Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/55 E. 2018/15 K. 11.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/55 Esas
KARAR NO : 2018/15
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/01/2017
KARAR TARİHİ : 11/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde; müvekkiline ait şirkette ağır vasıtalara bakım ve onarım hizmeti verilmekte olduğu, davalıya ait ağır vasıtaların da bakım ve onarım işlerinin müvekkiline ait şirkette yapıldığı, söz konusu hizmetlerin davalı tarafın araçlarında şoförlük yapan kişilere fatura karşılığında verildiği, davalının müvekkiline olan 17.050,74 TL borcu nedeniyle Antalya … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibi başlattıkları, davalının takibi sürüncemede bırakmak ve süre kazanmak amacıyla borca ve yetkiye itiraz ederek takibi durdurduğundan bahisle davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile davalı aleyhine % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle: görev ve yetki itirazında bulunmuş kendisinin işyeri ve ikametgah adresinin Gazipaşa/Antalya olduğunu, davaya bakmakla yetkili mahkemenin … Mahkemeleri olduğunu ileri sürerek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkememiz dosyası …/…/… tarihinde …/… esas …/… karar sayılı ilamı ile mahkememizin yetkisizliğine karar verilmiş, mahkememizce verilen karar davacı tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay … Hukuk Dairesi …/…/… tarih ve …/.. esas …/… karar sayılı ilamı ile “Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedelinin tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın iptâli davası olup, mahkemenin yetkisizliğine, talep halinde dosyanın yetkili … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) gönderilmesine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz olunmuştur.
Davada öncelikle çözümlenmesi gereken sorun, itirazın iptâli davalarında icra dairesinin yetkisine yönelik itirazların mahkemece incelenip incelenemeyeceği, diğer bir deyişle, yetkiye yönelik itirazların hallinin yalnız tetkik merciinin görev kapsamında mı bulunduğu hususudur. Bu konu İİK’nın 50. maddesi içinde çözümlenemez. Yasa hükümlerinin bir bütünlük içinde ve düzenlemeyi amaçladığı ilkelere uygun şekilde yorumlanması gerekmektedir. İİK’nın 1. maddesinde; her asliye mahkemesinin yargı çevresinde yeteri kadar icra dairesinin kurulacağı hükmü yer almış ve aynı Yasa’nın 4. maddesinde icra dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikayetlerle itirazlara tetkik mercii hakimlerinin (icra hukuk mahkemesinin) bakmakla görevlendirildiği kabul edilmiştir. Aynı Yasa’nın 3. babında ilâmsız takiplere ilişkin hükümler yer almış, aynı babın 50. maddesinde yetki ve itirazlar başlığı altında, HUMK’nın (HMK.nın) yetkiye dair hükümlerinin kıyas yolu ile tatbik edileceği ve yetki itirazlarının esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılıp, tetkikinde ise, takibin esasına ilişkin itiraz yer almış ve 66. maddesi ile, icra takibine yapılan itiraz üzerine takibin duracağı hükmü getirilmiştir. Yasa, yapılan itirazla duran icra takibinin devamı için alacaklıya iki yol tanımıştır. Bunlardan biri Yasa’nın 67. maddesine göre mahkemeye başvurmak suretiyle itirazın iptâlini istemek, diğer yol ise, aynı Yasa’nın 68. ve 69. maddelerine göre tetkik merciinde (icra hukuk mahkemesinde) itirazın kaldırılması isteğidir. Her iki halde gerek mahkeme gerekse tetkik mercii (icra hukuk mahkemesi) takibe yapılan itiraz nedenleri hakkındaki incelemesinde, varsa yetki itirazının HUMK’nın 190 ve 225. (HMK’nın 116. ve devamı) madde hükümleri Okundu. Dairesinde öncelikle tetkik ve karar vermek zorundadır. İtirazın iptâli davası takibin yapıldığı icra dairesinin kaza çerçevesi içinde bulunan mahkemede görülür. Bu nedenle, İİK’nın 50. maddesi yalnız takip hukuki içinde yetki itirazının incelemeye tetkik merciini (icra hukuk mahkemesini) görevlendirirken, Yasa’nın 67. maddesi ile umumi hükümler dairesinde açılacak itirazın iptâli davasına bakacak mahkemenin görevini sınırlandırıp, yetki itirazı hakkında karar veremeyeceğini kabul etmek yasanın amacını aşan bir yorum olur (Dairemizin … gün ve …/… sayılı kararı). Somut olayda da; bu nedenle öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı hususunun incelenmesi gerekir. Davalı gerek icra dosyasında gerekse cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunmuş; ayrıca sözleşme ilişkisini kabul etmemiştir. Mahkemece, davalının ikametgahının Gazipaşa olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiş ise de; gerek Dairemizin gerekse Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre bu durumda görevli mahkemece öncelikle davalının icra müdürlüğünün yetkisine ilişkin itirazının incelenmesi, takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi, tüm delillerin toplanması ve sonucuna uygun karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan yazılı şekilde mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi nedeniyle kararın bozulmasına” şeklinde mahkememiz kararı oy birliği ile bozularak iade edilmiş olup, dosya yeniden esasa alınarak bozma doğrultusunda yargılamaya devam edilmiştir. Dava, faturaya dayalı ilamsız takipte borçlu davalı tarafından yetki ve borca itiraz üzerine açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı borçlu tarafından İcra Müdürlüğü’ne verilen itiraz dilekçesinde; İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz edilmiş, … İcra Müdürlüğü’nün takipte yetkili olduğu belirtilmiştir.
Yargıtay …. H.D.nin …/…/… gün ve …/… E. …/… K. sayılı emsal içtihatında ”…borçlunun yetki ile birlikte borca itiraz etmesi ve alacaklının da mahkemede itirazın iptali davası açması halinde mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi gerekir…”
Yargıtay …. H.D.nin …/../… gün ve …/… E. …/… K. sayılı emsal içtihatında ”…Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davalı davacı ile aralarındaki akdi ilişkiyi inkar etmiş olmakla, yetkili İcra Müdürlüğü’de mahkemenin genel etik kuralına ve TMK’ya göre belirlenen davalının ikametgah mahkemesine göre takibinde yetkili icra dairesinde yapılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği…”
Yargıtay …. H.D.nin …/…/… gün ve …/… E. …/… K. Sayılı emsal içtihatında da “…Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, davalı borçlunun taraflar arasında akdi bir ilişki olduğunu kabul etmediği, takibin faturaya dayandığı, fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin ve alacağın varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı ve genel yetki kurallarının uygulanması gerektiği, bu durumda İİK’ nun 50. ve HMK’nun 6. maddesi uyarınca yetkili icra dairesinin davalı şirketin ikametgahı olan şirket merkezinin bulunduğu … İcra Müdürlüğü olduğu, takibin yetkili icra dairesinde yapılmadığı ve dava şartı gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği…” belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen emsal içtihatlar doğrultusunda yapılan değerlendirmede ; Takibin faturaya dayandığı, fatura düzenlenmesinin akdi ilişkinin ve alacağın varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, davalı tarafça taraflar arasındaki akdi ilişkinin kabul edilmediği görüldüğünden İİK’nın 50. Ve HMK’nun 6. Maddesi uyarınca yetkili icra dairesinin davalı tarafın ikametgahı olan … İcra Müdürlüğü olduğu, … İcra Müdürlüğünün takipte yetkisiz olduğu anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden redddine karar vermek gerekmiş, oluşan vicdani kanaatle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Yetkisiz İcra Dairesinde takip yapılması nedeniyle DAVANIN DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 1.164,74.- TL harçtan peşin alınan 234.84.- TL harcın mahsubu ile eksik kalan 929,90.- TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Üzerinden hesaplanan 2.180,00.- TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra DAVACIYA İADESİNE.
Dair; Taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/01/2018
Katip …
E-İmzalı

Hakim …
E-İmzalı