Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/717 E. 2018/160 K. 20.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/717 Esas
KARAR NO : 2018/160
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2017
KARAR TARİHİ : 20/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatif ile davalı şirket arasında … Mah. … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapılacak olan inşaat ile ilgili olarak Antalya … noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu evrakı üzerinde kat karşılığı inşaat ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye konu taşınmazın inşaat ruhsatının … tarihinde alındığını, … aylık sürenin … tarihinde sona erdiği ve müvekkiller tarafından Antalya … Noterliğinin … tarih ve … yevmiye nolu evrakı üzerinden çekilen ihtarname ile müteahhit firmaya … aylık ek süre verildiğini, verilen bu ek sürede … tarihinde sona erdiğini, inşaatın gecikmesi nedeniyle müvekkilinin kooperatif lehine doğan kira alacaklarının ödenmesi için davalı aleyhine Antalya … İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalı tarafça takibe itiraz edildiğini, takibin durduğunu, davalı borçlunun haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun % 20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı … tacir olmadığından ve bu nedenle ticari işletmesi de olmadığından davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülmesinin mümkün olmayacağını, iş bu dava kooperatif üyesi ile kooperatif arasında doğan, ani kooperatif kanunundan doğan bir dava da olmadığından ticari dava olmadığını, görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
Eldeki dava kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan doğan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Eldeki dosyaya emsal Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 2017/764 E. 2017/2167 K. Sayılı dosyasında ” …. Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu Kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir. Türk Ticaret Kanununun 3. maddesinde, “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir” düzenlemesi getirilmiştir. Bir hukukî işlemin veya fiilin TTK’nın kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukukî işlemin veya fiilin olması gerekir. Somut olayda davacı vekili; Ankara … Noterliğinin …. tarih ve … yevmiye nolu düzenleme şeklinde kat karşlığı inşaat ve satış vaadi sözleşmesi ile arsa sahibi … Kooperatifi ile müteahhit davacının … ili, … ilçesi, … mahallesi … ada … sayılı parsel üzerinde yer alan 13.994 m² yüzölçümlü arsa üzerinde … bağımsız bölümden itibaren dört blok bina yapılması, karşılığında da tüm işler tamamlandığında binada bulunan bağımsız bölümlerin % 65’inin (… adet bağımsız bölümün) metaahhide devri konusunda anlaşıldığını, sözleşmenin … maddesi ile kademeli bir devir öngörüldüğünü, buna göre en son iskan raporunun alınması ile birlikte tüm bağımsız bölümlerin devrinin sağlanmış olması gerektiğini, davalı kooperatifin bu edimleri hiçbir zaman süresinde ifa etmediğini, davacının zor durumda bıraktığını, gelinen aşamada … bağımsız bölümden oluşan (…) ve (…) bolakları ile … bağımsız bölümden oluşan (…) ve (…) bolakları için en son … tarihli yapı kullanma izni ile iskan alınmış ve kat ittifakıda da tesis olunmuşsa da: ilki … tarihli olan ihtarnameden de anlaşıldığı üzere iskanın alınmasından 8 ay gibi uzun bir zaman geçmesine karşın anılan tarih itibariyle … adet dairenin devrinin sağlanamadığı davalının Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile davacıya inşaatın süresinde bitirilip teslim edilmediği sözleşmenin 103. maddesi gereği davacının almaya hak kazandığı … daire üzerinden ecri misil cezai şart borcunun bulunduğu yönündeki iddialarını 153.652,80.-TL’nin faiziyle birlikte davacıdan alınarak kendilerine ödenmesini talep ve dava ettigini her ne kadar arsa sahibinin temerrüdü nedeniyle borçlu müteahhidin temerrüdünden söz edilemeyecek ise de mahkemenin … tarih ve … karar sayılı kararıyla eksik incemelemeyle hukuka aykırı olarak davanın kabulüne karar verildiğini, sözü edilen karar davacıya tehir-i icra olarak temyiz edildiğini dosyanın Yargıtayda temyiz incelemesinde olduğunu … Bankası … (…) şubesinin … numaralı 265.000,00.-TL bedelli kesin ve süresiz teminat mektubunun dosyaya sunularak uğranıldığı iddia olunar zarar miktarının dosyaya depo edildiğini beliterek dava konusu taşınmazın tapularının iptali ile davacı adına tesciline bunun mümkün olmaması halinde sözleşme gereği davacıya verilmesi gereken bağımsız bölümlerin bitmiş halde serbest piyasa rayiçlerine göre bedellerinin saptanmasına bu doğrultuda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00.-TL’nin temerrüt tarihi olan … tarihinden başlayarak yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı şirketin tacir olduğu ancak davalı kooperatifin tacir olmadığı, her iki tarafın ticari faaliyeti ile ilgili olmayan uyuşmazlığın temelinde kat karşılığı inşaat sözleşmesine aykırılık olduğu anlaşılmakla, davanın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara … Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE” denilmiştir.
Ticaret Mahkemelerinin iş sahası ve hangi davalara bakacağı … tarihinde yürürlüğe giren, 6102 sayılı TTK’nun 5. Maddesinde belirtilmiş olup, 4 . Madde de hangi davaların ticari dava sayılacağı düzenlenmiştir. Buna göre; her iki tarafında ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın madde de belirtilen nedenlerden doğan davaların ticari dava sayıldığı açıklanmıştır. Kanunda sayılan bu davalara mutlak ticari dava denilir. Mutlak ticari davaların yanında nispi ticari davalarda mevcuttur. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için, her iki tarafın tacir olması ve her iki tarafın ticari işletmesine uyuşmazlığın kaynaklanıyor olması, bu iki unsurun birlikte bulunması gerekmektedir.
6102 sayılı TTK’da değişikli yapan ve 01/07/2012 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6335 sayılı kanunun 2.maddesiyle 6102 sayılı TTK’nın 5.maddesinin 3.fıkrası değiştirilmiş ve Asliye Ticaret Mahkemesiyle Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olarak düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı yukardaki açıklamalar ve emsal Yargıtay kararı ışığında değerlendirildiğinde; davanın itirazın iptali davası olduğu , davacının tacir sıfatının bulunmadığı , 6102 sayılı TTK’nın 4.maddesinde belirtilen davalardan olmadığı değerlendirilerek, davanın ticari dava niteliğinde olmadığı kanaatine varılmış, görev ile ilgili düzenlemelerin kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği göz önüne alındığından ve HMK 114 maddesi uyarınca, görev hususunun dava şartı niteliğinde oluşu gözetilerek, mahkememizin davaya bakmaya görevli olmadığı, Antalya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının görev dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde yetkili ve görevli ANTALYA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Taraflarca bu süre içinde istemde bulunulmaması halinde HMK 20/1-son ve 331/2 maddesi gereğince yapılacak işlemin mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
4-Harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair; tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/02/2018

Katip …
E İmza

Hakim …
E İmza