Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/434 E. 2018/467 K. 21.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/434 Esas
KARAR NO : 2018/467
DAVA TARİHİ : 27/07/2017
KARAR TARİHİ : 21/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalının sözlü talebi doğrultusunda; davalıya ait … plakalı araca zorunlu mali mesuliyet sigortası yapıldığını, söz konusu poliçe bedeli müvekkil şirket yetkilisi …’in kredi kartından yapıldığını, ödeme şirketin cari hesap ekstresinde görüldüğünü, poliçe bedeli davalı tarafından ödenmemesi sebebiyle Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının haksız olarak itiraz ettiğini , davalının … plakalı aracı davaya konu poliçe ile … – … tarihleri arasında sigortalandığını, davalının söz konusu aracı halen davaya konu poliçe ile teminat altında olduğunu, müvekkil şirket tarafından söz konusu edim yerine getirilmiş olmasına karşın, davalı tarafça kötü niyetli olarak ödeme yapılmadığını, tüm bu hususlar davalının bilgisi ve onayı dahilinde poliçe tanzim edildiğini, ancak davalının ödeme yapmadığını, bu sebeple müvekkil şirketin davalı yandan alacaklı olduğu açık ve net olup davalarının kabulü ile mevcut alacak likit olduğundan … icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davalının Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki itirazının iptaline mahkeme masrafları, harç, vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Adı geçen takipte alacaklı olduğunu iddia eden tüzel kişi şirkete müvekkilimin hiçbir borcu olmadığını, davacıya müvekkilinin borcu olmadığını bizzat davacı kendi ifadesiyle ortaya koyduğunu, poliçe bedelinin davacı şirket yetkilisi … adlı kişinin kredi kartından ödendiğini söyleyerek açıkça müvekkilimin bu sigorta ilişkisini onaylamadığını ortaya koyduğunu, sigortayı davalı şirket yapmış ve yine davalı şirketin yetkilisi olan kişi ödeme yaptığını, ödemesi bizzat sigortayı yapan şirket tarafından yapılmış bir sigorta poliçesine dair alacak müvekkilimden talep edildiğini, Ticaret Kanunumuzda ve Borçlar Kanunumuzda böyle bir ticari alım satım ilişkisi olmadığını, Müvekkilinin …’da Karayolu Yük Taşımacılığı işi yapan bir işletme sahibi olduğunu, . Adıgeçen şirket ise …’de olduğunu, Müvekkil kendisinin aracının sigortasının yapıldığını icra takibi vesilesiyle öğrendiğini, bu şirkete aracını sigorta yaptırma konusunda irade beyanında bulunmadığını ve onay da vermediğini, kendisinde poliçe örneği dahi olmadığını, alacak iddia eden şirket tarafından kendisine bir sigorta fiyat teklifi gönderilmediğini, sigorta yapan şirket tarafından keyfi olarak düzenlenen ve yine sigorta şirketinin kendisi tarafından ödemesi yapıldığı bildirilen poliçeyi ödemesi istendiğini, müvekkil de duruma itiraz ettiğini ve telefonla bildirdiğini, ancak şirket kendi insiyatifi ve keyfi davranışı ile biraz da emrivaki şekilde düzenlediği sigorta poliçesinin bedeli ödenmediği iddiasıyla icra takibini yapmış ve takibe itirazımız üzerine davayı açtığını, Zorunlu trafik sigortası yaptırma zorunluluğu kanundan kaynaklanan bir yükümlülük olsa da sigorta yapan bir acenteye zorunlu olarak sigorta yaptırmak ve ödemek gibi bir yükümlülük kanunda olmadığını, henüz on gün geçmiş olan bir sigorta poliçesinin yıllık olarak bedelini istemek mümkün olamayacağını, yine ödemesi sigorta şirketi tarafından kendi çalışanına kredi kartından yapılmış olduğu kabulüne göre müvekkilden ödenmeyen değil ödenen bir poliçenin bedeli talep edildiğini, sigorta poliçesi müvekkilime gönderilmeden ve borç ödeme konusunda ihbar gönderilmeden, alacak muaccel hale gelmeyeceğini, alacak talebinde bulunulamayacağını, müvekkilim aracına sigorta yaptırmak yükümlülüğü olan bir kişi olduğunu, ancak kendisine keyfi olarak poliçe düzenleyen bir kişiye sigorta yaptırmak zorunluluğu altında olmadığını, dolayısıyla davacı şirkete karşı müvekkilimin hukuken borcu da doğmadığını, davacının haksız ve yersiz davasının reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
1.Tüketici Mahkemesinin … tarih ve … esas … karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderildiği, mahkememizin … esas sayısını aldığı ve yargılamaya bu dosya üzerinden devam edilmiştir.
Mahkememizce taraflar tüm delilleri toplanmış Antalya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası uyap üzerinden gönderilmiştir.
Antalya … İcra Müdürlüğünün uyap üzerinden … esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 6.097,40.-Tl alacak için girişilmiş icra takibi olduğu, davalı tarafından takibe itiraz edildiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Dava, sigorta prim alacağının tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Kural olarak, sigorta sözleşmelerinde belirlenen primin alacaklısı rizikoya teminat veren sigorta şirketidir. Ancak acente tarafından prim borçlusundan sigorta prim bedelinin talep edilebilmesi için, sigorta şirketi tarafından acenteye verilmiş prim tahsil etme yetkisinin bulunması gerekmekte olup, bu halde bile acentenin kendi adına olmayıp acentesi bulunduğu şirkete izafeten prim tahsilini talep etmesi gerekmektedir. Bununla birlikte, sigorta şirketinin
prim alacağını acenteye temlik etmesi halinde acentenin temlik alacaklısı sıfatıyla prim tahsilini talebe hakkı olduğu gibi acentenin sigortalının prim borcunu sigorta şirketine ödemiş olması halinde de vekaletsiz iş görme ve sebepsiz zenginleşme hükümleri dairesinde ödenmiş olan primleri sigortalıdan talep etme hakkı mevcuttur.
Dosya kapsamı uyarınca, davalı yararına düzenlenen sigorta poliçesinden kaynaklanan 6.097,40TL tutarındaki primin davacı acente tarafından, dava dışı … Şirketi’ne hesaben ödendiği ve davalının ödenen tutar kadar ödemeyi yapan davacı aleyhine sebepsiz zenginleştiği anlaşılmaktadır. Bu açıklamalar ve tespitler ışığında tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde haklı davanın kabulüne ve alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K ÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜNE,
Davalının Antalya … İcra dairesinin … esas sayılı takip dosyasındaki itirazın iptali ile takibin aynı şartlar altında kaldığı yerden devamına,
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Dosya Tüketici Mahkemesinde açılmış ve harç alınmamış olduğundan, Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 416,51.-TL nispi harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafça yapılan 218,70.-TL davetiye ve müzekkere giderinden ibaret toplam 325,84.-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı lehine takdir edilen 2.180,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Dair; Davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2018

Katip …
E İmza

Hakim …
E İmza