Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/265 E. 2019/172 K. 18.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/265
KARAR NO : 2019/172
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/04/2018
KARAR TARİHİ : 18/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde; davacı ile davalı şirket arasında hiçbir ticari ilişki söz konusu olmadığını, davacı ile davalı şirketin davalıya ait … plakalı aracın satımı konusunda 10/01/2018 tarihinde sözlü olarak anlaştıklarını, anlaşma sağlanınca müvekkilinin 17/04/2017 keşide tarihli … … Şubesine ait … nolu 30.000 TL bedelli ve 28/05/2017 keşide tarihli … … Şubesine ait … nolu 47.000 TL bedelli iki adet çeki davalıya araç bedeli karşılığı olarak verdiğini, davalının davacı ile yaptığı anlaşmaya sadık kalmadığını, … plakalı aracı 31/01/2017 tarihinde Hüseyin Satılmış’a devrettiğini ve davacıyı mağdur ettiğini, aracın devrini alamayan davacının haklı olarak bedelsiz kalan çekleri ödemediğini, kötü niyetli olan davalının Antalya ….İcra Müdürlüğnün … Esas sayılı dosyası ile dava konusu çeklerin tahsili istemiyle icra takibi başlattığını, davalı tarafın ticari defterleri incelendiğinde davaya konu çeklerin neye karşılık verildiği yada kullanıldığının ortaya çıkacağını, davalının bedelsiz kalan çekleri tahsil etme amacı güttüğünü, bununla ilgili olarak Savcılığa suç duyurusunda bulunulacağını ileri sürerek, davacının davalı şirkete borçlu olmadığının tespiti ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini taep ve dava etmiştir.
Davalı vekili … havale tarihli dilekçesinde özetle; işbu haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve kötüniyetli davanın reddi gerektiğini, Türk hukuk sisteminde bir miktar paranın ödenmesini içeren ve havale niteliği taşıyan çeklerin uygulamada en yaygın ödeme aracı olarak kullanıldığını, davacının iddiasının aksine müvekkili ile davacı arasında araç alım satımına ilişkin bir anlaşma olmadığını, davacı taraf genel hukuk ilkelerinin aksine davalı vekil edeni arasındaki ilişkinin açıklanması külfetini kendilerine yüklediğini, bu durumun yasal düzenlemelere aykırı olduğunu, zira kambiyo senetlerinin sebepten mücerret borç ikrarı niteliğinde olduğunu, yani senet üzerine somut ilişkiye ilişkin herhangi bir ibare yazılamayacağını, böyle bir durumda artık kambiyo vasfını kaybedeceğini, davacı eğer borçlu olmadığını iddia ediyorsa bunu senede karşı senetle ispat zorunluluğu gereği ispatla yükümlü olduğunu belirterek, davanın reddi ile davacının kötüniyetli olması ve alacaklarını sürüncemede bırakmak gayesiyle açtığı işbu davada davacının dava değerinin %20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizce … tarihli ön inceleme duruşmasında davacıya Antalya ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında takibe dayanak çeklerin taraflar arasındaki araç satış sözleşmesi nedeniyle verildiğine ilişkin yazılı delillerini ibraz etmek üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş, verilen kesin süre içerisinde davacı tarafça bu hususta delil ibraz edilmemiştir.
Davacı tarafça açıkça yemin deliline de dayanılmamıştır.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, İİK.72/3.maddesine dayalı takipten sonra açılan çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK. 200. maddesinde,”Bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ikibinbeşyüz Türk Lirasından aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.
Bu madde uyarınca senetle ispatı gereken hususlarda birinci fıkradaki düzenleme hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati halinde tanık dinlenebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Senede karşı ileri sürülen iddiaların yazılı delille kanıtlanması gerekmekte olup, davacı dava konusu çeklerin dava dilekçesinde belirtilen araç satışına ilişkin verildiğine dair mahkememize yazılı bir delil sunamamıştır.
Yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda mahkememizce yapılan değerlendirmede: 6100 Sayılı HMK.’nun 200. Maddesi uyarınca senede karşı senetle ispatın zorunlu olduğu, aynı Kanunun 201. Maddesi uyarınca da senede karşı tanıkla ispatın mümkün olmadığı, davacının davalının takibe koyduğu senede karşı iddiasını ancak yazılı belge ile ispatlaması gerektiği, davacı tarafından bu hususta herhangi bir yazılı belge sunulmadığı açıkça yemin deliline de dayanılmadığı görülmekle davacının ispatlanamayan davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
İİK.’nun 72/4. Maddesinde; “Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde %20’den aşağı tayin edilemez.” düzenlemesi mevcut olup, açılan davada davalı lehine anılan madde uyarınca tazminata ilişkin yasal koşulların oluşmadığı (takibin durdurulması, dava sonuna kadar icra veznesine girecek paranın alacaklıya ödenmemesi şeklinde herhangi bir tedbir kararı verilmediği) anlaşılmakla koşulları ve yasal unsurları oluşmayan davalı tarafın kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar vermek gerekmiş, açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Koşulları ve yasal unsurları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı taleplerinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 44,40-TL.ret harcının peşin alınan 1.409,09-TL.harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.364,69-TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davalı şirket kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince 9.350,89-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirket’e VERİLMESİNE,
5-Davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra taraflara İADESİNE,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/03/2019

Katip …
¸E- İmzalı

Hakim …
¸E- İmzalı