Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/687 E. 2021/648 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/687
KARAR NO : 2021/648
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/11/2017
KARAR TARİHİ : 19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
A.TALEP:
1.Davacı vekili , dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendi sevk ve idaresinde bulunan… plakalı motosikleti ile Akkuyu mahallesi … caddesinde seyir halinde iken, orta refüjsüz, çift şeritli yolda karşı şeritten gelen ve davalı şirketin … poliçe numarası ile sigortalısı bulunan davalı …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı aracın kontrolsüz ve sinyalsiz şekilde müvekkilinin şeridini ihlal edip müvekkile çarpması sonucu yaralandığını, kaza sonrası tutulan tutanakta müvekkilinin bir kusuru olmdığının tespit edildiğini, soruşturma dosyasının derdest olduğunu, müvekkilinin kaza sonrası BTM ile giderilemeyecek şekilde yaralandığını, sigorta şirketine başvurularının olumsuz sonuçlandığını, beyan ederek, geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, tedavi gideri, manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
B. TARAF TEŞKİLİ:
2.Bilindiği üzere 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Hukuki Dinlenilme Hakkı” başlıklı 27. maddesi uyarınca davanın tarafları, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hak, yargılama ile ilgili bilgi sahibi olunmasını da içerir.(H. Pekcanıtez, O. Atalay, M. Özekes, Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, 2011, s. 273)(bkz; İNCEOĞLU,Sibel., İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi Kararlarında Adil Yargılanma Hakkı, İstanbul 2008, 3. Baskı, s. 260-261)
3.Bu açıklamalar ışığında, mahkememizce dosyada taraf teşkili sağlanmıştır.
C.CEVAP:
4.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kazada davacının hiç bir kusuru olmadığına ilişkin kaza tespit tutanağını kabul etmediklerini, davacının kazadan sonra acil ameliyatı gerektirecek bir durumunun olmadığını, davacının kendi isteğiyle hem de çalışanı olduğu pahalı bir hastanede tedavi gördüğünü, tedavi giderleri yönünden bu duruma itirazlarının olduğunu, müvekkilinin kazadan hemen sonra imkan olur olmaz geçmiş olsun dileklerini ilettiğini, hastaneye davacının durumunu öğrenmeye gittiğini, davacının müvekkilini tehdit ettiğini, davacının müvekkilinden azami faydalanmayı amaçladığını, savcılık dosyasında takipsizlik kararı verildiğini öğrendiklerini beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
5.Davalı … SİGORTA AŞ her hangi bir cevap dilekçesi vermemiş ve böylelikle 6100 sayılı HMK m. 128 gereği, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkâr etmiş sayılmıştır.
D. YARGILAMA SÜRECİ/HUKUKİ NİTELEME/MAHKEME KABULÜ:
6.Dava,trafik kazasından kaynaklanan maddi/manevi tazminat istemine ilişkindir.
7.TBK m. 50 gereği; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
8.Dava konusu kazaya ilişkin, şikayetçinin …, şüphelinin …olduğu Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının …soruşturma, …karar sayılı dosyasında özetle; şikayet yokluğundan kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği anlaşılmaktadır. 5237 sayılı TCK m. 73/7 gereği; Kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikayetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsi haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise artık hukuk mahkemesinde de dava açamaz. Şahsi haklarından vazgeçtiğine ilişkin bir açık beyan soruşturma dosyasında mevcut olmadığından, iş bu davanın açılmasında bu yönüyle usuli bir sorun yoktur.
9.Mahkememizce aşamalarda kusur konusunda rapor aldırılmıştır.
10.Ankara ATK, … karar sayılı raporu ile özetle; kazada, sürücü … %85, sürücü …’ın %15 kusurlu olduğu belirtilmiştir.
11.Mahkememizce aşamalarda maluliyet raporu aldırılmıştır.
12….karar sayılı ATK raporuna göre özetle; davacının, ” Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik” gereği tüm vücut engellilik oranının %0 olduğu, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren bir aya kadar uzayabileceği belirtilmiştir. Kaza tarihine göre, esas alınan yönetmelik hükmü yerindedir.
13.Mahkememizce dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir.
14. … tarihli bilirkişi… tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; davacının geçici iş göremezlik zararının 58,68 TL, eksik ödenen emeklilik ve işsizlik primine isabet eden tutarın 73,29 TL olduğu belirtilmiştir.
15. … tarihli bilirkişi… tarafından hazırlanan ek bilirkişi raporunda özetle; davacının geçici iş göremezlik zararının 58,68 TL, eksik ödenen emeklilik ve işsizlik primine isabet eden tutarın 73,29 TL olduğu eksik ödenen primin kıdem tazminatı ve emeklilik maaşına etkisinin olmayacağı belirtilmiştir. Aşamalarda, mahkememizce SGK ve hastane ile yazışmalar yapılmış, gelen yazı cevapları, taraf itiraz, beyanları göz önüne alınarak, aktüer bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Aynı bilirkişiden tekrar rapor alınmış olup, … tarihli bilirkişi … tarafından hazırlanan 2 inci ek bilirkişi raporunda özetle; davacının geçici iş göremezlik zararının 58,68 TL, eksik ödenen emeklilik ve işsizlik primine isabet eden tutarın 73,29 TL olduğu eksik ödenen primin kıdem tazminatı ve emeklilik maaşına etkisinin olmayacağı, davalının kusuruna isabet eden ve davacı tarafından yapılan tedavi gideri harcaması tutarının 1.445,00 TL olduğu belirtilmiştir.

16.Önemle söylemek gerekir ki; Mahkemece alınan raporlar birbiriyle çelişse dahi hakim bunlardan birine dayanarak karar verebileceği gibi hiçbirini hüküm kurmaya yeterli bulmaz ise yeniden bilirkişi raporu alabilir.(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu., E: 2010/19-27 K: 2010/50 T: 03/02/2010)

17.Aktüer bilirkişi… tarafından hazırlanan raporların hükme yeterli olmadığı kanaatiyle, mahkememizce dosya başka bir aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir.
18. … tarihli bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda özetle; davacının uğradığı toplam geçici iş göremezlik zararından kusuru nispetinde indirim yapıldıktan ve akabinde davacıya SGK tarafından yapılan geçici iş göremezlik bedelleri düşüldükten sonra; bakiye geçici iş göremezlik zararının 200,15 TL olduğu; davacının hesaplanabilir sürekli iş göremezlik zararı bulunmadığı; Belgeli tedavi gideri niteliğindeki masrafın, 6111 sayılı Yasa’nın yürürlük tarihinden sonra açılan eldeki davada 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesi kapsamında davalılardan talep edilip edilemeyeceğinin, bu kapsamda SGK’nın sorumlu olup olmadığının hukuki takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; davacının nakit olarak ödediği tedavi giderinin 1.700,00 TL olduğu, davalının kusuruna isabet eden tedavi giderinin ise 1.445,00 TL olduğu belirtilmiştir.
19.Bilirkişi raporunu hakim denetlemelidir. Öğretide Akyol, bilirkişi raporunun denetimi sadece hâkime ait bir görev değil; aynı zamanda taraflara ait bir haktır demektedir(AKYOL, Şener :Hukuk Usulünde Bilirkişilerle İlgili Bazı Problemler, Mukayeseli Hukukta Bilirkişilik Ve Sorunları, Yargıtay 125.Yıl Dönümü, s. 72 naklen). Hâkimin bilirkişinin uzmanlığı nedeniyle taşıdığı egemenliği kıracak araçları olduğu, bir yanlışın mutlaka geri döneceği ve özellikle böyle bir yanlışın müeyyidelendirileceği konularında bilirkişi inandırılmalı; böyle bir bilinç oluşturulmalıdır.“Hâkim kesinlikle ve mutlak olarak usulün egemeni olmalı; dosyaya, kendi sorumluluğunda girecek olan tanık beyanı gibi bilirkişi raporu gibi hususların adaleti saptıracak biçimlerde tezahürünü önleyecek tedbirleri almalı ve bu egemenliğini davanın sonuna kadar sürdürmelidir.” (Akyol s. 64-65 naklen).
20.Bu hususlar doğrultusunda, … sayılı Ankara ATK tarafından hazırlanan kusur raporu, … karar sayılı ATK maluliyet raporu, …tarihli bilirkişi … tarafından hazırlanan aktüer raporunun, hükme ve denetime elverişli, dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Bilirkişi … tarafından hazırlanan aktüer raporu, ayrıntılı, açıklayıcı ve anlaşılır düzeyde sadedir. İtirazlar yeniden rapor veya ek rapor alınmasını gerektirmemektedir.
21.Tüm bu hususlar ışığında, avacının sürekli iş göremezlik zararı talebinin reddine, geçici iş göremezlik zararı talebinin kabulü ile, 100,00 TL geçici iş göremezlik zararının davalı sigorta şirketi yönünden 14/11/2017, davalı …yönünden 19/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının tedavi gideri zararı talebinin kısmen kabulü ile, 1.445,00 TL tedavi giderinin davalı sigorta şirketi yönünden 14/11/2017, davalı …yönünden 19/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
22.Davacı vekili, haksız fiil nedeni ile manevi tazminat talebinde de bulunmuştur.
23.Mahkememizce tarafların sosyal ve ekonomik durum araştırmaları yaptırılmıştır.
24.Davacının kalıcı maluliyet oranı %0 olarak tespit edilmiştir. Maluliyet oranı % 0 olsa dahi, davacının trafik kazası neticesi oluşan rahatsızlık nedeniyle üzüntü ve elem duyacağı, ruh bütünlüğünün ihlali, sinir bozukluğunun oluşması kaçınılmaz olup, manevi tazminatın düzenlendiği borçlar kanununda belirtilen cizmani zarar koşulunun somut olayda oluştuğu kuşkusuzdur.(Kıyasen emsal; Yargıtay 21. Hukuk Dairesi., : 2006/4815 esas, 2006/7231 karar, tar. 3.7.2006 )
25.Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 09.04.1982 gün ve E:1981/4-56, K:1982/348 sayılı ilamında da belirtildiği üzere, kişilik hakları, kişinin kendi hür ve bağımsız varlığının bütünlüğünü sağlayan, herkese karşı ileri sürülebilen ve kaynağını Anayasa’dan alan; yani Anayasa’nın teminatı altında bulunan mutlak bir haktır. Manevi tazminat sade bir ifade ile, zarar görenin kişilik değerlerinde iradesi dışında meydana gelen eksilmenin (manevi zararın) giderilmesi, tazmin ve telafi edilmesidir(EREN, Fikret., Borçlar Hukuku-genel hükümler-, 8. Bası, Ekim 2003, s. 745, KILIÇOĞLU,Ahmet, Borçlar Hukuku, Ankara 2004, s. 311, ERTAŞ, Şeref., Manevi Tazminatın Hukuki Niteliği ve Miktarının Tespiti, Postacıoğlu’na Armağan, Ankara 1990, s. 83 vd.)Manevi tazminatta zarar, kişinin iç huzuru ve manevi bütünlüğüne yapılan saldırının mecazi ifadesidir(KILIÇOĞLU,Mustafa, Tazminat Hukuku,3. Baskı, Şubat 2010, s.1031.,HATEMİ, Hüseyin, Sözleşme Dışı Sorumluluk, C.II,İstanbul 1993, s.102) Manevi tazminata hükmedilirken uygulamaya 22/06/1966 gün 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararındaki ilkeler ışık tutmaktadır.
26.Mahkememiz anılan hususların da farkında olarak, dosyaya dönüldüğünde, olayın oluşu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kabul edilen kusur ve maluliyet durumu, yaş durumları göz önüne alınarak, 22/06/1966 gün 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararındaki (Belirtilmelidir ki; Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararları konularıyla sınırlı, sonuçlarıyla bağlayıcıdırlar, bkz: 2797 saıyılı Yargıtay kanunu m. 45;”İçtihadı birleştirme kararları benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, dairelerini ve adliye mahkemelerini bağlar.)ilkeler göz önünde tutarak, 5.000,00 TL manevi tazminatın dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olduğu kaaatine varılmıştır.
27.Tüm dosya kapsamı, yukarıdaki açıklamalar gereği; aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
28.Son olarak belirtmek gerekir ki; davanın trafik kazasına dayandığı anlaşılmaktadır ve genel kural olarak Trafik kazaları haksız fiil niteliğinde olup, tazminat borcu haksız fiil tarihinde muaccel olur. Başka bir ifade ile haksız fiillerde borcun muaccel hale gelmesi ihtarı gerektirmez. 2918 sayılı KTK.nun 99/1. maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesi ekinde davacı vekili, sigorta şirketine başvuruya ilişkin belgeyi dosyaya sunmuştur. Mahkememizce sigorta şirketi bakımından 01/11/2017 tarihinde tebligat yapılmış olduğundan, 8 iş günü hesaplanarak temerrüt hesabı yapılmıştır. Davalı gerçek kişi ise kaza tarihinde temerrüde düşmüştür.
HÜKÜM/Nedenleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının sürekli iş göremezlik zararı talebinin reddine,
2-Davacının geçici iş göremezlik zararı talebinin kabulü ile, 100,00 TL geçici iş göremezlik zararının davalı sigorta şirketi yönünden 14/11/2017, davalı …yönünden 19/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacının tedavi gideri zararı talebinin kısmen kabulü ile, 1.445,00 TL tedavi giderinin davalı sigorta şirketi yönünden 14/11/2017, davalı …yönünden 19/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 5.000,00 TL manevi tazminatın 19/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL başvurma harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 81,12 TL peşin karar harcının mahsubu ile hazineye gelir kaydına, hüküm gereği alınması gerekli bakiye 365,96 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına, davalı sigorta şirketinin 105,53 TL’sinden sınırlı sorumlu tutulmasına,
7-492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesi gereğince; bakiye harcın, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerektiğinden, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmeyen harç için -kanunen belirlenen sınır göz önünde tutularak- “harç tahsil müzekkeresi” yazılmasına, bakiye karar ve ilam harcının ödenmemiş olmasının, hükmün tebliğe çıkarılmasına, takibe konulmasına ve kanun yollarına başvurulmasına engel teşkil etmeyeceğinin bu şekilde hükümde belirtilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen toplamda 112,52 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça dosyada yapılan ve mahkememizce uyap sisteminden kontrol edilen (denetime elverişlilik açısından, uyap ekranında harç-masraf bölümü altında tahsilat reddiyat bilgileri başlığının içeriğinde masraflar açıkça yazmaktadır) posta-tebligat-bilirkişi ücreti gideri toplamı 2.794,00 TL’nin haklılık oranı gereği; 1.145,54 TL’sinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalı … 586,74 TL il sınırlı sorumlu tutulmasına, (davalı sigorta şirketine yöneltilen talep ve karşılanan talep oranı göz önüne alınarak)
10-Davacı maddi tazminat talebinden kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 1.545,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
11-Davalı …kendisini, davacının maddi tazminat talebinden vekil ile temsil ettirdiğinden; AAÜT m. 13/2 hükmü de dikkate alınarak 1.545,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … verilmesine,
12-Davacı manevi tazminat talebinde kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı … alınarak davacıya verilmesine,
13-Davalı …kendisini, davacının manevi tazminat talebinden vekil ile temsil ettirdiğinden; AAÜT m. 10/2 hükmü de dikkate alınarak 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … verilmesine,
14-Davacı tarafça yatan gider avansından harcanmayan kısmın hüküm kesinleştiğinde UYAP üzerinden kontrolü de sağlanarak davacı tarafa iadesine, karardan sonra tebligat ve benzeri masraflar için gider avansının kullanılması davacı tarafından istenirse tebligat ve benzeri için yapılacak masraflar düşüldükten sonra arta kalan miktarının UYAP üzerinden kontrolü sağlanarak karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; Davacı vekili Sn. Av. … ve Davalı vekili Sn. Av. …’ın yüzüne karşı maddi kalemler bakımından KESİN, manevi tazminat kalemler bakımıdan gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde Antalya Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenecek olan istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır