirketi tarafından ZMMS ile sigortalı olan … plakalı aracın ehliyetsiz ve alkollü olarak dava dışı 3.kişinin sevk ve idaresinde iken … plakalı araçta çarpışması sonucunda … plakalı araç yönünden ödenen hasar bedelinin işletenden rücuen tahsili talep edilmiştir.
2918 Sayılı Kanunun 85/1. Maddesinde; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” aynı maddenin son fıkrasında da “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” düzenlemeleri mevcuttur.
2918 Sayılı Kanunun 48. maddesinde; “Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır.”
Aynı Kanun 95/2. maddesinde de ; “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.” düzenlemeleri mevcuttur.
ZMMS poliçe genel şartlarının ZARAR GÖRENLERİN HAKLARININ SAKLI TUTULMASI VE SİGORTACININ SİGORTALIYA RÜCU HAKKI düzenleyen B4.maddesinin c bendinde ; “Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,”; “Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,” da sigortacı tarafından ödenen bedelin sigortalıya rücu edilebileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce yukarıda belirtilen kanun maddelirine göre somut olayda incelenmesi gerekenin dava dışı sigortalı aracın sürücüsü olan kişinin kaza tarihi itibari ile sürücü belgesinin bulunup bulunmadığı, kazanın meydana gelmesinde kusurlu olup olmadığı ile kazanın münhasıran sürücünün alkollü olmasının etkisi ile meydana gelip gelmediğinin araştırılması gerektiği hususu olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 18/02/2013 tarih 2012/16515 Esas 2013/1731 Karar sayılı emsal içtihatında; “…Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurlarında olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağı ilkesi benimsenmektedir. (YHGK 23.10.2002 gün ve 2002/11-768-840; YHGK 7.4.2004 gün ve 2004/11-257-212; YHGK 2.3.2005 gün ve 2005/11-81-18; YHGK 14.12.2005 gün 2005/11-624-713 sayılı ilamları)…” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen kanun maddeleri, ZMMS genel şartları ve emsal içtihat doğrultusunda yapılan değerlendirmede; Mahkememizce dava dışı sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana geldiği tarihte sürücü belgesinin bulunmadığı tespit edilmiş, ayrıca nöroloji uzmanı ve trafik bilirkişisinden alınan bilirkişi raporunda dava dışı sürücünün kazayı münhasıran alkolün etkisi ile yaptığı tespit edildiğinden poliçe limiti dahilinde ödemede bulunan davacı … yönünden rücuen tazminata ilişkin davalı sigortalıya karşı yasal koşulların oluştuğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş, aşğıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE;
Buna göre; 8.965,00 TL’nin ödeme tarihi olan 28/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 612,39-TL nispi harçtan peşin alınan 153,10 -TLharcın mahsubu ile bakiye 459,29-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan 240,80-TL.ilk dava masrafı, 89,50-TL davetiye, 13,40-TL müzekkere ve 800,00-TL.bilirkişi giderinden ibaret toplam 1.143,70-TL.yargılama giderlerinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
5-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı lehine takdir edilen 2.180,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2018

Katip …
¸E- İmzalı

Hakim …
¸E- İmzalı