Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/428 E. 2019/44 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/428
KARAR NO : 2019/44
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/07/2017
KARAR TARİHİ : 24/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Enerji Piyasası Denetleme Kurulu tarafından belirlenen yıllık limitin üzerinde aktif elektrik enerjisi tüketerek Serbest Tüketici statüsünde olduğunu, bu sebeple davalı tedarikçi elektrik firmasının, müvekkili şirkete sabit fiyat üzerinden enerji tedariki teklifinde bulunduğunu, müvekkili şirketin birim elektrik fiyatının 12 ay boyunca en fazla 0,1790 TL olarak sabitlenmesini kabul etmesi üzerine, 29/04/2017 düzenleme tarihli sabit Fiyatli Elektrik Enerjisi Satış sözleşmesinin taraflarca akdedildiğini, Ek taahhütnamenin 4. Maddesi gereği, davalı tedarikçinin sözleşme süresi boyunca birim enerji bedelinin sabit kalmasını garanti ve taahhüt ettiği sözleşmenin başlangından itibaren haziran 2016 – Mart 2017 aylarına ait ilk 10 aylık faturada enerji birim bedelinin 0,1790 TL’den hesaplandığını ve taraf iaredelerine uygun şekilde fatura edildiğini, ödemelerinde söz.eşmede kararlaştırılan şekilde müvekkili firma tarafnıdan davalıya düzenli bir şeklide yapıldığını, bu aylara ilişkin taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığını, müvekkili şirketin, sözleşme şartları gereği 12 aylık sürenin bitiminden önce farklı tedarikçi firmadan teklif aldığını ve sözleşmenin 8. Maddesine uygun şekilde sözleşme süresinin uzatılamayacağını süresinde yazılı olarak bildirdiğini, sözleşemenin uzatılamayacağını bildirimini alan davalının bildirimden sonra düzenlediği son iki ay faturasını, sözleşmeye ve fiyatın arttırılamayacağı taahhüdüden aykırı şekilde 0,1790 TL birim fiyat üzerinden değil, 0,2060 TL üzerinden düzenlediğini, sonuç olarak sözleşmenin son iki ayına ait faturalarda toplam 14.603,12 TLfazla talepte bulunulduğunun tespit edildiğini, nüvekkili şirketin e faturalardı kabul etmediğini ve bu fark bedellere ilişkin iade faturası düzenlediğini sözleşmeye uygun birim fiyatlara istinadne Nisan-Mayıs 2017 ayına ait borç tutarını süresi içerisinde davalı tarafa ödediğini, sözleşme amacına, konusuna, şartlarına ve taahhtülerine aykırı tamemen keyfi faturaları kabul etmediklerini ve iade ederek düzeltilmesini beklediklerini, ancak da valı tarfça iade bedeli açıklaması ile 14.603,12 TL bedelli e fatura düzenlendiğini, söz konusu elektronik faturaların da kabul edilmediğni ve 12.07.2017 tarihinde KEP üzerinden davalıya bildirildiğini, müvekkili şirketin sözleşmeden doğan herhangi bir borcu olmadığı halde, davalının hükümsüz olan teminat mektubunu hakkı olmayan şekilde kullan ve paraya çevirme yoluna gittiğini, mektubun paraya çevrilme tehdidi karşısında kalan müvekkili şirketin itiraz kaydı ile haksız fatura bedelini 21.07.2017 tarihinde ödemek mecburiyetined kaldığını belirterek, davalı tarafa borçlu olmadıklarının tespiti ile müvekkili şirketten borçlu olmadığı halde haksız olarak tahsil edilen 14.603,12 TL bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyece kreeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; Serbest Tüketici sıfatına haiz olan tüketicinin elektrik alacağı şirketi serbestçe belirleyebildiğini bu kapsamda davacı şirketin, müvekkil şirket ile sözleşme imzaladığnıı, müvekkili şirketten aktif elektrik enerjisi almayı ve düzenlenecek faturaları ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, davacı ile imzalanan enerji Satış Söşleşmesinde, taraflardan herhangi birisi sözleşme bitiş tarihinden 90 gün öncesine kadar sözleşmenin feshedildiğni diğer tarafa TTK’na uygun olarak bildirmediği sürece sözleşmenin birer yıllık sürelerle kendiliğinden uzar denildiğini, davacınnı bu süreye riayet etmediğni, müvekkili şirketin kendisine TTK’na uygun olarak fesih bildirimi yapılmadığı için sözleşmenin devam edeceği inancı ile hakreket ettiği ancak davacının daha sonra sözleşme yenilemeyeceğini bildirerek kendilğinden uzayan sözleşmeye aykırı hareket ettiğini, bu nedenle taraflar arasında imzalanan taahhütnamenin geçerliliğini sona erdiğini bunun üzerine müvekkili şirketin haklı olarak EPDK birim fiyatlarına uygun olarak güncelleme yaptığını, ayrıca müvekkili şirketin Elektrik Piyasas Lisans Yönetmeliği uyarınca son kaynak tedarikçisi sıfatına haiz olduğundan ST sözleşmesine uymayan tüketiciye son kaynak tedariki sağlama hakkının da bulunduğunu, bu nedenle ödenmeyen faturalardan dolayı davacının teminatını paraya çevirme hakkının olduğunu, müvekkilinin davacıya borçlu değil alacaklı durumda olduğunu, müvekkilinin iyi niyet göstererek davacıdan fesih tazminatlarını talep etmediğini, bu nedenle müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığnı belirterek, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında düzenlenen sözleşme uyarınca 2017 Nisan Mayıs aylarına ilişkin elektrik faturası bedeli istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında;
Dosyanın elektrik mühendisi bilirkişiye tevdii ile dava konusu itilafla ilgili rapora düzenlemesine karar verilmiş, elektrik mühendisi bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda tanzim edilen … tarihli raporda özetle; “…6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 52. Maddesi ve Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliğinin ilgili maddeleri irdelendiğinde, davacı tüketicinin sözleşme bitiminde başka bir tedarikçiye geçme talebinin sözleşme koşullarını bozmadığı, Davalı tedarikçinin, sözleşme koşullarına uyulmamasını gerekçe göstererek, Nisan-2017 ve Mayıs 2017 faturalarını 0,1790 TL birim fiyat üzerinden değil 0.2060 TL üzerinden düzenlemesinin ilgili Kanun ve Yönetmeliklerde bir karşılığı olmadığı, Nisan 2017 ve Mayıs 2017 faturaları için enerji birim fiyatı 0,1790 TL olarak uygulandığında, davalı tedarikçi tarafından 5.857,97 + 8752,37 = 14.610,34 TL tutarında fazla tahakkuk çıkarıldığının hesaplandığı…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Davalının itirazları doğrultusunda mahkememiz dosyasının ek rapor hazırlanmak üzere bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi … hava tarihli raporunda özetle; “…6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 52. Maddesi ve Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliğinin ilgili maddeleri irdelenmiş olup, davacı tüketicinin sözleşme bitiminde başka bir tedarikçiye geçme talebinin sözleşme koşullarını bozmadığı, davalı tedarikçinin, sözleşme koşullarına uyulmamasını gerekçe göstererek, Nisan 2017 ve Mayıs 2017 faturalarını 0,1790 TL birim fiyat üzerinden değil 0,2060 TL üzerinden düzenlenmesinin Kanun ve Yönetmeliklerde bir karşılığı olmadığı kanaatine varıldığı…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Mahkememizin … tarihli celsesinde dosyanın farklı bir elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi ile, dava konusu itilaflar üzerinde rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen … tarihli raporunda özetle; “…6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 52. Maddesi ve Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliğinin 13.14. Maddesi gereğince davacı tüketicinin Enerji satış Sözleşmesi eki Taahhütname dönemi (12 Ay) bitiminde başka bir tedarikçiden elektrik enerjisi satın alma talebini sözleş koşullarını bozmadığı, dolayısıyla davalı tedarikçinin, sözleşme ve eki taahhütname hükümlerini gerekçe göstererek, Nisan 2017 Mayıs 2017 dönem faturalarında aktif enerji bedeli birim fiyatını 0,2060 TL üzerinden hesaplamasının ve davacı tüketiciye tahakkuk ettirmesinin yine 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununu 52. Maddesi ve Abonelik Sözleşmeleri Yönetmeliğinin 13. Ve 14. Maddesine göre uygun olmadığı, Nisan 2017 ve Mayıs 2017 dönem faturalarının aktif enerji bedeli birim fiyatının 0,1790 TL üzerinden hesaplanmasının gerektiği, söz konusu hesaplamalar yapıldığında davalı tedarikçi tarafından toplam 14.610,36 TL fazla bir tutarın davacı tüketiciye tahakkuk ettirildiğinin görüldüğü…” şeklinde tespit ve rapor edilmiştir.
Davalının itirazları doğrultusunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi … tarihli raporunda özetle;… tarihli raporunu tekrarlamış olduğu anlaşılmıştır.
Taraflara arasında imzalanan Enerji Satış Sözleşmesinin 8. Maddesinde “…Taraflardan herhangi birisi sözleşme bitiş tarihinden 90 (doksan) gün öncesine kadar sözleşmenin feshedileceğini diğer tarafa TTK’na uygun olarak bildirmediği sürece sözleşme birer yıllık süreler ile kendiliğinden uzar…” şeklinde kararlaştırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince davacı tüketicinin Enerji Satış sözleşmesi eki Taahhütname dönemi 12 Ay bitiminde başka bir tedarikçiden elektrik enerjisi satın alma talebinin sözleşme koşullarını bozmadığı, 2017 yılı Nisan ve Mayıs dönem faturalarının aktif enerji bedeli birim fiyatının 0,1790 TL üzerinden hesaplanması gerekirken 0,2060 TL üzerinden hesaplanmasının ilgili Kanun ve Yönetmeliklerde bir karşılığı olmadığı anlaşılmakla davalı tedarikçi tarafından toplam 14.610,36 TL tutarında fazla tahakkuk çıkarıldığı ve davacıdan haksız tahsil edildiği anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Davacıdan haksız tahsil edilen 14.603,12 TL’nin ödeme tarihi olan 14/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Alınması gerekli 997,53 TL harçtan peşin alınan 249,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 748,14 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan; başvurma harcı, bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masraflarından oluşan 582,40 TL yargılama giderinin ve peşin alınan 249,39 TL harç’ın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Taraflarca dosyaya yatırılan gider avansından dosyada kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı lehine takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/01/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza