Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/110 E. 2019/170 K. 18.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/110
KARAR NO : 2019/170
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2018
KARAR TARİHİ : 18/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının …Kooperatifinin … tarihli olağan genel kurul toplantısında 2 yıllığına Yönetim Kurulu Başkanı seçildiğini, 08/03/2015 tarihinde yapılan 2014 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısında Yönetim Kurulu Başkanı olarak müvekkiline 400,00 TL huzur hakkı ödenmesine karar verildiğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu 45 maddesi gereğince olağan genel kurul toplantısının her hesap devresi sonundan itibaren 6 ay içinde ve en az yılda bir defa yapılmasının zorunlu olduğunu, 2015 hesap yılı Olağan Genel Kurul toplantısından 24/04/2016 tarihine kadar Yönetim Kurulu Başkanlığını davacının yaptığını, tüm bu toplantılara katıldığını, ayrıca davalı kooperatifin işlemlerini yürüttüğünü, davacının görev süresinin bitimi olan 15/02/2016 ‘dan yeni Olağan Genel Kurul Toplantısı olan 25/04/2016 tarihine kadar Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine kooperatif faaliyetlerinin aksamaması ve olağan işlemlerin yürümesi amacıyla devam ettiğini, 25/04/2016 tarihinde yapılan olağan toplantıda Yönetim Kurulu Başkanlığına Bilal Dursun’un seçildiğini, seçilen yeni Yönetim ve Denetim Kurullarının, eski Yönetim ve Denetim Kuruluna 4 aylık huzur hakkı ödeme yapması gerekirken 1,5 aylık ödeme yaptığını, huzur hakkının verilen emeğin karşılığı olduğunu, Genel Kurulda kararlaştırılmasa da, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 98. Maddesi yollaması ile T.T.K’nun 333. Maddesi uyarınca yaptığı hizmet ve katıldığı toplantılar gözönünde bulundurularak yönetim kurulu üyesine huzur hakkı ödemesi yapılması gerektiğini, davacının 11/05/2016 tarihinde Yönetim Kuruluna, 06/10/2016 tarihinde de Denetim Kuruluna alacağına ilişkin dilekçe vermiş olmasına rağmen hem Yönetim Kurulundan hem de Denetim Kurulundan yazılı bir cevap alamadığını, 18/12/2016 tarihinde yapılan olağanüstü Genel Kurul Toplantısının 8.maddesinde gündeme gelen konuda Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Dursun; iddia edilen miktarın faturalandırılması veya belgelendirilmesi halinde 2017 yılında ödeyeceğini beyan ve taahhüt ettiğini, 18/12/2016 tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı sonrasında huzur hakkını alamaması dolayısıyla davacının Antalya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığını, davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulduğu ileri sürerek, davanın kabulü ile, haksız olarak yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, haksız olarak takibe itiraz eden davalının %20 icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının 2015- 2016 yılında yönetim kurulu başkanlığı yaptığını, Kooperatif Genel Kurulu tarafından kendisine 2016 Şubat ayına kadar yetki verildiğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 42. Maddesine göre Genel Kurulun tam yetkili organı olduğunu, davacıya verdiği yetkinin belli süre ile sınırlı olduğunu, bu sürenin geçtiğini ve temsil yetkisinin kanunen düştüğünü, dolayısıyla yetki süresinden sonraki dönem için davacının huzur hakkı adı altında bir ücret talep edemeyeceğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında;
Mahkememiz dosyası ve davalı kooperatife ait ticari defter ve belgeler dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak davacının talep ettiği dönemle ilgili huzur hakkı ücret alacağının bulunup bulunmadığının tespiti açısından kooperatifler hukukunda uzman mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi …tarafından dosyaya ibraz edilen… havale tarihli raporda özetle; “…Davacının 15/02/2014- 15/02/2016 tarihleri arasındaki dönemde 2 yıl süre ile davalı kooperatifin yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığı ve davacının görev yaptığı dönemlerde davalı kooperatif genel kurulu tarafından davacıya aylık olarak huzur hakkı ücreti ödenmesine karar verildiği ve bu 2 yıllık huzur hakkı ücretinin tamamının davacıya ödendiği, davacının dava konusu ettiği huzur hakkı ücretinin, yönetim kurulu başkanlığının sona erdiği 15/02/2016 tarihinden yeni yönetim kurulu üyelerinin seçildiği, 24/04/2016 tarihine kadar olan dönemdeki 70 günlük süreye ait huzur hakkı ücreti olduğu, görev süresi dolan davacının bu 70 günlük süre içinde davalı kooperatifin rutin işleri dışındaki işlerini yapamayacağından, davacının bu süre için huzur hakkı ücreti talep etmesinin yerinde olmadığı, sayın mahkeme tarafından aksi düşünülmesi durumunda, davacının dava konusu ettiği yönetim kurulu başkanlığının sona erdiği 15/02/2016 tarihinden yeni yönetim kurulu üyesi seçildiği 24/04/2016 tarihine kadar olan dönemdeki 70 günlük süreye istinaden davacı adına tahakkuk edecek huzur hakkı ücretinin 933,33 TL olduğu, bu huzur hakkı ücretine ödeme tarihlerinden takip tarihine kadar işlemiş yasal faiz miktarının 101,05 TL olduğu” şeklinde belirtilmiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE: Dava, davalı kooperatif yönetim kurulu başkanı olarak görev yapan davacının görev süresinin sona erdiği dönemden yeni yönetim kurulu üyelerinin seçildiği döneme kadar geçen süre için talep edilen huzur hakkı ücreti alacağına ilişkin yapılan ilamsız takipte itiraz üzerine davacı tarafından açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İİK. 67/1. Maddesinde: “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.” düzenlemesi mevcuttur.
1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu 56/ son maddesinde”Yönetim kurulu üyelerine genel kurulca belirlenen aylık ücret, huzur hakkı, risturn ve yolluk dışında hiç bir ad altında başkaca ödeme yapılamaz.” düzenlemesi mevcuttur.
Dava konusu somut olayda, yukarıda belirtilen kanun maddeleri, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: Davalı kooperatifin 15/02/2014 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında davacının 2 yıllık süre ile davalı kooperatifin yönetim kurulu üyeliğine seçildiği ve yönetim kurulu başkanına aylık 250,00 TL huzur hakkı ödenmesine karar verildiği, davalı kooperatifin 08/03/2015 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında da aylık net 400,00 TL huzur hakkı ödenmesine karar verildiği, davalının 24/04/2016 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında ise yönetim kurulu üyesi olarak seçildiği, davacının 2 yıllık yönetim kurulu görev süresinin 15/02/2016 tarihinde sona erdiği, bu tarihten yeni yönetim kurulu başkanının seçildiği 24/04/2016 tarihine kadar geçen 70 günlük süreçte huzur hakkı talep ettiği, ancak bu sürenin davalının yönetim kurulu başkanlığından sonraki döneme denk geldiği, söz konusu dönem için huzur hakkı ödemesi yapılmasına ilişkin davalı kooperatifin kayıtlarında da bir karar bulunmadığı anlaşılmakla davacının söz konusu döneme ilişkin huzur hakkı ücret alacağı talep etmesinin mümkün olmadığının kabulü ile açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL. ret harcının peşin alınan 35,90 TL. harçtan mahsubu ile eksik kalan 8,50 TL.harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra davacıya İADESİNE,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar yöünden kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/03/2019

Katip …
¸E- İmzalı

Hakim …
¸E- İmzalı