Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/143 E. 2018/747 K. 12.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/143
KARAR NO : 2018/747
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2018
KARAR TARİHİ : 12/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkete elektrik malzemesi sattığını, davalının aldığı mal ve hizmet bedeli için ödeme yapmadığını, 57.080,96 TL alacakları olduğu iddiası ile Antalya … İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve takibe süresinde itiraz ettiğini, buna mukabil müvekkilinin … tarihinde itirazın iptali davalı açtıklarını, davalı tarafından itirazının kötü niyetle yapıldığını, haksız ve dayanaksız itirazın iptaline takibin devamına %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında C/H sözeşmesinin olduğunun belirtildiğini ancak davacının yine de bir alacak hakkı ve talebi söz konusu olmayacağını, davacı tarafından sunulan faturaların, fiilen yapılan işe aykırı olarak düzenlendiğini, faturada görülen meblağların yapılan iş için fahiş olduğunu, müvekkilinin işyerine davacı tarafından yapılan işin ayıplı bir biçimde teslim edildiğini, buna rağmen davacı tarafa elden belli miktarlarda ödeme yapıldığını, buna ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadan takip başlatmasının davacının kötü niyetinin göstergesi olduğunu, davacıya ödeme yapıldığına dair hesap dökümlerinin bir yıldan fazla bir süre önceye dayandığını müvekkili tarafından temin edildiğinde ödemeye ilişkin belgelerin dosyaya sunulacağını, ayrıca davacı şirketin kullanmakta olduğu hesapların ilgili bankaya müzekkere yazılarak müvekkili tarafından yapılan ödemelerin dökümünü talep ettiklerini faturada gösterilen meblağları bu nedenle kabul etmediklerini belirterek davanın reddi ile davacı aleyhine %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava, faturaya istinaden başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
İİK. 67/1. maddesinde; “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
Mahkememizce davaya konu icra takip dosyası dosya arasına alınarak yapılan incelemede; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine … tarih ve … numaralı 47.200,00 TL bedelli faturaya istinaden icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu tarafından borca ve tüm ferilerine itiraz edildiği ve icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, söz konusu kararın alacaklı vekiline tebliğ edildiğine dair dosya kapsamında herhangi bir belge bulunmamakla birlikte davanın açıldığı tarih itibariyle eldeki davanın İİK madde 67/1’de düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmakla işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Davalı tarafca gerek icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz gerekse davanın yetkili mahkemede açılmadığı yönünde yetki itirazı bulunmakla, mahkememizce yapılan değerlendirmede, icra takibine konu edilen borcun para borcu olduğu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu madde 89 uyarınca, para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğinden ve icra takibinde alacaklının yerleşim yeri Antalya olduğundan icra takibinin yetkili icra dairesinde başlatıldığı ve mahkememizin davaya bakmaya yetkili mahkeme olduğu kabul edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce davaya konu edilen icra takibine dayanak yapılan faturaya ilişkin vergi dairesi kayıtları getirtilmiş, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş, davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılması için mahkememiz dosyası ticari defter ve belgeler ile birlikte mali müşavir bilirkişi …’e tevdi edilmiş, mali müşavir bilirkişi … havale tarihli raporunda özetle; davacının ticari defterlerinin tasdiklerinin süresinde yapıldığı, kayıtlarına göre, davacının davalıya elektrik malzemesi sattığı, faturanın açık olduğu, davacının davalı adına düzenlediği faturayı 2015 yılı defterlerine kayıt ettiği, bedelinin ödenmediği, davalı taraf vekili dava dilekçesine verdiği cevapta davacı tarafa bir miktar ödeme yapıldığını ve bu husustaki belgeleri dosyaya sunacağını beyan ettiği ancak dosyada ödemeye ait bir belgeye rastlanmadığı, tarafların vergi dairelerine verdikleri BA ve BS formlarındaki beyanlarına göre, davalının davacıdan (KDV hariç) 40.000,00 TL tutarında mal aldığı(KDV dahil 47.200,00), davacı ÜTK Elektrik … Ltd. Şti’nin defter kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle 47.200,00 TL alacaklı göründüğü, davacının davalıya temerrüde düşürdüğü hususunda dosyada bir belge bulunmadığnı6dan takip tarihi itibariyle davacının davalıdan faiz talep edemeyeceğini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılması için Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, bilirkişi …, … havale tarihli raporunda özetle; davalının ticari defterlerinin TTK 64/3 m. gereğince açılış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı, yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yaptırılmadığı, bu haliyle davalı taraf defterlerinin sahibi lehine delil niteliğinde olmadığı, davalının ticari defter kayıtlarının, taraflar arasındaki ticari ilişkinin var olduğunu gösterdiği, davaya ve takibe konu faturanın açık fatura olarak düzenlenmendiği, davalının dava dosyasında takibe konu fatura içeriğine, yasal süresinde itiraz ettiğini gösterir herhangi bir belgenin bulunmadığı, davalının takip tarihi itibariyle dava ve takibe konu edilen faturadan dolayı davacıya 47.200,00 TL tutarnıda borçlu olduğu, davalının ticari defterlerinde kaydedilen faturanın 31.12.2015 kayıt tarihinde 45.200,00 TL tutarının kasa hesabından nakit ödenmiş gibi gösterilmesi nedeniyle davalının da vacıya 31.12.2015 tarihi itibariyle 2.000,00 TL borçlu olarak gözüktüğü, davalı vekilinin cevap dilekçesindee davacıya elden belli miktarlarda ödeme yapıldığını beyan etmesine rağmen davalı tarafın defter kayıtlarında ödenmiş gibi kayıt altına aldığı 45.200,00 TL ‘nin davacıya ödendiğine ilişkindava dosyasına herhangi bir belgeyi ibraz etmediğini, bu nedenle davalının takip tarihi itibariyle dava ve takibe konu yapılan açık faturadan dolayı davacıya 47.200,00 TL borçlu olduğu, davacının takip öncesinde davalıyı temerrüde düşürmediği, icra inkar tazminatının takdirinin mahkemeye ait olduğu…” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davalı taraf faturaya konu satışı yapılan malların gerektiği şekilde ve randımanlı çalıştırılamadığını iddia ederek bu hususta keşif yapılmasını talep etmiş ise de, davalı tarafın bu iddia ile icra takibine konu edilen faturaya yönelik bir itirazının olmaması, ayrıca davalı tarafın tekrar elektrik hattı döşettiğini de beyan etmesi karşısında mahkememizce keşif yapılmasına gerek olmadığı kanaatine varılmakla bu yöndeki talep reddedilmiştir.
Tüm dosya kapsamı; tarafların iddia ve savunmaları, icra dosyası içeriği, vergi dairesi kayıtları, mali müşavir bilirkişi raporları bir bütün halinde incelendiğinde, icra takibine konu edilen faturanın davacının ve davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, tarafların vergi dairelerine verdikleri formlardaki beyanlarına göre davalının davacıdan KDV hariç 40.000,00 TL tutarında mal aldığı, malın bedelinin KDV dahil 47200,00 TL olduğu, davalının ticari defterlerinde ödemeye ilişkin kayıt bulunmasına rağmen ödemeye ilişkin herhangi bir belgenin sunulmadığı, davacının davalıyı icra takibinden önce temerrüde düşürdüğü hususunda herhangi bir belge bulunmadığı ve davacı tarafın faiz talebinde bulunamayacağı ve son olarak her ne kadar icra takibinde ayrıca KDV talebinde de bulunulmuş ise de, fatura bedelinin KDV dahil 47.200,00 TL olduğu, bu anlamda davacı tarafın ayrıca KDV talebinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine ve icra takibine konu edilen alacak likit ( belirlenebilir ) bir alacak olduğundan hükmolunan alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, KISMEN REDDİNE,
Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı icra takip dosyası kapsamında davalının borca itirazının KISMEN İPTALİ ile, icra takibinin 40.000,00 TL asıl alacak ve 7.200,00 TL KDV üzerinden DEVAMINA,
2-Hükmoluan alacağın %20’sine tekamül eden 9.440,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ÖDENMESİNE,
3-Alınması gerekli 3.224,23 TL harçtan peşin alınan 689,411 TL ve icrada alınan 285,40 TL toplam 974,81 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.249,42 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 689,41 TL peşin harç ve icrada alınan 285,40 TL harç toplamı olan 1.004,01 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan; 800,00 TL bilirkişi ücreti, 184,00 TL tebligat, 15,00 TL posta ücreti, 31,00 TL talimat masraflarından oluşan toplam 1.030,00 TL yargılama giderinin davanın kabul oranına göre 851,70 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiyesinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul oranınca hesaplanan 5.542,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca red oranınca hesaplanan 2.180,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9- Kararın kesinleşmesi halinde dosya kapsamında bulunan icra dosyasının İADESİNE,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza