Emsal Mahkeme Kararı Antalya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/420 E. 2021/850 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
ANTALYA
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/420
KARAR NO : 2021/850
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ: 13/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili 20/07/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; 22.05.2015 tarihinde davacı …’in kullandığı …plakalı motosiklete davalı …’ın sevk ve idaresindeki Davalı …’e ait … plakalı araç ile çarptığını, …plakalı aracın …Sigorta A.Ş. Tarafından … nolu poliçe ile ZMMS ile sigortalı olduğunu, kazanın oluşumunda davacının hiçbir kusuru bulunmadığını, tüm kusurun davalı sürücü …’da olduğunu, meydana gelen kazada davacının hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığını, kazadan dolayı Antalya 26. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, …Karar sayılı dosyası üzerinden ceza yargılaması yapıldığını ve kesinleştiğini, kaza sonrası davacı …’un Antalya Tıp Fakültesinde yoğun bakım ünitesi dolu olduğu için …Hastanesi’ne sevk edildiğini, 2 ay yoğun bakım ünitesinde, 2 ay da normal serviste toplam 4 ay yattığını, yoğun bakım ünitesinin parasını devletin karşıladığını, ancak 2 ay serviste yatılan sürenin bedelini kendisinin ödediğini, bu süreçte ağır ameliyatlar geçirdiğini, kaza sonrası koku alma yetisini tamamen yitirdiğini, sağ kolunu birçok ameliyat geçirmesine rağmen kullanamadığını, kafatasında derin kırık ve çatlaklar oluştuğunu, ilerleyen süreçte de ameliyat olması gerektiğini, kaza öncesi çok başarılı bir öğrenim hayatı olan davacının kaza sonrası eğitim ve öğrenim hayatında çok zorlandığını, davalı sürücünün kusurlu hareketi ile davacı …’in ağır fiziki ve ruhsal acılar çekmesine neden olduğunu, yine davacı …in anne, babası ve kardeşi olan diğer davacıların yaşanan bu hadise sonucunda derin bir üzüntü yaşadıklarını, davacı da meydana gelen kalıcı hasar nedeniyle manevi olarak çok yıprandıklarını, davalı sigorta şirketine müracaat edildiğini, … nolu hasar dosyası oluşturulduğunu, ancak netice olarak anlaşma sağlanamadığını beyanla, fazlaya dair tüm hakları saklı kalmak kaydıyla; öncelikle işleten ve sürücünün taşınır taşınmaz malları ile bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine “ihtiyati tedbir” konulmasına, davacı … için ; şimdilik yapmış olduğu hastane giderleri ve tedavi masrafları için 10.000,00 TL maddi tazminatın ve ileride uzman bilirkişi raporları ile belirlenecek maluliyete dayalı olarak meydana gelen zarar için şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, hükmedilecek bedele kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 40.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, hükmedilecek bedele kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, davalı …Sigorta A.Ş. nin maddi tazminat talebinden poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına, davacı anne … için 10.000,00 TL, davacı baba …için 10.000,00 TL ve davacı kardeş …için 10.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi haricindeki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, hükmedilecek bedele kaza tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … tarafından mahkememize sunulan 11/08/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; 22.05.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası ile kendisinin herhangi bir ilgisi bulunmadığını, olay günü bitişik kapı komşusu olan davalı …ın halı saha maçına gideceği için akşam sıralarında kapısını çaldığını ve arabasını istediğini, kendisininde arabayı verdiğini, davalı …’ın kendisini ve annesini telefonla arayarak kaza yaptığını söylediğini, bunun üzerine olay yerine gittiğini, olay yerine gittiğinde yaralıların hastaneye kaldırıldığını, trafik polisleri tarafından gerekli tutanakların tutulduğunu, sahibi olduğu aracın sigorta ve kasko poliçelerinin kaza tarihi itibariyle mevcut bulunduğunu, kazada yaralanan davacı … ve ailesini tanımadığını, olay tarihinde kazada yaralanan davacının kasksız ve ehliyetsiz olduğunu, babalarının motosikletini alarak trafiğe çıktığını, Antalya 26.Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyada mevcut olduğunu, asıl kusurlunun motosikletin sahibi olduğunu olay nedeniyle psikolojik olarak yıpranan aile içinde huzuru bozulanın kendisi olduğunu beyanla, davanın ve tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflara duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiye tebliğ edilerek usulüne uygun taraf teşkili sağlanmıştır.
Davalı sigorta şirketlerine müzekkere yazılarak sigorta poliçesi ile hasar dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Antalya 26. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyası uyap sistem üzerinden dosyamız arasına alınmıştır.
Tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına ilişkin tutanaklar dosyamız arasına alınmıştır.
Sağlık İş Sendikasına müzekkere yazılarak, dava tarihi, kaza tarihi ile müzekkerenin geldiği kaza tarihi 22/05/2015 tarihi itibariyle hemşire olarak çalışan kişilerin emsal ücretinin ne olduğuna ilişkin kayıt ve belgeler celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Antalya SGK İl Müdürlüğüne ve Antalya İl Sağlık Müdürlüğüne müzekkere yazılarak Sağlık Meslek Lisesinden yeni mezun olan bir öğrencinin iş bulma süresi ve çalışmaya başladıktan sonra yeni işe başlayan bir sağlık personelinin ortalama maaş bilgisine ilişkin kayıt ve belgeler celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davacının kaza nedeniyle tedavi gördüğü kurumlardan tüm tedavi belgeleri, film ve grafiler getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce yargılama sırasında meydana gelen trafik kazasındaki kusurun tespiti istemine ilişkin Ankara Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 08/06/2018 tarihli rapora göre; “…dava konusu olayda, Sürücü …ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dava dosyası davacının geçici ve daimi iş gücü kaybının tespiti için dosyadaki itirazlar da dikkate alınmak suretiyle meydana gelen trafik kazası nedeniyle rapor tanzimi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kuruluna gönderilmiş, 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 05/07/2019 tarihli raporda özetle; “…1- … oğlu, …doğumlu …’in 22.05.2015 tarihli trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:
Gr1 I (18Ba…….35) A %39 x 2/5 = A %15,6
Gr1 VII (12Aa…….10) A %14
Balthazard formülüne göre: A %26,9
E cetveline göre: %21,2 (yüzdeyirmibirvirgüliki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2- İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği” sonuç ve kanaate varılmıştır.
Mahkememizce 15/09/2020 tarihli oturum 2 nolu ara karar gereği dosyanın re’sen seçilecek bir aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek davacı tarafın talep edebileceği maddi tazminat konusunda rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından mahkememize sunulan 10/11/2020 tarihli raporda özetle; “…1-22.05.2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan, ATK raporuna göre V021,2 sürekli ve 9 aya kadar uzayacağı geçici iş gücü kaybına uğradığı tespit edilen davacı …” in; talep edebileceğinin kabul edilmesi halinde maddi tazminat miktarının 272.871,96TL olduğu,
2-Uzmanlık ve yetki alanımın dışında olan tedavi giderleri yönünden hesaplama yapılamayacağından dosya kapsamında alınan tüm tedavi evrakları irdelenmek sureti ile meydana gelen olay neticesinde “ yaralanmanın niteliği ve yaralanması ile uyumlu tedavi için yapılacak zorunlu giderlerin belirlenmesi” yönünden uzman hekim bilirkişiden rapor alındıktan sonra davacının tüm tedavi giderlerine ilişkin kesin ve net zararının hesaplanabileceği,” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dosya daha önce rapor veren aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek tarafların itirazları gözetilerek ve dosyada mevcut emsal ücret araştırmaları ile güncel asgari ücret dikkate alınarak ayrı ayrı alternatifli olarak iş göremezlik hesabının yapılması h için tevdi edilmiş, aktüer bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 03/04/2021 tarihli ek raporda özetle; “…Hukuksal olarak delillerin takdir ve kabulü Sayın Hakimliğinize ait olmak üzere verilen arta karar gereğince yapılan alternatifli hesaplamaya göte talep edebileceğinin kabulü halinde davacının,
1-Güncel asgari ücret dikkate alınatak yapılan hesaplama sonucunda iş göremezlik zararının 327.094,27TL olduğu,
2-Dosyada mevcut emsal ücret araştırmaları dikkate alınarak yapılan hesaplama sonucunda iş göremezlik zararının 1.185.708,53TL olduğu,” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Dosya tedavi giderleri talebi yönünden rapor tanzimi için hekim bilirkişiye tevdii edilmiş, Dr.bilirkişi … tarafından sunulan 25.10.2021 tarihli raporda özetle; “…22.05.2015 tarihinde trafik kazası sonucu yaralanan davacı …’in
– SGK dışı belgeli ve belgesiz tedavi giderlerinden kaynaklanan maddi zararı 18.073,50 TL olarak hesaplanmıştır.” sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacılar vekili 18/05/2021 tarihli dilekçesi ile; fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davalıların (sigorta şirketinin poliçe limiti ile sorumlu olması kaydıyla ) davacıya kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte maluliyete dayalı maddi tazminat ve sürekli iş göremezlik tazminat taleplerini 500,00 TL’den 1.185.708,53 TL olarak arttırmıştır.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, trafik kazası nedeniyle işleten/sürücü ve kazaya karışan aracın ZMMS ‘ine karşı açılan maddi tazminat ile işleten ve sürücü aleyhine talep edilen manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının maddi tazminat istemine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
2918 Sayılı Kanunun 90. maddesinde “zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.”
6098 s. TBK’nun 54. maddesine göre, “Bedensel zararlar özellikle şunlardır: 1.Tedavi giderleri. 2.Kazanç kaybı. 3.Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 4.Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.”
6098 s. TBK’nun 56/1. maddesine göre de, “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” düzenlemeleri mevcuttur.
Davacının maluliyet oranının hesaplanmasında kaza tarihi itibariyle hangi yönetmelik hükümlerinin uygulanması gerektiği hususu Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 11/03/2021 tarih 2020/7120 Esas 2021/2627 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir…” şeklinde açıkça belirtilmiştir.
Dava konusu somut olayda, uygulanması gereken yönetmelik hükmünün yukarıda belirtilen emsal içtihat doğrultusunda kaza tarihi itibariyle Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre tespit edilmiştir.
Davacının kaza tarihinde Sağlık Meslek Lisesi son sınıf öğrencisi olduğu belirtilmiş olup, mahkememizce mezun olduğu takdirde elde edebileceği gelire ilişkin araştırmalar yapılmıştır.
Davacı kaza tarihinde henüz reşit olmamış olup, Devlet kurumunda çalışıp çalışmayacağı belli olmayıp henüz Sağlık Meslek Lisesinde son sınıf öğrencisi olması dikkate alındığında mahkememizce mezun olduğunda öncelikli olarak asgari ücretle çalışmaya başlayacağı dikkate alınarak asgari ücret üzerinden yapılan hesaplama hayatın olağan akışı ve tüm dosya kapsamına uygun bulunmuştur.
Davacının kaza tarihinde sürücü belgesinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Müterafik kusura ilişkin yapılan değerlendirmede:
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 21/03/2017 gün, 2014/17034 Esas, 2017/3040 Karar sayılı emsal içtihadında; “…Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 52. (818 sayılı BK 44.) maddesine göre zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Somut olayda davaya konu kaza tespit tutanağından davacı motorsiklet sürücüsünün kask takıp takmadığı belli olmayıp, sürücü belgesinin olmadığı ve mahkemece hükme esas alınan ATK raporundan maluliyetinin kalça kırığından kaynaklandığı anlaşılmıştır. Davalı tarafça cevap dilekçesinde davacının ehliyeti, temyiz dilekçesinde de kaskı olmadığından kusur indirimi yapılması talep edilmiş, mahkemece bu husus tartışılmamıştır.
Bu durumda mahkemece, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 52. (818 sayılı BK 44.) maddesi gereğince sürücü davacının kask durumu ve sürücü belgesi olmamasından dolayı müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı ve tazminattan indirim yapılıp yapılmaması hususları tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi…” belirtilmiştir.
Kask takıp takmadığına ilişkin yapılan değerlendirmede; Davacının kask takıp takmadığı hususu somut olayda tespit edilemediği, davacının aleyhine uygulanabilecek yeterli ispatın bulunmadığı anlaşıldığından bu hususta müterafik kusur indirimi yapılamayacağı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce davacının talep edilen belgeli ve belgesiz tedavi giderleri ile maluliyete ilişkin olarak talep edilen ve bilirkişi tarafından asgari ücret tutarı üzerinden hesaplanan maddi tazminattan sürücü belgesi olmaması nedeniyle %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılarak ve tedavi giderleri yönünden taleple bağlı kalınarak davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabul kısmen reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacıların manevi tazminat istemine ilişkin olarak yapılan değerlendirmede;
6098 sayılı TBK’nun 56/1. maddesine göre ”Hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini gözönünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
Mahkememizce “Hakim manevi tazminatın miktarını tayin ederken saldırı teşkil eden eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranlarını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal, ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere manevi tazminat ne bir ceza ve ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Davanın bu alanda gördüğü iş cismani zarara uğrayan kişinin duyduğu manevi acıyı bir dereceye kadar yumuşatmaktan, bozulan manevi dengeyi onarıp düzeltmekten, bir teselli, bir avunma ve ruhu tatmin aracı olmaktan ibarettir. Takdir hakkının söz konusu olduğu bütün hallerde hakim hak ve nesafetle hüküm vermek zorunluluğundadır. Hakimin hak ve nesafetle hüküm vermesi de genel olarak Türk toplumunun sosyal ekonomik ve moral yapısının ve özellikle de tarafların gerçek durumlarının gerektirdiği hak ve adalete uygun sonucu bulması demektir. Bu bakımdan takdir edilecek manevi tazminatın miktarı haksız eylemi özlenir hale getirecek özellikle mağdur için haksız zenginleşecek miktarda olmamalıdır. Manevi tazminat; zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.” ilkeleri doğrultusunda yapılan değerlendirmede, tarafların ekonomik ve sosyal durumu, kazanın meydana geldiği tarih, olayın oluş şekli, davacının müterafik kusuru, davacının kaza tarihindeki yaşı, davalı sürücünün kusuru, manevi tazminatın amacı, hak ve nesafet kuralları dikkate alınarak, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü kısmen reddi ile davacı … için 16.000,00 TL, … için 7.000,00 TL, … için 7.000,00 TL ve … için 5.000,00 TL manevi tazminata hükmetmek gerekmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 18/03/2019 tarih, 2016/8095 Esas, 2019/3078 Karar sayılı emsal içtihadında; “…İhtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin murislerinin ölümü nedeniyle ayrı ayrı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş olması, her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi…” şeklinde belirtilmiş olmakla, ihtiyari dava arkadaşı olan her bir davacı için hükmedilen / reddedilen manevi tazminatlara göre ayrı ayrı davacılar lehine ve davalı lehine vekalet ücretine hükmetmek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı gerekçeli kararda anlaşılacağı üzere;
Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile;
1-Davacı …’in maddi tazminat isteminin KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile; 261.675,42 TL daimi iş göremezlik tazminatı ve taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL SGK tarafından karşılanmayan belgeli ve belgesiz tedavi gideri olmak üzere toplam 271.675,42 TL’nin davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 23/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı …Sigorta A.Ş. yönünden ise poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla 18/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak şartıyla müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, davacı …’in fazlaya ilişkin daimi iş göremezlik tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Davacı … için 16.000,00 TL, … için 7.000,00 TL, … için 7.000,00 TL ve … için 5.000,00 TL manevi tazminatın davalılar …ve …’dan kaza tarihi olan 23/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla müteselsilen tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
4- Davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin REDDİNE,
Maddi tazminat davası yönünden;
5-Harçlar Kanunu uyarınca maddi tazminat talebi yönünden alınması gereken 18.558,15 TL karar harcının peşin alınan 37,58 TL harç ile ıslah ile alınan 20.240,40 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 1.719,83 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya İADESİNE,
6-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince maddi tazminat davası yönünden hesaplanan 27.467,27 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacı …’e VERİLMESİNE,
7-Davalılar … ve … Sigorta A.Ş. kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/3.maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 27.467,27 TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren bu davalılara eşit oranda VERİLMESİNE,
8-Davacı … tarafından maddi tazminat davası için yapılan 559,50 TL.davetiye, 491,30 TL posta, 1.987,00 TL bilirkişi giderinden ibaret toplam 3.037,80 TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranı gözetilerek 690,40 TL ile 18.558,15 TL (iade harç olduğundan) harç toplamı 19.336,88 TL’sinin davalılardan tahsili ile davacı …’e VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı … üzerinde BIRAKILMASINA,
Manevi tazminat davası yönünden;
9-Harçlar Kanunu uyarınca manevi tazminat talebi yönünden alınması gereken 2.390,85 TL karar harcının peşin alınan 239,08 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.151,77 TL harcın davalılar … ve …’dan müteselsilen tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
10-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müteselsilen tahsili ile davacı …’e VERİLMESİNE,
11-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müteselsilen tahsili ile davacı ….’e VERİLMESİNE,
12-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …dan müteselsilen tahsili ile davacı …’e VERİLMESİNE,
13-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince manevi tazminat davası yönünden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar …ve …dan müteselsilen tahsili ile davacı …’e VERİLMESİNE,
14-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince davacı … yönünden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile davalı …e VERİLMESİNE,
15-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince davacı … yönünden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile davalı …’e VERİLMESİNE,
16-Davalı …kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince davacı …yönünden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile davalı …’e VERİLMESİNE,
17-Davalı …kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince davacı …yönünden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den tahsili ile davalı …’e VERİLMESİNE,
18-Davacılar tarafından manevi tazminat için yapılan 239,08 TL ilk dava masrafının davalılardan müteselsilen tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
19-Artan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana İADESİNE,
Dair; davacı asiller …in, …’in, davacılar vekilinin ve davalı … Sigorta vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 Sayılı Kanunun 345.maddesi gereğince 2 hafta içerisinde ilgili İstinaf Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/12/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır