Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/760 E. 2018/475 K. 22.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/760
KARAR NO : 2018/475
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2017
KARAR TARİHİ : 22/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili … tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı tarafın … tarihinde …/… sözleşmesi imzaladığını, sözleşme konusunda belirtildiği üzere “…banka A.Ş.’nin … Şti ile imzalamış olduğu genel kredi sözleşmesine istinaden borçlulara açılan ve kullandırılan her türlü krediden kaynaklanan alacakları ile bu alacakların ayni (araç rehni) teminatları ile birlikte müvekkiline … ve … edildiğini, söz konusu sözleşme …Şti’nin kredi hesabının bulunduğu …banka A.Ş. … Şube ile yapıldığını, …/… sözleşmesinde belirtildiği üzere …, … ve … plakalı araçlarla ilgili tüm hak ve alacakların müvekkiline devredildiğini, …Şti adına kayıtlı bu araçların satışı Antalya ….İcra müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından alacaklı … Şirketi tarafından talep edilmiş, ilgili dosya sözleşme sunulmuş ve banka tarafından rehin alacağın … edildği bilgisi gelmesi sebebiyle söz konusu araçlardan satış sonucu gelen paranın müvekkiline ödendiğini, … ve … plakalı araçların satışı sonrakı gerekli ödeme müvekkiline yapılmış ise de; … plakalı aracın satışı sonrası yapılması gereken ödeme araç üzerindeki rehin kaydının kaldırılması neticesinde yapılmadığını, … plakalı araç Nazilli …İcra Müdürlüğünün … Talimat sayılı dosyası ile … tarihinde 87.000 TL bedel ile satılmış olup, ihale … tarihinde kesinleştiğini, satış sonrası masrafları ve harçlar düşüldükten sonra kalan 82.769,86 TL araç üzerindeki rehnin …banka … Şube tarafından … tarihinde kaldırılmış olduğundan müvekkiline ödenmeyen banka aleyhine icra takibi başlattığını, … plakalı araç üzerindeki rehin kaydının davalı tarafından kaldırıldığının sabit olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmeye rağmen rehnin kaldırılmış olması taraflar arası imzalanan sözleşmeye aykırılık teşkil etmekte olup müvekkilini mağdur ettiğini, bu duruma rağmen yapılan icra takibine de banka tarafından haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, davalı tarafça borca itiraz edilirken haksız olarak yetki itirazında da bulunulduğunu, sözleşmede belirtilen yetki kesin yetki kuralı olduğunu ileri sürerek, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline, borçlunun takip konusu borca takip dosyasında belirtilen faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalı vekili … tarihli cevap dilekçesinde; öncelikle HMK madde 17-19 ve 116 çerçevesinde yetkiye ilişkin ilk itirazları dikkate alınarak davanın esasa girilmeden yetkisizlik kararı verilerek usulden reddine ve … Merkez İcra Müdürlüklerinin ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, ayrıca hukuki mesnetten yoksun haksız ve kötü niyetli davanın esastan tamamen reddine ve Antalya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı ilamsız icra takibinin iptaline, haksız ve hukuka aykırı kötü niyetle takip yapan davacı taraf aleyhine alacağın %20 ‘sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
DEĞERLENDİRME ve GEREKÇE:Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı tarafça süresinde yetki itirazında bulunulmuştur.
Taraflar arasındaki … tarihli … ve … sözleşmesinin diğer hükümler başlıklı … nolu maddesinde “… Sözleşmesinden ötürü taraflar arasında doğabilecek uyuşmazlıkların hallinde … Adliyesi Mahkemeleri ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olacağını taraflar kabul ve beyan ederler.” şeklinde yetkili mahkemenin taraflarca belirlendiği görülmüştür.
6100 sayılı HMK’nun 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi mevcuttur.
Yukarıda belirtilen yasa maddesi doğrultusunda yapılan değerlendirmede: Dava konusu somut olayda, tacir olan taraflar arasında sözleşmede belirtilen yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu anlaşılmakla davacının davasının Mahkememizin yetkisiz olması sebebi ile yetki dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi ile karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın yetkili … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının YETKİ DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve istek halinde dosyanın yetki sözleşmesi gereği … NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-Harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair; davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı,gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/06/2018

Katip …
¸E- İmzalı

Hakim …
¸E- İmzalı