Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/187 E. 2019/102 K. 18.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/187
KARAR NO : 2019/102
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/03/2018
KARAR TARİHİ: 18/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle;davacı sigortalayan şirket … ile dava dışı … ALMANYA’da bulunan tur operatörü arasında tur operatörü ile seyehat eden kişilerin seyehat esnasında oluşacak tüm olumsuzluklar ve seyehat risklerine dair mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlendiğini, tur operatörü ile de davalılar arasında tahsis sözleşmesi bulunduğunu, bu çerçevede … ALMANYA adresinde mukim dava dışı bayan …’in, … tarihli sözleşme ile … tarihinden … tarihine kadar … rezervasyon numurası tur operatörü ile ülkemize seyehat giderlerinin 1.224,00 Euro olmak üzere tatile geldiğini, bayan … tarihinde davalı …oteline ulaştıktan üç saat sonra davalı … Otel plajında duş almaya gittiğini, duş bölgesindeki kaplama ahşaptan ibaret olup ahşabın daimi olarak su alması sonucu suyu tamamen emmiş ve bunun sonucu olarak yumuşak bir sabun haline gelmesi nedeniyle bayan …’in ayağı kayarak ağır şekilde el bileiği de dahil olmak üzere sol ön kolunun üzerine devrilerek distal ön kol kırığına maruz kaldığını ve ayrıca orada bulunan el bileği kemiklerinin parçalara ayrıldığını, distal ön kol el ve el bileği bölgesinde aniden sert bir şişme ve çok şiddetli acı çekmesi sonucu bayan … bir ambulüns ile hastaneye nakledilerek ameliyatta ön koluna fiksatör yerleştirilerek kolun alçı ile dinginleştirildiğini, bayan … Almanya’ya geri döndükten sonra vakit geçirmeksizin ortopedi de tedaviye başlandığını, ortopedi doktorunun Bayan … el bileklerinin çoklu fragmanlarına ayrılması ve ön kol kemiğinin çarpık durmasından dolayı revizyon ameliyatının acilen yapılması gerekli olduğundan ve aksi takdirde şu anki durumdaki el bileği tamamen sertleşebileceğinden dolayı … Tıp Fakültesine sevk edildiğini ve revizyon ameliyatı …Tıp fakültesi tarafından … tarihinde gerçekleştirildiğini, … tarihli uzman hekim raporunda Antalya’da konulan fiksatör sökülerek, ön kol düz olarak sabitleştirildiğini ve çoklu fragmanlı el bilek kemiklerine plaka osteosentetik tedavi uygulandığını, bu kaza sonucu bayan …’de kalıcı ve vücut bütünlüğünde yetersizlik, kısıtlılık ve azalma sonuçları oluşturduğunu, Bayan …’in avukatları … Asliye Mahkemesine …tarihinde tur operatörüne karşın maddi ve manevi tazminat davası açtıklarını, müvekkili şirket ile bayan …in vekil avukatları … tarihinde …Asliye Mahkemesinde 17.000 Euro’ya sulh olduklarını, müvekkilinin … tarih itibariyle 17.000 Euro maddi ve manevi tazminat, avukatlık ücreti ve mahkeme giderleri ile birlikte toplamda 18.364,96 Euro ödeme yaptığını, … tarihli müvekkili şirketin e-mail … ve … tarihinde müvekkili şirketin ödediği meblağı, davalılara ihtarname tebliğ ederek talep ettiğini, davalıların ise müvekkili şirketin talebini reddettiğini, bu vakanın sorumluluğunun davalılara ait bulunduğunu belirterek, halefiyet ve rücu hakkından doğan ve müvekkili şirketçe sigortalısına ödenen 18.364,96 Euro temerrüt tarihi olan … tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan rücuen tahsiline ve müvekkili şirketin fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla alınarak davacı müvekkili şirkete ödenmesine mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmseine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Otelcilik ve Tic. A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; davayı kabul etmemekle birlikte davacı tarafın tüm talep ve beyanlarının zamanaşımına uğradığını, öncelikle zamanaşımı itirazları bulunduğunu, zira, 6098 Sayılı TBK 73. Maddeye göre; ‘’ Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.’’ şeklinde düzenleme bulunduğunu, davaya konu kazanın … tarihinde meydana geldiği iddiası bulunduğunu, meydana gelen zararın ise davacı sigorta şirketi tarafından … tarihinde karşılandığını ve dolayısıyla işbu tarih itibari ile iki yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olup davacının rücuen tazminat talepleri yönünden zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacı davasını hem … Otelcilik Ve Tic. A.Ş. hem de … Otel’e yöneltmiş ise de … Otel zaten …Şirketine ait otellerden biri olup işbu davanın esasen yalnızca … Şirketine yönlendirilmesi gerektiğini, bu nedenle davalı …Otel açısından husumet itirazında bulunduklarını, ayrıca davacının tazminat ödediğini iddia ettiği şahısın oluştuğu iddia edilen kaza da kusurun kendisine ait bulunduğunu, dilekçede zikredildiği şekilde davacının ödediğini iddia ettiği şahısın ayağında kaymaz terlik bulunduğu iddiasının doğru olmadığını, olduğu iddia edilen kaza da davacının tazminat ödediğini iddia ettiği şahsın bulunduğu ortama uygun terlik giymemesi nedeni ile kazanın meydana geldiğini, aynı alandan faydalanan binlerce insan olmasına rağmen salt davacının tazminat ödediğini iddia ettiği şahsın düşme iddiasında bulunmasın da bu hususu teyit ettiğini, müvekkili şirket otelinde müşterilerin güvenliği için her türlü önlem alındığını, müvekkili şirket oteli … sistemlerine sahip olup , bu sistemler sürekli güncellendiğini ve korunduğunu, ayrıca müvekkili şirket oteli TÜV (Avusturya Teknik Muayene Kurumu) tarafından incelendiğini, kaza olduğu iddia edilen bölge de zımparalanmış ve kaymaz ahşap zemin bulunmakta olup, aynı zamanda yolun tamamı suya mukavim kaymaz paspaslarla donatıldığını, keza sürekli temizlik elemanlarının bölge de çalışmakta olup, uyarı levhalarının da mevcut olduğunu, müvekkili şirketin ve müvekkil şirkete ait otelin herhangi bir kusuru olduğunu kabul etmemekle birlikte davacı yanın zarar gören şahsa ödemiş olduğu ve dava dilekçesi ile talep ettiği rücuen tazminat miktarı da oldukça fahiş olup kabul edilmediklerini, davacının dava konusu kaza nedeni ile husule geldiği iddia olunan zarardan dolayı zarar gören şahsa ödemiş olduğu cismani zarar bedelini müvekkilinden talep etmesinin mümkün olmadığını, zira olayın meydana gelişinde davalı vekil edenlerin hiçbir kusur veya ihmali bulunmadığını, olayın tamamen zarar gören … isimli şahsın dikkatsiz ve kusurlu davranışı nedeniyle meydana geldiğini, ayrıca davacının talebinin mükerrer olduğunu, zira daha önce 2012 yılında ekte sunulan belgelerden anlaşılacağı üzere sözde olduğu iddia edilen kaza ile ilgili olarak davacının tazminat ödediği iddia edilen şahsın, şahsı müvekkil şirket oteline getiren firmaya müracaat etmesi neticesi ilgili … firması müvekkil şirket otelinin teyidini almadan müvekkili şirketten bu kaza ile ilgili olarak şahsa yapılan ödeme adı altında 4.156,00-Euro’luk fatura kestiğini ve bunu cari hesaba yansıtarak tahsilatta bulunduğunu, dolayısıyla müvekkilinin onayı dışında alınan bu bedel ışığında davacının tekrar mükerrer talepte bulunmasının mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemekle beraber yapılacak yargılama neticesi mahkemece ödemeye yönelik bir hüküm kuracak olur ise davacının talebinden müvekkil şirketten bu olay nedeniyle onayı dışında tahsil edilen 4.156,00-Euro bedelin takas ve mahsup edilmesinin talep edildiğini, davacının tazminat ödediğini iddia ettiği şahsın olduğu iddia edilen kaza neticesi kalıcı veya geçici maluliyetinin söz konusu bulunmadığını belirterek, öncelikle davamızın … Genel Sigorta AŞ.’ye ihbar edilmesine, müvekkili aleyhine açılmış bu haksız davanın reddine, tüm yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında;
Mahallinde delillerin değerlendirilmesi amacıyla kusura ilişkin olarak 1 inşaat mühendisi ve 1 iş güvenliği uzmanı ile birlikte keşif yapılmış, keşif sonucu bilirkişiler …ve … tarafından dosyaya ibraz edilen … havale tarihli raporda özetle; “…Davalı, … Otelcilik A.Ş. Ve … Otel yetkililerinin duş alma alanının zemininin tamamını kaygan olmayan plastikle kaplaması gerektiği veya duş alma yerine güney taraftan kumun bulunduğu yerden ahşaba basılmayacak şekilde engellemesi gerektiği halde engellemediği ve kazazedenin ahbaşa basarak kayarak düştüğü bu olayın meydana gelmesinde %80 oranında kusurlu olduğu, kazazede …’in her ne kadar zemin kaygan olsa dahi zemine dikkat ederek yerde bulunan kaydırmaz plastiğe basarak duş alması gerektiği halde dikkatsız ve tedbirsiz hareket ederek bu olayın meydana gelmesinde %20 oranında kusurlu olduğu” şeklinde tespit ve rapor etmişlerdir.

DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Davanın, rücuen tazminat istemine ilişkin olduğu, davacı sigorta şirketi ile dava dışı tur operatörü arasında düzenlenen mali sorumluluk sigortası nedeniyle tur operatörü ile davalılar arasında yapılan tahsis sözleşmesi gereği dava dışı tur operatörünün turist olarak davalının otelinde konaklattığı misafirin zarar gördüğü eylem nedeniyle dava dışı zarar görene ödenen tazminatın zarara sebep olduğu belirtilen davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
6098 Sayılı TBK.’nun 49. Maddesinde, “kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür…” düzenlemesinin mevcut olduğu, bedensel zararlar yönünden talep edilebilecek alacak kalemleri ise aynı Kanunun 54. Maddesinde, ” bedensel zararlar özellikle şunlardır:
1-Tedavi giderleri, 2-Kazanç Kaybı, 3- Çalışma Gücünün Azalmasından Yada Yitirilmesinden Doğan Kayıplar, 4- Ekonomik Geleceğin Sarsılmasından Doğan Kayıplar” şeklinde belirtilmiştir.
Yine Aynı Kanunun 61. Ve 62. Maddesinde de; “Müteselsil sorumlulukta, dış ilişkide ve iç ilişkide sorumluluk halleri düzenlenmiştir.”
Davacı sigorta şirketi tarafından Alman Mahkemelerinde yapılan yargılama sonunda ödendiği belirtilen toplam 18.364,96 Euro’nun rücuen tahsili istemi ile ilgili olarak Mahkememizce davacı tarafa 3.kişiye yapılan ödemenin ve dolayısıyla davacı tarafından davalılara karşı talepte bulunulan tazminata ilişkin olarak hangi alacak kalemlerine ilişkin yapıldığı (geçici ve daimi iş gücü kaybı, tedavi giderleri, vs.) hususunda dava dilekçesindeki talep sonucunu açıklamak üzere HMK 119. Maddesi gereği … tarihli celsede 1 haftalık kesin süre verildiği, davacı şirket temsilcisinin … tarihli dilekçesinde davacının dava dışı zarar görene yapılan ödemenin maddi ve manevi tazminata ilişkin olduğu, söz konusu dava ile ilgili olarak tarafların sulh olması sonucunda bu ödemenin yapıldığı belirtilmiş, ancak talep edilen alacak kalemleri belirtilmemiştir.
Dava dilekçesinin içeriğini düzenleyen 6100 Sayılı HMK’nın 119. Maddesinin (ğ) bendinde açık bir şekilde talep sonucunu dava dilekçesinde bulunması gerektiğinin belirtildiği, söz konusu eksikliğin bulunması halinde ise 119/2.maddesindeki “Birinci fıkranın ( a ), ( d ), ( e ), ( f ) ve ( g ) bentleri dışında kalan hususların eksik olması hâlinde, hâkim davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre verir. Bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması hâlinde dava açılmamış sayılır.” düzenlemesi gereği 1 haftalık kesin süre verileceğinin belirtildiği, mahkememizce davacı tarafça talep edilen rücuen tazminat istemine ilişkin olarak tazminat kalemlerinin verilen kesin süre içerisinde açıkça belirtilmediği görülmekle açılan davanın HMK. 119. Maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine (davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ise de; kısa kararda dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine denilmiş olmakla ve kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmayacağından) karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının HMK 119. Maddesi gereği DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin alınan 299,83 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 255,43 TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Otelcilik A.Ş.’ye VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/02/2019

Katip …
¸E- İmzalı

Hakim …
¸E- İmzalı