Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/533 E. 2023/58 K. 25.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/533 Esas
KARAR NO : 2023/58
DAVA TARİHİ : 19/09/2017
KARAR TARİHİ : 25/01/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı bankanın … Şubesinde hesabı ve hesaba bağlı kredi kartı olduğunu, banka sisteminde kayıtlı … numaralı telefonuna … tarihinde saat 14:32’de havale işlemine ilişkin mesaj geldiğini, bunun üzerine bankaya gidip durumu bildirdiğinde … adına 20.000,00 TL ve … adına 33.000,00 TL tutarında havale işleminin gerçekleştiği ve bu havalelerin 23.000,00 TL’sinin ATM’den nakit olarak çekilerek ve … cihazından harcama yapılarak harcandığını öğrendiğini, kalan 30.000,00 TL’nin üzerine bloke konulduğunu, bunun üzerine internet bankacılığını kapattığını, aynı gün Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne giderek şikayetçi olduğunu, bankanın söz konusu olayla ilgilenmediğini ve güvenlik zaafiyeti nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararı gidermediğini, müvekkilinin hesabından üçüncü kişilere havale edilen 23.000,00 TL’nin suç tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faiz oranı üzerinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davacının müvekkil bankada kayıtlı … numaralı cep telefonuna gönderilen SMS ve onay kodlarının aşağıda tabloda gösterildiğini, davacının internet bankacılığına girerken gerekli güvenlik adımlarına doğru cevaplar verdiğini, son adımda da cep telefonuna gelen SMS’leri başarılı bir şekilde giriş yaptığını, bankanın sorumlu tutulamayacağını, bu tür işlemlerin şekli ve sonuçlarının bankanın müşterilerine ilan ettiğini ve imzaladığı Elektronik Bankacılık Sözleşmesinde açıkça düzenlendiğini, yüz yüze olmayan bankacılık işlemlerinde iki faktörlü kimlik doğrulama mekanizması bulunduğunu, müşterinin bildiği parola ve sahip olduğu (mobil uygulama, SMS’le gönderilen tek kullanımlık şifre, tek kullanımlık şifre üretim cihazı vb.) parola veya müşterinin biyometrik bir karakteristiği olan unsurlar arasından en az iki farklı tipte olduğunu, işlem log kayıtlarında davacının doğru bilgiler vererek son adıma geldiği ve en son da cep telefonuna gönderilen onay SMS’lerini doğrulayarak başarılı bir şekilde giriş yaptığını, davacının bilgisayarına ya da cep telefonuna kötü amaçlı bir yazılım (virüs, trojan vs.) anlamında bir müdahale olabileceğini veya davacının bilgilerini müvekkil banka ile imzaladığı sözleşmelere ve internet bankacılığı ilkelerine aykırı olarak üçüncü şahıslarla paylaşmasından kaynaklanabileceğini, müşterinin itiraza konu işlemleri bilgisi dışında gerçekleştiğini bildirmesi üzerine hesaplara ivedilikle bloke konularak hala hesapta kalanların tasarruf edilmesinin önüne geçildiğini, ancak bu sürede … hesabından ATM’den toplam 5.500,00 TL nakit çekildiğini ve 10.000,00 TL üye işyeri … cihazından alışveriş yapıldığını, … hesabından toplam 5.000,00 TL ATM’den nakit çekildiğini, bloke edilen 32.495,00 TL’nin davacının hesabına iade edildiğini, yani davacının toplamda 20.505,00 TL’sinin üçüncü kişiler tarafından kullanıldığını, davacıya ait telefona gönderilen SMS’lerin başka bir telefon numarasına iletilmiş olması halinde ise davacının kullandığı operatör şirketinin sorumluluğu söz konusu olacağından operatör şirketi olan … Hizmetleri A.Ş.’ye davanın ihbarını talep ettiklerini, davacının kendi kusuru ile sebebiyet verdiği işlemlerden dolayı oluşan zararlardan dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … Hizmetleri A.Ş. vekilinin beyan dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında mevduat üzerinde menfaat ilişkisi bulunduğunu ve müvekkil şirketin bu ilişkinin dışında kaldığını, müvekkil şirketin teslim ettiği sim kartı ve telefon hattının sadece … için olduğunu, davalı banka ile müvekkil şirket arasında para transferlerinde cep telefonu ile onay mesajı verileceğine dair herhangi bir anlaşma/protokol olmadığını, davalı bankanın abonenin gönderdiği telefona şifre göndermesinin kendi tercihi ve güvenlik önlemi olduğunu, bu açıdan müvekkil şirketin sorumlu tutulamayacağını, müvekkil şirketin dava konusu işlem ve eylemle hiçbir rabıta ve illiyet bağı bulunmadığını, dava konusu olayın meydana gelmesinde davacının ve davalı bankanın ağır kusuru ve ihmali bulunduğunu, bu nedenle davalı bankanın ihbar dilekçesindeki iddialarını kabul etmediklerini beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili … tarihli dilekçesi ile; davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, vekaletnamesinde feragat yetkisinin olduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunun 307. Maddesinin ; “1) Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. ” hükmü gereğince; davadan feragat, davacının, davacının istem sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçtiği yönününde mahkemeye yaptığı tek taraflı açıklamasıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunun 309. maddesinin; “1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. 2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. 3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. 4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” hükmü gereğince feragat ve kabul, dilekçe veya sözlü olarak yapılabilir. Karşı tarafın veya mahkemenin kabulüne bağlı olmayan feragat beyanı koşulsuz olmalıdır.
6100 sayılı sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunun 312. Maddesinin; “1) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.
492 sayılı Harçlar Kanununun 22. maddesine göre; Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır.
Tüm dosya kapsamının, davacının dilekçesinin incelenmesi neticesinde; 6100 sayılı HMK’nın 311/1 fıkrası gereği feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurması ve aynı sayılı yasanın 309/2 maddesi gereği hüküm ifade etmesinin karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmaması sebebiyle, davanın feragat ile reddine, feragat beyanı ön inceleme duruşmasından önce sunulduğundan harcın buna göre belirlenmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Harçlar Kanuna göre alınması gerekli 119,93-TL harcın peşin alınan 392,79TL harçtan mahsubu ile bakiye 272,85.-TL harcın kararın kesinleşmesinin ardından talep halinde davacıya iadesine
3- Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
4-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın HMK 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra masrafı kendisine ait olmak üzere davacının göstereceği bir IBAN/hesap numarasına yatırılmasına ancak hesap numarası bildirilmemiş veya bildirilmez ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine veya davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/01/2023

Katip …
E imzalı

Hakim …
E imzalı